Katalog

Bebek ölümünde Avrupa'da birinciyiz Bebek ölümlerinde yaşanan düşüş, geçen yıl yerini yeniden artışa bıraktı. 2012'de Türkiye'de 14 bin 845 bebek, bir yaşını doldurmadan hayatını kaybetti. Türkiye bu rakamlarla Avrupa'da ilk sırada NTALYA (AA)Türkiye'de 2009'da dünyaya gelen bebeklerin 17 bin 388'i bir yaşına gelmeden yaşamını yitirdi. Sağlık Bakanlığının bu konudaki çalışmalarının da etkisiyle yaşamını yitiren bebek sayısı 2010'da 15 bin 85'e, 2011 yılında 14 bin 511'e geriledi. Son yıllarda bebek ölüm sayılarında yakalanan gerileme trendi, geçen yıl yerini yeniden artışa bıraktı. 2012'de Türkiye'de 14 bin 845 bebek, henüz bir yaşını doldurmadan hayatını kaybetti. 6 SAYFA 1 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA YAŞAM A Diyabet obeziteyi tetikliyor ntalya Yaşam Hastanesi Diyetisyeni Mine Şatana, "İdeal kiloda olmak şeker hastalığından uzak durmak anlamına geliyor" dedi. Diyabette kiloyu belli aralıkta tutmanın önemine dikkati çeken Şatana, "İdeal kiloda olmak şeker hastalığından uzak durmak anlamına geliyor. Çünkü diyabet ve obezite birbirini tetikleyen rahatsızlıklardır. Kilo fazlalığı insülün direncini tetikler, insülün mekanizmasının bozulması ise diyabete uygun zemin hazırlar" dedi. Kilo artışı oldukça kan şekerinin yükselme ihtimalinin arttığını ifade eden Şatana, diyabette yüksek seyreden kan şekerinin kilo vermeyi zorlaştırdığını ve diyabet riskini arttırdığını kaydetti. Diyabetin karbonhidrat içeriğinin lif içeriği yüksek olan karbonhidratlardan oluşması gerektiğine işaret eden Şatana, kepekli ekmek, kepekli makarna, esmer ve kabuklu pirinç, bulgur pilavı ve kuru baklagillerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. bebek ölümü sayısı olarak ifade edilen bebek ölüm hızında Avrupa'da en düşük ülkeler binde 0,9 ile İzlanda, binde 2,1 ile İsveç, binde 2,4 ile Norveç'te gerçekleşti. A Diğer ülkeler Avrupa'nın en gelişmiş ekonomileri Almanya'da bebek ölüm hızı binde 3,6, Fransa'da binde 3,5, İtalya'da binde 3,2, İngiltere'de binde 4,2 oldu. Avrupa'da binde 9,4 ile Romanya, binde 8,5 ile Bulgaristan, binde 7,6 ile Makedonya, binde 6,6 ile Letonya ve binde 6,3 ile Malta, bebek ölüm hızı en yüksek ülkeler arasında yer aldı. TÜİK'in Türkiye verilerine göre ise 2011'de binde 11,7 olan bebek ölüm hızı, geçen yıl binde 11,6'ya geriledi. Kalbimize iyi bakmıyoruz kdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde görevli kalp damar cerrahı Prof. Dr. Gölbaşı, dünya verilerinde ortalama kalp damar hastalıklarından ölüm oranının yüzde 30 dolayında olduğunu ancak bu oranın Türkiye'de yüzde 47 olduğunu belirtti. Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen, Kalp Damar Hastalıkları Okulunda konuşan Gölbaşı, geçen sene 66 milyar dolar sağlık harcaması yapıldığını söyledi. Ortalamanın üstünde Türkiye'deki bebek ölümlerinin, AB ortalamasının üstünde olduğu ortaya çıktı. Avrupa Birliği İstatistik Kurumu’nun verilerine göre 2011 yılında AB bebek ölüm hızı ortalaması, binde 3,9 gerçekleşti. Bin canlı doğum başına düşen A Sağlık kontrolü İnsanların hastalığı yakalanmadan önce sağlıklarını korumaları ve herkesin düzenli sağlık kontrolünden geçmesi gerektiğini kaydeden Gölbaşı, "Dünya verilerinde ortalama kalp damar hastalıklarından ölüm oranı yüzde 30 dolaylarında ancak bu oran Türkiye'de yüzde 47'dir" dedi. Kalp damar cerrahı Prof. Dr. Cengiz Türkay ise kalp ve damar hastalıklarında genetik yatkınlık hariç diğer unsurların insanların kendi ellerinde olduğunu söyledi. Yüksek kalori, tansiyon, şişmanlık, hareketsiz yaşam ve sigaranın azaltılmasıyla kalp hastalıklarıyla ilgili ölüm oranlarının yüzde 80 azalacağına işaret eden Türkay, şöyle konuştu: "Herkesin düzenli olarak egzersiz yapması gerekiyor” diye konuştu. .Ü. Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sevtap Velipaşaoğlu Güney, TÜİK verilerinden yola çıkarak Türkiye'deki bebek ölüm sayılarında geçen yıl yaşanan yükselişi değerlendirdi. Akdeniz A Akraba evliliği sorunu Üniversitesi Hastanesinde, Bebek Dostu Hastane Programı Koordinatörü de olan Güney, bebek ölüm istatistiklerinde 2009, 2010 ve 2011 yıllarında yakalanan iniş trendinin ardından geçen yıl yaşanan artışın, uzmanları "paniğe sevk ettiğini" dile getirdi. Hastanelerdeki doğum oranı üney, annelerin gebelikleri süresince en az 4 kez sağlık kontrolünden geçmesi gerektiğini bildirdi. Doğum yapılacak yerin de önemli olduğuna dikkati çeken Güney, doğumsal bakımı ve canlandırmayı bilen uzmanlar eşliğindeki bir doğumun önemli olduğunun altını çizdi. Her geçen yıl daha fazla be G beğin hastanede dünyaya geldiğine işaret eden Güney, "Hastanede doğum oranı yüzde 94'lere kadar vardı" dedi. Güney, Türkiye'nin bebek ölüm hızında gelişmiş ülke rakamlarının gerisinde kaldığını, ancak rakamları üçüncü dünya ülkeleriyle kıyaslamanın Türkiye'ye "haksızlık" olacağını söyledi. ebek ölüm hızında dalgalanma değil, azalma eğilimi beklendiğini söyleyen Güney, bu verilerin karar alıcı mekanizmalara "Bir şeyler ters gidiyor" mesajını verdiğini vurguladı. Türkiye'deki bebek ölümlerinin nedenleri değerlendirilirken gebelik öncesi, gebelik ve doğum sırasının ayrı ayrı ele alınması gerektiğini belirten Güney, şöyle konuştu: "Gebelik öncesine baktığımızda, bu ülkede hala akraba evliliği gibi bir sıkıntımız var. Akraba evliliği fazla oldukça genetik hastalıklar daha fazla oluyor. İkincisi, çok doğum yapan ve gebeliklerinin arası az olan anneler var. Bunlar daha riskli doğumlar yapıyor. Gebeliğe geldiğimizde anne yaşı çok önemli. 1519 yaş grubu ve 40 yaşın üzerinde gebelerimiz bulunuyor. Bunlar doğrudan riskli hamilelik geçiriyor. Bunlarda bebek ölüm riski daha fazla.” B Ters giden bir şeyler var Kumaş desteği SPARTA (AA)Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümünde doğada kolay kaybolabilme özelliği bulunan biyobozunur kumaştan üretilen bitki tüpü, minerallerin ve suyun geçişini azaltarak bitkinin veriminin artmasını sağlıyor. Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sibel Kaplan, bitki kökündeki organik maddelerin toprağın alt katmanlarına geçmesini engellemek için Doç. Dr. Ali Coşkan ile "Biyobozunur Tekstil Yapılarından Toprak İçerisine Yerleştirilen Zirai Tekstil Ürünlerinin Geliştirilmesi" projesini gerçekleştirdiklerini belirtti. I kdeniz Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı’nda öğrenim gören öğrenciler, 1,5 ay süren Büyükşehir Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi’nde yaptıkları stajın ardından panel düzenlediler. "Zihinsel Yetersizliği Olan Birey ve Ailesi Olmak" adlı panelde, staj sürecindeki çalışmaların anlatıldığı sinevizyon gösterisi sunuldu. Ardından da zihinsel engelli çocukların oluşturduğu çocuk korosu ve hemşirelik öğrencileri hastane korkusunu aşmaya yönelik "Erkan Hastanede" adlı tiyatro oyunu sahnelendi. Etkinlikte duygulu anlar yaşandı. Öğrencilerin ve velilerin yap Duygulandıran buluşma Emekliliğe A farklı bakış B tığı çeşitli hediyelik eşyalar da açılan kermesle satışa sunuldu. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nöroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Duman, zekanın anne karnından başladığını belirterek, doğum anında oluşan komplikasyonların zekayı etkilediğini, erken doğanlarda ve düşük kilolu bebeklerin riske girdiğini ifade etti. Hemşirelik Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Ayşegül İşler ise "Çocukları ödüllendirmek çok önemli. Her çocuğun yapabileceği bir aktivite vardır. Enerjilerini dışa vurmalılar” dedi. üyükşehir Belediyesince "Emekliliğe farklı bir bakış" söyleşisi düzenlendi. Yaşam koçu Dr. Müberra Kılıç, söyleşiyi emeklilerin kişisel gelişimine katkıda bulunmak ve farkındalık yaratmak amacıyla düzenlediklerini söyledi. Kılıç, "Mutlu emekliliğin anahtarı hayata yeni bir başlangıç yapabilmektir. Çalışırken yapılamayan etkinlikler için emeklilik bir fırsattır” diye konuştu. C MY B