Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 Mayıs 2013 Çarşamba Sayfa Kent a3 SPORDA YORUM Erdinç Sezen Kilim sermek yasak Ankaralıların nefes aldığı nadir yerlerin başında gelen, ODTÜ Kampusu içerisindeki Eymir Gölü’nde ilginç bir yasak uygulamaya konuldu. Daha önce alkollü içecek satışının yasaklanması ile tartışılan sayfiye alanında, şimdi de kilim üzerinde oturma yasağı getirildi. Yurttaşlar yasağa tepkili. Ankara’nın sayfiye yerlerinden biri olan ve ODTÜ Kampusu içinde yer alan, özellikle gençlerin tercih ettiği Eymir Gölü’ndeki tesislerde alkol satışı yasaklanmasının ardından ilginç bir yasak daha konuldu. Eymir Gölü kenarında kilim serip oturmak yasaklandı. Yasağın hemen ardından geçtiğimiz hafta sonu bu yönde denetimlerin yapılması dikkat çekti. Yurttaşlar yalnızca sandalye ve taliliğine neden olduğu bildirildi. Bu nedenle artık kilime izin veremiyoruz. Talebin ODTÜ’den değil YÖK’ten geldiğini duyduk. Resmi bir yazı yok, sadece sözlü uyarı yapıldı. Düzenli kontroller de yapılıyor” dedi. Bazı yurttaşlar ise kilim yasağının büfe ve restorant sahipleri tarafından ortaya çıkarıldığını savunarak, “Dışarıdan yemek getirilmesini engellemek için bu kararı almış olabilirler” değerlendirmesi yaparken, bazıları, “özellikle gençlerin ‘samimi’ tavırları rahatsız etti herhalde” dedi. Her hafta sonu Ankara’nın en kalabalık yerlerinden olan Eymir Gölü’ndeki yasağın gerekçesi net olarak anlaşılamazken, yurttaşlar bu yasağa tepki gösterdi. erdincsezen@hotmail.com Başkentte Futbol Sezonu Biterken (2) Geçen hafta Ankaragücü’nün durumuna değinmiştik. Bu hafta da başkentin Süper Lig temsilcisi Gençlerbirliği’nden söz edeceğiz. Her sezon başı olduğu gibi 20122013 sezonuna da iyi futbol, üst sıralarda yer edinme ve Avrupa ligi hedefiyle başlayan kırmızısiyahlı başkent ekibi bu hedefi ne kadar tutturdu, tartışılır. Ligde oynadığı rakiplere ve aldığı sonuçlara bakıldığında hiç de küçümsenmeyecek neticeler var. Süper Lig şampiyonu Galatasaray’a bir beraberlik, bir yengi, Beşiktaş’a bir beraberlik, bir yenilgi, Fenerbahçe’ye bir yengi, bir yenilgi almış. Üç büyüklere karşı başarılı bir grafik sergilemiş. Karşılığında da 8 puan toplamış. Bu başarıyı kendi dengi takımlara karşı göstermiş olsa belki de ligin en üst sırasında olabilir ve Avrupa arenasına çıkabilirdi. Bu başarıda, uzun yıllar kulübün başkanlığını yapan İlhan Cavcav ve ekibi ile iyi seçtiği teknik kadro ve ekonomik fiyatlarla oluşturduğu futbolcu kadrolarının olduğu yadsınamaz. Özellikle başkanın titiz davrandığı konu futbolcu transferlerindeki fiyat dengesi, teknik direktöre verilen makul ödemelerdir. Başkan Cavcav’ın gözettiği bu durum kulübün istikrarı ve futbolcular arasındaki fiyat dengelerini oluşturması açısından örnek bir davranıştır. Bu tür davranışlar diğer Anadolu kulüpleri açısından da giderek benimsenmiş ve kendi kulüp yapılarını oluştururken örnek alınmaya başlanmıştır. Ne yazık ki böyle örnek bir kulübün futbol takımının, başkentte yeterli seyirci desteği bulamadığını üzülerek gözlemliyoruz. Maçlardaki seyirci sayısı ancak Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’la yapılan karşılaşmalar dışında neredeyse yüzlerle ifade edilecek durumdadır. Her sezon başarılı bir grafik çizilmesine karşın, seyirci sayısının artmamasında sanırım sosyolojik ve yerelci tavır rol oynamaktadır. Diğer Anadolu takımları başkente geldiklerinde, seyirci sayısı açısından hep rakip takım lehine çoğunluk sağlamaktadırlar. Başarılı teknik adam Fuat Çapa’nın, takıma iyi uyum sağlamışken ayrılması iyi olmamıştır. Sanırız bu durum da Başkan Cavcav’ın ekonomik tasarruflarından kaynaklanmıştır. Yeni teknik direktörlüğe getirilen Metin Diyadin, kırmızısiyahlıların 9 yıl kaptanlığını yapmış eski bir futbolcusudur. Kulübü ve başkanı iyi tanıyordur. Temennimiz diğer kulüplerdeki teknik adamlık başarısını eski kulübünde daha da yükseğe çıkarır. Başarılar… burelerde oturabildi. Yasağa ilişkin çok sayıda iddia ortaya atıldı. Gölün kontrolünü elinde bulunduran ODTÜ’nün yetkilileri bir açıklama yapmazken, göldeki büfe ve restoran sahipleri, “Bize kilimde oturmanın görüntü kir Sinyalizasyon eksik, kamera yok, kavşaklar yol geçen hanı Batıkent ‘hız parkuru’ oldu SERTAÇ EŞ Batıkent trafiğindeki çözülemeyen sorunlar sık sık kazaların yaşanmasına neden oluyor. Batıkent metro son durağı ile Meydan Kavşağı arası, denetimsizlik nedeniyle “hız parkuruna” dönüşmüş durumda. 19 Mayıs günü karşıdan karşıya geçmeye çalışan Hatice Öczan, kaza sonucu ağır yaralandı. Aynı yolun devamında bulunan dev Çakırlar Çiftliği Kavşağı’nda ise tek bir trafik lambası dahi bulunmuyor. Batıkent’teki trafik sorunları can yakmaya devam ediyor. Metro son duraktaki kavşak ile Meydan Kavşağı’nda kamerayla hız kontrolünün yapılmaması, iki kavşak arasını hız parkuruna çeviriyor. Bölge aynı zamanda semtin en büyük parkı olan Ali Dinçer Parkı’nın karşısına denk gelmesi nedeniyle yayaların yoğun olarak karşıdan karşıya geçtiği bir yer. Hız yapan sürücüler, sık sık karşıdan karşıya geçmeye çalışan yayalara çarpıyor. Geçen 19 Mayıs günü Ali Dinçer Parkı’na geçmeye çalışan Hatice Özcan, hızlı gelen bir otomobilin çarpması so nucu ağır yaralandı. Özcan, çağrılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. ‘Sık sık kaza oluyor’ Kaza nedeniyle bölgeye toplanan çev re sakinleri, caddede sık sık kaza olması nedeniyle tepki gösterdiler. Yakındaki bir sitenin yöneticisi Kemal Keskin, “Burada sık sık kaza oluyor. Polis geliyor, tutanak tutuyor gidiyor. Karşıda okul var, buradan çocuklar da geçiyor. Hiç olmazsa çocukların rahat geçmesi için trafik lambası konulmalı” diye konuştu. Bölgede yaşayan İlyas Zaman ise “Geçen ay iki kazaya tanık oldum. İkisi de ağırdı. Ağır yaralılar vardı, ne oldu bilmiyorum. Hız nedeniye karşı şeride geçiyorlar. Çocuklarımızın, kaldırımda yürüyenlerin can güvenliği yok. Site duvarları kazalar nedeniyle birkaç kez yıkıldı. Burada hız sınırlandırılmalı, kamera konulmalı” dedi. Kazanın olduğu yerin yakınındaki bir sitede görevli olan Özgür Hasdemir de, “Parka geçmek isteyenlere arabalar çarpıyor. Geçen yıl bir yaşlı amca öldü” diye konuştu. Hakkı Amca artık ev sahibi ltındağ Belediyesi, Doğantepe Mahallesi’nde geA cekonduların işgal ettiği 208 metrekare arsasına 35 yıldır sahip olamayan Hakkı Tekeş’e yeni bir ev verdi. Altındağ’ın 30 yıllık mülkiyet sorununu tarihe gömen Altındağ Belediyesi, bir ailenin daha yüzünü güldürdü. Doğantepe Mahallesi’nde 208 metrekare arsası olan, ancak yıllardır arsasının üzeri gecekondularla kaplı olduğu için bir ev sahibi olamayan 67 yaşındaki Hakkı Tekeş, Altındağ Belediyesi sayesinde tapusuna ve yeni evinin anahtarına kavuştu. Doğantepe Mahallesi’nde 1978 yılında arsa satın alan, ancak arsasının üzeri gecekondularla kaplı olan Hakkı Amca, 35 yıl boyunca ne arsasını alabildi, ne de satıp bir ev sahibi olabildi. Eşiyle birlikte arsası karşılığında kendisine verilen daireyi gezen ve çok beğenen Tekeş, “Artık eşimle beraber ömrümün kalanını huzur ve rahat içinde geçireceğim. Hiç hayal edemeyeceğimiz kadar güzel bir evimiz oldu. Cadde üzerinde, tüm gün güneşli ve çok ferah bir daire. Eşim de mutfağı çok sevdi. En kısa sürede taşınmayı düşünüyoruz” dedi. Ankara İtfaiyesi başkentlileri uyardı: Baraj, göl ve göletler tehlikeli nakent Belediyesi İtfaiye Dairesi A Başkanlığı Sualtı Kurtarma Ekibi, artan sıcaklarda serinlemek amacıyla baraj, göl, gölet, akarsu ve su birikintilerine kesinlikle girmemeleri konusunda Ankaralıları uyardı. Başkentte her yaz mevsiminde onlarca kişinin serinlemek amacıyla girdikleri sularda boğularak öldüğünü belirten itfaiye dalgıçları, geçtiğimiz yıl Ankara il sınırları içerisinde kontrolsüz sularda, çoğunluğu çocuk olmak üzere boğulan 19 kişinin cesedini çıkardıklarını söyledi. Bu yıl havaların erken ısınması sonucu mevsim başında olunmasına karşın 4 yurttaşın yine serinlemek amacıyla girdiği sularda boğulduğuna dikkat çeken itfaiye dalgıçları, Ankara’daki tüm baraj, göl, gölet ve kent sınırından geçen Kızılırmak ve Sakarya dahil olmak üzere tüm akarsuların yüzmek veya serinlemek için girilmeye uygun olmadığını kaydetti. İtfaiye Dairesi Başkanlığı Sualtı Kurtarma Ekibi’nce yapılan açıklamada, Ankara’daki baraj, göl ve göletlerin yapılan zemin incelemesi sonucunda girilmesi için uygun olmadığının belirlendiği belirtilerek, söz konusu suların profesyonel yüzücüler için bile tehlike taşıdığı kaydedildi. Özellikle bu mevsimde çocukların su birikintilerine girme eğilimi gösterdiğini vurgulayan itfaiye dalgıçları, tüm velilerden çocuklarına titizlikle sahip çıkmalarını istediler. Süs havuzlarına dikkat Ayrıca başkentin birçok yerinde bulunan süs havuzlarına zaman zaman çocukların serinlemek ve oyun maksadıyla girdiklerini belirten yetkililer, bu havuzların hem kirlilik açısından hem de elektrik donanımında meydana gelebilecek muhtemel bir elektrik kaçağı riskiyle istenmeyen sonuçlara neden olabileceğini belirtti. Binlerce çiçek ürettiler ankaya Belediyesi tarafından çalışmaları sürdürülen, şehir merkezinde doğayla iç içe eğlenme, dinlenme ve spor yapma olanağı sağlayacak olan ÇANSERA Kent Bahçesi, 2013 yılının ilk dört ayında binlerce çiçeğin üretim alanı oldu. Çukurambar Mahallesi içerisinde, Mustafa Kemal, Söğütözü, İşçi Blokları, Çiğdem ve Üniversiteler mahalleleleri arasında bulunan 90 bin metrekare alan üzerine kurulu ÇANSERA’da, 2 ana ve 6 tünel sera olmak üzere toplam 8 serada çiçek ve bitki üretimi yapılıyor. Önemli bir üretim kapasitesine sahip olan seralarda, 2013 yılının ilk dört ayında 300 bin adet yaz Gökçek: Herkes vizesini aldı nakent Belediye Başkanı Melih GökA çek, New York’ta düzenlenen “Türk Günü” yürüyüşüne katılan heyeti eleştirerek, konuya ilişkin soru önergesi veren CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan’ı yanıtladı. AKP, CHP ve MHP’li meclis üyeleri ile gazetecilerin de aralarında bulunduğu heyetin, ABD’nin New York eyaletinde düzenlenen “Türk Günü” yürüyüşüne katılmalarını eleştiren ve bir soru önergesi veren Tarhan’ın iddialarının asılsız olduğunu savunan Gökçek, “Geziye gidenlerin tamamı vizelerini aldılar. Paraları yatırılan arkadaşlarımızın tümü geziye katılmıştır” dedi. Ç lık çiçek, 80 bin adet lalenergissümbül, 50 bin adet kışlık lahana, 250 bin adet kışlık menekşe, 50 bin adet gül ve 15 bin adet çalı gruplarından çeşit li bitkiler üretildi. Üretilen yüz binlerce çiçek ve bitki bütün bir yıl boyunca Çankaya’daki park, bahçe ve yeşil alanları renklendiriyor. C MY B