24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

16 Ağustos 2013 Cuma Sayfa kent a3 Gardiyan akıl hastası mı? duruşmayla sürdü. Duruşmaya tutuklu sanık Emre Ençok, öldürülen Ali Duran, Mustafa Halıcı ve Çelebi Algül’ün yakınlarıyla sanık avukatı katıldı. Duruşmada kendini nasıl hissettiği sorulan Ençok, “İyi hissediyorum” dedi. Mahkeme Başkanı bunun üzerine, “Doktorlar öyle demiyor ama” ifadesini kullandı. Başkan ardından, Ençok’un sevk edildiği Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nin, “sanığın, TCK’nın 32/1. maddesinden istifade edebileceği” yönünde rapor verdiğini tutanağa geçirdi. Duruşmada, olay sırasında serviste bulunan memur Sedat Cenik tanık olarak dinlendi. Olayı anlatan Cenik, cinayetlerin ardından servisten dışarı çıkarak kaldırıma oturan Ençok’un iki kere “Böyle iyi mi oldu Sedat” diye sorduğunu anlattı. Cenik, olay sırasında kendisi yaralanan, eşi Ali Duran ise öldürülen Seda Duran’ın da serviste, “Benim bebeğim var. Kimsem yok. Ne olur yapma” dediğini aktardı. Duruşma, sanığın tutukluluğunun devamına karar verilerek, gelmeyen tanıkların beyanlarının alınması için ertelendi. Akıl hastalığı Ençok’un sevk edildiği Samsun’daki hastanenin raporunda belirtilen TCK’nın 32. maddesi “akıl hastalığı” başlığını taşıyor. Maddenin birinci fıkrasında, “Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur” ifadesine yer veriliyor. İddianamede, Ençok’un, personel servisinde Halıcı ve Algül’ü öldürdükten sonra Ali Duran ile eşi Seda Duran’a da nedensiz yere ateş ettiği kaydedilerek, “Halıcı ve Algül’ü tasarlayarak öldürmek” suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, “Ali Duran’ı öldürmek” suçundan müebbet, “Seda Duran’ı öldürmeye teşebbüs etmek” suçundan ise 9 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep ediliyor. cak ayında Sincan Cezaevi’nin servis aracında O üç çalışma arkadaşını öldüren infaz koruma memuru Emre Ençok’un yargılandığı dava dünkü Hüsrev Özkara, projelerini anlatıyor ‘Projelerimizhazır’ Evlat katiline müebbet kyurt’ta 31 Ağustos 2012’de otlattığı hayA vanları kaybeden 16 yaşındaki kızı Sefariye Ateş’i “kasten öldürdüğü” iddiasıyla yargılanan Şevket Ateş, “mübbet hapis” cezasına çaptırıldı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Şevket Ateş ile avukatı Türkay Uludağ ve davaya müdahil olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Hülya Yazar Günay katıldı. Günay, sanığın kasten adam öldürme suçundan cezalandırılmasını talep etti. Sanık Ateş ise Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünde, kızını kasten öldürdüğü gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapsini istediğini belirterek, “Kızımı kasten öldürmedim. Çamaşır makinesinin üzerinde gördüğüm silahı elime almıştım. Horozu kalkık tabanca patladı. Olay kaza. Aynı gün nikâhı vardı, nikaha gidecektik” dedi. Sanık avukatı Türkay Uludağ da olayın kasten öldürme değil, kaza olduğunu ileri sürdü. Mahkeme heyeti, savunmaları dinledikten sonra sanığı “çocuğunu kasten öldürmek” suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak takdiri indirim uygulayarak cezayı müebbet hapis olarak belirledi. lerini anlatıyor. Özkara, işsizlik sorunuyla mücadele için yerel yönetimlere de görev düştüğünü belirterek, bu konuda projelerinin hazır olduğunu söyledi. Özkara, “Örneğin Etimesgut, apartmanların doğal olarak da asansörlerin yoğun olduğu bir ilçe. Makine Mühendisleri Odası ile birlikte gençlere asansör bakımı ile ilgili sertifika programı düzenleyeceğiz” dedi. Ev kadınları ve çalışan kadınların kreş sıkıntısı bulunduğunu anımsatan Özkara, “İnsanlar çocuklarına güvenli, kaliteli ve düşük maliyetli bir kreş arayışı içinde. Biz bunu kamu eliyle, belediyenin olanaklarıyla çözceğiz” dedi. Temel belediyecilik faaliyetlerinin kendisini heyecanlandırmadığını, orijinal ve kritik sorunlarda çözüm önerilerinin hazır olduğunu belirten Özkara, “Bu projelerimizi peyder pey açıklayacağız. Aç insana niye tiyatroya gitmiyorsun diye sorulmaz. İlk önce insanların birincil sorunlarını çözceğiz. Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz, herkesi kendi özellikleriyle kabul ediyoruz” diye konuştu. HP’den Etimesgut Belediye Başkanlığı’na C aday adaylığını açıklayan Hüsrev Özkara, mahalleleri dolaşarak işsizlikle mücadele proje Akgül inşaatları denetledi gerçekleştirerek Mamaklıların hizmetine sunan Akgül, Başak Mahallesi’nde yapımı devam eden kapalı pazar, gençlik merkezi ve spor salonunda incelemelerde bulundu. Mamak Belediyesi, 12 bin metrekare alanda inşa edilen gençlik merkezi, 370 kişilik nikâh salonu, kreş, düğün, yemek ve sergi salonlarıyla tam bir kompleks şeklinde inşa edecek. Spor salonunda ise basketbol, voleybol ve hentbol gibi bir çok spor faaliyeti gerçekleştirilebilecek. Yapımında sona yaklaşılan Başak Kapalı Pazaryeri katlı şekilde inşa edildi. Altı pazar olan kompleksin, üstü basketbol sahası, çocuk oyun alanı şeklinde tasarlanarak Başak Mahallesi sakinlerinin haftanın yedi günü kullanabilecekleri şekilde olacak. amak Belediye Başkanı Mesut Akgül, yapımı devam M eden ve tamamlanmak üzere olan yatırımları yerinde inceledi. Geçtiğimiz aylarda birçok dev yatırımın açılışını Ayakta yolculuğa devam ehir içi hatlarda çalışan dolmuşlarda ayakŞ ta yolcu taşınması yasak. Ancak bu yasak fiilen uygulanmıyor. Hükümetin Torba Yasa ile yaptığı ve ayakta yolcu taşınmasını engellemeye yönelik düzenlemenin de fiilen geçerli olmayacağı anlaşıldı. Cumhuriyet Ankara, başkentte dolmuşçuluk yapan esnafın görüşünü sordu. Dolmuşçular, hem ayakta yolcu almaktan vazgeçmek istemiyor hem de bunun gerçekleşeceğine inanmıyor. Görüştüğümüz dolmuşçuların büyük bölümü isimlerinin yayımlanmasını istemiyor. Yasa değişikliğini anımsattığımızda ise buluştukları ortak nokta “Bizim için değişen bir şey yok” oluyor. Dolmuş şoförleri, yolculardan gelecek istekleri de pek dikkate almayacaklarını söylüyor. Bir şoför, “İki koltuk eklenmesi de bir anlam ifade etmiyor” diyor. ‘Ayakta yolcuda ısrar’ Dolmuşçular, ayakta yolcu taşımanın gerekçesini de kendilerince zorunluluklara dayandırıyor. Dolmuş şoförleri şu görüşü savunuyor: “Sonuçta dolmuşlar günün belli saatlerinde dolu oluyor. Bu saatler için yapılabilecek bir şey yok. Herkes işine yetişmeye çalışıyor ve bir şekilde dolmuşa binmek istiyor. Dolmuş sayılarında da artırmaya gidemezler çünkü bu seferde trafik çok sıkışmış olur. Eğer bize soracak olursanız artı iki koltuk değil, ‘14 artı ayakta yolcu’ deriz.” Dolmuşlarla sık yolculuk yapan yurttaşlar ise koltuk sayısının artırılmasını olumlu karşılıyor. Artırmanın ayakta yolcu almayı engellemeyeceğini belirten bir yurttaş, “Ayakta yolculuk etmek çok sıkıntı. Ani gaz ve frenlerde bir anlık dalgınlık kötü sonuçlar getirebilir. Umarım uygulama başarılı olur, ancak inancım yok” diye konuştu. Çankaya’dan sağlık desteği Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, kent yaşamının insanları yalnızlaştırdığını söyledi. Hasta bakımı ve temizlik yapılan hanelerde ev sahipleriyle bir araya gelen Tanık, “Bakacak çocuğu olmayan ya da çocukları uzakta olanlar için yaşamak daha da güç ve sıkıntılı oluyor. Engelli ya da engelli bir yakınına bakmak zorunda olduğu için evinden ankaya Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Ç Müdürlüğü’nce hızlandırılan çalışmaları yerinde izleyen ve yurttaşlara ziyarette bulunan çıkamayan ve maddi koşulları el vermediği için yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza, temizlik ve sağlık hizmetini verebilmek için çok sayıda haneye ulaşmaya çalışıyoruz. Bakacak bir yakınınız olmasa da evinize ulaşacak kadar yakınınızdayız” dedi. Çankaya Belediyesi’nin Evde Sağlık Hizmeti’nden yararlanmak isteyenler 458 89 00/1122 numaralı telefonu ya da 444 06 01’den Çankaya Çözüm Merkezi’ni arayarak hizmet alabiliyor. Kazan’da nüfus hareketliliği tapta, Osmanlı’dan günümüze ilçedeki nüfus sayımları rakamlarla yer alıyor. Emekli öğretmen Adnan Birinci, Osmanlıca kaynaklardan çevirilerek yaparak 208 sayfalık kitabı hazırladı, belediye kitaptan 3 bin adet bastırdı. Kitabı değerlendiren Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk, “İlçemizin bilinen en eski ismi Murtaza Abad’tır. Kazan’a ait ilk kayıtlar Osmanlı’nın 1463 yılı Ankara Tahrir Defteri’nde yer almaktır. Günümüzde çok yeni bir ilçe olarak anılsak da kökümüzün çok eskilere dayandığını bu tarihi belgeler ve tarihi kaazan Belediyesi’nin 1835K 2013 arasında ilçedeki nüfus hareketleri kitaplaştırıldı. Kilıntılardan biliyoruz” dedi. Tarihe miras kalacak bir eseri ilçeye kazandırmanın sevincini yaşadığını belirten Ertürk, “Bu kitapta 1835 yılı Osmanlı arşivlerinde bulunan kayıtlar uzun ve yoğun bir çalışma neticesinde bir araya toplanmış bulunuyor. O yıllarda yapılan nüfus sayımında tüm ülkede askerlik nedeniyle sadece erkek nüfusu sayılmış ve soyadı olmadığı için lâkaplar kullanılmıştır. Osmanlı kayıtlarını günümüz Türkçesine çeviren emekli öğretmenimiz Sayın Adnan Birinci başta olmak üzere bu eserin ortaya çıkmasında emeği olan tüm arkadaşlarımızı kutluyor, ülkemize, Ankara’ya ve Kazan’a hayırlı olmasını diliyorum” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle