Katalog

20 Nisan 2013 Cumartesi Sayfa kent a3 Anakent Belediyesi Kızılay’daki dış cephe çalışmalarına Milli Piyango ile başladı ‘Gerekirse dava açacağım’ İKLİM ÖNGEL Anakent Belediyesi’nin Kızılay’daki binaların dış cephesini kaplama çalışması, 1960’lı yıllarda yapılan Milli Piyango binasından başladı. Binanın mimarı İlhami Ural’ın oğlu ve aynı zamanda mimar olması nedeniyle proje müellifi olan Adnan Ural, yenileme çalışmasına karşı olmadığını belirterek, “Yenileme, binanın mimarı ya da müellifi tarafından yapılmalıdır. Belediye bunu kabul etmedi. Telif parası ödenmesini dahi ahlâk dışı görüyorum. Gerekirse dava açacağım” diye konuştu. Anakent Belediyesi’nin Kızılay’daki binaların dış cephelerini yenilenmesine ilişkin aldığı meclis kararı uygulanmaya başladı. Milli Piyango binasıyla başlayan uygulamada, Anakent Belediyesi’nin izlediği yol, bina mimarının oğlu ve proje müellifi Adnan Ural’ı rahatsız etti. Ural, belediyenin imara ilişkin yasadan kaynaklı olarak, telif hakkını kendi biçtiği değerlerden satın aldığını kaydetti. “Ben telif parasının ödenmesini ahlâki bulmuyorum” diyen Ural, “Bir bina gerçekten kullanılamayacak durumda olabilir. Bunun yenilenmesi için proje müellifine gidilir. Yenileme yapıacaksa, projenin müellifi tarafından yapılır” dedi. Kendisinin yenilemeye karşı olmadına dikkat çeken Ural, “İdare önceden bana sordu. Ben de proje müellifi olmam nedeniyle yenilemeyi benim yapmamın uygun olacağını bildirdim. Ancak belediye bu yolu izlemedi. Gerekirse dava açacağım” diye konuştu. Mimarlar Odası Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan ise, Milli Piyango binasının mimariyle alakası olmayan bir yapı durumuna getireceğini kaydetti. Binaları tek tip giydirmenin, tarihi tek tipleştirmek anlamına geldiğini dile getiren Candan, “Her binanın bir özelliği vardır, bunu değiştiremezsiniz. Bu durum herkese aynı kimliği vermekten farksızdır” dedi. Candan 26 Nisan’da binanın önünde eylem yapacaklarını bildirdi. Faciadan dönüldü olej Ankaray girişini otopark zanneden süK rücü, az kalsın faciaya yol açıyordu. Zonguldak’tan Ankara’ya iş görüşmesi için geldiğini belirten Eray Ulukaya, sabah saatlerinde aracıyla Ziya Gökalp Caddesi üzerinde Kolej istikâmetine doğru giderken, Ankaray girişini otopark zannederek girmek istedi. Yanında eşi olduğu halde Ankaray istasyonuna ani giriş yapan Ulukaya, sarsıntıyla birlikte yolun merdiven basamakları olduğunu fark etti. Ulukaya, merdiven basamaklarının ortasında aracını zorlukla durdurdu. Kazanın şokunu atlatır atlatmaz eşiyle birlikte aracından inen Ulukaya’ya, Ankaray istasyonu güvenlik görevlileri yardımcı olurken, Ankaray girişi de yaya geçişine kapatıldı. Görevlilerin yardımıyla merdivenlerdeki aracın kaymaması için önlem alınırken, olay yerine gelen Anakent Belediyesi İtfaiye ekipleri de olası bir kaza yaşanmaması için güvenliği sağladı. Ulukaya’nın aracı daha sonra çekici vasıtasıyla istasyondan çıkarıldı. Sabah saatlerinde yoğun trafikte bir facianın yaşanmaması sürücü ve güvenlik elemanlarını sevindirirken, trafik görevlileri de sürücüleri daha dikkatli olmaları yönünde uyardılar. Geçen yıl Tandoğan’da yaşanan benzer kazada da bir araç aşırı hız nedeniyle Tandoğan Ankaray girişine girmişti. ‘Acılarla dalga geçmektir’ imarlar Odası Ankara Şube Başkanı M Ali Hakkan, Genelkurmay Başkanlığı’nın Mamak Cezaevi’ni otel yapma kararı aldığına ilişkin duyum aldıklarını kaydetti. Hakkan, “Eza çekilen bir yerde sefa sürülemez” derken, sekreter üye Tezcan Karakuş Candan, “Otel fikri, orada yaşanan süreci küçümsemek, acı üzerine acı katmak, acılarla dalga geçmektir” dedi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin haftalık basın toplantısında Çubuk Barajı üzerinde yer alan su süzgeci ve Mamak Cezaevini’nde yaşanan süreç anlatıldı. Başkan Hakkan, Genelkurmay Başkanlığı’nın Mamak Cezaevi’ni otel yapma projesinin olduğu duyumunu aldıklarını kaydetti. Mamak Cezaevi’nin Türkiye’nin önemli siyasi mekânlarından olduğunu söyleyen Hakkan, “Başbakan ‘12 Eylül’le hesaplaşacağız’ demişti. Bu konuda samimi ise başta Mamak gelmeli. Mamak müze olmalı. Eza çekilen yerde sefa sürülemez” dedi. Sekreter üye Candan da konunun doğruluğunu öğrenmek için Genelkurmay’dan bilgi istediklerini belirtti. Candan, “Mamak’ın otel olmasının, 2. Dünya Savaşı’nda Nazi toplama kamplarını otele dönüştürme fikrinden farkı yok” dedi. Candan, Mamak Cezaevi’nin müze olması için önceki gün imza kampanyası başlattıklarını dile getirdi. C MY B