Katalog

18 ARALIK 2009 CUMA SAYFA 5 BİRİNCİ BASKI İMZADA BİTTİ ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI: DURAK: AKP'nin biat kültürüne karşı çıkmam hazmedilemedi Çetin Yiğenoğlu’nun ‘KOZAN’ kitabına Kozan’da büyük ilgi ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Gazeteci Yazar Çetin Yiğenoğlu’nun yeni kitabı “ Yüreğimin Kuytusundaki CennetCehennem KOZAN” kitabı okuyucu ile buluştu. İlk kez Kozan’da Kozanlılara tanıtılan kitabın birinci baskısı anında tükendi. İmza günü Kozan’da “Yaver’in Konağı” olarak bilinen ve aynı zamanda Çetin Yiğenoğlu’nun büyük dedesi Hacı Ağa (Hacı Yusuf Ünsal) tarafından yaptırılan konakta düzenlendi. İmza gününde Kozanlılar, Yiğenoğlu’na büyük ilgi gösterdi. Kozan’da kendisi için oldukça önemli olan bir yerde kitabını imzalamaktan mutluluk duyduğunu söyleyen Yiğenoğlu, “Bu kitapta çocukluk ve gençlik yıllarımın geçtiği Kozan’ın kültürünü, coğrafyasını, sosyal yapısını ve tarihini kişisel bir bakışla ele almaya çalıştım” dedi. Kozan’ı yazmayı uzun süredir düşündüğünü belirten Çetin Yiğenoğlu, “Öncelikle yapmayı tasarladığım, tarihin anılarla harmanlandığı bir anlatı kitabıydı” açıklamasında bulundu. Kozan ve Çevresi Sosyal ve Kültür Vakfı (KOZVAK) tarafından yayınlanan kitap GSM: 0532.6736261, Faks: 0322.4592489 ya da info@kozvak.org adresinden istenebiliyor. ÇETİN YİĞENOĞLU ADANA Aytaç Durak, sadece Adana Anakent Belediye Başkanı değil... Onu, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Dünya Belediyeler Birliği Başkan Yardımcısı sıfatları da tanımlamaya yetmez. Çünkü o sıra dışı bir politikacıdır. Siyasi yaşamı boyunca tam 7 kez parti değiştiren, seçim yarışını tam 5 kez zaferle noktalayan bir politikacı. Durak'ın yıldızı neoliberalizmin uç verdiği yıllarda ANAP'la parladı. Hep sağ partilerde siyaset yapmasına karşın yeri geldiğinde sosyaldemokrat politikalar uygulamaktan çekinmedi. Sonuçta, her zaman kazanan ata oynamasını bilen bir politikacı olarak pragmatik kimliğiyle öne çıktı... Ne var ki son yerel seçim öncekilerden biraz farklı oldu onun için. Daha önce seçime hep iktidar partisinin adayı olarak girip kazanmıştı. Son seçimde öyle olmadı ve iktidara karşı bir seçim yarışına girdi bu kez. Geçen dönem mensubu olduğu AKP'nin gelecekte dünya yıldızı olmaya aday kent Adana'daki hesaplarını onsuz yapacağını sezer sezmez bir kez daha parti değiştirdi. Bu seçim onun için ne denli zor olsa, iktidar partisi karşısında yer alsa da, zafer bu kez de onun oldu. Makamında görüştüğümüz bu kurt politikacıyla son seçimi, siyasi ortamı ve projelerini konuştuk... Durak, “iğrenç bir seçim” olarak değerlendirdiği 29 Mart seçiminde Adana'da 30 trilyon lira dağıttığını savladığı AKP'nin biat kültürüne karşı çıktığı için büyük baskılara maruz kaldığını, ancak buna karşın zaferinin Türkiye'de lider sultasına karşı bir yerel liderin isyanı olduğunu söyledi. AKP'yi merkeze getiremediğini belirtirken de yeni partisi MHP'nin merkeze geleceğini savladı. Söz arasında türbanlılara karşı çıktığını da anlatan Durak, geçen görev döneminde AKP'lilerin ihale düzenleme istemlerine de karşı koyduğunu belirtti. Durak'a sorularımız ve yanıtları şöyle: 2009 yerel seçimi nasıl bir seçim oldu? İğrenç bir seçimdi. 1950'den beri Türkiye'deki siyaseti bilen biriyim. Bu seçim kadar seviyesiz, iğrenç bir seçim ortamı yaşamadım. Bu tepkinize yol açan nedenleri öğrenebilir miyiz? Her şey benim AKP'den ayrılmamla başladı. Ayrılışımın üçüncü günü İçişleri Bakanlığı soruşturma izni verdi. Oysa ben aylar önce Abdülkadir Aksu'ya Seyhan Belediye Başkanı (AKP'li) hakkında Cumhuriyet Savcılığına başvurularımızı bildirmiştim. Ancak haber çıkmayınca bir süre sonra Aksu'ya neden soruşturma izni vermediğini sorduğumda bana 'Senin için de vermiyorum, onun için de vermiyorum' dedi. Ben AKP'den ayrılır ayrılmaz Başbakanlık Etik Kurulu tarihinde ilk kez benim için kınama cezası verdi. Oysa biliyordum ki Etik Kurul'un önünde 200'den fazla dosya vardı... AKP'nin baskıları MHP'den adaylığımın ilanıyla birlikte doruk noktaya ulaştı. Seçim sürecinde gündeme getirdiğiniz iktidar baskısını mı kastediyorsunuz? Evet... Çatalan içmesuyu mesela... 100 yılın projesini gerçekleştirmişiz. Adana'da artık çeşmelerden içme suyu akıyor. Biz, Ortadoğu ülkelerine su göndermeye hazırlanıyor, bu arada İngiltere'den gelen talebi değerlendiriyorduk ki, Dengir Mir Mehmet Fırat, 'suyu satamazsınız' diyerek ruhsat almamızda engel çıkardı. Ruhsat vermeye hazırlanan İl Sağlık Müdürünü de görevden aldılar. Ogün bugündür su ihraç işini gerçekleştiremedik... Bir de metronun elektriği kesildi galiba? Toplamda 15 km. uzunlukta olan metronun 8 km.lik kısmının açılışını yapmaya hazırlanırken elektriği keserek test sürüşünü engellediler. Halkın baskısına dayanama ? AKP Adana'da 30 trilyon para dağıttı. Türbanlılara karşı çıktım, İhaleleri düzenlemek istediler. Cumhuriyet Temsilcisi Yiğenoğlu sordu, Büyükşehir Belediye Başkanı Durak yanıtladı. yınca elektriği geri verdiler. Ancak, metronun 18 Mart'taki açılışını hazmedemediler. Metro atölyesinde meydana gelen küçük bir kazayı yandaş medyalarına servis yaparak başarımızı küçük düşürmeye çalıştılar. O medyaya gönderdiğimiz cevap hakkımızı ilan yoluyla bile kullandırmadılar. Bu arada RTÜK aracılığıyla Çukurova TV'nin (Durak ailesinin) soluğunu kestiler. (RTÜK'ün kanal değiştirme zorunluluğu getirmesinden söz ediyor). Afiş iktidarını başka partilere kaptırmadılar. Öyle ki AKP dışındaki parti bayraklarıyla birlikte Türk bayrağını da indirdiler. Sadece iktidarın lehine afişlere izin verdiler. Yıllarca gıda ve kömür dağıttıktan sonra seçim öncesinde para da dağıttılar. Eski parayla 30 trilyon para dağıttılar. Gün aşırı bir bakan geldi Adana'ya. Bize olmadık iftiralar attılar. 'Mafya uzantısı' dediler. Bu seçimde AKP Adana'ya neden bu kadar önem verdi? AKP, demokrat İzmir'i kazanayım derken kendi kalesine gol yemek istemiyordu. Adana'da iki ay içinde dört il başkanı (Mustafa Attaroğlu, Erol Çomu, Sebahattin Bekis, Mehmet Sağlam) değiştirdi. Siyasi tarihimizde ben böyle bir şey görmedim. Adana'yı ne pahasına olursa olsun almak istemelerinin temelinde eski bir anlayışın kırılması tehlikesini görmeleridir. Benim hareketim parti liderliğine karşı bir yerel liderin isyanı olarak değerlendirilmelidir. Bu bir demokrasinin gelişimi hareketidir. Benim hareketimle demokrasi güçlenmiştir. Onlar biat etmeyene karşıdırlar. Totaliter sistemlerde isyan edenler hemen bastırılır. Biat kültürünü güçlendirmek için yaparlar bunu... Benim AKP'ye karşı hareketim biat kültürüne karşı çıkıştır. AKP'li sıfatıyla görev yaptığınız geçen dönem AKP, belediye olanaklarını siyasal amaçlar için kullanılmasını istedi mi? 2004 seçimlerinin akabinde 5 kişi gelmişti... İhale düzenlemeleriyle görevli geldiklerini söylediklerinde kapıyı gösterdim. Benzer her girişimde 'yerelin Güleryüz’den fotoğraf sergisi ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Fotoğraf Sanatçısı Ali Güleryüz ilk kişisel sergisini Kare Pizza Sanat Köşesi’nde açtı. Ülkemizde her yıl yinelenen Efes Pilsen Blues Adana konserinden Güleryüz’ün objektifine takılan karelerin yer aldığı sergiye sanatseverler, Güleryüz’ün dostları ve basın mensupları yoğun ilgi gösterdi. 1973 Adana doğumlu olan Güleryüz 1990 yılında Tempo TV’de başlayıp Türkiye Jokey Kulubü’nde sürdürdüğü kameramanlık serüvenini daha sonra MHA ve DHA’da foto muhubiri ve kameraman olarak sürdürdü. 20062007 yılında Sefa Ulukan Atölye Grubu’na katılarak fotoğrafın sanatsal yönüne de ilgi gösteren Güleryüz, son olarak çekimleri Adana’da yapılan, ‘Hanımın Çiftliği’ dizisinin de set fotoğrafçılığını yaptı. Güleryüz halen bireysel ve grup çalışmaları ile profesyonel fotoğrafçılık işine devam etmektedir. Emekli memurdan anlamlı sergi ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Adanalı amatör fotoğraf sanatçısı Mehmet Özçöz “İnsan ve Doğa” temalı çalışmasını geçtiğimiz günlerde Ayışığı Sanat ve Tiyatro Merkezi’nde sergiledi. Sergiye gösterilens ilgiden büyük mutluluk duyduğunu söyleyen emekli zabıta memuru Özçöz, fotoğraf sanatına yönelmesini, “Duygusalım. Toplumsal olaylara ve doğaya ilgisiz, uzak kalamıyorum. Fotoğrafa da meraklıyım. Fotoğraflarımı bu ruh haliyle, adeta yaşayarak çektim” diyerek açıkladı. Aynı zamanda şiirle de ilgilendiğini belirten Özçöz, “Fotoğraf ve şiir benim yaşam kaynağım, sevinçlerimi, hüzünlerimi her ikisiylede anlatabiliyorum” dedi. sorunları yerelde çözülecek' dedim. Bir de türban konusunda dayatmaları oldu... 2004 seçiminin ardından meclis üyelerini Atatürk Anıtı'na çelenk koymaya gönderdim... Ekipte bazı partili kadınların türbanla katıldıklarını görünce Ata'nın huzuruna böyle çıkılmaz diye karşı çıkınca kenara çekildiler. Size göre, seçimlerden sonra İçişleri Bakanı tarafından hakkınızda soruşturma açma gibi bir konu gündem maddesi oldu mu? Adana çok, ama çok büyük bir değişim yaşadı. Halkın bize olan ilgi ve sevgisi karalama kampanyalarından önce yüzde 7080'lerdeydi. Seçim sürecinde yaşananlardan sonra geldiğimiz noktayı biliyorsunuz.(Seçimi 1500 oyla kazanmasını kastediyor) Bu durumda neler olur, neler yapacaklar göreceğiz. Beşinci kez kazanmak nasıl bir duygu? Fena değil. Halk hizmetin hakkını verdi. Altıncı kez aday olmayı, seçilmeyi düşünüyor musunuz? Onu zamanı gelince düşünürüz. Şimdiye dek hangi partilere üye oldunuz? DP (Ferruh Bozbeyli'nin 70'lerin başında kurduğu parti) AP, ANAP, DYP, ANAP, AKP ve MHP. Parti değiştirirken ne tür duyguların baskısı ya da itkisiyle hareket ediyor, karar veriyorsunuz? (Durak bu soruya yerinden kalkarak masasının yanından hiç ayırmadığı 1 Mayıs 1984 tarihli bir gazete kupürünün maketini göstererek yanıt verdi) Benim her zaman söylediğim bir şey var, siyasi partiler değişti, ama bu sözüm, bu ilkem değişmedi... 'Siyasi ayrıcalığı belediyeye sokmayacağım' dedim, sokmadım da. Yani ben hiç değişmedim, aynı adamım. Beş yıl önce AKP'ye girdiğimde vatandaşın biri 'Durak AKP'ye gitmedi, AKP Durak'a geldi' dedi. MHP'ye kayıt olduğumda parti genel merkezinin önünde 'Siyasi partiler hizmet için amaç değil, araçtır'dedim. Türkiye'de hiçbir yöneticinin yapamadığı şeyi disipline ettim ben. Kaldı ki, bu partiler arasındaki kulvar farkı pek farklı da değil artık. Ben bu farkları minimize ederek merkeze çekmeye çalışıyorum. Ne var ki, AKP'yi merkeze getiremedik, ancak MHP merkeze gelecektir. Bir yılını geride bıraktığınız yeni döneminiz için projeleriniz neler? Sofulu çöplüğü katı atık ihalesini yaptık, onu sonuçlandıracağız. Bu yıl sonuna kadar metronun ilk ihalesindeki güzergahını tamamlayacağız. Dolmuş ve otobüs hatları ona göre planlanacak. Son 15 yılda servis aracı ve dolmuş artışı yaptırmadık. Otobüs filomuzu güçlendirerek aynı politikamızı sürdüreceğiz. Halkın dinlenme ve eğlence alanlarını artıracağız. Halen 38 adet olan ücretsiz yüzme havuzu yapımlarını sürdüreceğiz. Spora çok önem vereceğiz. Çim sahalı, tribünlü futbol sahaları, semt sahaları yapacağız. Şehri kuzeye taşımaya devam edeceğiz. Birinci etap çalışmamızda yoğun yapılaşmaya yönelmiştik. Şimdi yoğunluğu düşük bahçeli evleri özendireceğiz. Geçen dönemden kalma altüst geçitler yapma tartışması vardı, bu konuda ne düşünüyorsunuz? Trafiğin çok büyük sorunları kalmadı... Bazı sorunları da en kısa sürede aşacağız. Güney Adana'yla ilgili ne tür projeleriniz var? Güney kuşak bulvarını yeni bitirdik... Buna paralel imar düzenlemeleri yapacağız. Tepebağ'ın arkeopark yapılması konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu devletin el atması gereken bir konu. Elbette biz üzerimize düşeni yapacağız. Ancak, Adana 98 depreminde bir fırsatı kaçırdı. Devlet tarafından 5 bin ev yaptıralım, Tepebağ maliklerine birer ev verelim, dedik, sorunun önündeki bir büyük engeli aşalım dedik, ama sözümüzü anlatamadık. C MY B C MY B