Katalog

Sayfa 4 Temmuz 2013 Perşembe a2 Kültür Sanat Kent SİS ÇANI [email protected] ‘Sivas’tan Gezi’ye’ ivas Katliamı’nı anmak için Ankara Barosu’nda “Sivas’tan Gezi’ye” paneli düzenlendi. Panelde, konuşmacı olarak Sivas mağduru Zerrin Taşpınar, polis kurşunuyla yaşamını yitiren Ethem Sarısülük’ün ağabeyi Mustafa Sarısülük ve Yrd. Doç. Dr. Cenk Saraçoğlu yer aldı. Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren ve Gezi Parkı olayları sırasında yurttaşlara hukuki yardımlarda bulunan Ankara Barosu Başkan Vekili Av. Sema Aksoy, “Gün mücadelemizi durmaksızın sürdürme, özgürlüğümüz için varımızı yoğumuzu ortaya koyma günüdür” dedi. Madımak Oteli yangınından kurtulan Zerrin Taşpınar, bu olaya tanıklığın hayatlarını altüst ettiğini söyledi. Gezi pro Orhan TÜLEYL OĞLU S Erasmus Anlayışı görüyordu. Ancak Cinna’nın hiçbir şiiri bugüne gelemediği gibi sonu da pek iyi olmadı. Julius Caesar’a karşı komplo düzenleyen adaşı L. Cornelius Cinna ile karıştırılınca dövülerek öldürüldü. Bir yüzyıl sonra Petronius, Nero tarafından intihar etmeye zorlandı. Ovid olarak anılan Publius Ovidus Naso, meslek yaşamı bir şiir yüzünden mahvolsa da onlardan daha şanslıydı. Ovid’i mahveden Sevme Sanatı adlı şiiriydi. Roma’dan imparatorluğun en uç köşesine sürüldü ve hiçbir zaman geri dönmesine izin verilmedi. Şair, yaşamının sonuna kadar, ülkesine olan özlemini şiirlerine taşıdı. Kendisine yöneltilen suçlamayla ilgili hiçbir yorum yapmadı. Ağzından çıkan tek söz “Benim de gözlerim var” oldu. 68 isyanının başkentlerinden biri, belki de en önemlisi Paris’ti. Mayıs ayında, dünyayı yeniden baştan kurmak istercesine bütün insanlar sokağa akmıştı. Engel tanımayan bir isyan duygusu Avrupa’dan yeryüzünün her köşesine yayıldı; siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültürel alanlarda kendini gösterdi. Gerçeküstücülüğün en önemli temsilcisi Fransız şair Andre Breton Çılgın Aşk adlı ünlü yapıtında şunları söyleyecekti: “Başkaldırı, sadece başkaldırı ışığın yaratıcısıdır ve bu ışık için ancak üç yol vardır: şiir, özgürlük ve aşk.” Paris’te Son Tango, Son İmparator, Çölde Çay gibi unutulmaz filmlerin yönetmeni Bernardo Bertolucci “Film çekmek şiir yazmaya benzer” diyor ve şunları ekliyordu: “Bugün duygu tamamen reddedilmiş durumda; hislerin utanç verici olduğu düşünülüyor. Bugünün dünyasında duygunun tek iletişim yolu olduğu inancındayım. Gerçekten de bizler ancak duygular aracılığıyla aklın kaynağını yeniden keşfedebiliriz.” Erasmus bütün hayatını, insanları ne pahasına olursa olsun, kitle çılgınlıklarına kapılmaktan alıkoymaya, kargaşayı ortadan kaldırmaya adamış, bütün Avrupa uluslarını bilimlerin ve sanatların çatısı altında birleşen tek bir toplum olarak görmeyi en yüce ideal bilmişti. Barış dostu, dünyadan ve düşünceden yana olan hümanist idealin en güçlü savunucusu Erasmus; edebiyatı ve felsefeyi, kitapları ve sanat eserlerini, dilleri ve halkları sevdi. Onun inancına göre gerek bireyler, gerekse toplumlar arasındaki bütün çekişmeler, karşılıklı hoşgörü ile kaba kuvvete başvurulmadan çözümlenebilirdi. Çağdaşları, ona karşı olan gönül borçlarını bir parça olsun ödeyebilmek için, insanlar arasında anlaşma havası yaratma hedefine yönelik bin türlü çabanın