Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 SAYFA 9 MART 2013 CUMARTESİ GÜNCEL NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN Unuttuğumuz AKEDAŞ “Müfteri” tartışması sürüyor HP Burdur Merkez İlçe Başkanı Barış Ayten, “Burdur Belediye Başkanının icraatlarını CHP’liler engelliyor” suçlaması yapan AKP Merkez İlçe Başkanı Ali Çoban’ın iddialarını ispata davet etmişti. CHP’li Ayten, aksi halde kendisini “müfteri” ilan edeceğini açıklamıştı. AKP Merkez İlçe Başkanı Ali Çoban, CHP’li Ayten’e yanıt verdi. CHP Burdur Belediye Meclis Grubunun, Gençlik Merkezi, Kapalı Yüzme Havuzu, İş Merkezi gibi yatırımları engellediğini öne sürdü. Ayrıca CHP’lileri yapılacak imar planını fay hattı bahanesi ile geciktirmekle suçladı. AKP’li Çoban, “Kimin müfteri olduğunu halkımızın takdirine bırakıyorum” dedi. Şimdi söz sırası CHP’li Barış Ayten’de. Ayten’in bu iddiaları yanıtlaması bekleniyor. Bu arada AKP’li Ali Çoşkun’un, “CHP’liler fay hattı yüzünden Burdur’un imar planını geciktirdi” suçlaması dikkat çekici. Acaba CHP’liler nasıl bir yöntem uyguladı. Olmayan bir fay hattının varlığını mı iddia ettiler. Yoksa fay hattının varlığını dikkate almadan yapılan imar planına mı karşı çıktılar. Ya da yakın geçmişte bazı deprem bölgelerinde yaşandığı gibi belediye meclis kararı ile fay hattının başka yere kaydırılmasını, yok sayılmasını mı kabul etmediler. Burdur CHP Merkez İlçe Başkanı Barış Ayten’in bu konuda kamuoyunu aydınlatmasında yarar var. H Burdur Gölü için insan zinciri C ündem hızla değişiyor. Tartışılan konuların yerini yenileri alıyor. Kamuoyunun gündemini uzun süre meşgul eden konular, olaylar, gelişmeler unutuluyor. Yaklaşık 4 ay önce kısa adı AKEDAŞ olan Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş’nin özelleştirilmesi tartışılıyordu. AKEDAŞ çoktan unutuldu. AKEDAŞ bugün gündemden düştü. Artık gündemde 2B arazilerinin satışı ile ilgili tartışmalar var. Antalya, Burdur ve Isparta’nın elektriğini dağıtan, bu alanda tekel olan AKEDAŞ’ın özelleştirilme sürecinin ne aşamada olduğunu CHP Milletvekili Gürkut Acar’ın soru önergesi sayesinde öğrendik. Antalya Milletvekili Acar, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e yönelttiği soru önergesinde AKEDAŞ’ın bedelini gündeme getirmişti. Acar, 2010 yılında 1 milyar 165 milyon dolara alıcı bulan AKEDAŞ’a, G 2012 yılında 546 milyon dolar teklif edilmesinin kamu zararı oluşturup oluşturmadığını sormuştu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in bu soru önergesine verdiği yanıttan ihalenin henüz onaylanmadığını, değerlendirme aşamasında olduğunu anlıyoruz. Peki bu değerlendirmeden nasıl bir sonuç çıkar? CHP’li Gürkut Acar’ın da altını çizdiği gibi AKEDAŞ’a iki yıl sonra yarı yarıya düşük bedel teklif edilmesi gerçeği ortada iken ihalenin onaylanmaması gerekmez mi? Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamaları ne yazık ki böylesi bir beklentiyi boşa çıkarıyor. Şimşek’e göre, iki yıl öncesine göre yarı yarıya düşük olan teklif yeterliymiş. İhale de, şeffaf ve rekabetçi bir ortamda gerçekleşmiş. Yani AKEDAŞ’ın sudan ucuza özeleştirilmesi ile ilgili kararın çıkması an meselesi. CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, “Türkiye’de özelleştirmelerde kamu yararı yerine, kar garantisiyle hareket ediliyor. AKEDAŞ için 2010 yılında ihale yapıldı ortaya çıkan fiyat 1 milyar 165 milyon dolar. Ne olduysa bu ihale tamamlanmadı ve geçen aylarda yenisi yapıldı. Yeni fiyat 546 milyon dolar. Ne olduysa oldu, fiyatı yarı yarıya düştü. Bunu anlamak mümkün değil. AKEDAŞ bölgesi küçülen bir bölge değildir. Kayıp kaçağı yüksek bölge değildir. Buna rağmen yarı fiyatına verilmesi doğru değildir. Bir şeyin bir fiyatı olur. Bir değer tespiti yaparsınız. Bu değer verilmezse satmazsın. Haraç mezat satış olmaz. Acele yarı fiyatına neden veriyorsunuz? Köprülerdeki fiyat düşük diye nasıl iptal edildiyse, bu da iptal edilmelidir. Vatandaşın, Antalya halkının, Burdurlu’nun, Ispartalı’nın değerlerini ucuza vermeyin” diyor. Yolu kurtardık ama falezler elden gitti ntalya Cumhuriyet Meydanı’na komşu olan Orduevi’nin arkasında Askerlik Şubesi bulunuyor. Orduevi ile Askerlik Şubesi’nin kuzeydoğu sınırları, 12 Eylül Darbesi sırasında genişletilmiş. 12 metrelik yolun 8 metresi boydan boya kapatılıp tuvalet, depo, yemekhane gibi bölümler yapılmış. Semtin imar yolu daraltılırken dönemin seçilmiş belediye başkanı olan CHP’li Selahattin Tonguç, koltuğundan indirilip çoktan cezaevine konmuştu. Tonguç’un yerine atanan emekli asker ve polis kökenli başkanların döneminde şehrin ortasındaki bir mahallenin imar yolu neredeyse haritadan silindi. Askeri cuntanın atadığı başkanların bu olayı görüp önlemelerini beklemek saflık olurdu. A Aradan 30 yılı aşan bir süre geçtikten sonra cunta döneminde büyük bölümü yok edilen yol yeniden yapılıyor. Yola yapılan tesisler yıkılıyor. Orduevi ve Askerlik Şubesi, imar planındaki yerine çekiliyor. Mahallenin yolu tekrar iki aracın geçebileceği genişliğe kavuşuyor. Elbette bu sevindirici bir gelişme. Keşke cunta döneminde Antalya’da gerçekleşen benzeri olumsuzluklarda bu şekilde giderilebilseydi. Diğer olumsuzlukların başında Lara falezleri geliyor. Cunta lideri Kenan Evren, Kara Kuvvetleri Komutanı iken falezlerin betonlaşmasına yol açacak bir projenin destekleyicisi idi. Lara’da kurulan, üyelerini emekli ya da muvazzaf üst rütbeli askerlerin oluşturduğu yapı kooperatifi, bir türlü inşaata başlayamıyordu. Dönemin Antalya Belediye Başkanı Selahattin Tonguç, denize 100 150 metre mesafedeki askerlerin kooperatifine inşaat ruhsatı vermiyordu. CHP’li Tonguç, Lara falezlerindeki ilk 300 metrelik kıyı bandını yapılaşmadan korumaya çalışıyordu. Evren’in taleplerini geri çeviriyordu. Cunta lideri Kenan Evren’in ilk işi darbenin hemen ardından Tonguç’u hapse tıkmak oldu. Ondan sonra imar planı değiştirildi. Falezlerin üzerinde denize sıfır yapı yapmanın önü açıldı. Bundan ilk yararlanan da cunta liderinin arkadaşlarının kooperatifiydi. İşte bugün Lara falezlerini ezen acı manzara cuntanın ürünü. Keşke işgal edilen yolda olduğu gibi Lara falezlerinde 30 yıl öncesine dönebilsek. Falezleri de kurtarabilsek. Ne yazık ki mümkün değil. ızla kuruyan Burdur Gölü’ne dikkat çekmek için yeni bir etkinlik daha düzenleniyor. Doğa Derneği ile Atlas Dergisi, 16 Mart Cumartesi günü, Burdur’da insan zinciri oluşturup göle yürüyecek. Türkiye’nin değişik yerlerinden gelen çevre duyarlıları, 16 Mart Cumartesi günü saat 12.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda buluşacak. Buradan oluşturulacak insan zinciri ile göle yürüyüş yapılacak. Başta Burdurlular olmak üzere tüm duyarlı yurttaşları etkinliğe katılmaya davet eden Doğa Derneği yetkilileri, “Başka Burdur Gölü yok” dedi. İnsan zinciri koreografisinin önü kesilen derelerin Burdur Gölü’ne kavuşmasını simgelediğini belirten dernek yetkilileri şunları söyledi: “Belgeleyeceğimiz bu koreografi ile, Burdur Gölü’nün eski günlerine kavuşması için gölü besleyen derelere kurulu barajlardan su bırakılması çağrısında bulunacağız. Amacımız önlem alınmaması halinde yok olacak olan Burdur Gölü’ne ve gölün hayat verdiği canlıların yaşadığı dramatik tabloya bir kez daha dikkat çekmek. Türkiye’nin 13 uluslararası öneme sahip Ramsar Alanı’ndan ve 305 Önemli Doğa Alanı’ndan biri olan Burdur Gölü, son 35 yılda alanının yaklaşık üçte birini kaybetti. Su seviyesi 12 metre düştü. Gölü besleyen yer üstü sularının baraj ve göletlerde tutulması, yer altı sularının ise sondaj kuyularıyla aşırı miktarlarda çekilmesi gölün sonunu hazırlıyor. Göl, sanılanın aksine yağışların azalması nedeniyle değil, göle giden suların aşırı kullanımı nedeniyle kuruyor. Gölün kurtuluşu ise, tarımda aşırı su kullanımını azaltarak barajlardan göle kademeli olarak su bırakılması ve gölü besleyen derelerin yeniden gölü beslemesinin sağlanması ile mümkün. Eğer acilen bu önlemler alınmazsa, Burdur Gölü ekolojik işlevlerini yitirerek cansız bir su kuyusuna dönüşecek.” Kuruyan Burdur Gölü için düzenlenen bu anlamlı etkinliğe katılımın yüksek olması, özellikle Burdurluların ilgi göstermesi bekleniyor. Çünkü göl kuruduğunda Burdur’un olmayacağını en iyi kent sakinleri biliyor. İhale tamam dava yolda AKEDAŞ ihalesi onaylandı. İhaleyi CengizKolinLimak Ortak Girişim Grubu aldı. Elektrik Mühendisleri Odası, ihaleyi yargıya taşımaya hazırlanıyor Fark 619 milyon dolar etin, yeterli finansman bulamadıkları için yükümlülüklerini yerine getirmeyen gruba yeni bir dağıtım bölgesinin verilmesinin manidar olduğunu belirterek, “İki yıl önce yapılan ihale ile bugünkü arasındaki fark 619 milyon dolar. Bu hiçbir ekonomik parametre ile açıklanamaz. Şirketlerin elde edeceği karın yüzde 50 artırılmasına rağmen, fiyat bir öncekinden yüzde 50 düşük kalmıştır. Elektrik faturasıyla halkın cebinden daha çok para çıkacak, Hazine‘nin kasasına giren yüzde 50 azalacak” dedi. M OSB'ye çevre ödülü FARUK KESKİN A ntalya Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Atıksu Arıtma Tesisi, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği tarafından verilen Çevreci Tesis Ödülü'nü aldı. Atıksu Arıtma Tesisi yatırımı ile Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin doğaya saygılı ve çevreye yatırım yapan işletmeleri ödüllendirmek amacıyla verdiği ''Çevreci Tesis Ödülü'ne'' layık görülen Antalya Organize Sanayi Bölgesi, ödülünü İstanbul'da bir otelde düzenlenen törenle aldı. Törene Antalya OSB'yi temsilen Yönetim Kurulu Üyesi Ali Bahar, Bölge Müdür Yardımcısı İlhan Metin ve Çevre, Su ve Atıksu İşletme Müdürü Sema Kayhan katıldı. Ö zelleştirme Yüksek Kurulu; ihalesi 12 Kasım 2012 tarihinde yapılan Akdeniz EDAŞ’ın devrine onay verdi. Kar marjı yüzde 50 oranında arttırılmasına rağmen, ihale bedeli bir önceki tutarına oranla yüzde 50 düşürülen AKEDAŞ yargıya taşınıyor. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Şube Başkanı İlhan Metin, yüklenici firmaya tanınan imkanlarla önemli bir kamu zararı yaratılmakta olduğunu belirterek, söz konusu ihaleyi yargıya taşımak için gerekli işlemleri başlattıkları söyledi. Kamu zararı doğar yüzde 50 arttırılmasını da sağlayarak Özelleştirme Yüksek Kurulu’ndan 8 Mart 2013 tarihli kararı ile Akdeniz EDAŞ’ın devrine onay verildi” dedi. İhale bedelini ödememişti Daha önce yapılan elektrik dağıtım özelleştirmelerinde oluşan ihale bedellerini ödemeyen şirketlerin, şimdi yeni ihalelere yelken açtıklarını belirten Metin, “Fi İddianame hazırlandı ralarında Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın da bulunduğu 24 sanıklı Halk Kart soruşturmasında iddianame hazırlandı. Sanıklar, 'resmi belgede sahtecilik, ihaleye fesat karıştırmak, irtikap ve edimin ifasına fesat karıştırmak'la suçlanıyor. Yargılamaya, önümüzdeki günlerde Antalya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mehmet Rıfkı Aktekin, Hukuk Müşaviri İlker Gedik ve Genel Sekreter yardımcıları Bayram Özen ile Ali Özkayacan'ın da aralarında bulunduğu 30'dan fazla belediye çalışanı KOM Şube'de ifade vermişti. O dönem meclis üyeleriyle birlikte Japonya'da iş seyahatinde olan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da davet üzerine 30 Ocak'ta adliyeye gidip soruşturmayı yürüten Savcı Osman Şanal'a 3.5 saat ifade verdi. 8 Mart 2013 tarihli karara göre; 546 milyon dolar bedelle en yüksek teklifi veren CengizKolinLimak Ortak Girişim Grubu’nun şirketi devralacağını vurgulayan nansman sorunları gerekçe gösMetin, şunları söyledi: “CengizKolinLimak OGG`nin alterilerek ödemeler yapılmamışmaması halinde AKEDAŞ`ı devralma hakkı, 543 milyon doken, ekonomik kriz ortamında lar bedelle ikinci en yüksek teklifi veren GENPA Telekoihaleler için uygun ormünikasyon ve İletişim Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.ye getam olmadığı yönünçecek. GENPA`nın da almaması halinde 531 milyon dodeki uyarıları dinlelarla en yüksek üçüncü teklifi veren ElsanTümaşmeyen iktidar, 2 yıl Karaçay Ortak Girişim Grubu devralabilecek. Bu şartsonra yaptığı ilk dağıtım lar altında ve ihalede oluşan rakamlara göre özelleştirme ihalesinde elektrik dağıtım bölgelerini devretmek, kamu yarı yarıya düşen fiyatlara zararı doğuracaktır. EMO olarak, hukuki ve şirketlerin talepleri doğyollara başvuracağımızı duyururuz.” rultusunda dağıtım bölgelerin İhalenin geçmişi KEDAŞ’ın özelleştirilmesine ilişkin 7 Aralık 2010 tarihinde yapılan ilk ihalede en yüksek teklifi 1 milyar 165 milyon dolar ile Park Holding, ardından Enerjisa ve EMKAT OGG vermişti. Ardından 12 Kasım 2012 tarihinde gerçekleştirilen ihalede ise en yüksek teklif CengizKolinLimak Ortak Girişim Grubu tarafından 546 milyon dolar olarak verildi. Daha önce Uludağ ve Çamlıbel elektrik dağıtım bölgelerini de devralan grubun, yükümlülüklerini yerine getirmediği de biliniyor. A den elde edilecek kar marjının A Sağlıklı bir yaşam dileriz... İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 C MY B