Katalog

RENK SİHİRBAZLARI Bu haftaki renk sihirbazı Uğur Köse ÇocukGençlik ‘Beni besleyen en önemli kaynağın kendi çocukluğum olduğunu fark ettim’ “Bir Denizatı Hikâyesi” adında iki kitabım ve ortağı olduğum Uğur Köse Kitapları’ndan “Arkadaşlık Öyküleri Serisi” adı altında beş kitabım yayımlandı. Toplamda yedi adet yazıp resimlediğim kitabım var piyasada. Bu kitaplarda her bir öykü tek kitaplık olduğundan, yani birkaç kitapta devam eden maceralar söz konusu olmadığından bir tip yarattığımdan bahsedemem. Ama şu aralar hazırladığım ve yakında basılacak olan bir seri öykü çalışmam var. Üç küçük afacan arkadaşın başrolde olduğu bu resimli öykü kitabının adı “AHA” ve ilk etapta beş kitaptan oluşacak. En severek resimlediğiniz kitap? Kendi kitaplarımın dışında, bol tarama yapabildiğim, çizgilerimin ön plana çıktığı resimler içeren kitapları severek resimledim. Bu tarza örnek olarak Altın Kitaplar için resimlediğim Aysel Korkut’un “Beni Kimse Anlamıyor” ve Melek Güngör’ün “Eyvah Ağabeyim Kopyalandı” isimli kitaplarıyla, Aysel Gürmen’in Uçanbalık Yayınları’ndan çıkan ödüllü kitabı “Dereden Tepeden Dereliköy’den” adlı kitabını sayabiliriz. En çok nelerden esinlenirsiniz? Beni besleyen en önemli kaynağın kendi çocukluğum olduğunu fark ettim. Yazdığım ve çizdiğim şeylerde çocukluğumun izlerini görmek beni bile şaşırtıyor. Hatta bazen bunu, işi yaptıktan sonra fark ediyorum ve gülümsüyorum. 1976 yılında Amasya’nın Merzifon ilçesinde dünyaya geldim. İlk ve ortaöğrenimimi Merzifon’da tamamladıktan sonra üniversite eğitimim için 1994 yılında İstanbul’a geldim. İstanbul Teknik Üniversitesinde uçak mühendisliği eğitimi aldım. Kısa bir mühendislik deneyiminin ardından illüstratörlüğe kesin dönüş yaptım. Halen İstanbul’da yaşamakta, çocuk kitapları yazıp çizmekteyim. itap resimlemeye ne zaman başladınız? 1998 yılında başladım. Yayımlanan ilk çalışmalarım Mavibulut Yayınları’nın çıkardığı Kırmızıfare dergisi için hazırladığım illüstrasyonlardı. O dergi için birkaç öykü resimledim ve bir sayısının da kapağını (sanırım Eylül98 idi) yaptım. Yarattığınız bir tip var mı? Son birkaç yıldır kendi kitaplarımı yazıp resimliyorum. Şimdiye kadar Pati Eğitim Gereçleri’nden “Uçtum Ben” ve K Bunun dışında sinema benim için vazgeçilmez bir ilham kaynağı. Ayda en az yirmi film izliyorum ve bunun beni inanılmaz beslediğini düşünüyorum. Hem görsellik hem de senaryo anlamında. Zaten sinema ile illüstrasyon birbirlerine çok benzer işler. Tek fark, sinemada resim karelerinin hareketli ve sesli olması. Bizde ise kareler sabit, sesler yerine yazılar var. Bu benzerlik çizgi romanda daha belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor. Bunu özellikle “Selen” çizgi romanını yaparken açıkça hissettim. Son bir buçuk yıl içinde, Aysel Gürmen’in çok sevilen “Selen” serisinin çizgiromanını yaptım. Şu anda üç sayıya ulaşmış durumdayız. Türkiye gibi çizgi roman piyasasının durgun olduğu bir ülkede, üstelik de çocuklar için çizgi roman üretmek oldukça zor. Bu zorluğa rağmen çizgi romanda ısrar eden ve belki de Türkiye’de türünün tek örneği olan böyle bir çalışmayı çocuklarla buluşturan Uçanbalık Yayınları’na ve Aysel Gürmen’e teşekkür borçluyuz. Hayalinizdeki kitap nasıl bir şey acaba? Ya da hayalinizdeki tip? Hayalimde o kadar çok kitap var ki… Bunların hepsini gerçekleştirmeye ömrümün yeteceğini sanmıyorum. Ama hayaliyle yaşamak bile güzel. Bütün bir öyküyü özel tasarlanmış tek bir resimle anlatmak istiyorum mesela. Bunun dışında resmi ve müziği birleştirecek bir kitap projem var. Tiplemelere gelince... Bunun sonu yok. Dünyada milyarlarca insan, sonsuz sayıda hayali yaratık var. Sergileriniz? Şu anda illüstrasyonlarımdan bir kısmı www.canvastar.com sitesi üzerinden satılmakta. Yakın bir zamanda çocuk kitapları için yaptığım illüstrasyonlardan oluşan bir sergi açmayı planlıyorum. ? SAYFA 2 CUMHURİYET KİTAP SAYI 936