kaynağı olan bu iradeye “Erasmus Anlayışı” adını vermişlerdi. Ne var ki tarih, kendini sessiz sedasız insanlığa adayan bu düşünürü görmezden gelecek, Deliliğe Övgü’nün dışında, tüm eserlerini unutacaktı. Erasmus Anlayışı’nın böyle güçsüz kalmasının nedeni neydi? Stefan Zweig bu soruyu şöyle yanıtlıyordu: “Yalnız ve yalnız toplumun esenliğini amaç edinen bir ideal, geniş halk kitleleri için hiçbir zaman tümüyle yeterli olamaz; ucuz kafaların var olduğu yerde, salt sevginin yanı sıra nefret de o karanlık hakkını ileri sürer ve bireyin, ortaya atılan her düşünceden en kısa sürede kendi kişisel çıkarını sağlama eğilimini belirginleştirir.” Erasmus’tan sonra Spinoza, Lessing ve Voltaire, onun bıraktığı kordan meşalelerini yaktılar; onun öğrencisi olan ve “insanlıktan uzaklaşmayı kötülüklerin en büyüğü” sayan Montaigne ise, akıl ve hoşgörü mirasını sonraki kuşaklara taşıdı. ski Roma’da şair olmak tehlikeli bir işti. E Catullus, C. Helvius Cinna’yı, gelecek nesiller tarafından okunacak bir şair olarak testolarına yürekten destek verdiğini söyleyen Taşpınar, artık umutlu olduğunu ifade etti. Demokrasi ve özgürlük mücadelelerinde onurlu direnişlerin destanlarının ya zıldığını söyleyen Sarısülük de, “Sivas Katliamı gibi işlenen tüm suçlarda hala umudun diri olduğunu düşünüyorum” dedi. Sarısülük, bilinçli olarak yapılan yalan haberlerin yandaş medyanın ürünü olmaktan çok devlet propagandası olduğunu söyledi. Saraçoğlu da Sivas Katliamı ve Gezi Parkı Eylemleri üzerine akademik bir değerlendirme yaptı ve haziran direnişini, “AKP karşıtı isyan” diye adlandırdı. Gitarlar konuşacak 7. Türkiye Klasik Gitar Buluşması Açılış Konseri, Işın Metin yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası tarafından bugün gerçekleştirilecek. BSO Sanat Direktörü Işın Metin’in yöneteceği konsere, dünyaca ünlü gitarist Costas Cotsiolis ile, eğitimlerini yurt dışında sürdüren başarılı genç gitaristlerimizden dünyanın en önemli uluslararası yarışmalarında birincilik ve ikincilik ödülü bulunan Celil Refik Kaya ve Bahar Türker solist olarak katılacak. Konser Bilkent Konser Salonu’nda 20.30’da başlayacak. Konserde Türkiye’ye de birkaç kez gelen, 20. yüzyılın en tanınan bestecilerinden biri olan Joaquin Rodrigo’nun (19011999) “Aranjuez” Gitar Konçertosu’nu Bahar Türker seslendirecek. Konser, çağımızın en önemli gitar müziği bestecilerinden Vekiller engelliler için yarışacak illetvekilleri, engelliler yararına M yarış otomobilleriyle parkurda zamana karşı yarışacak. AKP Giresun Milletvekili Adem Tatlı, aynı zamanda başkanlığını yaptığı Parlamenter Spor Kulübü Derneği’nin tüzüğünde Türkiye’nin tanıtımı ve lobi faaliyetleriyle ilgili uluslararası organizasyonların yapılmasının bulunduğunu ifade etti. Dernek olarak yurt içinde de çeşitli sosyal sorumluluk projelerine imza attıklarını dile getiren Tatlı, bu kapsanda Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun katkılarıyla dernek olarak Ankara 75. Yıl Hipodrumu açık otoparkında, engelliler yararına “Sizin için Yarışıyoruz” konulu otomobil slalom yarışı düzenlediklerini bildirdi. Engelli yurttaşlara akülü tekerlekli sandalye yardımında bulunmak amacıyla TBMM’de grubu bulunan siyasi parti milletvekillerinin yarışmacı olarak katılacağı slalom yarışının, 3 Temmuz Çarşamba günü, 11.0015.00 saatleri arasında gerçekleştirileceğini ifade eden Tatlı, milletvekillerinin yarış otomobilleriyle parkurda zamana karşı mücadele edeceğini söyledi. Tatlı, etkinliğe şu ana kadar 40 milletvekilinin kayıt yaptırdığını da bildirdi. Geçen yıl yapılan otomobil yarışmasından elde edilen gelirle 40 engelliye akülü tekerlekli sandalye alındı. 1939 Küba doğumlu Leo Brouwer’in eserleriyle sürecek. Bestecinin en önemli konçertolarından 3 numaralı “Concerto Elegiaco” Costas Cotsiolis, “Double Concerto” Costas Cotsiolis ve Celil Refik Kaya tarafından yorumlanacak. Konserin biletleri, www.mybilet.com adresinden temin edilebilir. Konserden bir saat önce Tunus Caddesi ve Milli Kütüphane’den hareket eden ücretsiz servisler izleyicileri Bilkent Konser Salonu’na ulaştıracak. İşsizliğe çare aranıyor urgut Özal Üniversitesi, henüz öğT renim aşamasındayken öğrencilerin iş dünyasıyla temas kurmasını sağlıyor. Üniversite, bu sayede gençlerin mezun olunca kolayca iş bulmalarını amaçlıyor. Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfı tarafından 2009 yılında kurulan Turgut Özal Üniversitesi’nin, 4 bin öğrencisi ve 350 kişilik akademisyen kadrosu bulunuyor. Üniversite Rektörü Prof. Erol Oral, “İktisadi ve idari bilimler, mühendislik, hukuk, tıp fakülteleri, yüksek okulları ve enstitüleri ile binlerce gencimize eğitimöğretim hizmeti veren üniversitemiz, çağdaş, girişimci ve özgürlükçü bir dünya üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir” dedi. ‘Müze’de kampanya SATILIK ARSA ÇORLU’da 11.000 m(2), 15.000 m(2) inşaat alanlı www.hakangungor.com 0312 318 44 88 KAZAN Orhaniye’de (Ankara) sanayi imarlı 2.100 m(2) www.hakangungor.com 0312 318 44 88 SUBAYEVLERİ’nde (Ankara) muhtelif binalar arsalar www.hakangungor.com 0312 318 44 88 engelhan Rahmi Koç Müzesi Ç ile Altındağ Belediyesi’ne bağlı Ulucanlar Cezaevi Müzesi gü TSK MEHMETÇİK VAKFI Tel: 284 19 7071 www.mehmetcik.org.tr zel bir işbirliğine imza attı. Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi’ni gezenler yürüyüş mesafesi yakınlığında bulunan ve Altındağ Belediyesi tarafından restore edilerek müzeye dönüştürülen Ulucanlar Cezaevi müzesini de indirimli olarak ziyaret edebilecek. Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi’ni 6 TL karşılığında gezen ziyaretçiler, Ulucanlar Müzesi’ni 5 TL yerine 2 TL’ye görme imkanı buluyor. Aynı uygulama ilk olarak Ulucanlar Cezaevi Müzesi’ni gezenler için de geçerli. Ulucanlar Cezaevi Müzesi’ni gezenler Ankara Kalesi’nin tam karşısında yer alan Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi’ni 6 TL yerine 3 TL’ye ziyaret edebiliyor. Uygulandığı ilk günden itibaren yoğun ilgi ile karşılanan kampanyanın 31 Temmuz 2013 tarihine kadar devam etmesi planlanıyor. 4 Temmuz 2013 Perşembe : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Aykut KÜÇÜKKAYA Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Sertaç EŞ : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Bürosu, Ahmet Rasim Sok. No:14 Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri 06550 Çankaya Dağıtım : YAYSAT Telefon : 0312 442 30 50 Yerel ve süreli yayın Eposta : [email protected] C MY B