Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sayfa 19 Şubat 2013 Salı a4 yaşam Baş‘g’anın kuzucukları MERT TAŞÇILAR Kot daireye alternatif yok İKLİM ÖNGEL Kuzey Ankara Kentsel Dönüşüm Projesi kurasında kot daire çıkan hak sahiplerinin mağduriyetinin giderilmesi için herhangi bir çalışma yapılmadığı ortaya çıktı. Anakent Belediyesi Emlak ve İstimlak Daire Başkanı Osman Özbayrak, kot daire sahibi Bülent Şeremet’in itiraz dilekçesine, “Kura çekiminde hak sahibi sayısı ile üretilen konut sayısı yaklaşık eşit olduğundan bahçe katı daireler de mecburen kullanılmıştır” yanıtını verdi. Yanıtta mağduriyetin giderileceğine dair bir bilgi yer almadı. Kuzey Ankara Kentsel Dönüşüm Projesi’nde kot daire sahibi Şeremet’in itiraz dilekçesine yanıt geldi. Anakent Belediyesi Emlak ve İstimlak Dairesi Başkanı Özbayrak imzalı gelen yanıtta, “Kura çekiminde hak sahibi sayısı ile üretilen konut sayısı yaklaşık eşit olduğundan bahçe katı daireler de mecburen kullanılmıştır” denildi. Yanıtta; Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in, “Kot daire çıkanlara başka yerlerden ev vereceğiz” sözü ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar’ın “Orada büyük bir yanlışlık yapıldı. Başbakan olaya el koydu. Haksızlığın giderilmesi için çalışıyoruz. Bu yanlıştır, yanlışlığı bizim arkadaşımız da yapsa biz ona karşı çıkarız” ifadelerine karşın mağduriyet yaşayanlara ilişkin bir çalışma yapılmaması dikkat çekti. Anımsatmalı dilekçe rojenin geçen yıl ocak P ayında çekilen kurasında kot daire çıkan Şeremet’e anahtar teslimi için çağrı gelmişti. Anahtarı teslim almak istemeyen Şeremet, 4 Ocak Cuma günü belediyeye gönderdiği dilekçede, Gökçek ve Bayraktar’ın sözlerini anımsatmış ve “Anlaşmamız gereğince tarafımıza yapılan kira ödemelerinizin üretilecek konutların teslimine kadar devamının yapılması ve söz konusu konutların Keçiören tapu alanlarımız içindeki yerlerden ve katlardan verilmesini ikinci bir mağduriyete zemin hazırlanmaması için konutların teslim zamanı ya da bedeli karşılığı tutarının ödenmesi hususunda geçen süreyi de göz önüne alarak ivedi olarak tarafamızı bilgilendirmenizi arz ederim” ifadelerini kullanmıştı. Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek ile CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın Twitter’da tartıştı. Gökçek, yaşanan atışmadan dolayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Gökhan Günaydın’a kızdığını iddia etti. Bunun üzerine Günaydın, “Fırça yiyerek siyaset yapmak size özgü, bize uymaz. Sahi, su yokluğunda Demetevler borusunu patlattığınızda (Recep Tayyip Erdoğan) RTE sizi çağırıp ne demişti? Ah Melih Bey ah.. Camdan evde oturanlar başkalarının evine taş atmasınlar...” ifadelerini kullandı. Önceki gece sosyal paylaşım sitesi Twitter, iki siyasinin tartışmasına tanık oldu. Melih Gökçek ile Gökhan Günaydın arasında yaşanan tartışmada Günaydın, Gökçek’e, İstanbul ve İzmir’e göre metro inşaatlarının yüksek maliyetini ve bitirilememesini sordu. Günaydın, “Sorduk, İstanbul ve İzmir metro yaparken, sizin başaramayacağınızı gören bakanlık devreye girdi, siz de teşekkür ilanı verebildiniz. Ayıp...” dedi. Bunun üzerine Gökçek ise şu ifadelerle yanıt verdi: “Başaramadığın dediğin metro hattı 44 kilometre. Biz bu metrolara imkânlarımız kısıtlı olduğu halde 900 trilyon para harcadık. Bizim bu kadar metroya bir arada başlamamızın sebebi Ankara adına yaptığımız açıkgözlülüktür. Çünkü bu metrolarımıza hükümetimizin sahip çıkacağını adımız gibi tahmin ediyorduk. Nitekim öyle oldu. Biz 900 trilyonu sadece bir metroya harcasaydık o metro çoktan bitmişti. Ama 10 kilometre metro ilavesi yapmış olacaktık. Şimdi 44 kilometre metro kazanıyoruz. Tabii bu işleri sizin muhakeme etmeniz çok zor. Sol duyulu CHP kafasıyla bu işler anlaşılamaz. Mecburen anlatıp öğreteceğiz :)” Tek tek sordu Gökçek’in bu sözleri üzerine Anakent Belediyesi’nin uygulamalarına ilişkin birçok soru sıralayan Günaydın, şunları yazdı: “Sorduk, neden fidan ithal ediyorsun, Türkiye (fidan) gen merkezi dedik. Cevap yok, saldırı var... Sorduk, 10 yıldır çukurunu kazdığınız metronun maliyeti İzmir’in 2 katı, neden? Cevap yok, saldırı var... Melih Bey, bildiğiniz ne varsa açıklayın, hiç durmayın. Arada sırada da sorulanlara cevap verin ama ayıp oluyor... Ankara BŞB Başkanı yalan söylememeli. Söylerse ne olur, Melih Gökçek olur. Kusura bakmayın, bana bunu yazdırdınız sonunda...” Günaydın yazdıklarına Gökçek’ten yanıt alamaması üzerine Twitter’da Gökçek’i destekleyenleri de eleştirerek, “Bu arada bizim sorulara ne oldu? Cevap yok, iftira var. Başgan nerdesin? Haydi çocuklar, siz de biraz gayretli olun. Yoksa başgan fazla mesaileri ödemiyor mu? Anlaşılması güç sözler sarf etmek yerine, başganınıza sahip çıkın. Ha bir de size bir şey hatırlatayım: Düello teke tek olur, pusu toplu. Anladınız mı başganlarının kuzucukları?” ifadelerini kullandı. Tartışmanın sonunda CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ise “4 saat bekledik Gökçek’ten cevap yok... Hepinize iyi geceler...” dedi. Bu ifadelere, “Tamam mı Aykut kardeş...” diyerek yanıt veren Günaydın’a, Erdoğdu, “Tamamdır ağabey...” şeklinde karşılık vermesi dikkat çekti. 1500’ü geçti Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi, sahipsiz hayvanların yanı sıra evcil hayvanlara da Mamak hizmet veriyor. Mamak Belediyesi Evcil Hayvanlar Polikliniği’nde kedi, köpek, civciv, muhabbet kuşu, kaz yavrusu ve kaplumbağa gibi evde beslenebilen hayvan türlerine yönelik aşılama ve tedavi uyguluyor. Poliklinikten geçen sene yararlanan hayvan sayısı bin 500’ü geçti. Mamak Belediyesi ilçe içerisinde evcil hayvanlara yönelik dönem dönem kuduz aşısı kampanyaları da düzenliyor. Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri 13.00 ile 15.00 saatleri arasında evcil hayvanlara yönelik verilen hizmetler hakkında, 368 18 12 ve 444 0 149 numaralı telefonlardan bilgi alınabilir. Basın okçuluk sınavı verdi Koleji, Yıldırım Okçuluk İhtisas Sınav Spor Kulübü tarafından düzenlenen Basın Mensupları Salon Okçuluk Turnuvası’na ev sahipliği yaptı. Bireysel ve takım atışları kategorilerinde gerçekleştirilen turnuvaya Kanal A, TRT, Kanal D, CNN Türk, NTV, Kanal B, Arifan Radyo, Anadolu Yayıncılar, Kurt İzi Ajans ve Başkent Gazetesi’nden çalışanlar ve aileleri katıldı. Oldukça çekişmeli geçen turnuvada takımlar sıralamasında gülen taraf Kanal A ekibi oldu. Takımlarda ikinciliği TRT alırken, üçüncü takım ise Kanal B oldu. Kim çizdi beni? osyal paylaşım siteleri günümüzün “karşı durulamaz” gerçeği. Facebook’ta, Twitter’da, Instagram’da yer almayan arkadaşlarımız hâlâ var, yok değil. Ama “var” olarların sayısı “olmayanların” çok çok ötesinde. Şimdilerde çoğumuz Facebook üzerinden sohbet eder, TEKNO günlük DIRDI yaşantımızın Deniz Araboğlu teknodirdir@gmail.com görüntülerini paylaşır olduk. Hatta üzerimize giydiğimiz kıyafetleri dahi bu siteler üzerinden dostlarımızın beğenisine sunuyoruz. Bir de “hit” meselesi var, rekabet konusu olan. Facebook’ta ne kadar çok arkadaşın varsa, S R Twitter’da ne kadar çok takip edenin varsa o kadar makbul. Sosyal sitelere bakıp hep mutlu olmak, gülmek mümkün mü? Elbette değil. Bir de “sanal” üzüntü ve acılarımız var internet ortamında yaşayıp paylaştığımız. Twittercıları en çok üzen takipçi sayısının azalması. Facebook’taki arkadaş sayısının azalması ise tam bir “kabus”. Bir sabah geçiyorsunuz ekranın karşısına, bir de bakıyorsunuz ki bir arkadaş azalmış. Acaba kim bana küstü? Kim beni arkadaşlıktan çıkardı? Bu sıkıntıyı yaşayan, bu soruyu kendisine soran o kadar çok ki. Yeni geliştirilen program bu sorunun yanıtını veriyor artık. Biten dostluğu öğrenmek de aslında “yıkıcı” olabilir, ama en azından kim dost, kim değil bilmekte her şeye rağmen yarar var. “Unfriend Finder” uygulaması hesabınızı an be an takip ediyor ve sizi arkadaşlıktan çıkaran birisi olursa hemen bildiriyor. Google’ın geliştirdiği Chrome tarayıcı üzerine yüklenerek çalıştırılan bu uygulama, profil hesabını kapatan arkadaşlarınız konusunda da haberdar ediyor. Eklenti Chrome’a indirildiği anda, Facebook profili üzerinde beliriveriyor. Unutmadan bir noktayı daha hatırlatmakta yarar var: Facebook aleminde merak edilen konular arasında “Beni kim ziyaret etti” sorusunun yanıtı başı çekiyor aslında. Bu soruya yanıt veren programların geliştirildiği konuşuluyor sıklıkla. Ne var ki , bu bir şehir efsanesi. Ziyaretçilerimizi öğrenebileceğimiz bir program maalesef yok. En azından şimdilik! Akordeon klavye kıllı telefon dünyasında Apple, Samsung, Sony hızla yol A alırken, BlackBerry sanki bir adım geride kaldı gibi. Genel görünüş itibarıyla BlackBerry’nin dikkat çeken farkı klavyesi. Diğer üreticiler dokunmatik ekran üzerine klavye yansıtırken, BlackBerry sabit klavyeden ödün vermiyor. Belki de artık “ödün vermiyordu” demek daha doğru. Çünkü Minik Kuş’un yetiştirdiğine göre; BlackBerry yeni ürününü esnek, katlanabilir, kısacası “akordeon” tipinde bir klavye ile piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Akordeon klavye için patent çalışmaları başladı bile. Akordeon tipli klavye, telefonun alt tarafında açılıp kapanabilir özellikte olacak. Göze geldi Phone göze geldi” gelmesine de, söz konusu olan Türkçedeki deyim anlamıyla “göze gelmek” değil değil bu kez. Birçok uygulaması keyif veren, tansiyon bile ölçen iPhone bu kez göz taraması için kullanılmaya başlandı. Ne diyelim: iPhone’u bundan böyle “EyePhone” (göz telefonu) diye yazsak yeridir. Ne de olsa iki türlüsünün telaffuzu da aynı! Bu yeni kullanım alanını Türkiye’ye “i tanıtan Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hüseyin Yetik oldu. Yaygın olarak kullanılan göz tarama cihazlarının pahalı olmalarına karşın “taşınabilir” olmadıklarını belirten Doç. Dr. Yetik, iPhone yöntemini 1,5 yıldır kullanıyor. İstanbul Üniversitesi Patent Ofisi üzerinden patent girişiminde bulunduklarını belirten Doç. Dr. Yetik, “Cep telefonum ve göz tarama cihazıyla yenidoğan yoğun bakım ünitesine gidip kuvözde çocuğun gözünü görüntüleyip, dışarıda anne ve babasına görüntüleri gösterip durumu anlatabiliyorum. Aile çocuğunun gözünün içindeki bir kanamayı görse yeter. Ailenin hastalığın gerçek boyutunu, ciddiyetini kavraması, tedavi sürecine adaptasyonunu kolaylaştırması ve bizler açısından ciddi bir yükü omuzlarımızdan alması bakımından önemli. Gerçekten böyle bir cihazın göz hekiminin elinde olmasının ne kadar büyük bir rahatlık getirdiğini meslektaşlarımız çok iyi bilir” diyor. Göz tarama cihazının maliyeti ise akıllı telefon hariç 1000 TL. C MY B