13 Haziran 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2012 ÇARŞAMBA A2 NEREDE NE VAR SERGİ ¦ Marek Brzozowski resim 26 Mart’a dek Doku Sanat Galerisi’nde. (439 78 80) ¦ Daver Darende resim 28 Mart’a dek Medya Sanat Galerisi’nde. (428 39 55) ¦ Manoucher Kouchak Pour/Çeşmi Hüner resim 30 Mart’a dek IC Sanat Galerisi’nde. (417 82 64) ¦ Azimet Karaman seramik ve heykel 30 Mart’a dek Krişna Sanat Galerisi’nde. (418 02 55) ¦ Aynur Ocak resim 30 Mart’a dek Ankara Sanayi Odası Kültür Merkezi’nde. (417 12 00) ¦ Valerio Adami resim 31 Mart’a dek Galeri Nev’de. (437 93 90) ¦ Zahit Büyükişliyen resim 31 Mart’a değin Helikon Sanat Galerisi’nde. (441 78 01) ¦ Ülkü Günay&Lütfü Günay/Ata’ya ve Çanakkale Şehitlerine Saygı resim 5 Nisan’a dek Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde. (442 30 50) ANKARA Ankara’da Çek Rusalka Operası ilk defa sahnelendi. Hem de Türkçe olarak... Kültür Sanat Deniz kızının Türkçe çığlığı SELDA GÜNEYSU GÖRÜNÜM A. Celal B NZET [email protected] TİYATRO ¦ Ankara Devlet Tiyatrosu’nda, Akün Sahnesi’nde “Nâzım Hikmet’in İnsan Manzaralarından On Bir Tablo”, Altındağ Tiyatrosu’nda “Kafes Arkasında”, Çayyolu Cüneyt Gökçer Sahnesi’nde “Kerbela”, Küçük Tiyatro’da “Sönmüş Yıldızlar”, İrfan Şahinbaş Atölye Sahnesi’nde “Orkestra”, Şinasi Sahnesi’nde “Soğuk Bir Berlin Gecesi” adlı oyunlar saat 20.00’de sahnelenecek. Oda Tiyatrosu’ndaki “Yosunlar” adlı oyun ise saat 18.30’da, Küçük Tiyatro’daki “Keloğlan Keleşoğlan” adlı çocuk oyunu ile Çayyolu Cüneyt Gökçer Sahnesi’ndeki “Benim Tatlı Meleğim” adlı çocuk oyunu saat 11.00’de izleyicilerin beğenisine sunulacak. ( 310 19 45) ¦ Ankara Sanat Tiyatrosu’nda, “Zübük” adlı oyun bugün saat 20.00’de. (417 76 76) ¦ Mavi Sahne’de, “Mutfak Cadıları” adlı oyunun prömiyeri gerçekleştirilecek. (241 02 33) ¦ Ertan Gösteri Merkezi’nde, “Sihirli Kılıç” adlı müzikli, danslı çocuk oyunu bugün saat 10.30’da ve 14.00’te sahnelenecek. (212 32 31) Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin (DOB) yeni yapımı “Rusalka”yı izlemek üzere cumartesi günü akşamı Opera Sahnesi’ne gittim. Çek besteci Antonín Dvorák’ın bildik deniz kızı masalından opera için bestelediği “Rusalka”, ilk kez 31 Mart 1901 tarihinde Prag’da sahnelenmiş. Türkiye’de ise ilk defa Antalya Devlet Opera ve Balesi’nce, ancak 111 yıl sonra, 16 Ocak 2012’de sahneye taşındı. “Gecikmenin” nedenini eserde rol alan sanatçılara sordum: “Eser çok zor bir eser. Aslında Dvorák’ın tüm eserleri zordur. Bilindiği gibi Dvorák, daha çok orkestralar için eser besteleyen bir besteci. İnanın bir opera eseri bestelediğini biz bile bilmiyorduk” diye yanıt verdiler. Salon hınca hınç doluydu. “Rusalka” rolünde Esin Talınlı, “Prens” rolünde ise Aykut Çınar vardı. Eserin rejisi Aytaç Manizade’ye ait. Librettosu (eser metni) ise Mariano Rivas’a... Manizade, eserde, sahne üzerinde “sıra dışı” diye adlandırılan tekniklere yer ver OPERA ¦ Opera Sahnesi’nde, “Rusalka” adlı opera bugün saat 20.00’de izlenebilecek. (324 68 01) miş. Örneğin öyle sahneler var ki izleyici “Rusalka” ile birlikte denizin mavi sularının altında hissediyor kendini. Ayrıca “Rusalka”nın eserde dolunay üzerine söylediği arya ise gerçekten çok etkileyici. Talınlı bu aryadan sonra izleyiciden de hayli alkış aldı. Ben eserin Antalya’da olduğu gibi Ankara’da da Çek dilinde sahneleneceğini düşünüyordum. Lakin eser, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nün “opera eserlerini daha fazla izleyici ile buluşturmak” amacıyla başlattığı proje nedeniyle Türkçe sahnelendi. Bana göre Türkçe librettonun eserin bestesine uyum sağlamadı, hatta kimi zaman “izleyiciyi rahatsız etti.” Eserde rol alan sanatçılar beste ile librettonun uyum sağlaması için kimi sözleri değiştirdiklerini anlattılar, ancak yine de aynı tadı vermediğini belirtmek gerek. Üstelik eser her ne kadar Türkçe sahnelense de kimi sözler anlaşılmıyordu, izleyici eseri anlamak için üst yazıyı okumak zorunda kalıyordu. O zaman da izleyici “Ne dendiği anlaşılmadığı için eseri Türkçe sahnelemenin ne anlamı var?” diye düşünüyor. 18 Mart’ı Anımsamak oğun yaşanan kış mevsiminden bahara geçişin izY leri göründü gibi. Kirli gri gökyüzü yerini aydınlık maviye bırakıyor artık. O iç karartıcı hava ve aksaklıklar günlük yaşamımızda kendini duyumsatır oldu. Umulur ki, kış havasının uyumlu rengi koyular kaybolup, renk renk görünümlü giysileri üzerinde insanlarla dolar sokaklar. Önceki günlerin zaman aralığında kent içi ulaşıma olumsuz yansıyan koşullar nedeniyle kimi galerilerdeki açılışlar bile az sayıda izleyiciyle gerçekleşmişti. Bunda, galeri ya da sanatçının bir kabahati yoktu doğallıkla. Kışın olumsuzluğu, zaten çoğumuzun pek istekli görünmediği sanatsal etkinliklerden uzağa düşürdü bizleri. Ama her şeye karşın sergiler açılıp kapanıyor. O, her sanatçının ayrı bir dokunuşla gerçekleştirdiği yapıtları duvarlarda izleyicisini beklemede. Bu arada zaman zaman değindiğimiz olumsuzluklara karşın yeni galerilerin açıldığını duymak, sanat adına sevindirici birer gelişme. Genç sanatçılarla değişik seçkilerden toplanmış yapıtların görücüye çıkmasını, içine itilmeye çalışıldığımız küflü ve karanlık ortamda aydınlık birer ışık kaynağı saymamak doğru olmaz. Sözgelimi, uluslaşma adına olan her şeyin yok sayılmaya, Atatürk’ün adının çıkarılmaya çalışıldığı şu dönemde Cumhuriyet Kültür Merkezi’ndeki sergiye uğramak doğru değil mi? “Ata’ya ve Çanakkale Şehitlerine Saygı” başlığını taşıyan resimleri izlerken, saldırgan güçlere karşı canlarıyla savaşanların yaptıklarını bir görsel anımsama notları anlamında değerlendirmek gerekir yapıtları. Lütfü Günay’la eşi Ülkü Yalım Günay’ın ortaklaşa açtıkları sergi tam da haftasına denk düştüğü için daha bir anlamlı. Gerçeği bilmemize karşın, birilerinin “iyi saatte” olanların üfürükleriyle kazanıldığını öne sürdüğü safsatalarına inat, nice ölümlerle vatanın kurtulduğunu/kurulduğunu bir kez daha anımsama için bu sergi iyi bir fırsat. Böylelikle, savaş gibi kırıma, yok etmeye dayalı bir eylemden çıkarılan sanatsal düzenlemelere tanıklık etmiş olacağız. Geçmişte ve günümüzde çıkarılmış tüm savaşların mantığı yok etmektir. Kendi gibi düşünmeyeni, kendine itaat etmeyeni ve yayılma politikalarının maşası olanların anlayışı kavga olmuştur hep. Bir de yayılmacılara karşı direnişin simgesi savaşlar vardır. 18 Mart, işte bu haklılığın adını taşır. Sanatçı, içinde taşıdığı yaratma dürtüsüyle örtüşmeyen yok etmeye dayalı, söz konusu eyleme karşı duruşun temsilcisidir daima. Bu yönüyle baktığımızda sanat tarihi, karşı duruşların simgesi olmuş çok sayıda sanat yapıtını içinde barındırır. İçte ve dışta, her dönemde ve toplumda bu tavır benzerlik gösterir. Yok edilmeye çalışılan bağımsızlık düşüncesini yeniden harekete geçirmenin, karşı duruşu canlandırmanın bir aracı olarak sanatla buluşmanın mevsimi yoktur. Deniz kızı Rusalka’nın konusu Ölümsüz deniz kızı Rusalka, prense aşık oluyor. Ancak prens onu denizde göremediği için büyücü Jezibaba’dan yardım istiyor. Jezibaba da Rusalka’yı tek bir şartla, “eğer prens tarafından aldatıldığı takdirde onun tek bir öpücüğünün prensi öldüreceğini bilmesi şartıyla”, insan şekline dönüştürüyor. Tabii Jezibaba, prensi de oyunlarıyla kandırıyor ve prens Rusalka’yı çok sevse de aldatıyor. Sonunda da Prens, Rusalka’nın tek bir öpücüğü ile ölüyor. Rusalka, 21 Mart’ta ve 2 Nisan’da yeniden izleyici ile buluşacak. Cumhuriyet, Ata’yı ve Çanakkale şehitlerini Günay’ların resim sergisiyle anıyor... Çanakkale Sergisi CKM’de ODTÜ’de Küba Gecesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) José Martí Küba Dostluk Derneği bu akşam ODTÜ Mezunları Derneği Vişnelik Tesisi’nde saat 20.00’de canlı Küba müzikleri eşliğinde yemekli bir Küba Gecesi organize ediyor. Küba Ankara Büyükelçisi Jorge Quesada Concepción’ın katılımıyla gerçekleştirilecek gecede Robinson Perez Fernandez yönetiminde tamamı Kübalı müzisyenlerden oluşan Latin Cuba’nın canlı performansının yanı sıra, ODTÜ Eşli Danslar Topluluğu’nun dans gösterisi ve “Küba’dan İnsan Manzaraları” başlıklı sinevizyon gösterimi olacak. Derneğin düzenlediği gece sadece kulaklar ve gözlere değil, damaklara da hitap edecek. Gecede sabit menü şeklinde muhteşem bir Küba yemekleri ziyafeti verilecek. Davetiyeler 0505 599 5169 nolu telefon veya [email protected] adresi aracılığıyla edinilebilecek. Davetiye ücreti 2 Kadeh Yerli İçki + Mojito/Cuba Libre ikramı dahil 55 TL. Menüde muhammara, beyaz peynir, tarator, yaprak sarma, Arnavut ciğeri, ezme, turşu, kaşar peynirinden oluşan meze tabağı, avakado, kırmızı soğan, renkli yeşillikler, ızgara patlıcandan oluşan meşhur Küba salatası “De Ensalada Cubana” Küba usulü dana biftek “Costillitas”, siyah fasulyeli pilav “Moros y Cristianos” ve yüzen ada tatlısı “De Islas Flotantes” yer alıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)Ressamlar Ülkü Günay ve Lütfü Günay’ın “Ata’ya ve Çanakkale Şehitlerine Saygı” adını verdikleri resim sergisi Cumhuriyet Ankara Temsilciliği’ndeki Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde (CKM) açıldı. Serginin açılışında ressam Ülkü Günay, Lütfü Günay’ın mektubundan serginin sürecini sanatseverlerle şöyle paylaştı: “Ben Çanakkale Kilitbahir doğumluyum. Tüm çocukluğum, gençliğim doğduğum topraklarda geçti. O toprakların iklimi, boğazın mavisi ve zeytinin yeşili sanatçı kimliğimin oluşumunda etkili oldu. Ancak hamurumu yoğuran başka bir yönü daha vardı bu toprakların... Dünyada başka bir benzeri olmayan ve emperyalizme karşı kazanılmış en büyük zaferle sonuçlanan, Kurtuluş Savaşımızın ilk adımı sayılacak onurlu bir direnişin, Çanakkale Savaşı’nın yaşandığı yerdir. Orada, bu özverili savaşta bir komutan olarak yıldız gibi parlayan Mustafa Kemal’in ruhu, her adımda ya nımdaydı. O, insanüstü çabayla ülkemizi savunan insanlara borcum vardı benim ve bu borcu ödemeliydim. Yıllarca bu duygu beni izledi durdu. Sonunda eşimle karar verdik, oturup kitapları yeniden okuduk. Yeniden yeniden gezdik savaş alanlarını ve sonra heyecanımızı yansıtacak değişik bir teknik aradık. Çok uzun bir hazırlık evresinin ardından oturup bu resimleri yaptık. Çanakkale Valiliği, 1994 yılı 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları kapsamında, Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde sergiledi bu koleksiyonu. Çok ilgi ve beğeni aldı. Boğaz Komutanlığı hepsini istedi ancak biz veremedik. ... Bu koleksiyonun 6. sergilenişi. Bu kez mekân Cumhuriyet gazetesi. Yani, yurdunu, ulusunu canından çok seven, onların tam bağımsızlığını her şeyin üstünde tutan Atatürkçülerin buluşma noktası... Bizler bundan onur duyuyoruz. Umarız bu resimleri sizler de beğenir, çılgın Türklerin serüvenini bir kez daha anımsar yaşarsınız. Tüm şehitlerimize ve Ata’mıza sonsuz saygılarımızla.” Sergi, 5 Nisan’a değin görülebilecek. OTİZM? ?” “Ne İLGİ’si var demeyin ERKEN MÜDAHALE HER ŞEYİ DEĞİŞTİREBİLİR!!! İLGİ OTİZM DERNEĞİ 0312 436 35 43 : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 21 Mart 2012 Çarşamba Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon Yazışma Adresi Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu,Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : [email protected] : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın Yayımlayan C M Y B C M Y B : Murat KIŞLALI : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle