Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2014 CUMARTESİ 4 ANKARA Yılmaz da ‘Kılıçdaroğlu’ dedi ANKARA CHP’de gözler 56 Eylül tarihinde yapılacak olağanüstü kurultaya çevrilirken, başkent örgütleri de Kemal Kılıçdaroğlu’na destek açıkladı. Ankara İl Başkanı Necati Yılmaz, yaptığı yazılı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan’a yüklendi. Yılmaz, Tarhan’ın değerlendirmeleri için, “Cumhuriyet Halk Partisi ile ilgili sol duyarlılık çağrısı yapan bu arkadaşlarımızın öncelikle kendilerini sol siyasal çizgiye taşımalarını bekleriz. Halka ve değerlerine yabancı, elitist siyaset biçimi ile sol olunamaz. Büyük kongremizin iradesi doğrultusunda Sayın Kemal Kılıçdaroğlu partimizin Genel Başkanı’dır. Ankara İl Örgütümüz de Genel Başkanımızın arkasındadır” dedi. Parti genel merkezine ve Kılıçdaroğlu’na yönelik çıkışların cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarının yetkili organlarda değerlendirilmesinin beklenmeden önce gelmesine dikkat çeken Yılmaz, “Seçim sonuçlarının resmi ilanını dahi beklemeden, hazırlanarak kamuoyu önünde partimizi ve genel başkanımızı haksız tartışma ve değerlendirmelerin hedefi haline getiren sayın milletvekillerinin açıklamalarını şaşkınlıkla izledik” değerlendirmesini yaptı. CHP’nin ülkede eksiksiz demokrasiyi ve katılımı hedefleyen bir siyasi parti olduğunu belirten Yılmaz, “Bizler için, parti içi demokrasi ve katılım kanallarının işletilmesi de çok önemli ve değerlidir. Ancak en az onun kadar parti içi disiplin ve partililik sorumluluğuna da sahip çıkmamız gerekmektedir. Her partilimizin, elbette ki milletvekillerimizin Cumhurbaşkanlığı için önerileri ve değerlendirmeleri olabilir ve olmalıdır. Ancak bu konuda parti kurullarında bir karar alındıktan sonra, bu defa parti disiplini ile her bir partilimiz, öncelikle de milletvekillerimiz alınan bu karara sahip çıkmak zorundadır” diye konuştu. Parti örgütü olarak her Ankara milletvekili için yaptıkları çağrıyı Tarhan’a da yaptıklarını, seçim çalışmalarına katılması ve seçim günü görev yapmasını istediklerini belirten Yılmaz, “Ancak bu çağrılarımızın hiç birine olumlu bir yanıt ve katkı alamadık. Biz kendisinin seçim öncesinde AKP’ nin ve Erdoğan’ ın ülkemize ve halkımıza verdiği zararlJarı halka anlatmasını beklerken, ne yazık ki kendisi seçim öncesinde partimizin desteklediği aday aleyhine, seçim sonrasında da parti yönetimi aleyhine konuşmayı tercih etmiştir. Bu tercihinin Ankara İl Örgütü’nü temsil etmediğini kamuoyu ile paylaşmak örgüt olarak sorumluluğumuzun gereğidir” dedi. Yılmaz, muhalif milletvekillerininin hiç olmazsa kalan görev süreleri içinde parti örgütü ve halkla temas etmelerini istedi. Her 4 seçmenden 1’i küskün SERTAÇ EŞ CHP’nin güçlü olduğu ilçelerde sandığa gitmeme oranı arttı di. CHP’li yetkililer, “Yerel seçimlerde Batıkent’teki sandıkların büyük bölümünde 2.5 kata varan fark attık. Ancak cumhurbaşkanlığı seçiminde katılım düştü hatta bazı sandıklardan Tayyip Erdoğan birinci çıktı” bilgisini verdi. Yerel seçimerde CHP’li Belediye Başkanı Fethi Yaşar, tüm Yenimahalle’den aldığı 196 bin 308 oyun 105 bin 641’ini Batıkent bölgesinden aldı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde çatı aday olan İhsanoğlu, Batıkent bölgesinden yalnızca 87 bin 522 oy alabildi. İhsanoğlu bu bölgede de CHP’nin yerel seçimlerde aldığı oyun altında kalırken, MHP de yerel seçimlerde Batıkent’ten 11 bin 657 oy almıştı. Erdoğan’ın Batıkent’ten aldığı oy sayısı 43 bin 722, Demirtaş’ın ise 5 bin 755 oldu. ANKARA Cumhurbaşkanlığı için ülke tarihinde ilk kez 10 Ağustos’ta ayapılan halk oylamasında, CHP’nin kalesi olarak görülen ilçelerde olumlu yönde gelişen katılım konusu, son seçimde tersine döndü. 2011 Genel Seçimleri’nde Çankaya’da sandık başına gitmeme oranı 7’de bir olarak gerçekleşti. Yerel seçimelerde katılım daha da arttı seçmenin yüzde 90’ı sandık başına gitti ve katılmama oranı 10’da 1’e geriledi. Ancak cumhurbaşkanlığı seçiminde her 4 seçmenden biri küskün konumuna geldi. Yenimahalle’nin Batıkent semtinde, yerel seçimlerde CHP hemen her sandıkta 2.5 kat fark atmıştı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise katılımın yetersizliği nedeniyle bazı sandık larda Recep Tayyip Erdoğan’ın birinci çıktığı öğrenildi. Cumhuriyet Ankara, CHP’nin güçlü olduğu ilçelerde son üç seçimde seçmenin sandık başına gitmeme oranlarını inceledi. Elde edilen bilgilere göre son üç seçimde seçmenin sandığa küstüğü oylama cumhurbaşkanlığı seçimi oldu. Buna göre 2011 genel seçimlerinde Çankaya’da her 7 kişiden 1’i sandığa gitmedi. Çankaya’da sandık başına gitmeyen seçmen sayısı 84 bin 424 olarak gerçekleşti. 30 Mart Yerel Seçimleri’nde ise sandığa gitmeyen seçmen sayısı azaldı ve her 10 Çankayalıdan 1’i sandık başına gitmedi. Bu seçimde de sandığa gitmeyen Çankayalı sayısı 68 bin 160 kişiye geriledi. Ancak cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa gitmeyenlerin oranı yüzde 25’e yük seldi ve her 4 Çankayalıdan 1’i sandığa gitmedi. Böylece sandığa gitmeyen Çankayalı sayısı 174 bin 643 kişi oldu. Seçimde, CHP ve MHP’nin ortak adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, yerel seçimlerde CHP’nin aldığı oyun bile altında kalarak 344 bin 571 oy aldı. Tayyip Erdoğan 116 bin 504 oy alırken, Selahattin Demirtaş da yerel seçimlerde partisinin aldığı oyu üç kata yakın artırarak 24 bin 49 oya yükseltti. CHP’nin başkentte güçlü olduğu ilçelerden Yenimahalle’nin Batıkent semti de parti açısından son üç seçimde “kale” oldu. Yenimahalle’deki CHP’lilerden edinilen bilgilere göre Batıkent’te de sandığa gitme oranı hissedilir düzeyde gerile Yenimahalle de aynı Büyükşehir Belediye Başkanı, 1725 Aralık yolsuzluk operasyonundan önce kolaylık sağladığı iki üniversiteyle ilişkisinin boyutunu değiştirdi Gökçek’in ‘paralel’ mücadelesi SERTAÇ EŞ ANKARA Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, “paralel yapıyla mücadele” gerekçesiyle 1725 Aralık yolsuzluk operasyonundan önce kolaylık sağladığı iki üniversite olan Turgut Özal ve İpek Koza üniversiteleriyle ilişkisinin boyutunu değiştirdi. Gökçek, geçen yıl Ankara’ya Melih Gökçek Cumhuriyetin ilk yıllarında sağlıklı içme suyu sağlamak amacıyla kurulan tarihi Süzgeç Binası’nın bulunduğu alanı Turgut Özal Üniversitesi’ne düşük bir bedel karşılığı tahsis etti. Tahsis edilen 27 bin metrekarelik bölgede 81 bin metrekare büyüklüğünde okul ve yurt alanı yapımına olanak sağlayan imar düzenlemesi de Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nden geçti. Gökçek, Koza İpek Üniversitesi’ne ise başkentin bitmeyen ve en sorunlu kentsel dönüşüm projesinin böl gesi olan Dikmen Vadisi’nden arsa sattı. Satılan arsaya yurt yapılması için imar planı düzenlendi. Ancak Başbakan Erdoğan’ın “paralel yapıyla mücadele” talimatı doğrultusunda Gökçek’in bu iki üniversiteye olan tavrı değişti. Turgut Özal Üniversitesi’ne satılan tarihi Süzgeç Binası yıkılmış olmasına karşın alan önce itfaiye alanı olarak düzenlendi. Ardından üniver sitenin alanı olmasına karşın bölgeye inanç müzesi yapılması belediye meclisinde kabul edildi. Alınan kararlarla, tarihi bina yıkılmasına karşın bölge, üniversitenin kullanım alanı dışına çıkarıldı. Gökçek ayrıca, İpek Koza Üniversitesi’ne devrettiği Dikmen Vadisi’ndeki arsanın da imar planını değiştirdi. Yurt alanı olarak düzenlenen imar planı eski hali olan konut alanına dönüştürüldü. Bu karara üniversitenin itirazı ise geçen günlerde yapılan belediye meclisi toplantısında görüşüldü. Görüşmelerde üniversitenin itirazı da reddedildi. Bu kararla İpek Koza Üniversitesi de mülkiyetindeki alana istediği tesisi yapamayacak. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, “paralel yapı mensubu oldukları” gerekçesiyle bazı özel firmaların imar düzenlemelerine de izin verilmiyor. Bu kapsamda hazır beton üreten bir firmanın imar değişikliği istemi reddedildi. Firmaların ve gerçek kişilerin paralel yapıya mensup olup olmadıklarına ilişkin hiçbir ölçüt de bulunmuyor. Başkentte faaliyet gösteren bir marketler zincirinin imar düzenlemesi ise “paralel yapıya mensup olduğu” iddialarına karşın Büyükşehir Belediye Meclisi Bayındırlık ve İmar Komisyonu’ndan geçti. Belediye meclisindeki AKP grubundan bazı üyeler, paralelci market zincirinin istediği imar düzenlemesinin komisyondan geçmesine tepki gösterdi. Adının yazılmasını istemeyen bir AKP’li üye, “Galiba hatırlık kişiler araya girdi. Melih Bey’in bilgisi olursa meclisten geçmez” iddiasında bulundu. Özel firmalara ambargo Çankaya Koleji açılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümetin dersaneleri kapatma yönündeki yaklaşımı, bu alandaki bazı kurumları, faaliyetlerini okul olarak sürdürmeye yöneltiyor. Özgün Sistem Dersanesi de Çankaya Koleji olarak önümüzedeki eğitimöğretim döneminde faaliyete hazırlanıyor. Okulun kurucularından Nufer Öztürk, ülkenin geleceğini, bağımsızlığını düşünen bilinçli bireyler yetiştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Kuruculardan Nufer Öztürk, okulda, anaokulundan liseye kadar eğitim yapılacağını söyledi. Günlük derslere ek olarak öğrencilerin ilgi ve becerilerine göre ders dışı atölye ve etüt çalışmaları yapılacağını belirten Öztürk, öğrencilerin ilerleyen dönemlerde verebilecekleri yanlış kararları engellemek için önlem planladıklarını kaydetti. Tapu işlemlerinde sefalet ANKARA Hızla yapılaşan Mamak’ta, su, elektrik ve kanalizasyon yetersizliğinin yanı sıra tapu işlemleri son dönemlerde tıkandı. Mamak Tapu Müdürlüğü’nde alımsatım veya diğer işlemleri yapmak isteyen yurttaşlar sabah 03’te sıraya girmek zorunda kalıyor. Sıra alabilenlerin işlemleri ise en erken 34 günde sonuçlandırılabiliyor. Başkentte en çok tapu işleminin yapıldığı Mamak Tapu Müdürlüğü, son aylarda sorunlarla boğuşuyor. Mamaklı yurttaşların gazetemizi arayarak aktardığı sorunları yerinde gözlemledik. Yapılaşmanın hızlanması ile tapu işlemleri de olağanüstü artmış. Hemen her mahalleden yüzlerce insan, tapu işlemlerini çözümlemek için müdürlüğe gelmeye başlayınca, Mamaklılar, mesai saatlerinden çok çok önce gece sabaha karşı 0304.00’lerde Hükümet Konağı’nın önüne gelerek liste oluşturmaya başlamış. Personel yetersizliği nedeniyle işler yığılınca, günlük 150 alım satım işlemi yapılacağı yönünde sınırlandırma getirilmiş. Yığılmalar artınca sabah mesai saatlerinde sıra alma yüzünden tartışmalar ve kavgalar yaşanmaya başlamış. Tapu müdürlüğünde işlemler, inşaat çalışmalarıyla birlikte yürütülüyor. Bir yanda beton kırıcı ile çalışan inşaat işçisi, diğer yanda alım satım yapmaya çalışan tapu memuru... İnsan yoğunluğu nedeniyle küçük bekleme salonunda inşaat tozu havada uçuşuyor, havasızlıktan insanlar bunalıyor ve terliyor. Sınırlı sayıdaki tapu memuru bir yandan işlemleri yapmaya, bir yandan da kendilerine yöneltilen sorulara cevap yetiştirmeye çalışıyor. Günlerdir tapu müdürlüğüne gelip giden yurttaşlar oturacak yer olmayınca, inşaat kalaslarının üzerine oturuyor. Yerlerdeki çiviler ve farkedilme İnşaat yıldırdı yen çukurlar tehlike oluşturuyor. İşlemlerini yapmak isteyen yurttaşlardan biri, “Burada 6 memur çalışıyor. Tozdan, terden, havasızlıktan herkes ne yapacağını şaşırmış durumda. Bu kadar memur, bunca işi nasıl yapacak. Biz biliyoruz, hafta sonu mesaiyi düşünmeden birçoğu gelip işleri yetiştirmek için çalışıyor. Online randevu 35 ile sınırlı onu da emlakçiler kapıyor. Zaten işler yürümüyor. Bir haftadır gelip gidiyorum, biri şu inşaatı bitirsin, daha fazla memur verilsin buraya, herkese yazık” diye yakınıyor. C M Y B