Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 2012 SALI A2 ANKARA Cemil Eren’in sergisi Ankara Sanayi Odası’nda bugün açılıyor Kültür Sanat Beyaz üstüne beyaz SELDA GÜNEYSU YANSIMALAR Şefik KAHRAMANKAPTAN [email protected] Beyaz bir tuvalin üzerine beyaz kullanılarak resim yapılır mı? Ressam Cemil Eren’e göre “evet.” Eren, beyaz tuvalin üzerine beyazın tonlarını kullanarak resim yapan bir ressam. Çünkü ona göre beyaz, “özgürlük, mutluluk, sonsuzluk” demek. Eren’in beyazın türlü tonlarını kullandığı eserlerinden oluşan yeni sergisi bugün Ankara Sanayi Odası (ASO) Kültür Merkezi’nde açılıyor. 26 Şubat’a değin görülebilecek. 1927 yılında Merzifon’da dünyaya gelen sanatçı, resim yapmaya henüz ilkokuldayken başladı. 1948 yılında iki eseri Devlet Resim Heykel sergisinde sergilendi. Sanatçının yaşamını en çok etkileyen olay ise 1939 yılında Erzincan’da meydana gelen deprem oldu. Eren, 1952 yılında Devlet Tiyatroları’nda dekoratör yardımcısı olarak da görev yaptı. 1953 yılında da Anıtkabir’in tavan fresklerini yaptı. Bu yüzden sanatçı “beyazın ressamı” kadar “Cumhuriyet ressamı” unvanına da sahip. İlk kişisel sergisini 1957 yılında Ankara’da açtı. Zaman içinde eserleri ABD, Polonya, Almanya, Fransa ve İspanya gibi ülkelerde de sergilendi. Bugün Çayyolu’ndaki atölyesinde çalış Ayşe, Burcu, Pervin, Dikkat! nkara Operası’nda başarılı bir ilk sahneleme yapan MoA zart’ın “Don Giovanni” operasına gidecek kadın izleyiciler, Leporello’nun ünlü aryasında, yansıtılan “liste”ye dikkatle baksınlar, onca İtalyan, Alman, İspanyol arasında adları var mı? Seçebildiklerimden bazılarını örnek olsun diye başlığa aldım ama sığmaz diye Zeynep’le Makbule’yi koymadım! Orada Türk adları ne mi arıyor? Öykü kimilerinin sandığı gibi sadece bir İspanyol halk söylencesi değildir. Librettist Lorenzo da Ponte, öyküyü Mozart için işlerken, uluslararası çapkın Casanova’nın birinci ağızdan dinlediği serüvenlerinden yararlanmıştır. Casanova, Venedik donanmasına yazıldığında İstanbul’a da gelmiştir. Özgün librettoda “Turchia” bu nedenle yer almaktadır. Rejisör Yekta Kara da, herhalde bu fırsatı kaçırmayıp, Türk kadın adlarını da “liste”ye alıvermiş olmalıdır. Aslında Don Giovanni şanslı, çünkü son 20 yıl içinde, ikinci kez “iyi bir yapım” olarak Ankaralı izleyicinin karşısına çıkıyor. 1992’de Yücel Erten’in rejisiyle dinamik, izleyiciyle yoğun iletişim kuran bir yapım izlemiştik. Bu kez Yekta Kara’nın mekân ve zaman kavramlarını görmezden gelerek kolaylaştırdığı sahne üstü, dinleyiciyi etkileyen ama bazen de yabancılaştırıp, ayrıntıları ön plana çıkartıp dikkatini dağıtan ögelerle süslü. Örneğin üç erkek dansçıyla kurgulanmış “ölüm melekleri”, tıpkı Kara’nın Machbet’indeki cadılardan üçü gibi, sahnede ölüm temasının yer aldığı her yerde sürekli devinim halinde. Bu düşünce, biraz daha ölçülü kullanılmış olsaydı daha etkili olabilirdi sanki... Yapıt özünde nasıl hem komedi, hem trajedi ögelerini içeriyorsa, sahne tasarımında da benzeri bir durum söz konusu. Eski görünümlü evbalkon sahneleri, buna karşın modern bir kentin silueti ve kafe tipi masasandalyeler gibi... Christian Floeren’in tasarımındaki çelişkilerle, Şanda Zıpçı’nın giysilerindekiler birbirini tamamlayarak “ortaya karışık” eklektik yaklaşımı bütünlüyor. Fuat Gök’ün ışığının da katkısıyla, Don Giovanni’nin, intikamını alan heykel tarafından yeryüzünün derinliklerine götürülüşünü betimleyen final sahnesi etkileyici... Don Giovanni’de, dünyanın her sahnesinde söyleyecek kapasiteye sahip bariton Eralp Kıyıcı çok başarılı. Donna Anna’da deneyimli soprano Feryal Türkoğlu, yer yer “forte/ fazlaca yüksek” söylerken, Donna Elvira’da Esin Talınlı, Leporello’da bas Sabri Karabudak, Il Commandatore’de bas Mithat Karakelle dengeyi tutturuyorlar. Don Ottavio’da tenor Ayhan Uştuk, özellikle “piano / hafif” kısımları özenle söyleyerek kendine özgü ses rengiyle başarılı oldu. Ama yapımın genç yıldızları, Zerlina’da soprano Görkem Ezgi Yıldırım’la Masetto’da basbariton Cem Beran Sertkaya’ydı. Winfried Müller yönetimindeki orkestra uvertürde tutuktu, sonra sahne devinimiyle birlikte müzik yerine oturdu. Alessandro Cedrone’nin hazırladığı koro da, yapımın iyi çıkmasında katkı sahibiydi. Bu yapımı görmenizi öneririm. malarını sürdüren sanatçının Zeynep ve Barış isimli iki çocuğu var. Çocukları da babaları gibi resime ve sanata tutkun. Zeynep Eren hem resim, hem de heykel yapıyor. Onun heykellerinin konusunu da Anadolu kadınları oluşturuyor. Barış Eren de resim yapmasının yanı sıra bir tiyatrocu. Oyun yazıyor, yönetiyor, oynuyor. Ankara Devlet Tiyatrosu’nda geçen sezondan bu yana sahnelenen “Soğuk Bir Berlin Gecesi” adlı oyun, Barış Eren’in imzasını taşıyor. BUGÜN NEREDE, NE VAR? Sergi ¦ Osman Akbay&Mustafa Cinel&Mustafa Hikmet Malkoç karma resim 9 Şubat’a dek Fırça Sanat Galerisi’nde. (438 60 08) ¦ Malik Bulut/Yüzleşme resim 11 Şubat’a dek Armoni Sanat Galerisi’nde. (440 43 24) ¦ Osman Kerkütlü resim 18 Şubat’a dek Galeri Nev’de. (437 93 90) Ercan Gülen resim 18 Şubat’a dek Gözde Sanat Galerisi’nde. (442 11 31) Tiyatro ¦ Ankara Devlet Tiyatrosu’nda, Akün Sahnesi’nde “Rab Şeytana Dedi ki”, Altındağ Tiyatrosu’nda “Kafes Arkasında”, Büyük Tiyatro’da “Kerbela”, Cüneyt Gökçer Sahnesi’nde “Kantocu”, Küçük Tiyatro’da “Figaro”, Stüdyo Sahne’de “Üç Yönetmen Üç Oyun”, Şinasi Sahnesi’nde “Elma Hırsızları” adlı oyun saat 20.00’de, Oda Tiyatrosu’nda “Hüzzam” saat 18.30’da sahnelenecek. (310 19 45) Opera Bale ¦ Operet Sahnesi’nde, “Şarkılarla Yaşamak” adlı müzikli oyun, bugün saat 20.00’de izleyici ile buluşacak. (310 78 33) Konser ¦ If Performance Hall’de, İlk albümlerini evde kaydeden pop müzik grubu Farfara’nın vereceği konser bugün saat 22.00’de. (418 95 06) Operacı Arıkan’dan resim sergisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Opera sanatçısı Suat Arıkan aynı zamanda ressam. Bugüne değin pek çok sergi açtı. Sanatçının Ziraat Bankası Mithatpaşa Sanat Galerisi’ndeki son sergisi “Müziğin Çizgisi, Çizginin Rengi” başlığını taşıyor. Sergide, karışık tekniklerle yapılmış 85 resim yer alıyor. Suat Arıkan, Ankara Devlet Konservatuvarı Şan Bölümü’nden 1981 yılında Cemil Sökmen’in sınıfından “pek iyi” dereceyle mezun oldu. Aynı yıl İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde (İDOB) solist sanatçı olarak göArıkan’ın ressamlığını “Resmindeki dışavuruş tekniği her gün büyük değişim gösterse de resminin içinde, müziğin lirizmi vardır. Rossini, Donizetti, Bellini’nin melodileri vardır. Bugün kendisini resim ve müzikten ikmale bırakan öğretmenlerini minnetle anıyor. Çünkü; onlar olmasaydı, yaşamda kendini renk ve seslerle ifade etme yönündeki tutkusu bu denli güçlü olmayacaktı.” diye yorumluyor. Sanatçının sergisi 10 Şubat’a değin görülebilir. reve başladı. Yurtiçi ve yurtışında birçok konser ve opera temsilleri gerçekleştiren sanatçıya İtalya tarafından “şövalyelik” unvanı da verildi. Resim eleştirmeni Mehmet Ergüven, : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 7 Şubat 2012 Salı Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Murat KIŞLALI : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi Bürosu, Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : [email protected] Yayımlayan Basıldığı Yer Dağıtım : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ : DPC Doğan Medya Tesisleri : YAYSAT Yerel ve süreli yayın C M Y B C M Y B