Katalog

2 NİSAN 2010 CUMA SAYFA 5 “Bölgesel havaalanı için acele edilmeli” ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Emekli öğretmen, halkbilimci ve yazar Turan Ali Çağlar’ın ilk roman çalışması olan “Zalalı” yayımlandı. 1951 yılında Mersin’in Çağlarca köyünde doğan yazar, ilköğrenimini köyde tamamladıktan sonra Mersin İlköğretmen Okulu’nu bitirerek öğretmen oldu. Mersin merkez ve köylerinde toplam 27 yıl sınıf ve müzik öğretmeni olarak görev yaptıktan sonra emekli olan yazar, öğretmenlik yıllarında başladığı derleme çalışmalarını sürdürerek “Mersin ve Tarsus Halkbilim” ve “Tarsuslu Aşık Mahrumi’nin türküleri ve şiirleri” adlı derleme eserlerini yazdı. Yazarın 1986’dan günümüze ikisi ulusal dergilerde olmak üzere elliyi aşkın yazısı yayıklanmıştır. Yazar arkadaşlarının teşvikiyle 2003 yılından itibaren öykü ve roman yazmaya başlayan Turan Ali Çağlar’ın daha önce yayınlanmış, “Sapan”, “Yol Geçen Hanı Öyküleri”, “Mektuplar” ve “Aygülü” adlarında dört öykü kitabı var. “Zalalı” ise yazarın yayımlanan ilk yapıtı. Eserde, Çukurova’da yaşayan bir eşkiya ve onun yaşadığı aşk, Çağlar’ın kendine ve yöresine uygun bir dille anlatılıyor. MERSİN (Cumhuriyet) Mersin Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Yerel Gündem 21 Mersin Kent Konseyi’nin, Tarsus’a bağlı Kargılı bölgesinde kurulması planlanan, “Çukurova Havaalanı” ile ilgili aldığı tavsiye kararlarının, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a sunulacağı belirtildi, “Bölgesel havaalanı bir an önce kurulmalıdır” denildi. Alınan kararlarla ilgili bir açıklama yapan Yerel Gündem 21 Mersin Kent Konseyi Genel Sekreteri Nuri Özdemir, komşu ülkelerle gelişen ilişkiler de göz önüne alındığında, havaalanının ne denli acil bir gereksinim olduğunun anlaşılacağına vurgu yaptı şöyle konuştu: mandır tartışma konusu olan ve son olarak Adana ve Mersin arasında bulunan Kargılı bölgesinde kurulması kesinlik kazanan havaalanı kuşkusuz bölge için büyük kazanç olacaktır. Bizlerin yer konusu ile ilgili herhangi bir ısrarımız söz konusu değildir. Önemli olan bu havalimanının bir an önce hayata geçirilmesidir.” zaman alacak sorunlar önümüzde durmaktadır.” Mersin Kent Konseyi Genel Sekreteri Nuri Özdemir: Yatırım için cazip olacak Mersin’in bu konuda acelesi olduğunu söyleyen ve gerekli atılımların ancak, 21. yüzyıla yaraşır bölgesel bir havalimanının desteği ile yapılabileceğini irdeleyen Özdemir, “Yeni havalimanının yer teslimine kadar olan aşamalarını sürdürmekle yükümlü Ulaştırma Bakanlığı’nın tarihi fırsatı ve bölgeyi ülkenin en cazip yatırım vahası haline getirecek bu yatırımı daha ciddi bütçelerle ve en kısa zamanda hayata geçirecek adımları atmasını bekliyor ve umut ediyoruz. Bölgenin lideri olmaya talip, Türkiye’nin yeni vizyonuna yakışır, tüm Ortadoğu’ya hizmet edecek, komşu ülkelere cevap verecek bir havalimanı için, çok cesur adımlara ihtiyacımız var” dedi. Tarım bölgesi olması sorunlu Kargılı bölgesinin tamamının narenciye bahçeleri ve sebzemeyve üretimi yapılan kaliteli toprağa sahip, sulama kanallarıyla döşeli bir tarım alanı olduğunu anımsatan Özdemir şöyle devam etti: “Bundan da önemlisi neredeyse tamamı özel mülkiyete sahip olan Kargılı’da kamulaştırma, havalimanının yapımı gibi, bir yanıyla altından kalkılması büyük kaynaklar gerektirecek ve hukuki anlamda Bölge için büyük kazanç “Bölge için çağa ve sektörde yaşanan değişime uyumlu yeni bir havaalanının ne kadar gerekli olduğu çok açıktır. Uzun za Genel Sekreter Nuri Özdemir yapılacak havaalanının bölge turizmi ve ekonomisine büyük katkı sağlayacağını söyledi. Çağ Üniversitesi “Ulusal Lojistik ve Dış Ticaret Zirvesi” toplantısı “Lojistik sektörü ekonomide lokomotif” ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Çağ Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Uluslararası Lojistik Bölümü tarafından düzenlenen, “Ulusal Lojistik ve Dış Ticaret Zirvesi” toplantısında konuşan Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Şaban Baş, lojistik sektörünün, dış ticaretin gelişiminden, istihdama katkılarına dek Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri durumuna geldiğini söyledi. Çağ Üniversitesi’nde öğretim görevlileri ve öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği, sektörün önemi, sorunları ve çözüm yollarının ele alındığı bir platforma dönüşen toplantının açılışında konuşan Baş, etkinliğin akademik eğitimi iş dünyasıyla buluşturması ve gençleri iş hayatına hazırlaması bakımından önemli olduğunu vurguladı, şunları söyledi: “Lojistik sektörünün dünyada ve ülkemizde hızla geliştiğini, taşımacılığın yanı sıra depolama, dış ticaret, gümrük, paketleme, dağıtım gibi çok sayıda hizmetin entegre ve eşgüdümlü bir şekilde yapıldığını görmekteyiz. Ülkemiz için oldukça yeni bir kavram olan lojistik, önce ihracat ve ithalat ile sonra da süpermarket ve hipermarketlerle büyük ölçekli perakendeciliğe girmiş ve elektronik ticaretle birlikte iyice öne çıkmıştır. Türkiye’nin, jeostratejik açıdan Asya ve Avrupa ile Karadeniz ve Akdeniz arasında köprü konumunda olduğunu ve üç kıtanın kesişim noktasında bulunduğunu anımsatan Baş, bu bakış açısıyla Avrupa, Balkanlar, Karadeniz, Kafkaslar, Hazar, Orta Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri için bir dağıtım ve aktarma merkezi olabilecek özelliği ile uluslararası lojistik açısından çok uygun bir konumda olduğunu vurguladı, şöyle devam etti: Sektörden rekabetçi de tüketici de karlı çıkıyor “OECD’nin yakın zamanda, 30 ülkede yürüttüğü araştırmanın sonuç raporunda dağıtım sektörünün pazar ekonomisinin işleyişinde hayati rolü olduğu, rekabet yoğun bir sektör olduğundan, katma değerinin yüksekliği vurgulanıyor. Eğer dağıtım sistemi verimliyse, fiyat da o derecede düşük oluyor. Yani, eğer dağıtım sektörü verimli çalışıyorsa ve rekabetçiyse, tüketici refahı için iyi sonuçlar getirebiliyor. Rapora göre, sektörün ekonomiye katkısı ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor. Bu ra ATO Başkanı Şaban Baş kam, Almanya ve İrlanda’da yüzde 8 iken, Amerika, Belçika, Meksika ve Yeni Zelanda’da yüzde 15’in üzerinde seyrediyor. Türkiye için bu rakamın yüzde 16 olduğu görülüyor. Dış ticaretin gelişimi bakımından son derece önemli olan lojistik sektörü, emek yoğun bir sektör olduğundan, istihdama katkısı da oldukça fazla. Çünkü ortalama olarak, toplam istihdamın yüzde 15’ini bu sektör teşkil ediyor. OECD raporuna göre, dağıtım sektörü, aynı zamanda iş dünyasına da büyük katkılarda bulunuyor. Girişimlerin yüzde 25 ile 30’u bu sektörde yer alıyor. Dağıtım, emek yoğun bir sektör olduğundan, ülkemiz ekonomisinin kanayan yarası du rumuna gelen istihdam açısından da ciddi katkılarda bulunmaktadır.” Kargı’dan beceri ve yetki içerikli sunum Çağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yener Gülmez’in de katıldığı, “Ulusal Lojistik ve Dış Ticaret Zirvesi”nde konuşan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Bedestenci, Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Mustafa Başaran, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Başkan Yardımcısı Mehmet Deniz, Seçil Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Seçil Koç Doğan, HK Eğitim ve Danışmanlık Şirketi sahibi Hafize Kargı, Uluslararası Lojistik ve Dış Ticaret Kulübü Başkanı Oğuzhan Yılmaz da konuyla ilgili geniş bilgi sunumunda bulundukları toplantıda, “Dış Ticaret ve Lojistik Bağlamında İnsan Kaynakları Tartışmaları” başlıklı bir konuşma yapan HK Eğitim ve Danışmanlık Şirketi sahibi Hafize Kargı da, katılımcılara çalışacakları sektörün ihtiyaçlarına yönelik beceriler ve yetkinlerini içeren bir sunum yaptı. Kargı, “Bizler, algı ve alışkanlıklarımızı doğru yönettiğimiz takdirde iş hayatında başarılı olmamız kaçınılmazdır. Öğrenciler ve şirketler bu gelişim ihtiyaçlarına yatırım yaptıklarında karşılığı kendilerine başarı ve kazanç olarak geri dönecektir” dedi. Zirve toplantısına katılan konuşmacılar Lojistik sektörünün önemine vurgu yaptılar. Malatyalıların yüzde 51’i başka illerde yaşıyor SELAHATTİN GÖKATALAY MALATYA Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) verilerine göre, Malatya doğumluların yüzde 51’i başta İstanbul olmak üzere başka illerde yaşıyor. Bu göçten 358 bin 518 ile İstanbul büyük payı alırken, Ankara 44 bin 258, İzmir 30 bin 79 kişi ile bu göçte ilk üç sıraya giren iller oldu. Bu rakamlar, Malatyalı nüfusunun hemen yarısının başka illerde yaşadığını da göstermekte. Malatya’da ise 40 bin 286 kişi ile Adıyamanlıların, 30 bin 874 kişi ile Elazığlıların yaşadığı ortaya çıktı. TÜİK Bölge Müdürü Şemsettin Özcan, yaptığı bilgilendirme toqlantısın da 31 Aralık 2009 tarihi itibarıyla istatistik sonuçlarını şöyle açıkladı: “Şu anda il nüfusuna kayıtlıların toplam sayısı 1 milyon 232 bin 164. Bunun 605 bin 335’i, yani yüzde 49.13’ü Malatya’da yaşıyor. Yüzde 29’u olan 358 bini İstanbul’da, yüzde 4’ü olan 44 bini Ankara’da, yüzde 3’ü olan 30 bini ise İzmir’de, yüzde 2’si olan 25 bini Adana’da yine yüzde 2’si olan 23 bini ise Mersin’de yaşıyor. Hemen tüm illerde varlar Antalya’da 13, Bursa’da 10, Gaziantep’de 10, Kocaeli’de 7, Hatay’da 6, Kahramanmaraş ve Tekirdağ’da 5, Adıyaman, Elazığ, Balıkesir, Osmaniye, Manisa ve Sivas 4 binden, Muğla, Kayseri, Aydın ve Konya ise 3 binden fazla Malatyalı yaşıyor.” Malatya’da ikamet edenlerin nüfusa kayıtlı oldukları iller konusunda da istatistiki bilgiler veren Özcan şöyle devam etti: “İlimizde en fazla Adıyaman ve Elazığlıların yaşadığı belirlendi. Toplam nüfusu 736 bin 474 olan kentin yüzde 82’si olan 605 bin 335 kişi Malatya nüfusuna kayıtlı. Yüzde 5’i olan 40 bin 286’sı Adıyaman ve yüzde 4’ü olan 30 bin 874’ü ise Elazığ nüfusuna kayıtlı. Kentte 5 bin 655 Sivaslı, 5 bin 99 Bingöllü, 4 bin 756 Kahramanmaraşlı, 3 bin 93 Diyarbakırlı, 2 bin 859 kişi Muşlu, 2 bin 322 Şanlıurfalı, 2 bin 139 kişi Adanalı ve 2 bin 37 Mersinli de yaşıyor.” C MY B C MY B