22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

“ KİTAP OKUDUĞUNUZU BİLİYORUZ “ İNDİRİMLİ* 8. YIL SAYI: 420 (Cumhuriyet’in ücretsiz ekidir.) %30 27 ŞUBAT 2012 PAZARTESİ *Ankara’daki İndirimli Satış Noktamız: Ahmet Rasim Sokak No: 14 Çankaya Telefon: 0 312 442 30 50 CHP, Anakent ihalelerindeki ‘yolsuzluk belgeleri’yle ilgili dosyayı savcılığa verecek Yolsuzluk davası MUSTAFA ÇAKIR Sokaklara geri döndü SEVİL ARINAN CHP, AKP’li Melih Gökçek yönetimindeki Ankara Anakent Belediyesi’nin ihalelerini yargıya taşıyor. CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ihalelerle ilgili hazırladıkları “yolsuzluk belgelerini” içeren dosyayı, kurultayın ardından Ankara Cumhuriyet Başsacılığı’na vereceklerini söyledi. CHP’li Erdoğdu, inceledikleri ihalelerin toplamının 10 milyar lira olduğunu, bunların içerisinden sorunlu, hukuka aykırı olanlarla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Erdoğdu, “Suç duyurusundaki ifadeler de bize ait olmayacak, devlet organları, kamu idareleri tarafından tespit edilen usulsüzlükler olacak. Savcılığın ne yapa cağını da merak ediyoruz. Yakından izleyeceğiz, takip edeceğiz” diye konuştu. Yoksul ailelere kömür dağıtımında 1.5 milyar dolarlık yolsuzluk yapıldığını, 2009 yılında Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu da anımsatan Erdoğdu, ancak bu konuda hiçbir gelişme olmadığını, daha sonra da AKP’nin Kamu İhale Yasası’nı değiştirerek yolsuzluğu affettiğini anımsattı. Erdoğdu, sorunlu ihalelerin Ankara Anakent Belediyesi ile sınırlı olmadığını da belirterek “Belediyelerdeki ihaleler en sorunlu olanlar. Belediyeler yaptıkları ihaleleri kendi şirketlerini sokarak alıyorlar. Ondan sonra bu şirketler yasaya tabi olmaksızın istedikleri gibi milyarlarca lirayı harcıyorlar” diye konuştu. CAnkara yazmıştı CHP’li Aykut Erdoğdu ile Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek arasındaki “tvit” atışması, 13 Şubat 2012 tarihli Ankara Cumhuriyet’te de haber olmuştu. “Yasaya aykırılık yolsuzluk mu?” başlıklı habere Erdoğdu Gökçek hakkında şu iddiaları sıralamıştı: ¦ Elektromed firması size sayaçların kaynak kodlarını verdi mi? Siz bunu bir kasaya koydunuzmu? ¦ Ankara Doğalgaz Şirketi üzerine başka kurumların borçları yazıldı mı? Başkent Doğalgaz’a ait olmayan 119,9 milyon borç yazıldı mı? ¦ Turkuaz konutlarına su bağlanmasıyla ilgili sorun yok diyebilir misiniz? ¦ AKP’nin MKYK üyesinin eşine ait bir şirkete yaklaşık 200 trilyonluk ihale verildi mi? ¦ Ankara doğalgaz yapım işleri, pazarlık usulü ihale yapılması için sokak sokak bölündü mü? ¦ Alacaatlı ilçesinde yapılan doğalgaz yapım işinde firmaya fazla ödeme yapılmış mıdır? ŞEHRİN SAKİNİ Bekir COŞKUN bcoskun@cumhuriyet.com.tr AFİŞ... Bütün şehir afişlerle donatıldı... Başbakan’ın fotoğrafının altında şöyle diyor: “Ankara; metromuza, fuar alanlarımıza, dönüşüm projelerimize verdiğiniz destekten dolayı size minnettardır...Melih Gökçek...” ? Eee sağ olsun... Minnettarlığın lafı mı olur?... ? Birincisinden başlarsak: Afişlerden birisi Ümitköy istikametine giden metronun kapısının önünde asılı... İnanıp metroya gitmeye kalksan... Allah muhafaza... İtfaiye de sizi çıkartamaz... ? Celal Bayar Bulvarı’nda da Aykome kararına karşın çalışmalar sürüyor. Yolda, Yeni Çiftlik Bulvarı için altgeçit yapımı var. Bu çalışma da “arızalara sebebiyet verilmemesi için yapılan acil veya zorunlu” bir çalışma değil. Yeni bir yol yapımı için sürdürülen bir çalışma. Çünkü dört beş sene önce metro inşaatı yarım bırakılıp terk edildi... Deliği var... Ama içi kara dehliz... Yer yer çöktü zaten... Para bulunamadığı için dört sene önce yapım terk edildi... AKP’li Belediye Başkanı, AKP’nin Başbakan’ına bu olmayan metro için teşekkür ediyor... Şehir olarak minnettarmışız... ? Aykome’nin‘1 Nisan’a kadar kazı yok’kararına Fen İşleri uymadı Gökçek Gökçek’e karşı İKLİM ÖNGEL Afişlerin tam da CHP kurultayına denk getirilip, CHP kurultay afişlerinin yanına asılması “Siz kurultay yapın, bakın işte biz hizmet yapıyoruz” demeye getirilmesi, kabul etmek lazım ki üstün zeka işi... Minnettarız ama... Metro yok... Metro yapımında en kolay olan ve para bırakan “harfiyat” kısmını müteahhitlere yaptırıp, terk ettiler metroyu... ? Birisi girmiş içine geçenlerde zaten... Belki de afişe bakıp minnettar olarak metroya binmeye kalktı... Çıkarttıklarında doğru hastahaneye... Doktor sordu: “Bunun başına ne geldi böyle deli gibi bakıyor...Durmadan bizim durağa vardık mı? diye soruyor...” Yanıtlamışlar: “Metroya bindi...” “Binsin, ne var bunda?..” “Ama delikte metro yoktu...” ? Olsun... Seçim öncesi “Ankara uzay üssü oluyor” sözünü unutmadı şehir sakini... Havadan gideceksek... Deliğin içinde ne işimiz var?.. Anakent Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı, yine Anakent Belediyesi’ne bağlı Altyapı Koordinasyon Merkezi’nin (AYKOME) “1 Nisan 2012 tarihine kadar kazı yapılmayacak” kararına karşın sürdürdüğü çalışmaları “arızalara sebebiyet vermemesi için yapılan acil ve zorunlu kazılar” olarak değerlendirdi. Buna karşın Cumhuriyet Ankara, devam eden kazıların “arızaya sebebiyet verecek acil ve zorunlu” bir tarafı bulunmadığını, tersine “rutin asfalt çalışması” olduğunu tespit etti. Cumhuriyet Ankara’da 3 Şubat 2012 tarihinde yayımlanan “Yasaklanan kazılar devam ediyor” başlıklı haberinde AYKOME’nin “altyapı tesis kazı çalışmalarının bulvar, cadde ve sokaklarda 1 Nisan 2012 tarihine kadar kapalı olacağı” kararına karşın, cadde ve sokaklardaki kazıların sürdürüldüğünü, fotoğraflarıyla birlikte yayımlamıştı. Bunun üzerine Fen İşleri Dairesi Başkanı Fikret Yücel, Cumhuriyet Ankara’ya gönderdiği açıklamada, habere iliş Cumhuriyet Ankara’da yayımlanan “Evsizler hikayelerini anlatıyor” dizisinde, Ankara Valiliği’nin Kafkas Toros Otel’e topladığı evsizlerden dördünün hikayesini yazmıştım. Bunlardan birisi de Roman yurttaş, görme engelli Mahmut Yıldız’dı. Başında beresi, hep birilerinin koluna girerek kendine has şivesiyle heyecanlı heyecanlı konuşan Mahmut Yıldız, bana hikayesini “Küçükken babam dizlerinden ameliyet oldu ve doktor hatası nedeniyle sakat kaldı. Babamın bundan sonraki yaşamını sakat olarak devam ettireceği kesinleştiğinde ise annem evi terk etti. Kardeşlerim de bana sahip çıkmadılar. Yani ben uzun zamandır yalnızım. Onun bunun verdiği birkaç parça yemek Sokakların canına tak ettiğini söyle karnımı doyur leyen evsiz Mahmut Yıldız, ‘Sodum. Geceleri de num ne olacak?’ diye sormuştu. AŞTİ’de yatıp, kalkıyordum” diye anlatmış ve eklemişti: “Bilmiyorum sonum ne olacak? Aslında bugün karnımı doyurdum, ‘Yarın ne olursa olsun’ fikrindeyim.” Anlaşılan Mahmut Yıldız bu sözlerinde samimiymiş! Anakent Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, haberimin yayımlanmasının ardından bize bir yazı gönderdi ve Mahmut Yıldız’ın ortadan kaybolduğunu bildirdi. Belediye’nin yolladığı yazı şöyleydi: “Sokaklar canıma tak etti adlı yazı, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Yaşlı Hizmetleri ve Şefkat Evleri Şube Müdürlüğü’ne intikal etmiştir. Aslen Elazığlı olan Mahmut Yıldız, iki gözü görmeyen, ailesini yıllar önce kaybetmiş, hiçbir yerden geliri olmayan ve yaşamını sokaklarda geçiren bir vatandaşımızdır. Bu vatandaşımız Posta Cad. Demiray Sok. No: 2 Sobacılar Çarşısı Ulus adresinde Ankara Valiliği’nin açmış olduğu barınma evinde uzun bir müddet kalmıştır. Barınma evinde görevli Sosyal Hizmet Uzmanı Fatih Bey ile yapılan görüşmede Mahmut Yıldız’ın 3.10.2011 tarihinden 10.02.2012 tarihine kadar yaklaşık 104 gün otelde kaldığı, bir hafta önce kimseye bilgi vermeden ayrıldığı, ekiplerin iki kere onu aramaya çıkmasına karşın bulamadığı öğrenilmiştir.” Bir taraftan memnun oldum. Demek Anakent Belediyesi’nde de böyle bir konuya hassasiyet gösterenler varmış. Öte yandan Mahmut Yıldız’a üzüldüm. Acaba nerede? Araştıracağım ve sizi de bilgilendireceğim. Semtinizin adı nereden geliyor Zülfü Tigrel Caddesi’nde 2 aya yakın zamadır devam eden çalışmada yolun tek şeridi halâ araç trafiğine kapalı. Ancak çalışma herhangi bir “arıza” ile ilgili değil. Belediyenin tabelasında “Büyükşehir Belediyesi Yol Asfalt Çalışması” yazıyor. kin “Bahse konu kazılar acil ve zorunlu kazılar olup; arızalara sebebiyet vermemesi için yapılan kazılardır” ifadesi yer aldı. Gelen açıklama üzerine Cumhuriyet Ankara kazıların olduğu Zülfü Tigrel Caddesi ile Celal Bayar Bulvarı’na tekrar gitti. Devam eden her iki çalışmanın da “acil ve zorunlu” olmadığı, rutin asfaltlama çalışması olduğu görüldü. Ankara’da “Bu ismi de nereden bulmuşlar?” dedirten semt, mahalle, cadde ve sokak adlarının hikâyeleri duyanları şaşırtıyor. A.A muhabiri ESRA DUMAN’ın çeşitli kaynaklardan derlediği bilgilere göre, Ankara’nın farklı semt, mahalle, bulvar, cadde, sokak ve meydan isimlerinin ilginç hikayeleri bulunuyor. Eskiden bu bölgede yoğun olarak görülen Rumlara Ayrancı denilmesinden dolayı bu bölgenin isminin Ayrancı olduğu söyleniyor. Kızılay, ismini 1929’da yapılan Türk Kızılayı Genel Merkezinden (Hilali Ahmer İdari Binası) almıştır. Daha önceki adı Hakimiyeti Milliye (Ulusal Egemenlik) olan Ulus aslında meydanın adıdır ancak zamanla semtin ismi haline gelmiştir. Bahçelievler, Ankara’da konut sıkıntısına çare aranırken inşasına 1937’de 150 konutla aynı isimli bölgede başlanan ilk konut yapı kooperatifidir. Oran şehri, İsmini bölgeyi yaptıran Orta Anadolu Sitesi şirketinin kısaltmasından alır. ¦ Haberi A3’te. ? C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle