Katalog

Sayfa 13 Mart 2013 Çarşamba a2 KÜLTÜR SANAT ‘Hassta etme...’ ağlık çalışanlarının karşılaştığı zorluklar, 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri çerçevesinde, S Süheyl ve Behzat Uygur’un “Hassta Etme Adamı” oyunuyla tiyatro sahnesine taşınacak. Süheyl ve Behzat Uygur, hekime yönelik şiddet, 112 ambulanslarında yaşananlar, sağlık sistemindeki değişiklikler ve önemli bir halk sağlığı sorunu olan obeziteyi ele aldıkları oyunlarını, başkentteki sağlık çalışanları için ücretsiz sahneleyecek. Behzat Uygur, babaları Nejat Uygur’un sağlığının bozulmasıyla çok sık hastaneye gittiklerini, dolayısıyla sağlık sistemini daha yakından tanıdıklarını, sorunları daha iyi görebildiklerini söyledi. Bu süreçte hekimlerin ne kadar zor koşullar altında görev yaptığına tanık olduklarını dile getiren Behzat Uygur, “Sağlık çalışanlarının sıkıntılarını yansıtan bir oyunun gerekliliğine inandık ve hazırladık” diye konuştu. Oyunun, ilk kez bu yıl sanatseverlerin beğenisine sunulduğunu belirten Behzat Uygur, “Oyunumuzu, Tıp Bayramı’nda sağlık çalışanlarına sahnelemek mutluluk verici” dedi. “Hassta Etme Adamı”, Leyla Gencer Sahnesi’nde 1415 Mart’ta sahnelenecek. GÖRÜNÜM A. Celal B NZET acbinzet@gmail.com Bulut Renkleri ültekin Serbest’in Mustafa Ayaz Sanat Galerisi’nde açtığı son serginin adı: “Bulutlara G takıldı renklerim…” Çoğu kez adlandırmanın ardına itelenen gizli anlamlarla sergide yer alan yapıtlar arasında örtük bir beraberliğin yer alması son derece doğal. Yoğun boya katmanlarının üzerine kurgulanan düzenlemelerin arasındaki bağ, şiirsel içeriğin öne çıkmasındaki en büyük etmen aynı zamanda. Sergiyi baştan sona gezerken birbirine benzer imgeler çevresinde dolaşıyormuşçasına bir duygu eşlik ediyor size. Ancak burada değinilen aynılık kavramının, kendini tekdüzeliğin tuzağına düşmekten kurtaran bir yapılanma gösterdiğini vurgulayalım. Serbest’in son yıllarda üzerinde iyice yoğunlaştığı bu imgelerin neler olduğu onu izleyenler tarafından bilinmez değil. Yaratılan bir İstanbul mitosu çevresinde melekler ve tavuskuşlarıyla harmanlanan düzenlemelerine bu kez bulutlar da katılmış. Sanatçının düzenlemelerinde dikkat çeken yön, Galata Kulesi eksenli istiflemenin ağır basması. Burada gündeme getirilen ana motiflerin, bugüne değin çok sayıda sanatçıya esin kaynağı olduğu şöyle basit bir araştırmayla bile öğrenilecek bir bilgi. Ancak burada değinilen ortak kaynaktan beslenme olgusu, sanatçının düş gücüyle aşılan bir durumdur. Zaten sorunun can damarı tam da bu noktada yatar. Özgünlüğün, benzerlikten kurtulup, benzemezliğe ulaştığı ölçüde ulaşılan bir süreç olduğunu bilmekte yarar var. Günümüzde giderek şablonlaşma tehlikesine düşen İstanbul görünümleri arasından sıyrılarak kendi çizgisini bulmakla, değinilen özgünlüğün kapılarını açmış sayılır. ‘Kent Orkestrası Ustalarla’ nakent Belediyesi Kent Orkestrası eşliğinde, pop müzik sanatçıları Coşkun Demir, Tülay Özer, Salim Dündar ve Bilgen Bengü konser verdi. Gençlik Parkı Kültür Merkezi’nde düzenlenen geceye Anakent Belediyesi bürokratları, yüzlerce başkentli katıldı. “Kent Orkestrası Ustalarla” konserine katılan müzikseverler, bir döneme damga vurmuş, herkesin kalbinde ayrı bir yere sahip olan Bilgen Bengü’nün “Delisin”, Coşkun Demir’in “Gül Yanaklım”, Tülay Özer’in, “ikimiz Bir Fidanın Güller Açan Dalıyız”, Salim Dündar’ın “Aynalar” gibi dillerde yer etmiş şarkılarını sanatçılarla birlikte söyleme imkânı buldular. A Kent Tiyatrosu ‘perde’ diyecek amak Belediyesi Kent M Tiyatrosu, bu yıl 7’incisi düzenlenen Ethos Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali için “perde” diyecek. Kent Tiyatrosu iki oyunla katılacağı festival için şimdiden hazırlıklara başladı. 2231 Mart tarihleri arasında düzenlenen Ethos Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali, başkentte yapılan en büyük tiyatro festivallerinden birisi olma özelliği taşıyor. Mamak Kültür Merkezi Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde gösterilecek oyunlardan ilki “İbişin Rüyası” isimli oyun. 30 Mart’ta seyirciyle buluşacak oyunun yazarı Tarık Buğra. Dram ve komedi unsurlarının bir arada bulunduğu İbişin Rüyası adlı oyun saat 16.00’da seyirciyle buluşacak. Muhsin Ertuğrul’da sahnelenecek 2. oyun ise, “Kahvede Şenlik Var”. Ulusoy’un kitabı çıktı imar H. Ali Ulusoy’un, “Bir Kentin Tarihi Serencamı Ankara” adlı M kitabı çıktı. Kent mücadelesine ışık tutmak amacıyla, kent ve siyaset yazılarının bulunduğu kitap Ulusoy’un, çeşitli zaman ve ortamlarda yapmış olduğu konuşmalar ile düşüncelerinden oluşuyor. Kitabında, meslek adamları ile sivil toplum örgütlerinin, kentin gerçek sahipleri olduğunu belirten Ulusoy, yaşanan tüm olumsuzluklara karşın dünyanın ve kentlerin daha yaşanılır bir duruma gelmesi ve kentlerin olanaklarından herkesin eşit yararlanacağı ortamların yaratılması yönündeki çabaların artırılarak sürdürülmesi gerektiğini söylüyor. Ulusoy kitabında, “Bu çabalar aynı zamanda dünya barışına, dostluğa, kardeşliğe, farklı kütürlerin barış içinde yaşamasına, demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin, bir yaşam biçimi olarak yaygınlaşmasına katkı sağlayacaktır” diyor. Buradaki öznel yaklaşımdan söz ederken, ortaya konan yapıtların gerçekle gerçek dışı arasında bir yerlerde durduğunu vurgulamak zorundayız. Birbiriyle ilintisiz gibi duran çok sayıda imgeyi birleştiren anlayışın, gerçekliğin katı dünyasından uzakta, düşsel bir evrenin potasında eritilmiş kavramlar bütünü olduğuna geçerken değinelim. Tam bu noktada akla şöyle bir soru gelebilir: Sanatçı, yaşadığımız zamanın gerçekleriyle yüzleştirmek istememekte midir bizleri? Kıyısından bulaşmış herkes bilir ki, sanatın gerçekliği kendine özgü bir yolda ilerler. O yol da, donmuş kalıpların ötesinde bir yerlerde uzayıp gider. Yaşamın binbir yüzü içinde, onlardan biri ya da birkaçının seçilerek kendi gerçekliğinin kurgulamasını yapan kişinin özel olarak çağrılması boşuna değil elbet. Dünyasının zengin çağrışımlı düşlerini bize anlatan Gültekin Serbest’in resimlerine baktığımızda nasıl çelişkilerle dolu bir yaşamın ortasına düşüldüğü daha iyi anlaşılıyor. Bu açıdan günümüzde her köşesine kazma vurularak şantiyeye ve rantiyeye dönüştürülen İstanbul’un masalsı günlerine bir övgü olarak okumalıyız onları. Yakılan yıkılan bir kentten geriye kalanların gölgesinde, yok olan zenginlikleri yaşatabilmek için sanatın tılsımlı dokunuşuna gereksinimimiz olduğu açık. Sabahattin Kudret Aksakal tarafından kaleme alınan oyun sanatsal ve edebi yönü ile dikkat çekiyor. Evlilik kurumunu konu alan oyun, kadın ve erkek arasında birbirini tanımadan, kendi kafasındaki yargılarla karşı taraftan bir eş seçimine girmelerini anlatıyor. Oyun, evliliklere eleştirel bir bakış açısı sunarken bunu karamsar bir tavır veya drama şeklinde vermek yerine mizahi bir anlatımı tercih ediyor. 31 Mart Pazar günü sahnelenecek oyun, saat 15.00’te tiyatro severlerle buluşacak. Festival kapsamında sahnelenecek oyunların yönetmenliğini ise Mamak Belediyesi Konservatuarı Tiyatro Bölüm Başkanı Kenan Olpak yapıyor. SCA 40. yılında evdaCenap And Müzik Vakfı’nın (SCA) 40. kuruluş yılı dolayısıyla senfoni konseri düzenlendi. SMilli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu’nda, Şef Gürer Aykal’ın yönettiği Ankara Gençlik Senfoni Orkestrası’nın konserinde, Felix Mendelssohn ve Ludvig van Beethoven eserleri seslendirildi. Konsere, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Semra Sezer ile Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’ün yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 13 Mart 2013 Çarşamba Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Barkın ŞIK : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Bürosu, Ahmet Rasim Sok. No:14 Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri 06550 Çankaya Dağıtım : YAYSAT Telefon : 0312 442 30 50 Yerel ve süreli yayın Eposta : ankcum@cumhuriyet.com.tr C MY B