Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA 1 EKİM 2010 CUMA 4 GÖÇERLER SENFONİ KONSERİYLE ANILDI Sarıkeçililerkültürve geleneklerine sahip çıkıyor MUHAMMET GÜZEL Torosların doruğunda bir yazı geçiren Sarıkeçililer konser ertesinde çadırlarını ve hayvanlarını toplarayarak kışlaklarını dönmeye başladılar. Toros Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Özveren: “Biz Atatürkçü üniversiteyiz” MERSİN (Cumhuriyet) Bu yıl ilk öğrencilerini alan Özel Toros Üniversitesi’nde akademik yıl törenle açıldı. Üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Özveren, “Bizi diğer özel üniversitelerle karıştırmayın. Biz bir holdingin üniversitesi değiliz. Atatürkçü bir üniversiteyiz” dedi. Özel Toros Üniversitesi’nin açılış töreni, Bahçelievler Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Törene Vali Yardımcısı Ahmet Çubuktar, CHP Mersin milletvekilleri İsa Gök, Vahap Seçer, eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Yenişehir Kaymakamı Sabri Kartal, Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, YÖK Yürütme Kurulu üyesi Prof. Dr. Berrak Kurtuluş, MEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Berika İpekbayrak, Emniyet Müdürü Arif Öksüz, Deniz Ticaret Odası Başkanı Cihat Lokmanoğlu, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanvekili Faik Burakgazi, MESİAD Başkanı Ali Doğan ve çok sayıda davetlinin katıldığı açılış töreni, Bahçelievler Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Toros Üniversitesi’nin kuruluş süreci hakkında bilgi veren Rektör Prof. Dr. Selahattin Kuru, “Bu yıl ilk öğrencilerini alan üniversitemizin konseptini, yönetimini, kadrosunu titizlikle belirledik. İngilizce hazırlık dönemi konusunda iddialı bir ekip kurduk. Sloganımız ‘eğitimin ötesinde yaşamın içinde’ şeklinde belirlendi. Üniversite yaşamını kente, kent yaşamını üniversiteye taşıyacağız” dedi. Toros Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Özveren, 1964 yılında Özel Toros Koleji’ni kuran ve geliştiren kadroların, 1982’den beri kurduğu özel üniversite hayalini bugün gerçekleştirğini anlattı. Özveren, “Bu üniversite Türkiye için küçük bir yatırım olabilir. Ama Toros camiası için çok büyük bir adım. O Toros camiasına Mersin’in kahır çekmiş insanları, topluma olan borçlarını ödemek için gönüllü olarak çalışan insanları girer. Onun için bizi diğer özel üniversitelerle karıştırmayın. Biz bir holdingin üniversitesi değiliz. Biz, Türkiye’nin çağdaşlık hedefine kilitlenmiş, Atatürkçü bir üniversiteyiz” diye konuştu. Açılış töreni Mersin Üniversitesi Konservatuarı öğretim üyeleri Türkol Çankaya ile Can Erdoğan’ın flüt ve gitar dinletisiyle sona erdi. Özel Toros Üniversitesi’nde Mühendislik, İktisadi ve İdari Bilimler, İletişim, Güzel Sanatlar fakülteleri ile Teknoloji ve İşletme Yüksekokulu bulunuyor. Üniversite bu yıl İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’ne 50 öğrenci aldı. Diğer bölümlere öğrenci alımları önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek. Toros Üniversitesi’nin kent merkezinde 3 ayrı noktada yerleşkesi bulunuyor. TAŞKENT/KONYA Fotoğraf sanatçıları, dağcılar, doğa, sanat ve kültür sevdalıları Sarıkeçilileri Yardımlaşma ve Yaşatma Derneği’nin düzenlediği gerçek ‘göç yürüyüşüne katılarak yörüklere bir günlüğüne komşu olmak, bir de senfoni konseri dinlemek’ çağrısı üzerine Taşkent’in Avşar beldesine bağlı Hanboynu’da buluştu. Göçebe yaşamın son temsilcisi olan, ancak yerleşik yaşama geçen çok sayıda Sarıkeçili yörüğünün de katılımı ve evsahipliğinde gerçekleştirilen etkinlikte Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası Oda Müziği grubu (ÇDSO) Torosların 2 bin metre yüksekliğinde Hanboynu düzünde kurulan kara çadırda konser verdi. Işıksız, doğal bir ortamda gerçekleştirilen konserde ÇDSO’dan, Sarıkeçililer kültürel kimliğini koruma çabasına destek vermek amacıyla gelen 15 genç müzisyenin oluşturduğu orkestra, Hanboynu’da gün batımında bir dere kıyısına kurulan kara kıl çadırda verilen konserde hiçbir enstrüman için elektrik kullanmadı. “Köçekçe” ve “Ah bir ateş ver”in yanı sıra Orkestra Müdürü Yusuf Yalçın’ın düzenlemesi olan üç Türk halk ezgisi, (Şehnaz Longa, Kâtibim, Nihavent Longa), “Güzel Aşık Cevrimizi”, “Uyan Ey Gözlerim” isimli parçalar seslendirildi… Ayrıca Mozart’tan küçük bir gece müziğiyle geceye renk katıldı. Çukurova dağcıları ve çevre dostları, ÇDSO, Atlas Dergisi, Doğa Derneği, Buğday Derneği, Türkiye Su Meclisi’nin, etkin katılımıyla gerçekleştirilen etkinlik için 24 Eylül sabahından itibaren Hanboynu’da karşılanan konuklar, öğleden sonra yörede etkinlik için kurulan çadırlara konuk olarak göçerlerin yaşamları ve kültürleri hakkında bilgi edinip, Sarıkeçili Yörüklerinin gerçek yaşamlarına tanıklık ve konukluk ettiler, fotoğraflar çektiler. Ancak yörüklerin çoğu “Havaların erken soğuması, yayılımın erken bitmesi” gibi nedenlerle zamanından önce göçlerini sarıp ılıman kıyı bölgelerine gitmişlerdi. Buna karşın, hayvan sayısı daha az, dolayısıyla hareket yeteneği fazla olan bazı Sarıkeçili aileleri, etkinlik için gelenlere ev sahipliği yapabilmek amacıyla göçlerini geciktirmiş, etkinlik alanına yakın konalgalarda beklemişlerdi. Sarıkeçililer Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Pervin Ço ukurova Senfoni orkestrası Genel koordinatörü Şükrü DeÇ mir ise duygularını, “Biz daha önce tarlalarda köy okullarında konserler verdik. Ama böyle bir konser, sadece bizim için değil Türkiye için ilk. Çok zorlu bir yolculukla buraya gelip konseri gerçekleştirdik ama mutluyuz. Sarıkeçililerin ‘Bu göç durmasın bu kervan yürüsün’ taleplerine biz de katkı vermek istedik. Çok da güzel oldu” diyerek dile getirdi. Bir yaz boyu torosların Hamboynu bölgesinde kalan göçebeler çadırlarını toparlayıp yükledikleri hayvanlarıyla dönüş yolunda sık sık mola verip dinlendiler. ban Savran, Sarıkeçililer’in binlerce yıllık bir Türk geleneğini yaşattıklarını ve bu geleneğin binlerce yıl daha yaşaması için mücadele ettiklerini yaşam biçimlerine gölge düşürmeye cek her türlü yeniliğe açık olduklarını belirtirken ÇDSO Oda Müziği Topluluğu’nun Torosların doruklarında kendileri için konser vermesine çok duygulandıklarını kaydedip, te şekkür etti şunları söyledi: ‘’Biz Yörük milleti Sarıkeçililer, hayatın akışına dur deme gücümüz yoktur. Hayatın getirmiş olduğu bütün yeniliklere açığız. Kardeşliğimizi bozacak tavır ve girişimlere olduğu kadar, gelecek olan yaşam biçimimizi değiştirecek yeniliklere de karşıyız. Yaşam biçimimize gölge düşürmeyecek her türlü yeniliğe açığız. Bu yılki etkinliğimize Oda Müziği Topluluğu katılarak Torosların zirvesinde 2 bin metrede sahne alması çok önemliydi. Bu destek Sarıkeçililer’in yaşamlarını değiştirmeyecek her türlü yeniliğe açık olduğunun kanıtıdır. Ayrıca Sarıkeçililer, dağlarda geçen yaşamlarında ilk defa senfoni orkestrasını görme ve dinleme şansı buldu. Biz şimdiye kadar, sesimizi duyurabilmek için, şenlikler eylemler, etkinlikler yaptık. Ama içlerinde en çok ses getireceğini düşündüğümüz etkinliğimiz bu oldu.” Çok sayıda konuğun belki, ama Yörüklerin televizyon dışında ilk kez dinledikleri konser, bir Yörük obasının seslerini dünyaya duyurabilmek için yaylada düzenlediği ilk konserdi. Belki bir senfoni orkestrası için de Yörüklerin hak arama etkinliği içinde verdikleri ilk konserdi. Bu yaylaların doğası kendi seslerini yansılayan enstrümanların sesleriyle ilk kez yankılandı. Konser ilginç bulunmasının dışında, tüm izleyenlerce çok beğenildi. Ve hiçbir ak sakallı “Bu Yörükler bu zulme nasıl dayanır” diye ağlamadı. Üstelik, ‘ak sakallılar,’ gençlerden daha katılımcı bir ilgiyle izlediler. Torosların doruklarındaki senfoni konseri bittikten sonra, gelenekleşen Yörük Şenlikleri’ndeki gibi kalabalığın içinde dolaştırılan süslenmiş develerin yerinde gerçek develer ve gerçek göçe hem katılıp hem tanıklık etmek üzere, yakınlardaki çadırlara, kendi olanakları ve derneğin sağladığı araçlarla giden konuklar da göçü, çadırların yıkılmasından, develerin yüklenmesi ve göçün yürüyüşüne dek izleme şansı buldu. Sarıkeçililer için gündelik yaşamın bir gereği olan bu göçe başlama olayı, konuklar için büyüleyici görüntülerdi.Geceyi Yörük çadırında geçirip, şafakla birlikte sarılan göçü izleyen konuklar tekrar Hanboynu’ya dönerken, geceyi Hanboynu’da geçiren konuklardan bir çoğu da yeniden yakınlardaki çadırlara gidip, Yörüklerle konuşup, fotoğraf çekme olanağı buldu. ş İHTİYAÇ FAZLASI SATILIK TEZGAHLAR *Üniversal Rus torna 16K 6203 adet Üniversal Rus torna M63 ağır tip2 adet *Muhtelif çok amaçlı Hidrolik kopyeli torna 4 adet *Fonlama tezgahı Delephone WHM 24, tek milli iki istasyonlu 1adet Fonlama tezgahı WMW SZS SMR 2x63x315 2 adet Müracaat: 0533 959 42 23 ve 24 2324 Ekim 2010 tarihinde yapılacak TÜRMOB Genel Kurulu’na başarılar diliyoruz C MY B Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği Adana Şube Başkanı DURDANE ATEŞ C MY B