24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

15 Ocak 2013 Salı Sayfa kent a3 ANKARA RÜZGÂRI Yetkiner Mayda ymayda@gmail.com Bir garip takipsizlik ALİCAN ULUDAĞ Telefon dolandırıcılığı iddiasında verilen karar tartışma yarattı Ankara’da yaşanan bir “telefon dolandırıcılığı” olayını soruşturan savcılık, tartışma yaratacak gerekçelerle takipsizlik kararı verdi. Gölbaşı Savcılığı, dolandırıcılara 50 bin lirasını kaptıran bir yurttaşın suç duyurusu dosyasını, “Ortada hile yok. Emniyet, bu konuda vatandaşları uyardı. Bu tür olaylar herkesçe biliniyor” diyerek dosyayı 10 günde kapattı. Savcılık, bununla da yetinmeyerek şüphelileri belli olmayan olayda, mağdur yurttaşa hukuk mahkemesinde tazminat davası açmasını önerdi. Gölbaşı’nda yaşayan 84 yaşındaki İ.Ö ve oğlu A.Ö’yü arayan bir kişi, kendisini savcı olarak tanıtıp “PKK’liler para çekiyor, size yardımcı olmak istiyoruz, para gönderin” dedi. Bunun üzerine yaşlı adam ve oğlu, telefondaki kişinin söylediği hesaplara üç seferde toplam 50 bin lira yatırdı. Bir süre sonra dolandırıldıklarını anlayan vatandaş, durumu Gölbaşı Emniyeti’ne bildirdi. Zanlılar bu arada paranın 30 bin lirasını çekerken, kalan 20 bin TL’lik kısmı ise Adana PTT Şubesi’nde bloke edildi. Dosya, Gölbaşı Savcısı Selahattin Çataklı’ya gitti. Dosyayı inceleyen savcı Çataklı, soruşturmaya 10 gün sonra takipsizlik kararı verdi. Kararda, şöyle denildi: “Somut olayda şüphelinin soyut yalanı hile boyutuna ulaşmadı, müştekiyi yanıltacak nitelikte olmadığı gibi denetleme olanağını da ortadan kaldıracak mahiyette bulunmadı. Nitekim müşteki, kendisine sarf edilen sözlerin yalandan ibaret olduğunu kısa bir süre sonra içerisinde öğrendi. Kaldı ki teknoloji çağında bu tarz dolandırıcılık olaylarının yaşandığı gerek görsel, gerek yazılı medyada ve internette sürekli yansıtılmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından tüm telefon numaralarına mesaj çekilerek bu tür olaylara karşı insanlar uyarılmaktadır. Bu tür olaylar herkesçe bi linmektedir. Dolandırıcılık suçunun oluşması için karşı tarafın eylemi gerekli olan hile ve desise (aldatma) boyutuna ulaşmadığı anlaşıldığından, olay hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi.” Dolandırıcılık suçunun kanuni unsurlarının oluşmadığı savunulan kararda, mağdur yurttaşa da “Kişi bu eylemden dolayı var ise uğradığı zararı nedeni ile hukuk mahkemesinde tazminat davası açmak serbestisi bulunmaktadır” önerisinde bulunuldu. Mağdur yurttaş, karara Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz etti. Yiğiner’e klavuz, Cavcav’a transfer öneriyorum nkaragücü’nde Mehmet Yiğiner ani gelişen A2009 bir süreç sonrası başkanlığa seçildi. yılının Ağustos ayı içinde oluşturulan ve Ankaragücü’nü şampiyonluğa taşıyacağı iddia edilen “Güçbirliği” yönetimi için güçbirliğinin mimarları Melih Gökçek ve Cemal Aydın’ı kastederek “İki cambaz bir ipte oynamaz” demiştim. Öyle de oldu ve Ankaragücü neredeyse kapanma noktasına geldi. Şimdi ise “Güçbirliği” sürecindeki kadar olmasa da hayli iddialı bir yönetim başa geldi. Kongreye katılan 480 üyenin tamamının oyunu almayı başardılar. Kendilerine başarı dilemek zorundayız. Başarılı olmalarını da gönülden diliyor ve Ankaragücü’nü zor durumdan kurtarmalarını umuyoruz. Kongre öncesinde konuşuldu, iddialı laflar edildi… Kongrede Cemal Aydın’ın onursal başkanlığının alınması bile Cemal Aydın karşıtları için Mehmet Yiğiner’e büyük sempati yaratmaya yetti de arttı bile… Ancak yılların verdiği tecrübe iddialı konuşmalara hep temkinli yaklaşmamız gerektiğini öğretti bize… Şimdi de öyle davranacağız. Verilen sözlerin takipçisi olacağız… Yapılanlara bakacağız. Yiğiner kongre öncesi önemli sözler verdi. Örneğin taraftara bedava bilet verilmemesi… Ankaragücü adına alınacak en önemli kararlardan biri olacak. Bugüne kadar birçok başkan bu konuda söz vermesine rağmen başarılı olamadı. Öyle ki sabah başkanın verdiği bileti akşam başkana satmaya kalkanlar bile oldu Ankaragücü’nde… Yiğiner’in önünde en önemli engel hiç kuşku yok ki transfer yasağı… Transfer yasağını aşmak da sorunların bitmesi anlamına gelmiyor… Takıma katkı yapacak transferler de gerek… Şuna da dikkat edilmeli… 1.5 yıldır karın tokluğuna futbol oynayan gençlerin motivasyonunu bozmayacak transfer yapılmasına dikkat edilmeli. Bunlar ilk planda yapılması gerekenler… Sonrası da dikenli yol… Kulüp yeniden dizayn edilecek. Borçlar yavaş yavaş da olsa eritilecek. Mehmet Yiğiner ve ekibine “Kolay gelsin” diyor, kılavuzlarını iyi seçmelerini öneriyorum. Cavcav ve transfer Herkes yıllardır İlhan Cavcav’ı transferi iyi yaptığını söyler... Ancak son yıllarda bu durum değişti. Kurt başkan da itiraf ediyor: “Eskiden alacağım futbolcuyu kendim izlerdim ve 12’den vururdum. Ama artık sağlık sorunlarım var. Alacağım futbolcuları izleyemiyorum” diyor. Bu durumda ne mi oluyor? Gençlerbirliği’ne gelen ve giden futbolcuların çetelesini tutmak da zorlaşıyor. Gençlerbirliği sezon başında transfere tamı tamına 20 milyon lira harcadı. Devre arasında ise 4 futbolcu daha alındı. Hâlâ da transfer dedikoduları ortalıkta geziyor. Bir önceki sezon transferde 5 milyon lira harcanarak oluşturulan takım daha başarılı idi. Tanrı uzun ömür versin ama İlhan Cavcav’ın bırakma zamanı gelmedi mi? Külliye içinde imam hatip SİNAN TARTANOĞLU ‘Ben Ankara’ dayanışma grubu eyleme hazırlanıyor ‘AkSaray’a mühür vurulacak Öncülüğünü Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin yaptığı Ben Ankara: Başkent Dayanışması, Atatürk Orman Çiftliği’nin (AOÇ) yok edilmesini protesto edecek. Sanatçılar, bilim adamları ve birçok sivil toplum örgütü tarafından oluşturulan Ben Ankara, 18 Ocak Cuma günü yapacağı eylemde AOÇ içerisinde yürütülen Başbakanlık yeni hizmet binasının inşaat çalışmalarının durdurulmasını isteyerek, AOÇ’yi mühürleyecek. Orman Genel Müdürlüğü önünde buluşacak olan grup, Ankaralıları eyleme çağrıyor. Yapılan çağrıda “AKSaray kaçak göçek yükseliyor” denildi. AOÇ’deki katliamı Cumurbaşkanı’nın seyrettiği, açılandavalara Başbakanlık’ın müdahil olduğuna dikkat çekilen çağrıda, “Bakanlar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, bu katliama ortak oluyor. İmzalar toplanıyor, tepkiler dile getiriliyor, kurumlar kapı duvar…” ifadeleri kullanıldı. Daha çok internet üzerinden örgütlenen Ben Ankara Başkent Dayanışması grubu, yaptığı protesto çağrısında şunları belirtti: “Atatürk Orman Çiftliği her dönem talan yaşadı ama son yıllarda toprak bütünlüğü parçalanarak, Başbakanlık hizmet binası (AkSaray), TBMM Kongre Merkezi, Disneyland, Çiftlik Kavşağı gibi düzenlemelerle, AOÇ’ye, kalbimize bir hançer saplandı. Başkentin tam orta yerinde, hukuksuzluk ve vicdansızlık yaşanıyor. Madem ki kurumlar görevlerini yerine getirmiyorlar, o za Batıkent’teki Kardelen İlköğretim Okulu velilerinin okullarında imam hatip ortaokulu açılmasını istememesi, semte imam hatip yapılması inadını dindirmedi. Batıkent’e “tatbikat amaçlı din tesisinden, spor ve kültür tesislerine, kütüphanesinden konferans salonuna ve öğrenci yurtlarına” kadar çok sayıda tesisin bir arada olacağı “külliye” gibi bir imam hatip okulu kuruluyor. Okulun yapımına ilişkin plan değişiklikleri tamamlandı. İmam hatip liselerinin orta bölümlerinin yeniden açılmasına izin veren 4+4+4 sistemi, mevcut ilköğretim okullarında imam hatip ortaokullarına yer açılmasını gündeme getirmiş, Batıkent Kardelen İlköğeretim Okulu velileri, okulların açılmasına kısa bür süre kala alınan imam hatip okulu kararına isyan etmişti. Velilerin günler süren eylemlerinin ardından, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü geri adım atmış, Batıkent İmam Hatip Ortaokulu, aynı semtte bir villaya taşınmıştı. Ancak Anakent Belediye Meclisi’nde 14 Aralık 2012 tarihinde yapılan plan değişikliğiyle Batıkent’te, içerisinde bir imam hatip lisesinin de olacağı külliye kurulması kararlaştırıldı. Kuzey Batıkent olarak bilinen 800 hektarlık bölgede yaklaşık 60 bin kişi yaşıyor. Bölgede 36 adet eğitim alanı 12 adet dini tesis alanı bulunuyor. Bu 36 eğitim alanının bir tanesinin üzerinde Celal Yardımcı Lisesi, bir tane ilköğretim okulu, bir tane de özel okul Samanyolu Koleji eğitim öğretim hizmeti veriyor. Bölgedeki kreş, ilkokul ihtiyacı ise çok yoğun olmasına karşın henüz karşılanamıyor. 12 adet dini tesis alanından 5 tanesi üzerinde de cami yer alıyor. Eğitim alanlarının üzerinde öncelikle ilköğretim okulu yapılması gerekirken, belediye meclisinin aldığı plan değişikliği kararı ile bünyesinde cami ve diğer tesislerin bulunacağı bir imam hatip okulunun yapılmasının önü açıldı. Batıkent Turgut Özal Mahallesi’nde kurulacak imam hatip okulunda “öğrenci yurtlarının” yanı sıra, “açık ve kapalı spor tesisleri, kültürel tesisler, yemekhaneler, kütüphane ve toplantı konferans salonu” da kurulacak. man bu kaçak inşaatı kamu vicdanı adına mühürlemek bize düşer.” İmzalar 37 bine dayandı! AOÇ’de süren inşaatların durdurulmasına yönelik Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gönderilen mektubu imzalayanların sayısı 36 bin 54’e ulaştı. Ayrıca, gönderilen mektubu okuyanların sayısı da 707 bin 21 olurken mektupta, “Halka emanet edilmiş bu denli önem taşıyan Atatürk Orman Çiftliği ‘kültürel peyzaj’ alanı olarak sadece Ankara için değil ülke ve dünya mirası açısından önemlidir. Bu değer, emekle büyütülmüş, ormanla temiz hava koridoru oluşturmuş, nefes almamıza olanak sağlamıştır. Ülkenin Cumhurbaşkanı olarak sesimizi duymanızı ve Atatürk Orman Çiftliği’ne sahip çıkmanızı bekliyoruz” denildi. Devrim Yasaları mitingi Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, 3 Mart’ta düzenlenecek Devrim Yasaları mitingine hazırlık amacıyla bir toplantı yapacak. Derneğin Ankara şubesinin bugün saat 18.00’de düzenlenecek toplantısının gündemini 3 Mart’ta Devrim Yasaları’nın ilan edilişinin yıldönümünde Ankara’da düzenlenecek miting oluşturacak. Konur II Sokak’taki dernek salonunda halka açık yapılacak toplantıda ayrıca, 17 Nisan Köy Enstitüleri Kuruluş Haftası için anma hazırlıkları da yapılacak. Aynı gün “Sabahattin Eyüboğlu ve Köy Enstitüleri” başlıklı bir söyleşi de gerçekleştirilecek. Ali Başkaraağaç’tan kütüphane sözü CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkaraağaç’la birlikte, Ankara’da sınavsız öğrenci alan 156 meslek lisesi arasında birinci olan Ayaş Naime Ali Karataş (ANAK) Çok Programlı Lisesi’ni ziyaret etti. Bilgehan ve Başkaraağaç, Vehbi Koç Vakfı’yla okula tam teşekküllü bir kütüphane kurulması sözü verdi. ANAK Çok Programlı lisesinin Ayaş’ın en köklü okullarından olduğunu söyleyen Başkaraağaç, eğitimdeki hizmetlerin siyaset üstü olması gerektiğine dikkat çekti. Başkaraağaç, liseye verdikleri desteğin, başarılarla karşılık bulduğunu belirterek, “Eğitim görmeyen bireyler Cumhuriyetine ,vatanına sahip çıkamaz. Ülkemizin ve ilçemizin kalkınması için eğitime yatırım yapmalıyız” diye konuştu. Başkaraağaç ve Bilgehan, okul müdürü Ayhan Önal’a Vehbi Koç Vakfı aracılığıyla liseye tam teşekküllü bir kütüphane kurulması için söz verdi. Ankara ikincisi Okulun özellikle son üç yılda elde ettiği coğrafya başarısı genel liselerin ve çok programlı liselerin önüne geçti. Okul, Ankara’daki sınavsız öğrenci alan 156 meslek lisesi içerisinde birinci olarak birçok genel lisenin önünde yer aldı. İlçe dışından 22 farklı belde ve ilçeden öğrencisi olan okul, Toplam Kalite Yönetimi çalışmalarında ilçe birincisi ve bin 700 okul arasından Ankara ikincisi oldu. “ATATÜRK CUMHURİYETİ BİR DEVRİMDİR” PROF. DR. BOZKURT GÜVENÇ DÜZENLEYEN SOSYAL DEMOKRASİ DERNEĞİ 16 OCAK 2013 ÇARŞAMBA SAAT 19.00 AHMET RASİM SK. NO:14 ÇANKAYA T: 442 30 50 18 OCAK 2013 CUMA SAAT 18.30 “AİLE İÇİ SORUNLARA YAKLAŞIM” TÜLİN KUŞGÖZOĞLU (SOSYAL HİZMET UZMANI) DÜZENLEYEN: ANKARA PSİKODRAMA DERNEĞİ 19 OCAK 2013 CUMARTESİ SAAT 10.30 TİYATRO PEMBE KURBAĞA “ORMANIN KRALI” SAAT 14.00 “ADALETİ BİRLİKTE ARIYORUZ” DÜZENLEYEN: ANKARA CUMOK SAAT 16.00 TAŞ PLAK DİNLETİSİ “ MEMLEKET TÜRKÜLERİ 2” DÜZENLEYEN: SÜLEYMAN DURDAĞ www.radyomuzesi.org C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle