Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Mehmet Tatar, havaalanı yapılacak bölgenin yeraltı suyu seviyesinin oldukça yüksek olduğunu açıkladı. Söz konusu alanı jeolojik olarak incelediklerini ifade eden Tatar, “Yeraltı su seviyesi yüksek olan sözkonusu yerde yüksek maliyet çıkar. O kadar zengin bir ülke değiliz. Kamusal çıkarlar da göz önüne alınmalıdır. Buraya yatırılacak para Adana'nın işsizlik sorununu çözebilmek için istihdam yaratan kamu yatırımlarına harcanmalıdır” dedi. Kargılı'ya yapılmak istenen havaalanına karşı çıkan Makine Mühendisleri Odası Onur Kurulu Üyesi Selçuk Göndermez ise farklı bir öneride bulundu. ABD'nin kullanımındaki İncirlik Üssü'nün sürekli tartışma konusu yapıldığını hatırlatan Göndermez, İncirlik'in bu kez sivil bir havaalanı olarak düşünülmesini önerdi. İncirlik önerisi İncirlik, “Bölgesel Havaalanı” ve “Nükleer Silah Müzesi” Olmalı ÇETİN YİĞENOĞLU Biliyorum, başlığı okur okumaz yüzünüzde bir bıyıkaltı gülümsemesi belirdi; sonra büyük olasılıkla “bu bir düş” diye geçirdiniz içinizden... Kuşkusuz, bir düş bu... En azından halkı uyutmak için gündem değiştirmek amacıyla bilinçle kurgulanmış bir senaryo değil... Ayda bir gidilerek icazet alınan Beyaz Saray orjinli senaryolarla da izleksel etkilenimi yok... Neoosmanlıcılık dürtüsüyle bölgesel güç olma uğruna bir gün BOP eşbaşkanlığını ilan eden, bir başka gün “One minute” çıkışıyla, Mavi Marmara provokasyonuyla, bir başka gün sahnelenen OBD (Ortadoğu Birleşik Devletleri / Türkiye, Suriye, Ürdün ve Lübnan'la kurulması planlanan) senaryosuyla da benzerliği yok... Bu sadece masum bir düş... Öylesine masum ki, ne uluslararası büyük politik, diplomatik oyunların, kurgularını içerir ne de bunu öyküsüne bulaştırır... Bu nedenle Bakanlar Kurulu kararıyla 2003'ten bu yana her 23 Haziran'da İncirlik Üssü'nün ABD ordusuna kullandırılmasını irdelemeyi gerekli bulmaz; halk, Gazze provokasyonuyla yatıp kalkarken softa kabinesinin ABD'yle imzaladığı İncirlik gizli anlaşmasının içeriğini de merak etmez... Çünkü, bu düş bilinci de olsa bu softa kabinesinin 23 Haziran 2010'da “gizli” İncirlik Anlaşması'nı imzalarken Damat Ferit Hükümeti kadar bile yürekli davranmadığını bilir... Kimbilir ne ödünler verilmiştir? Anlaşmanın “yıllık” süresi 50 ya da 100 yıla da çıkartılmıştır, belki İncirlik'in tapusu bile verilmiştir... Ama bu, bu yazının konusu değil... Dediğimiz gibi bu sadece bir düş... Bu nedenle bu çok bileşenli konuları irdeleyerek okurların ağzının tadını kaçırmanın anlamı yok... Yakında Irak'tan çekilecek 100 bin ABD askeriyle ağır silah ve teçhizatının taşınması sırasında İncirlik Üssü'nün rolünü şu anda gündeme getirerek tartışmayı yaymak da doğru değil; ülkenin çok ciddi konularında alaturka ağız kabadayılığıyla hergün sahnelenen recebim vodvilleri üzerine sanat eleştirisi yapmak da... Biz burada sadece, tarikatcemaat güdümlü lonca örgütlenmelerinin tefeci bezirganlarına çıkar sağlama uğruna hiç gereği yokken Çukurova'nın en verimli topraklarının rant illüzyonuna kurban edilmek istenmesiyle ilgileniyoruz biraz... Belki de bu nedenle biraz da İskenderun Körfezi'ndeki uluslararası ağız şapırtılarını duyuyoruz... Halkın, ne gül demetleri atarak ne kır çiçekleri serperek ABD'yi İncirlik'ten çıkaramayacağının da bilincindeyiz... Ne var ki, düş sınır tanımıyor... ABD'nin birkaç yüz yeni villa yaptırdığı, restore ettirdikleriyle birlikte sayıları 600'ü bulan villalarıyla, spor ve eğlence tesisleriyle İncirlik'i baştan aşağı yenilemesi kendimizi darı ambarında sanmamıza yol açtı bir an için... Her türlü uçağın inip kalkmasına uygun iki pisti, bir anda butik otellere dönüştürülebilecek villalarıyla İncirlik, dünyanın en özgün bölgesel havaalanı olarak göründü gözümüze... Bir yanındaki otobanı, öbür yanındaki D/400 duble yoluyla gelecekte hızlı trenlerin vızır vızır işleyeceği demiryolu, 1520 dakikada Akdeniz'e ulaşabilme olanağı düşümüzü süsleyen renkli imgelere dönüştü... Burada bir de casus uçak U2'sinden pilotsuz, hayalet uçak F117'ye, erken uyarı sistemi Awacs'ın, çeşitli tipte artık demode olmuş uçak ve helikopterlerin, örneğin bir B 61 bombardıman uçağının, Nagazaki ve Hiroşima'yı yok eden atom bombası başlıklarının bulunduğu savaş araç ve gereçlerinin sergilendiği “Nükleer Silah Açık Hava Müzesi” kurgulayın lütfen... Yolcu uçaklarının biri insin biri kalksın, Adana dışında, bölgedeki kentlere eşit uzaklıktaki bu havaalanına... Artık çocukların bile orada “paint ball” (askercilik) oynamasına izin verilmesin! Ama müzeyi gezmeye gelen çocuklara “Nazım” adı konulmuş şekerlemelerin bedava verilmesi unutulmasın! Toroslar'da “Tracking”i, at gezilerini, Karboğazı'nda, Bolkarların Darboğaz'ında kış sporlarını, inanç turizmi alanlarına, arkeoparklara geziler de yaratıcı girişimcilerin düşgücüne bırakılsın! “Siyasi yetkililer kararınızı verirken halkın çıkarını gözetin!” Havaalanıyanlışındandönün nacak projeye izin verilmemesi, Adana Şakirpaşa Havaalanı'nda kapasitenin arttırılması ya da ABD'nin kullandığı İncirlik Üssü'nün sivil havacılığa devredilmesi isteniyor. YUSUF BAŞTUĞ ADANA AKP'lilerin isteğiyle Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü tarafından önerilen, Bakanlar Kurulu kararıyla da kamulaştırma kararı alınan ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu süreci devam eden Çukurova Bölgesel Havaalanı tartışmaları MersinAdana arasında 'kent şovenizmi' ekseninde sürüyor. Konunun uzmanları ise havaalanı için ortak akılla hareket edilmesi çağrısında bulunuyor. Kentler arası maddi çıkar ve hırs uğruna Çukurova'nın kalbine bıçak gibi sapla TMMOB mücadele edecek Konuyla ilgili görüştüğümüz Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Mustafa Altıokka, ÇED süreci devam eden havalanı için henüz tüm gerekli izinlerin alınmadığını vurguladı. Sürecin kamuoyundan gizlendiğini ve kamuoyunda tartışılmadığını belirten Altıokka, “Yer seçimi yanlıştır, bu hatadan en kısa sürede vazgeçilmelidir” çağrısında bulundu. Havaalanı için yer seçimi kararını alanların Adana Zeytinli bölgesindeki 2. sınıf tarım arazileri ve narenciye bahçelerinin varlığını gösterip yüksek maliyet hesabıyla burayı kabul etmediklerini dile getiren Altıokka, Zeytinli'den daha üstün nitelikli birinci sınıf sulu mutlak tarım arazilerine sahip ve tamamına yakını özel kişilere ait olan bölgeyi seçmelerinin anlaşılmaz olduğunu kaydetti. “Sorun Mersin değil” TMMOB'nin tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına izin vermeyeceğini bildiren Altıokka, şöyle konuştu: “Biz havaalanı Mersin'de yapıldığı için değil, kamu yararını gözettiğimiz için bu projeye karşı çıkıyoruz. Bu bölge çok değerli, ülkenin geleceğiyle yakından ilgili birinci sınıf sulu mutlak tarım alanıdır. Aynı itirazı Adana il sınırlarında herhangi bir sulu mutlak tarım arazisi üzerine planlansa da yapacağımız bilinmelidir. Çukurova'nın Nil Deltası'ndan sonra dünyada en geniş ve özel bir bölgeye sahip olduğu gerçeği unutulmasın. Bu arazilerin mutlaka korunması gerektiğini devleti yönetenlerin de artık anlaması gerekiyor. Havaalanı yapımı için 7 bin 900 dekar alan tarımsal faaliyet dışına çıkarılacaktır. Öte yandan otoyol ve D400 karayoluna yapılacak bağlantı yolları, lojistik faaliyetler ve bölgede oluşan cazibe ile kanaatimiz odur ki 20 bin dekarlık sulu mutlak tarım arazisi yapılanmaya açılacak ve bu havaalanı ovanın kalbine bir bıçak gibi saplanacaktır. Havaalanının yer seçimi hatalıdır, bir an evvel bu karardan vazgeçilmesi gerekmektedir. TMMOB, kamu yararı gözetmeyen kaynakların verimli kullanılmasına özen göstermeyen ve telafisi mümkün olmayan bu hatalı karardan vazgeçilmesi için gerek hukuki gerekse kamuoyu boyutunda bu işin takipçisi olacaktır.” ! Ziraatçiler dava açacak Havaalanı projesiyle ilgili ÇED sürecinin sürdüğünü söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Şahin Yeter, sürecin ardından dava açacaklarını duyurdu. Yanlıştan dönülmesi için ZMO üyeleriyle birlikte mücadele edeceklerini kaydeden Yeter, “Ulusal tarım ve ülkenin geleceği açısından, telafisi mümkün olmayan yanlışlara izin veremeyiz. Bizim sorumluluğumuz doğruları, bilimin ve aklın emrettiklerini yapmak, bunları savunmaktır. Üzerimize düşeni yerine getireceğiz. Başta Mersinliler olmak üzere herkese derdimizi anlatacağız ve bu yanlışı durduracağız. Siyasi yetkililer kararınızı verirken halkın çıkarını gözetin!” açıklamasında bulundu. TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu üyeleri “Yanlışa dur” demek için bir araya gelerek ortak bir açıklama yaptı. Çukurova Bölgesel Havaalanı notları ? TarsusKargılı'ya kurulması planlanan havaalanının kararı Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü tarafından önerildi. ? 22.03.2010 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla kamulaştırma kararı alındı ? Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporu süreci devam ediyor ve gerekli izinlen henüz tam olarak alınmış değil. ? Havaalanı için toplam 7 bin 900 dekarlık bir alan belirlendi. Bu bölge birinci sınıf, mutlak sulak tarım arazisi konumunda. Yapılaşmaya açıl ması halinde 20 bin dekarlık alan tarım dışına çıkacak. ? Çukurova Bölgesel Havaalanı’nın yapımı için belirlenen Kargılı mevkii, Adana'ya 25, Mersin'e 51 kilometre uzaklıkta bulunuyor. ? Proje henüz ihale edilmedi ama havaalanı inşaatı için 250 milyon dolar keşif bedeli çıkartıldı. Bu rakam inşaat başlayınca daha da artacak. ? İnşaat 2011 yılının son çeyreğinde başlayacak, 2014 yılının ilk çeyreğinde sona erecek. ? Mersinli duyarlı kesimler, 'kent haini' ilan edilmekten korktuğu için yanlışa ses çıkaramıyor. Konu TBMM'ye taşındı Alternatifler nasıl değerlendirildi? Havaalanı için Kargılı’nın yanı sıra Adana’da Zeytinli ile Karataş ve Mersin’de Çeşmeli, Tece, Taşucu, Ovacık, Kumkuyu, Çiçekli, Baharlı alternatifleri gündeme geldi. Yer için karar verici pozisyonda bulunanlar bu alternatifleri şu gerekçelerle uygun bulmadı: “AdanaZeytinli” Zemini ikinci sınıf sulu tarım arazisi. Üzerinde narenciye bahçeleri var. Kamulaştırma maliyeti yükselir. “AdanaKarataş” Arazi kotu düşüktür. Sadece Adana ve çevresine hizmet verebileceği için bölgesel ihtiyacı karşılamaz. “MersinÇeşmeliTece” Zeminde yapılacak deniz dolgusu nedeniyle maliyet artar ve işletme zorluğu oluşur. “MersinTaşuçuOvacık” Hakim rüzgar yönü ve buna bağlı olarak civardaki yüksek dağlar nedeniyle uygun değil. “MersinKumkuyu” Zeminin jeolojik özelliğinin uygun olmaması nedeniye uygun değildir. “MersinÇiçekli” Arazilerinin büyük bölümü hazineye ait ama yüksek tarımsal potansiyel içermesi ve DSİ’ye ait sulama kanalları nedeniyle kabul edilemez. “MersinBaharlı” Arazi kotunun düşük olması, yüksek dolgu ihtiyacı ve Seyhan Nehri’nin taşkın sahasında bulunması nedeniyle uygun bulunmadı. “Şakirpaşa'nın kapasitesi arttırılsın” Şehir Plancıları Odası Adana Şube Başkanı Ulaş Çetinkaya, Şakirpaşa Havaalanı'nın kapasitesinin artmasıyla sorunun çözüme kavuşacağını aktardı. Şakirpaşa Havaalanı'nın 2009 yılında 2.5 milyon yolcu taşıdığını dile getiren Çetinkaya, “Buranın kapasitesi 10 milyon yolcu civarında. Yatırım yapılarak bu daha da arttırılabilir. Genişletilmesiyle yeni bir havaalanına ihtiyaç duyulmaz. Ülke kaynaklarının heba edilmemesi gerekiyor. Kargılı için keşif bedeli olarak 250 milyon lira belirleniyor. Bu para başka alanlarda kullanılmalı. Kargılı'ya yapılacak bir havaalanı Mersin'in de ihtiyacını karşılamaz. Şakirpaşa, Mersin'e 70 kilometre uzaklıkta. Kargılı'da 51 kilometre uzaklıkta. Şakirpaşa'nın modernize edilmesi, AdanaMersin arasındaki ulaşım ağının genişletilmesi ve hızlandırılmasıyla sorun çözülür” diye konuştu. CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesini ziyaret etti. 'yu ziyaret eden CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımının önlenmesi gerektiğini belirtti. Güvel, Şakirpaşa Havaalanı'nın kapasitesinin arttırılmasını istedi. Havaalanı konusunu Meclis gündemine taşıdığını aktaran Güvel, “Mevcut havaalanının işlevi arttırılmalı. Şayet yeni bir havaalanı yapılmak isteniyorsa enerjiihtisas sanayi bölgesi olan Ceyhan tarafına yapılmalıdır. Adana'nın vitrini konumundaki Ceyhan'a yapılacak bölgesel havalimanı hem verimli arazilerin yok edilmesini önleyecek hem de daha çok işlev görecektir. Mersinli seçmene şirin gözükmek için alınmış bu karardan derhal vazgeçilmelidir. Bu olay tamamen siyasi ve bilimsel olarak çok yanlış bir karardır. İsrafa ve yanlışlığa dur denmelidir” diye görüş bildirdi. ZMO C MY B C MY B