10 Temmuz 2025 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MERHABA NACİ GÖRÜR’DEN anakkale Savaşlarının üzerinden bir asırdan fazla zaman geçti. Savaşın kahramanları hayatta değil Ç ‘Sesimi Duymayan ve Çanakkale giderek daha fazla destanlaşıyor. Mustafa Kemal’in savaşın, ülkemizin ve dünyanın kade- rini değiştiren Çanakkale’deki büyük komutanlığı, düş- manın bile kabul ettiği tartışılmaz bir gerçek. Kaldı mı?’ Çanakkale araştırmacılarının üzerinde birleştiği sap- tama şu: “Çalışmalar derinleştikçe Mustafa Kemal’in sa- Türkiye’de deprem bilincini artırmak konusunda yıllardır üstlendiği öncü rol ve vaştaki rolünün bilinenden çok olduğu ortaya çıkıyor.” uluslararası alanda ses getiren bilimsel çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Naci Görür’ün Çanakkale Savaşlarına ait bilgi, belge, doküman yaşamöyküsünü anlattığı, gazeteci Semin Gümüşel Güner ile Ayşe Karabat’ın nehir ve savaş sahası çalışmalarının ancak yüzde 10’u ta- mamlanabildi. Cumhuriyet Kitapları tarafından ya- söyleşisi Sesimi Duymayan Kaldı mı? Masa Kitap tarafından yayımlandı. yımlanan Çanakkale Unutulmaz adlı çalışmada da 2023’teki çalışmaları da içeren son bilgiler yer alıyor. “Cumhuriyet’in eseri” diye tanımladığı bu durumu Kitapta savaşın karşı cephesi ANZAK askerlerinin ül- ZEYNEP TÜTÜNCÜ GÜNGÖR kesi Avusturalya’yı da tanıma fırsatı bulacaksınız. şöyle anlatıyor: “Bugün Doğu Anadolu’nun küçük bir kentinde marangoz babadan ve okuma yazma Çanakkale Kara Savaşlarının 109. yılında yayımla- “Cumhuriyet ülkene ve milletine sahip çıkmak, nan, metrekareye 6 bin merminin düştüğü korkunç bilmeyen anneden olan fakir bir aile çocuğunun son insanları eğitmek, topluma hizmet etmek, okumak, bir savaştan ülkelerarası dostluk çıkarmayı başaran derece zorlu hayat yollarından geçip bugünkü duru- yaptığın işte uluslararası standartların üstüne çıkmak Mustafa Kemal’in unutulmazlığına armağan niteliğin- muna ulaşabileceğini düşünüyor musunuz? demektir; çağdaşlığın, çağdaş bir toplum olmanın, bir deki Çanakkale Unutulmaz ile Mustafa Balbay kapağı- O tür çocukların hayallerini gerçekleştirmek için el- ülke kurmanın, var olmanın bir yoludur.” mızda. Hande Mir’in söyleşisi... lerinden tutan, başarının sırrının sadece çalışmaktan “Üniversite bilim insanlarının yeridir, karargâhıdır. Üçüncü sayfamızda Zeynep Tütüncü Güngör, dep- geçtiğini söyleyen neydi dersiniz? Evet, bu Atatürk Orada her şey bilimle ölçülür. Orada atama da rem bilincini artırmak konusunda yıllardır üstlendiği ön- Cumhuriyeti idi…” yükseltme de değerlendirme de bilime göre yapılır.” cü rolle tanınan Prof. Dr. Naci Görür’ün yaşamöyküsü- ‘DOĞRUYU ARAYAN İNSANLAR, nü anlattığı, Semin Gümüşel Güner ile Ayşe Karabat’ın “Hayatımız boyunca mücadele, kavga. Ama mücadele SEVİLMEYEN İNSANLARDIR’ nehir söyleşisi Sesimi Duymayan Kaldı mı?’yı inceliyor. ve kavga hep çağdaşlıktan yana, bilimden yana, Teknik üniversitenin akademisyen olarak yetiştirmek Mehmet Alev Coşkun, Yunus Nadi’nin torunu, ga- liyakatten yana. Aksi hiç olmamıştır.” Kitaptan… üzere başarılı öğrenciye verdiği bursu kazanan Naci zeteci Emine Uşaklıgil’in Adalet Çavdar, Hasan Hay- Görür, sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı’nın bursuyla yam Meriç ve Emre Taylan’dan oluşan bir ekiple bir- nu, uzun yıllardır Türkiye’deki deprem ger- İngiltere’ye gönderiliyor. likte yayına hazırladığı Düşmanı Yendik Nazime! Yu- çeği konusunda halkın ve yönetimin her ka- Bu süreçte eşi Ayten Görür ile yaşadıkları zorlukları nus Nadi’den Eşine Mektuplar: 1914-1934 adlı kitabı O demesini bilinçlendirme üzerine yaptığı ça- da kitabında anlatan Naci Görür, her şeye karşın Im- merceğe alıyor. lışmalarla tanıyoruz. Türkiye’nin değerli bilim insan- perial College’dan bir yerine Master of Yunus Nadi, bu mektuplarında Birinci Dünya larından Naci Görür’ün Elazığ’da zor Science, Master of Philosophy ve dok- Savaşı’nın sıkıntılı günlerinden başlayarak Milli Müca- şartlarda başlayan ve İstanbul’dan tora olmak üzere tam üç diploma alıyor. dele sırasında BMM’de mebus olarak geçirdiği döne- İngiltere’ye, ülkenin en doğusundan Aldığı göz dolduran tekliflere karşın mi, Gazi Mustafa Kemal Paşa ile yakın ilişkisini, Cum- dünyanın en önemli bilim kuruluşla- ülkesine hizmet etme azmiyle dönemin huriyetin kuruluş sürecine tanıklığını ve ilk 20 yılda rına kadar uzanan yaşamöyküsünü “ateş çemberi” Türkiye’sine geri döne- yaşananlar hakkındaki yorumlarını aktarıyor. Sesimi Duymayan Kaldı Mı? (Masa rek orada gördüklerinin aynısını akade- Emine Uşaklıgil’e annesi Leyla Uşaklıgil’den yadigâr Kitap) isimli kitabında okuyoruz. mik yaşamda uygulamaya çalıştığında kalan mektuplarda Yunus Nadi’nin eşi Nazime Okuyucuya öncelikle Atatürk Hanım’a ve çocuklarına olan özlemi, günlük yaşamın- hayal kırıklığına uğruyor. Cumhuriyeti’nin erdemini anlatmayı Kendi deyişiyle “hiç sevilmiyor”. Bu da olup bitenler, gazetecilik faaliyetleri ve yurtdışına hedefleyen kitapta Görür’ün birçok seyahatlerinden izlenimler de yer alıyor. sevgisizliği ise şöyle anlatıyor: “Sadece alanda yaşadığı zorlukların üstesin- biz değil, her alanda doğruyu, standar- Öner Yağcı, 26 Temmuz’da yitirdiğimiz, insanı felse- den nasıl gelebildiğini görüyoruz. feyle, düşünceyle, estetikle, bilimle buluşturan, “kav- dı, adaleti, uluslararası ölçütleri arayan ve Söyleşileri gerçekleştiren Se- gası sanatının, sanatı kavgasının ürünü” büyük usta Af- uygulayan insanlar sevilmeyen insanlar.” min Gümüşel Güner ile Ayşe Kara- şar Timuçin’i merceğe alıyor. Anısına sonsuz saygıyla... Gericilikle, bilimin önünde duran her bat, Naci Görür’ün hikâyesinin bilime M. Sadık Aslankara, ilk romanlar üzerine irdeleme- türlü zorlukla yıllarca mücadele eden olan inancı perçinleyeceğini, gençle- lerini sürdürdüğü “Hayatı ‘roman’ yapabilmek...” baş- bir bilim insanının, vasata hiçbir zaman re esin vereceğini, toplumu depreme lıklı yazısında bu kez Meliha Yıldırım’ın Remil ve Nil- razı olmayışını, yaptığı her işte onu da- dayanıklı olma yolunda dönüştürebi- gün Çelik’in Üze adlı kitaplarını değerlendiriyor. ha iyiye taşımak için mücadele edişini leceğini vurguluyorlar. Öner Yağcı, sorgulayan bir eğitim ve Aydınlanma okuyoruz Sesimi Duymayan Kaldı Mı?’da. sevdalısı, bilgisizliğe ve yoksulluğa karşı insan olma- ELAZIĞ’DAKİ KERPİÇ EVDEN Türkiye’deki bilim camiasının en büyük sorunları- nın onurunu koruma savaşımcısı büyük usta Mahmut TAŞKIŞLA’YA, İTÜ’YE… nı açıkça dile getiren Naci Görür, eğitim sisteminde- Makal’ın yazınını inceliyor. Anısına sonsuz saygıyla... 1947’de Elazığ’da kerpiç bir evde doğan Naci Gö- ki yanlışları eleştiriyor. Mehmet Atilla, John Boyne’un 70 yıla yayılan olay rür, okuma yazma bilmeyen bir annenin ve henüz dört Türkiye’nin en zorlu coğrafyalarında ayak basma- örgüsüyle ve sıra dışı karakterlerinin gerek duygusal yaşındayken kaybettiği marangoz bir babanın çocu- dık yer bırakmayan, “taşlarla konuşan” bilim insanı, gerekse cinsel dalgalanmalarıyla dönem romanı nite- ğu. Dedesi tanınan bir din âlimi olan Görür, ailesinden çoğu zaman aile hayatından feragat ederek ömrü- liğindeki Kalbin Görünmez Öfkeleri’ni inceliyor. en büyük ibadetin insanı sevme, insana hizmet etme nü kütüphanelerde, çalışma sahalarında nasıl geçir- Mertcan Karacak, Burçak Gönül’ün özgür ve olduğunu öğreniyor ve yıllarca bu prensiple çalışıyor. diğini anlatıyor. isyankâr genç bir kadının hikâyesini işlediği romanı Okumak, daha çocuk yaşlarda onun tutkusu haline Bilime, akademiye, birçok kurum ve kuruluşa sayı- Ayağımın Tozuyla Aşk’ı tanıtıyor. geliyor. “Edebiyatım, fen bilgisinden daha iyiydi” di- sız katkılar sağlayan Görür’ün 1999 depreminden son- Y. Bekir Yurdakul, Varsha Bajaj’ın doğup büyüdüğü ye anlatıyor bu tutkusunu. Eve para da getirmesi ge- ra Marmara Denizi’ndeki çalışmalarının ayrıntılarının Hindistan’ın yoksul bir semtinden seslendiği, susuz- reken Görür, ilkokuldan itibaren ayakkabıcılıktan na- da anlatıldığı kitapta onlarca başarıya ışık tutuluyor. luk ve sürüp giden su savaşları gerçeğinin arka planı- ne şekeri satmaya kadar birçok işte çalışıyor. Fakat 2003 yılından bu yana yaşamını Türkiye’de dep- na ustaca yerleştirdiği büyüme öyküsünü sevgi ve da- yaptığı işlerden sonra tahsil isteği daha da artıyor… rem farkındalığının oluşması için adayan Naci Görür, yanışmayla dokuduğu Susuzluk’unu merceğe alıyor. Vapura nasıl binileceğini bile bilmeden düşüyor “Korkumuzdan uyuyamıyoruz, Naci Görür’ü sustu- Mustafa Başaran’ın hazırladığı Bulmaca ile de dü- İstanbul yollarına. Girdiği sınav sonrasında İstanbul run!” diyenlere inat, hatta onların yararına anlatma- şün trafiği sürüyor! ya, bilinçlendirmeye devam ediyor. Onu aslında her- Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi’ni kazandığını günler sonra Elazığ Postanesi’nde öğreniyor. kes duyuyor ama umursamıyor! n İyi okumalar... lİmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Sorumlu Müdür: Aslan Yıldız l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Uets: 25999 - 15079 - 37611 l Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet. com.tr l Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna KITAP Mah. 29 Ekim Cad. No: 11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle