22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

7 Haziran 2013 Cuma Sayfa Kent a3 SİNAN TARTANOĞLU MERT TAŞÇILAR ‘Personelini bir Çatışmalar sürdü kaşık suda boğuyor’ ti. Çevik kuvvet ekiplerinin ABD elçiliğinin duvarına sırtlarını yaslayarak dinlendiği görüldü. Bu sırada ekiplerin 200 metre karşısındaki direnişçilerin sloganlarına da kendi aralarında sohbet ederken yaptıkları bir yorum dikkat çekti. Direnişçilerin karşıdan, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atmaya başlaması üzerine çevik kuvvet ekibinden bir polis gülerek, “Ben de Melih’in askeriyim” dedi. AKUT, çatışmalar boyunca yaralanma durumunda ya da gaz bombasının vücuda isabet etmesi halinde anında müdahale için hazır bekledi. SERTAÇ EŞ Taksim Gezi Parkı direnişinin 7. gününde Ankara’da polis yurttaşlara sert müdahalelerde bulundu. Kızılay’da akşamüstü başlayan çatışmalar, Kennedy Caddesi ve Kurtuluş’ta sabaha kadar sürdü. Kuğulu Park’ta dans eden ve sadece slogan atan yurttaşlara da bir akrep aracı sert müdahalede bulundu. Alandaki yurttaşlar bunun nedenini anlamazken yaklaşık 5 bin kişi, polisin saldırısına karşı Tunalı Hilmi Caddesi’nde direnişe geçti. Buradaki çatışmalar daha sonra Kennedy Caddesi’ne kaydı. Çatışmalar nedeniyle polislerin yoruldukları gözlendi. Kennedy Caddesi’nde bulunan bin kadar direnişçi için Çağdaş Sanatlar Merkezi önünde yaklaşık 100 kadar çevik kuvvet ekibi nöbet tuttu. Ekiplere, 2 TOMA ve 2 Akrep aracı da eşlik et AKUT direnişçilerin yanında Özellikle 17 Ağustos depreminde yaptığı müdahalelerle adını duyuran Arama Kurtarma Derneği (AKUT), sokaklarda direnişçilerin yardımına koşuyor. Önceki günkü çatışmalarda da Bestekar Sokak’taki çatışmalara destek veren AKUT, direnişçilerden büyük alkış aldı. 7 kişilik ekiple birlikte direnişçilerin arasında bulunan ‘Biz de emir kuluyuz. İmza: Çapulcular’ Protesto gösterilerinde kullanılan duvar yazıları ve afişler dikkat çekti. Kuğulu Park’ın ortasına önceki gece asılan pankartta, Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nin “Birinci vazifen, Türk istikbalini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet, muhafa ve müdafaa etmektir” bölümü yazıldı. Polisin sert müdahalesini savunurken kullandığı, “Biz de emir kuluyuz” savunmasına gönderme yapılan pankartta, “Kusura bakmayın biz de emir kuluyuz. İmza: Çapulcular” yazıldı. Anakent Belediyesi bünyesinde çalışan TümBelSen üyesi memurların basın açıklaması yapmalarının engellenmesi yargıya taşındı. Sendika yönetimi, “Cebir ve şiddet kullanılarak” çalışanların yasal hakkı olan sendikal faaliyeti engelleyen belediye yöneticilerinin cezalandırılmasını istedi. Belediyede örgütlü TümBelSen’in Genel Başkanı Vicdan Baykara, “Melih Gökçek twitter’dan söylediğini yapıyor, çalışanlarını ‘bir kaşık suda’ boğuyor” dedi. Anakent Belediyesi’nde ve bağlı birimlerde çalışan TümBelSen üyesi memurların sendikal faaliyetlerinin engellendiği gerekçesiyle Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Sendika adına avukatlar Sevgi Karaduman ve Sevil Şahin Kılınç’ın yaptığı başvuruda, KESK’e bağlı TümBelSen üyelerinin yapmaya çalıştıkları sendikal faaliyetin, “cebir ve şiddet kullanılarak engellendiği” dile getirildi. Avukatlar, yapılmaya çalışılan basın açıklamasına izin verilmediğini, sendika üyelerine karşı güç kullanıldığını ve bunların fotoğraflarla tespit edildiği bildirildi. Sendika avukatları, EGO Genel Müdürü Necmettin Tahiroğlu, İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanı Bekir Yağcı, Sağlık Daire Başkanı Ömer Vehbi Hatipoğlu, Hizmetİş Sendikası Ankara Şube Başkanı Ömer Yılmaz, Asfalt Koordinatörü Mustafa Yüksel ve EGO Genel Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü İsmail Muttalipoğlu’nun cezalandı rılmasını talep etti. Saat başı imza TümBelSen üyesi memurların eyleme katılacağının haber alınmasının ardından Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek imzasıyla yayımlanan genelgede, “eylemin yasa dışı olduğu” savunuldu ve katılanlar “özür dilemeye” zorlandı. Genelgede, birim amirlerine “personelden saat başı imza alma” zorunluluğu getirilmesi de dikkat çekti. Anakent Belediye Başkanı Gökçek’in sendikalı personeline yönelik tutumunu eleştiren TümBelSen Genel Başkanı Baykara, şöyle konuştu: “Demokrasiden en son bahsedecek insanlardan biri Gökçek’tir. Göreve geldiği günden bu yana yaptıkları ortadadır. Zabıta ve itfaiye mesailerinin merkezileştirilmesini sağladı. Personeline yönelik tutumu konusunda sabıkalıdır. Twitter’dan ‘Biz sizi bir kaşık suda boğarız ama şükredin demokrasiye inanıyoruz’ deyip sonra çalışanlarına saldırmaları gayet normal. Twitter’da dediğini yapıyor, çalışanlarını bir kaşık suda boğuyor.” Memurlar tedirgin Anakent Belediyesi’nde çalışan bazı memurlar, gazetemizi arayarak kaygılarını dile getirdi. Adlarının verilmesini istemeyen memurlar, “Belediye binasının etrafında eli sopalı 100150 kişi bekliyor. Kameriyelerde oturuyorlar. Bunlar normal zamanlarda olmayan insanlar. Bazı memurları da bakışlarıya taciz ediyorlar. Bize saldırmalarından korkuyoruz” diye tedirginliklerini anlattı. İşçilerden tam destek ‘AOÇ’de büyükelçiliğe izin yok’ “Ben Ankara” platformu, eskiden Atatürk Orman Çiftliği’ne (AOÇ) ait arazinin büyükelçilik yapılmak üzere ABD’ye satılma planını, ABD Büyükelçiliği’nin önüne siyah çelenk bırakarak protesto etti. ABD Büyükelçiliği’ni AOÇ topraklarından vazgeçmeye çağıran Ben Ankara, “Siyah çelengimiz öfkemizin sessiz tepkisidir. ABD’nin büyükelçilik yapmasına asla izin vermeyeceğiz” dedi. Başkeht Dayanışması Ben Ankara, AOÇ kaynaklı arazinin büyükelçilik yapılmak üzere ABD’ye satılma planını, ABD Büyükelçiliği’nin önüne siyah çelenk bırakarak protesto etti. CHP Ankara Milletvekili Levet Gök ve eski Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı mimar Ali Ulusoy’un da katıldığı yürüyüşKonur Sokak’tan başladı. Ben Ankara bileşenleri ABD Büyükelçiliği’ne kadar, “Ak saray yıkılsın, ağaç dikilsin”, “AKP elini AOÇ’den çek”, “Her yer Taksim, her yer direniş”, “AKP yıkılsın, ağaç dikilsin”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atarak, “Bir şey yapmalı” marşı eşliğinde ilerledi. Çağdaş Sanatlar Merkezi önünde durdurulan eylemciler, burada yaptıkları basın açıklamasında, ABD Büyükelçiliği’ne, AOÇ topraklarından vazgeçme çağrısı yaptı. Gezi Parkı olaylarının bardağı taşıran damla olduğunun belirtildiği açıklamada, Türkiye’nin dört bir yanındaki eylemler, “Yaşam alanlarımıza müdahale eden, sokakları, evlerimizi bize dar etmeye çalışan Hükümet’e karşı, söz hakkımıza, çevre hakkımıza, kent hakkımıza, kültürel mirasımıza, doğamıza. kıyılarımıza, çocuklarımıza dokunma çığlıkladır” şeklinde değerlendirildi. “AKP Hükümeti altında nefes alamıyoruz” denilen açıklamada, “Emperyalizme karşı bağımsızlık mücadalesi veren Atatürk’ün adını taşıyan toprağın ABD Büyükelçiliği’ne satılmasının ne anlama geldiğini bilecek kadar yüreğimiz bağımsızlık ateşiyle dolu. Siyah çelengimiz öfkemizin sessiz tepkisidir. ABD’nin büyükelçilik yapmasına asla izin vermeyeceğiz” dendi. Nâzım’a destek ziyareti Ben Ankara bileşenleri çelengin bırakılmasının ardından, olaylarda içerisine gaz bombası atılan, piyanosu kırılan Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’ni ziyaret etti. TKP İl Sekreteri Metin Uçak, polisin saldırı günü merkezde 100’den fazla insan olduğunu belirterek, “Önce gaz bombası atıldı sonra da copla müdahale edildi. Bizim korkma geri durma gibi bir durumumuz asla olmayacak. 30 yılın en güzel günlerini yaşıyorum. Mücadelemize taleplerimiz gerçekleşene kadar devam edeceğiz” diye konuştu. DİSK/Genelİş Sendikası’na bağlı Yenimahalle Belediyesi işçileri Taksim Gezi Parkı eylemine destek olmak amacıyla Yenimahalle’de sokaklara döküldü. Yenimahalle Belediye Başkan Yardımcısı Başar Bal’ın da katıldığı eyleme Yenimahalleli yurttaşlar da destek verdi. Islıklarla ve alkışlarla yürüyen kalabalık bir ağızdan, “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganı attı. DİSK/Genelİş Sendikası’na bağlı Yenimahalle Belediyesi’nde çalışan işçiler ve çok sayıda Yenimahalleli yurttaş, sloganlar eşliğinde Hasan Doğan Stadı’nda buluştu. Buradan Yenimahalle Ragıp Tüzün Parkı’na yürüyen kalabalık, “Her yer taksim her yer direniş, Direne direne kazanacağız” sloganları attı. DİSK Genel İş Sendikası’nın yaptığı açıklamada “İktidarın bu hoyratça güç gösterisi, direnişin ülke çapına yayılmasına neden oldu. AncakTaksim Gezi Parkı’nın park olarak kalacağı halen bildirilmedi. Ülkenin dört bir yanında gözaltına alınan Keçiören’ne özel AKUT eçiören Belediyesi, K depremden trafik kazalarına kadar her türlü afet şartlarında da yurttaşları yanında olacağını açıkladı. Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak tarafından tasarlanan AramaKurtarma (AKUT) Aracı, zor günlerinde yurttaşların yardımına koşacak. Türkiye’de kendisine özel AramaKurtarma Aracı bulunan ilk belediye olan Keçiören Belediyesi, 12 kişilik kurtarma timini taşıyan AKUT aracıyla yurttaşlara hizmet verecek. binlerce kişi hakkında hiçbir soruşturma açılamayacağı ilan edilmeli. Halktan özür dilenmelidir. Taksim başta olmak üzere Türkiye’nin her yerindeki eylem yasaklarına son verilmeli. DİSK olarak ilan ediyoruz ki, hükümet durmazsa hayatı durduruyoruz. Sendikalı, sendikasız, kadrolu, taşeron tüm işçilerle birlikte hükümeti durduruyoruz” denildi. Özgürlük ve demokrasi talebi DİSK/Genel İş Sendikası Başkanı Erol Ekici, “Yok saymalara ve ötekileştirmelere rağmen başta Taksim olmak üzere Türkiye’nin her bir yerinde dalga dalga özgürlük ve demokrasi taleplerimizi dillendirmeye devam edeceğiz. Doğanın yok edilmesine de yaşam alanlarımıza müdahale edilmesine de gençlerimiz ve kadınlarımız ile itiraz etmeye devam edeceğiz. Bu ülkede adalet, barış, iş, aşdiyen insanlarla, kurulan korku imparatorluğunu yıkacağız” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle