23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 28 ŞUBAT 2013 PERŞEMBE GÜNCEL Suçlanan il başkanı ne diyecek? HES mücadelesinde sevindirici gelişmeler Ç evrecilerin, yörede yaşayanların ve sivil toplum kuruluşlarının, derelerin, çayların doğal yapısını alt üst eden irili ufaklı hidroelektrik santrallarına (HES) karşı verdiği mücadele de sevindirici gelişmeler olmaya başladı. Önce Batı Toroslar’daki Beydağları’ndan doğup Antalya’nın Kumluca İlçesi sahillerinde Akdeniz’e karışan Alakır Çayı’ndaki HES’lere karşı verilen hukuk mücadelesinde bir eşik atlandı. Antalya 2. İdare Mahkemesi, Alakır’daki Kürce HES’in çalışmasını durdurdu. Fakat yargı kararının uygulanması hiç kolay olmadı. HES’in sahibi olan firma, bir süre yargı kararının gereğini yerine getirmedi. Bu arada da medya kanalı ile HES’i şirin gösterme kampanyası başlattı. Çevreye zarar vermediklerini anlatmak için yakındaki köylerden imza toplama çalışması yaptılar. Bölgeyi bilmeyen yerel gazete ve haber sitelerini kendi lehlerine etkilemeye çalıştılar. Bu konuda kısmen de olsa başarı sağladıkları görüldü. Çünkü bazı yerel yayın organlarında, “Kürce HES’in faaliyetinin durdurulmasına yönelik yargı kararı yokmuş. HES’in çevresi ağaçlandırılmış” türü haberler görüldü. Alakır Nehri Kardeşliği (ANK) Platformu, HES şirketinin bu tavrına karşı kamuoyunu doğru bilgilendirmeye çalıştı. ANK, yargı kararlarının uygulanması için ısrarla çağrıda bulundu. Kamuoyundan destek bulan bu çabanın sonucunda Kürce HES, Kumluca Kaymakamlığı tarafından mühürlendi. Kumluca Kaymakamı Salih Işık, Kürce HES hakkında Antalya 2. İdare Mahkemesi'nin verdiği yürütmeyi durdurma kararının, firma yetkililerine tebliğ edildiğini ancak firmanın faaliyetlerini sürdürdüğünün tespit edilmesinin ardından, oluşturulan komisyonla santralin mühürlendiğini açıkladı. Kumluca Kaymakamı Salih Işık’ın bu açıklamasının, aldıkları tek yanlı bilgilerle Kürce HES’i savunmaya kalkışanlarca nasıl değerlendirildiğini bilemiyoruz. Şüphesiz ki yargı kararının uygulanması, süreci başından beri taraf olarak takip eden Alakır Nehri Kardeşliği’ni mutlu etmiştir. ANK yaptığı açıklamada, “Alakır özgür akıyor” diyerek sevincini belli etti. İki yıldan beri su bekleyen vadideki tüm canlıların özlemlerinin sona erdiğini vurgulayan ANK, mücadeleye destek verenlere onlar adına teşekkür etti. HES firmasının olası yeni oyunlarına karşı nöbette olacaklarını açıkladı. Aynı günler içinde HES’le ilgili bir başka sevindirici gelişme Antalya’nın Akseki İlçesi’ne bağlı Gümüşdamla Köyü’nden geldi. Gümüşdamla’daki HES’e karşı açılan davada projenin iptaline yönelik karar çıktı. Gümüşdamlalılar Derneği ve Akdeniz Derelerin Kardeşliği Platformu öncülüğünde köyde toplanan yurttaşlar yargı kararının uygulanmasını istedi. Gümüşdamla Köyü Derneği Basın Sözcüsü Mehmet Özkan, inşaatın durdurulmasını istedi. Yargı kararının, bugüne kadar izinsiz ve kontrolsüz bir şekilde HES inşaatlarına göz yumanların yasalara uymadığını ortaya çıkardığını belirtti. Gümüşdamla Köyü’ndeki HES ile ilgili yargı kararının Alakır’daki örnekte olduğu gibi zamana yayılmaması, hemen uygulanması gerekiyor. Yargının verdiği bu iki kararın örnek oluşturması ve devamının gelmesini diliyoruz. G NİHAT TOKLU G GÜRSU KUNT G PELİN GEL AĞAN urdur’un Bucak İlçesi CHP örgütü toptan istifa etti. Yazılı bir açıklama yapan CHP Bucak İlçe Başkanı Atilla Dilek, istifa kararını duyurdu. Dilek, kendisi ile birlikte tüm yönetim kurulunun, İl Başkanı Süleyman Erman’ın tavırlarına tepki olarak istifa ettiğini söyledi. Dilek, İl Başkanı Süleyman Erman’ı, 3 yıldır ayrıştırıcı ve uzaklaştırıcı siyaset anlayışı ile hareket etmekle suçladı. "İl Başkanı Erman, 'küçük olsun benim olsun' zihniyetiyle hareket ediyor. Üyeler arasında ayırım yapıyor. Örgüt içinde koordinesizlik ve uyumsuzluk yaratıyor. Bucak ilçe teşkilatı ile İl Başkanı arasında şüphe ve güvensizlik ortamı oluştuğu için istifa ettik” dedi. Atilla Dilek, sıkıntıları bildirdikleri Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan’ın da duyarsız kaldığını öne sürdü. Burdur’un en büyük ilçesinde yaşanan toplu istifa olayı ile kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda İl Başkanı Süleyman Erman’ın diyecekleri olmalı. Vereceği yanıtı merak ediyoruz. B 2B krizi sürüyor A Aman nazar değmesin Sürdürülen eğitim faaliyetleri ve denetimler sonrasında turizm taşımacılığında yaşanan ölümlü trafik kazaları yok denecek kadar azaldı ile operasyon müdürlerinin katılacağına dikkat çeken Kayabaşı, turizm şoförlerinin yaşadığı en önemli sıkıntının fazla mesai olduğunu belirtti. İkinci kaptan uygulamasının aksatılmadan sürdürülmesinin önem arz ettiğini belirten Kayabaşı, “Acentelerle mutabakata da varıldı. Jandarma ve trafik ekiplerinin kontrolleri sırasında buna uymadıkları belirlenen acente ile sürücülere cezai yaptırım uygulanacak. Ayrıca 19 Mart’ta Antalya EXPO Center’de simülasyonlu eğitime başlanacak” diye konuştu. Bir yıl önce çalışmalarına başladıkları federasyon kuruluşunun devam ettiğini, Ankara, Efes ve Kapadokya’da da şube açacaklarını söyleyen Orhan Kayabaşı, ardından federasyon oluşumuna gidileceğini ifade etti. FARUK KESKİN ntalya’nın Şarampol Kapalı Yol olarak bilinen Kazım Özalp Caddesi’nden geçerken; orta yaşlı bir kişinin gazetede okuduğu haberi, yüksek sesle yorumlamasına tanık olduk. Hayrola amca neden Biz de kendisine, “H kızdın?” diye sorduk. Bize gazetedeki, “Antalya Büyükşehir, vergi borcu olmayan nadir belediyelerden biri” başlıklı haberi gösterdi. Ardından da başladı anlatmaya; “Ben Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler birimine hizmet eden taşeron firmada çalışıyorum. 2013 yılında belediyeden tek kuruş para görmedik. Ocak ayı maaşlarımızı alamadık. Şubat ayı bitiyor. İki aylık alacağımız var. Belediyenin maliyeye borcu olmamış olabilir Eski tas eski hamam olacaksa niye borçlanıldı ama bize var. Maliyeye borcunu tıkır tıkır ödemekle övünen belediye, bizim maaşlarımızı nedense vermiyor. Bağlı olduğumuz taşeron firma belediyenin ödeme yapmadığını söylüyor.” Taşeron firma emekçisinin bu serzenişi bizi hayli şaşırttı. Çünkü kısa süre önce tartışmalı geçen oturumun ardından Büyükşehir Belediye Meclisi, Başkan Mustafa Akaydın’a 97 milyon liralık borçlanma yetkisi vermişti. Başkan Akaydın, alınacak kredinin önemli bölümünün taşeron firma çalışanlarının birikmiş alacaklarına ayrılacağını açıklamıştı. Evet, alınan kredi ile Büyükşehir Belediyesi’nin çeşitli birimlerine hizmet veren binlerce taşeron firma çalışanlarının 2012 yılına ait birikmiş maaş alacakları ödenmiş. Ama 2013 yılının ocak ayı maaşları ödenmemiş. Taşeron emekçileri şubat ayı maaşlarını ne zaman alabileceklerini kestiremiyorlar. Bize yakınan yaşlı işçi, “Belediye yönetimi herhalde, ‘nasıl olsa geçen yıldan kalan alacaklarını ödedik. Bu para onlara uzun süre yeter’ diye düşünüyor. Fakat ödedikleri gecikmiş alacaklarımızın, birikmiş borçlarımızı bile karşılamadığını bilmiyorlar. Gerçekten çok zor durumda olan arkadaşlarımız var” dedi. Duyduklarımıza inanmakta zorluk çektik. Kafamız karıştı. Acaba sadece Büyükşehir Belediyesi’nin Park ve Bahçeler birimine hizmet veren taşeron 2 firmadan kaynaklanan bir sıkıntı söz konusu olabilir miydi? Kent merkezinde karşılaştığımız Büyükşehir adına yolu süpüren bir emekçiye, “Ocak ayı maaşınızı alabildiniz mi?” diye sorduk. Kim olduğumuzu bile bakmadan, “Hayır alamadık” dedi. “Alamadığımız gibi biraz ısrar etsek kapıyı gösteriyorlar” diye de ekledi. Anlaşıldığı kadarı ile geçen yılı büyük sıkıntılarla geçiren taşeron emekçilerine, 2013 yılı da uğurlu gelmemiş. Alın terlerinin karşılığı nedense zamanında ödenmiyor. Durum böyle olunca insanın aklına borçlanma yetkisi isterken onların bir daha maaş sıkıntısı yaşamayacağını söyleyen yetkililerin sözleri geliyor. B arazilerinin rayiç bedellerinin çok yüksek olduğunu öne süren Aksulu yurttaşların tepkileri devam ediyor. Defterdarlık binasının yanı sıra yollara da sıçrayan eylemler sırasında Aksulu olan AKP Milletvekili Hüseyin Samani’ye tepki gösteriliyor. Samani’nin, kendi mahallesindeki 2B bedellerinin emsallerine göre düşük olmasını sağladığı iddia ediliyor. CHP Antalya Milletvekili Dr. Arif Bulut, bu iddiaların soruşturulması için TBMM’de meclis araştırması açılmasını istedi. Ayrıca verdiği soru önergesi ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan da yanıt istedi. CHP’li Bulut, AKP İl Başkanı Mustafa Köse ve akrabalarına ait olduğu ileri sürülen Aksu Yeşil Karaman Köyü’ndeki 2B arazileri hakkında da benzer konularda araştırma yapılmasını istiyor. AKP Milletvekili Hüseyin Samani, yaptığı yazılı açıklamada hakkındaki iddiaları reddetti. Mahallesinde kendisine ait bir metre 2B arazisi olmadığını söyledi. Bedellerin de emsallerine göre düşük tutulmadığını öne sürdü. 2B krizi yeni tartışma konuları ile süreceğe benziyor. ali Yardımcısı Recep Yüksel Başkanlığı’nda toplanan Turizm Trafik Güvenliği Konseyi’nden, yeni sezona hazırlık anlamında önemli kararlar çıktı. Toplantıda öncelikli olarak eğitim faaliyetlerinin yoğunlaştırılması konusu üzerinde duruldu. Bu yıl ayrıca havaalanında sürücü sertifikası, sosyal güvenlik ve takograf kontrollerine yönelik uygulamalarda başlatılacak. Toplantıyı değerlendiren Antalya Turizm Şoförleri Derneği (ANTŞOD) Başkanı Orhan Kayabaşı, eğitim faaliyetleri ve denetimler sonucu, turizm taşımacılığındaki kaza oranlarının azaldığını, son 3 yıl içerisinde sadece 2 ölümlü vakanın meydana geldiğini belirterek, 2010 öncesinde yaşanan olumsuzlukların artık son bulduğunu söyledi. Bir sonraki toplantıya acente yöneticileri V B arazilerinin rayiç bedellerinin yüksek olduğu gerekçesiyle günlerdir süren eylemlerle ilgili MHP İl Başkanı Osman Çetin, iktidar partisi mensuplarını uyardı. 2B arazilerine ilişkin Maliye Bakanlığı'nın Defterdarlıklar ve Mal Müdürlükleri aracılığıyla rayiç bedellerin 1 Mayıs 2010 tarihinde belirlendiğini belirten Çetin, "Yani bu tarihten beri iktidar bu fiyatları biliyor ama karşısındaki muhataplara bunu açıklama cesareti gösteremiyor" dedi. 2 AKP'ye 2B uyarısı Komisyon üyelerinin görüşleri Fiyatları belirleyen komisyon üyelerinin farklı siyasi görüşlerden olduğuna ilişkin iddiaları gündeme getiren AKP İl Başkanı Mustafa Köse'ye, komisyon üyelerinin kimliğini ve siyasi partilerini açıklaması çağrısında bulunan Çetin, Köse'nin Defterdarı hedef gösterdiğini öne sürdü. Samani'ye çağrı Arazilerin hak sahipleri tarafından alınamaması halinde TOKİ'ye devri yapılarak, TOKİ'nin de istediği kişiye satabileceğini ifade eden Çetin, AKP Milletvekili Hüseyin Samani'ye çağrı yaptı: "Topallı'da 35 lira, Yurtpınar'da 15 lira. Bu bir türlü anlaşılamaz. Tarlanın vasfını değiştiren hiçbir şey yokken nasıl olur? Çünkü Yurtpınar'da Hüseyin Samani var. Özelikle çağrımız Samani'yedir. Buyur gidelim Aksu'ya şu 2B'yi anlat görelim" diye konuştu. Sağlıklı bir yaşam dileriz... İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 Yüksek rayiç Antalya'da 2B arazilerinin ortalama rayiç bedelinin 125 liraya geldiğini anlatan Çetin, bazı örnekler verdi. Çetin, "Cihadiye Köyü'nde emlak vergi değeri 10 lira, rayiç bedel 250 lira. Nasıl bir hesaplama yöntemiyle buldunuz bu rakamı? Hangi usul, hangi muhasebe standardına dayalı, kime göre bu fiyatı tespit ettiniz? Çamköy'de emlak değeri 10 lira, rayiç bedel 50 lira. Bir yerde 10 lira olan 250'ye, diğer yerde 10 lira olanı 50'ye çıkarıyorsunuz” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle