Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sayfa 23 Ekim 2012 Salı a2 Kültür sanat Cevdet Batur’un 60 yılı aşkın sanat yaşamında verdiği eserler sergilenecek... YANSIMALAR Şefik KAHRAMANKAPTAN sefik@kahramankaptan.com Cevdet Batur 200 eserle ‘veda’ya hazırlanıyor SELDA GÜNEYSU Atilla'nın Torunları Müzikle Buluşuyor... acaristan denilince son günlerde herkes M futbol ve alınan yenilgiyi konuşuyor. Tribünlere Macarca ve Türkçe olarak asılan bir pankart şöyle imiş: “Biz de Atilla'nın torunlarıyız.” Dilleri aynı aileden gelen, uzak akraba bu ülkede bu kez başka bir Türk topluluğu sahneye çıkıyor. İşin sonunda yenmekyenilmek yok, vasatta kalmak ya da beğenilmek, alkış almak var! Musikai Hümayun olarak 1919 yılında Kızılhaç yararına çıktığı turnede Budapeşte'de konser veren CSO, bu kez dört Macar kentinde şef Erol Erdinç yönetiminde konserler yapacak. Budapeşte Büyükelçimiz Kemal Gür'ün neredeyse iki yıldır üzerinde çalıştığı proje böylece gerçekleşiyor. Györ, Budapeşte, Pecs ve Eger’deki konserlere Macarların ünlü piyanisti Tamaş Vasari Budapeşte’de, bizim uluslararası piyanistimiz Gülsin Onay da Pecs’de solist olarak katılacak. Ulvi Cemal Erkin’den “Köçekçe” izlencenin bizden parçası. Macar piyanist, ulusal bestecileri Liszt’in 1. Konçertosu’nu, Onay ise Polonyalıların ulusal bestecisi Chopin’in 2. Konçertosu’nu seslendirecek. Ayrıca Çaykovski 4. Senfoni Peşte’de, Çiçeklerin Dansı öteki kentlerde Haçaturyan’ın Kılıç Dansı, Brahms’ın Macar Dansı’yla birlikte izlencede yer alıyor. Programa hemen hafifce takılayım: Gülsin Onay, Chopin yerine kendine ithaf edilmiş, Türk bestecilerinin tanıtımına katkı yapacak Adnan Saygun 2. Konçerto’yu seslendirse daha iyi olmaz mıydı? ürkiye’de, “Türk resim sanatının duayen sanatçılarından biri” olarak tanınan Cevdet Batur, 82 yaşında. Resim sanatının yanı sıra 1960’dan 1995 yılına değin Devlet Opera ve Balesi’nde “dekoratör” olarak çalıştı ve pek çok sahne eserinin dekor ve kostüm projelerine imza attı. Batur, 60 yılı aşkın sanat yaşamında verdiği eserleri bir sergide buluşturacak önümüzdeki günlerde. Batur’a göre bu sergi “bir veda, bir son.” Batur, sergide 200’ün üzerinde eserinin sergileneceğini belirtirken, “ömrünün bir daha böyle büyük sergiler açmak için yetmeyeceğini” düşünüyor. Cevdet Batur ile 20 Kasım’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde açılacak “retrospektif” sergisi ve resim sanatı üzerine konuştuk: ‘Resim öğrencileri empresyonistleri sever’ İlk ve ortaöğrenimimi Ankara’da tamamladım. Bu dönemde Eşref Üren’in öğrencisi oldum. 1950 yılında da Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’ne girdim. O dönemde resim sanatıyla uğraşırken, 1960 yılında Tarık Levendoğlu’nun da önerisiyle Devlet Opera ve Balesi’nde “dekoratör” olarak çalışmaya başladım. 1995 yılında ise buradan emekli oldum. Bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Resim üzerine eğitim veren her yerden mezun olan öğrenciler ilk empresyonistlerle tanışırlar. Bütün öğrenciler de empresyonistleri çok sever ve bunların etkisinde kalırlar. Çünkü empresyonist etkisinde resim yapmak kolay gelir. Peyzaj, doğa, güneş ışıklı resimler... Ben de bu duyguyu yaşadım. Ancak resim sanatı empresyonistlere gelene kadar pek çok aşamadan geçmiştir. Bize okullarda daha çok Rönesans dönemi öğretilir ancak Rönesans’tan önce de resim vardı. Mısır’da, Roma’da, Yunan’da... T Fotoğraflar: Necati SAVAŞ ‘İyi bir ressam yaşamı anlatır tuvallerinde’ Bakınız, bir ressam vardır herhangi bir şeyi öğrenir, onu da iyi yapıyorsa, ölene kadar aynı şeyi yapmaya devam eder. Fakat bir ressam vardır, hayatı iyi yaşıyor ve gözlemliyorsa bugün bir peyzaj resmi yapıyorsa, yarın o peyzajın içindeki insanları, toprakta çalışanları, yani insan faktörünün olduğu konuları işler tablolarına... Yeni tatlar, yeni oluşumlar peşindedir. Bu duruma çok spesifik bir örnek vermek gerekirse Picasso. Bugün ne yazık ki çoğu insanımız Picasso denilince, “Benim çocuk da onun gibi resimler yapar” diyebilme yanlışına düşüyor. Hiçkimse onun 90 yıllık geçmişini bilmiyor. Zannediyorlar ki Picasso her daim o şekilde resimler yaptı. Picasso’nun ilk dönemlerinin eserleri tam manasıyla realist, romantik hatta sembolik. Ancak ne zaman ki biraz figüratif resimler yapmaya başladı; ondan sonra da “kübizme” doğru evrildi onu biliriz. İşte tüm bu söylemler bilgisizlikten kaynaklanıyor. Oysa dediğim gibi ciddi bir ressam hayatın her safhasına ait resimler yapmalıdır. Bir ressam var örneğin, “gelincik ressamı” olarak tanınıyor. Hep “gelincik” resimleri yaptı; hâlâ da yapmaya devam ediyor. A be adam, sen hiç yaşamıyor musun? Etrafında hiç mi insan yok? Kırda bayırda çalışan insanımızı, TEKEL işçilerinin direnişini, öğrenci gösterilerini, bir grev hareketini, sağlık sorunlarını yansıtsana tuvaline... Resimde bunu yapmak lazım. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde, 20 Kasım’da açılacak sergimde, bugüne değin yaptığım 200’ün üzerinde eser yer alacak. Resimlerin yanı sıra Devlet Opera ve Balesi’nde çalıştığım döneme ait sahneye taşınan eserler için yaptığım dekorların bir kısmı da sergilenecek. Bu benim için “bir veda, bir son sergisi” olacak. Çünkü ömrümün bir daha böyle büyük bir sergi açmaya yetmeyeceğini düşünüyorum. Bu sergimde önem verdiğim bir resim var. Atatürk’ün Ankara’ya gelişini anlatan resmim... Bugün Mustafa Kemal’in tüm yaptıkları bizim konumuz olmalı. O’nun düşünceleri, ilkeleri, devrimleri üzerine kafa yormalıyız diye düşünüyorum. Bugünkü yaşantımızı O’na borçlu değil miyiz? Onun için böyle bir resim yaptım. Her şeye Ankara’dan başlayışının resmi... O’nun Dikmen sırtlarında halk tarafından karşılanışının resmi... Bu resmin bir de bana göre sembolik anlamı var. Bilirsiniz, eski Avrupa resminde, yani Rönesans’tan önceki birçok resimlerde, dönemin ileri gelenlerine, azizlere, kahramanlara vs. şehrin altın anahtarını veren sembolik figürler işlenmiştir. Ben de bu tablomda Ankara’nın altın anahtarını Mustafa Kemal’e sunuyorlarmış gibi bir sembolik anlam yüklemeye çalıştım. O’nu ve Heyeti Temsiliye’yi karşılayan insanları... Batur’un 20 Kasım’da açılacak sergisi, 3 Aralık’a değin görülebilecek. CSO bu turnenin kısmi provasını geçen haftaki iki konserinde yaptı sayılır. Dinleyiciler pek farkına varmasa da, perşembe akşamı üzücü bir olay yaşandı. Gülsin Onay'ın annesi Gülen Hanım, konseri dinlerken oturduğu yerde beyin kanaması ve buna bağlı bir inme geçirdi. Arada apartopar ambulansla Başkent Hastanesi’ne kaldırıldı. Neyse ki, hızlı hareket edildi ve durumu iyiye gidiyor. Onay da böylece turne konserini iptal etmek zorunda kalmadı. Tüm aileye geçmiş olsun... Bayramın ikinci el bereketi Kurban Bayramı öncesinde ikinci el araca ilgi yoğunlaştı. Başkent Otomotivciler Derneği (BOD) Başkanı Aydın Erkoç, araç satışlarının bayram dönemlerinde hızlandığını belirterek, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde araç almak isteyenleri hızlı davranmaları gerektiği konusunda uyardı. BOD Başkanı Erkoç, bayram tatilleri gibi dönemlerin insanların iş ortamlarından uzaklaşarak tatil yapmaları ve yakınlarını ziyaret etmelerine vesile olduğunu belirterek, bu gibi nedenlerde araca olan talebin yükseldiğini kaydetti. Bayram dönemlerinde ikinci el araç satışlarının hızlandığına dikkati çeken Erkoç, bayramı yaya geçirmek istemeyenlerin elini çabuk tutması gerektiğini söyledi. MarkaModel Tofaş Şahin Fiat Albea Hyundai Accent Renault Megane Ford Mondeo Citroen C4 Peugeot 407 Yıl 1995 2006 2005 2004 2005 2008 2006 ‘Bayram zehir olmasın’ Bayram öncesinde araç alacak olanlara, “Güvenmediğiniz kişilerden araç almayın” uyarısında bulunan Erkoç, “Alacağınız aracın, almadan önce mutlaka gerekli kontrollerini yaptırın. Bayramda sizi mutlu edecek yeni aracınız, bayramınızı zehir etmesin” dedi. Özel tüketim vergilerinde yapılan son düzenlemelerinin ikinci el araç piyasasına olumlu etkilerine de dikkati çeken Erkoç, “Sıfır araç maliyetlerinin artması, ikinci ele olan talebi artırdı. ÖTV maliyetine katlanmak istemeyen vatandaşlar, ikinci ele yöneldi” diye konuştu. İkinci el araç piyasasındaki bazı araçların ortalama satış fiyatları aşağıda: Yakıt Benzin LPG Benzin LPG Benzin LPG Benzin LPG Dizel Dizel Dizel Fiyat 8.000 13.000 17.000 19.500 25.000 30.000 32.000 : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 23 Ekim 2012 Salı Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Barkın ŞIK : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Bürosu, Ahmet Rasim Sok. No:14 Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri 06550 Çankaya Dağıtım : YAYSAT Telefon : 0312 442 30 50 Yerel ve süreli yayın Eposta : ankcum@cumhuriyet.com.tr C MY B