Katalog

Sayfa 9 Mayıs 2013 Perşembe a4 Yaşam Spor gösterir. Roberto Firpo, parçaya kendine ait olan La Gaucha Manuela ve Curda Completa adlı iki küçük bölüm ekleyip bazı değişiklikler yapar ve bugün bilinen biçimine getirir. Hadi, fırından iştah açıcı kokular yayılırken siz de hem komparsitayı açın, hem de müskiratın kapağını. Netice itibariyle sular kararmıştır. Birazdan sinkonta arzı endam eyleyecek ve çilingir karnavala dönecektir ya o bakımdan. Fırından çıkarmadan bir beş dakika önce arzu ederseniz sıcak su ile inceltilmiş salça da ilave edebilirsiniz. Sinkonta ile Tango aşkentte sokaklardan iğde kokuları geliyor erken sabahlarda, bahar yaza dönüyor bir bakıma. Pazarcı tablaları da buna uyuyor adeta ve zerzevat daha bir lezzetle doluyor. Domatesler daha bir kırmızı, kabaklar daha yeşil, biberler daha çıtır. Çilingir hücresinin değişmez elemanı kavun, çan, ezan ve hazzan’ın kenti Antakya’dan kalkıp gelmiş pazara. Hoş geldin, özledik, gözlerimiz yollarda kaldı demeliyiz. Günler uzuyor ve akşam sofra hazırlıkları da bundan nasibini alarak daha bir keyifli oluyor tabii. Uzun günlü tatillere daha çok var, ama bugün bizim Mülkiye’nin İnek Bayramı başlıyor. Yani tatilden önceki son istasyon. Tüm “inekleri” dostça selamlıyorum ve sevgili B “Boğazlar Meselesi” serdarsahinkaya35@gmail.com SERDARŞAHİNKAYA öğrencilerime kesim zamanının yanaştığını hatırlatıyorum. Efendim bugün benim usulden bizim İzmir’den lezzetli mi lezzetli bir yemek / meze tarifini sizinle paylaşmak istiyorum. Sinkontayı siz de bir akşam çilingirinize konuk edin de görün işvesini, cilvesini. dört diş sarımsak, dörtbeş adet hafif irice cherry domates, birkaç adet yeşil ince biber, bir orta boy kırmızı etli biber. Baharatlar ve diğerleri; tuz, karabiber, kekik, kırmızı toz biber, sızma zeytinyağı ve elma sirkesi. Ve final için de taze lor ve dereotu. Sinkonta Sinkonta’da etimolojik olarak bir Balkan lehçesi tadı var gibi. Geçenlerde Haşmet Babaoğlu bir yazısında bahsetmişti; Arnavut göçmenler kendi aralarındaki mızmız, gıcık tiplere sinkonta derlermiş. Neyse gelin biz, bu lezzete odaklanalım. Efenim herkesin kendi usulünde sinkontası var. Benim usulde malzemeler (iki, üç kişilik): İki adet kabak, bir orta boy soğan, üç ‘Aga operasyon var’ Hayalet’in Behzat’a seslenişinden esinlendim. Cinayet değil elbette ama doğrama faslındayız nitekim. Malzemelerimizi yıkayıp süzdükten sonra, kabaklarımızı soyuyoruz. Soğanlarımızı piyazlık, diğer malzemeleri olabildiğince ince doğruyoruz. Bir fırın tepsisi ya da borcam fark etmez. İçerisini sızma ile bir güzel yağlayıp, kekikleri serpiyoruz. Sonra bir antik mozaik ustası gibi kabaklarımızı yanaşık düzen yerleştiriyoruz. Üzerlerine piyazlık soğanlarımızı, yeşil ve kırmızı biberlerimizle örterek ikinci katı çıkıp, çatı örtüsü olarak domateslerimizi kullanıyoruz. Çatı aralarına çentilmiş sarımsaklarımızı gizliyoruz. Çatı bezemesi için tuz, çekilmiş karabiber, kırmızı toz biber kullanıyoruz. Bir çay bardağı sızmaya bir çorba kaşığı elma sirkesini ilave edip karıştırdıktan sonra, çatının üzerine yağmurlama sistemi gibi bırakıp, 170 derece ısıdaki fırına gönderiyoruz. Tango zamanıdır Servis tabağına aldığınız sinkontanın üzerine birazcık Cunda taze lorundan ve birkaç dal da kabağın sevdalısı dereotu yerleştirdiniz mi işlem tamamdır vesselam. Küçük bir kıtır ekmek kenarını sinkontanın suyuna bandırıp atın ağzınıza. Bahardan yaza dönüşün sevincini paylaşın. İçinizdeki kıpırtılar artacak eminim. Nasıl da Komparsita’nın ezgileriyle birleşti değil mi sinkonta? E ne duruyorsunuz o zaman, sarılın sevdalınıza. Tango zamanıdır. Komparsita biterken yine çilingire kurulun. Ve sofradakilerin gözünün içine baka baka haykırın: “Güzel günler göreceğiz, motorları maviliklere süreceğiz”. Memleketteki gidişe inat, direnmek için ağzımızın tadı bozulmasın. Her daim tatlı olsun. Sağlık ve dostlukla. La Cumparsita, karnavala hazırlık Sinkonta, birden bire tangonun piri Komparsitayı çağrıştırdı. Bilirsiniz Gerardo Matos Rodriguez 1916’da öğrenci iken La Cumparsita’yı Uruguay Karnavalında çalınmak üzere bestelemiştir. Cumparsita, küçük sokak topluluğu ya da karnaval gösterisi anlamında kullanılıyor. Matos’un Karnaval Marşı’nı, arkadaşı Manuel Barca, orkestra yönetmeni Roberto Firpo’ya Süper Lig’in ‘süper adamı’ maçının 340’ında forma giyerek, önemli bir başarıya imza attı. 11 sezonda yalnızca 3 kırmızı kartı bulunan başarılı savunma oyuncusu, 20 kez de fileleri havalandırdı. Başkent ekibinin 32 yaşındaki kaptanı Cem Can, istikrarıyla dikkati çekiyor. Profesyonel futbol hayatı boyunca 5 takım değiştiren Cem Can, teknik direktörlerin de vazgeçemediği oyuncular arasında yer alıyor. Adana Demirspor, İstanbulspor, Sivasspor, Ankaragücü ve Gençlerbirliği formalarını giyen Cem Can, son 11 sezonda 378 lig maçının 340’ında sahaya çıkma başarısı gösterdi. Yılda 30 maç ortalamasıyla oynayan Cem Can, Gençlerbirliği Teknik Direktörü Fuat Çapa’nın da en çok güvendiği isimler arasında bulunuyor. 20122013 sezonunda geride kalan 32 maçın 28’inde sahadaki yerini alan Cem Can, yetenekli futbolcuları Türk futboluna kazandırmakla bilinen Gençlerbirliği’nde, genç oyunculara örnek oluyor. 11 sezonda 3 kırmızı kart Cem Can, defans bölgesinde oynamasına karşın 11 sezonda sadece 3 kırmızı kart gördü. Profesyonel futbol hayatında 41 kez de sarı kart gören tecrübeli savunma futbolcusu, 20 kez de gol sevinci yaşadı. İstikrarlı futbol hayatını disiplinli yaşama borçlu olduğunu belirten Cem Can, “Evliyim ve iki çocuğum var. Düzenli bir hayat sürüyorum. Antrenman sonrasında da çalışmalarımı hiçbir zaman aksatmıyorum” dedi. Cem Can, genç futbolculara sadece antrenmanla yetinmemeleri gerektiğini anlattığını dile getirerek, “Antrenman sonrası çok önemli. Öncelikle eksikliklerinizin farkına varmalısınız. Antrenman sonrasında da bu eksikliklerinizi gidermek için ekstra çalışmalısınız. Bunun faydasını ilerleyen yaşlarda mutlaka göreceksiniz” diye konuştu. Cem Can ençlerbirliği’nin tecrübeG li defans oyuncusu Cem Can, son 11 sezonda 378 lig Milli motosikletçi Sofuoğlu ODTÜ’lü öğrencilerle buluştu ‘Başkentte iyi pist yok’ illi motosikletçi Kenan SoM fuoğlu, ODTÜ’de öğrencilerle buluştu. Motorsporlarının Türkiye’de her geçen gün biraz daha tanınır duruma geldiğini söyleyen Sofuoğlu, “Ankara’da iyi bir motosiklet pisti yok” dedi. ODTÜ’de gerçekleştirilen söyleşide öğrencilerle bir araya gelen Sofuoğlu, motosiklet sporuyla nasıl tanıştığını anlattı. Geçirdiği kaza sonrası ağabeyinin motosikletinin kendisine kaldığını belirten Sofuoğlu, bu olayın ardından yarışlara başladığını söyledi. “Tek hayalim dünya şampiyonu olmaktı” diyen Sofuoğlu, bu hedefine ulaştığı için çok mutlu olduğunu dile getirdi. Sofuoğlu, Dünya Supersport Şampiyonası’nı 3 kez ilk sırada tamamladığını anımsatarak, “Umarım, bu sezon bir aksilik yaşamam ve üst üste ikinci kez dünya şampiyonluğuna ulaşırım” diye konuştu. Ankara’da iyi bir motosiklet pistinin bulunmadığına değinen Sofuoğlu, yaklaşık 5 yıl önce Esenboğa Havalimanı yakınlarında yapılacağı söylenen pistle ilgili henüz bir gelişme yaşanmadığını kaydetti. Kenan Sofuoğlu, söyleşinin ardından basketbol sahasında, öğrencilere motosiklet ve ATV ile kısa bir gösteri sundu. Yeşil saha iddianamede nkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Polatlıspor A Teknik Direktörü Ali Kılavuz ile 7 futbolcuya, Yeniyolspor maçında hakemlere karşı “kasten yaralama” ve “hakaret” suçlarından 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel’in hazırladığı iddianamede, amatör ligdeki Polatlıspor’un Yeniyolspor ile 26 Mart’ta, Ankara 19 Mayıs Stadyumu’nun dış sahasında, karşı karşıya geldiği anımsatıldı. Maç sırasında Polatlıspor oyuncusu Mert Yücetürk’ün rakibine yumruk atması üzerine orta hakem Sarper Barış Saka tarafından kırmızı kartla oyun dışına çıkarıldığı belirtilen iddianamede, ardından Polatlısporlu futbolcular Murat İnci, Bünyamin Sertdemir, Çağrı Eker, Mert Yücetürk, Caner Çelik, Ümit Çelik, Bünyamin Kılavuz ile teknik direktör Ali Kılavuz’un hakemlerle tartıştığı ifade edildi. Tartışma sırasında Caner Çelik’in orta hakem Saka’ya kafa, Ali Kılavuz’un ise yumruk attığı kaydedilen iddianamede, ayrıca bütün sanıkların maçın hakemleri Saka, Ali Aydoğdu ve Mehmet Mızrak’a hakaret ettiği vurgulandı. İddianamede, sanıklar Murat İnci, Çağrı Eker ve Bünyamin Sertdemir’in üç hakeme yönelik hakaret suçundan 6’şar yıla, Ümit Çelik’in iki hakeme yönelik hakaret suçundan 4 yıla, Mert Yücetürk ve Bünyamin Kılavuz’un ise bir hakeme yönelik hakaret suçundan 2’şer yıla kadar mahkumiyetleri istendi. Dava, Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Fuat Çapa Sahada dostluk kazandı sosyal hizmet uzmanları, çocukların sosyal ve fiziksel gelişimine katkıda bulunmaya devam ediyor. Çocukları, müzelere, sergilere, tiyatro oyunlarına götüren uzmanlar, son olarak onlarla birlikte halı saha maçı yaptı. ankaya Belediyesi TopÇ lumsal Dayanışma Merkezleri’nde staja başlayan Çankaya Belediyesi Ahlatlıbel Tesisleri’nde, Bademlidereli çocuklardan iki takım oluşturan uzmanların, kendilerinin de oyuncu ve hakem olarak katıldığı maçta dostluk kazandı. Halı sahada maç yapma keyfi yaşayan çocuklar, benzer etkinliklerin daha da sık düzenlenmesini istedi. C MY B