Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 SAYFA 18 ŞUBAT 2013 PAZARTESİ ÇEVRE Taş ocaklarına toplumsal eylem kararı alındı Sabırla koruk olur helva YELİZ GÜL EGE yelizgul@rosehotels.com.tr Çevre korunmuyor oplantıda konuşan CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan ise, mecliste yaptığı konuşmalarda taş ocakları sorununu sürekli gündeme getirdiğini, ancak taş ocağı sayısının arttığını söyledi. Taş ocakları nedeniyle Antalya'nın köstebek yuvasına döndüğünü iddia eden Kaptan, ''Maalesef taş ocakları sebebiyle Finike'de portakal bahçelerimizdeki verim düştü. Biz ne kadar söylersek söyleyelim, hiç kimse bizi anlamıyor. Eskiden Orman ve Çevre bakanlıkları ayrıyken çevre korunmaya çalışılıyordu, ama şimdi ikisi bir arada, bu da mümkün değil. Adete taş ocağı, maden ruhsatı vermek için çalışıyorlar'' dedi. T Finike'deki taş ocaklarına çevreyi tahrip ettiği gerekçesiyle tepki gösteren çevreciler, taş ocaklarına karşı toplumsal eylem kararı alarak, “Geleceğimiz yok olmasın” dediler azetemizde “İşte Katliamın Fotoğrafı” başlığıyla duyurduğumuz, Finike Alacadağ Köyü sınırlarındaki Kızılcık Yallası'nda taş ocağı açmak için gerçekleştirilen ağaç katliamı kent gündemine oturdu. Dünya mirası kabul edilen ve zarar verilmesi halinde hapis cezası gibi büyük cezalar verilen sedir ağaçlarının yanı sıra por Geleceğimiz yok ediliyor takal ağaçlarının da yok olmasına yol açan taş ocakları çevrecilerin ve yöre halkının büyük tepkisine neden oluyor. Bölgedeki taş ocaklarından bazılarını inceleyen çevreciler, taş ocaklarına karşı toplumsal eylem kararı aldı. Finike belediye binasında bir araya gelen CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan, Antalya Kent Konseyi Tüketici Hakları Grubu Başkanı Ali Ulvi Büyüknohutçu, Antalya, Isparta, Burdur, Denizli, Kaş, Platformu sözcüsü Hediye Gündüz ve doğaseverler doğaya sahip çıkma çağrısında bulundu. G takal bahçelerinde büyük zarara yol açtığını ve son yıllarda portakal veriminde yüzde 30'lara varan rekolte düşüklüğü görüldüğünü dile getiren Büyüknohutçu, normal vatandaşın ormandan bir sedir ağacı kesse, çam kozalağı toplayarak arabasında yakalansa hapis yatacağını, ancak taş ocakları nedeniyle kesilen ağaçlardan dolayı kimseye ceza uygulanmadığını ileri sürdü. Tepkinizi koyun Antalya, Isparta, Burdur, Denizli, Kaş, Platformu sözcüsü Hediye Gündüz de Türkiye'de 85 bin taş ocağı ruhsatı verildiğini, bu ruhsatlardan bin 627 tanesinin Antalya'da bulunduğunu söyledi. Finike'de 12, Elmalı'da ise 35 taş ocağı bulunduğunu dile getiren Gündüz, “Taş ocaklarıyla doğa tahrip edilirse Antalyamızda ne turizm ne de tarım kalacaktır. Siz de geleceğiniz için tepkinizi koyun” dedi. Sahip çıkmalıyız Finike'de tonu 120 dolara satılan bir taş için portakal ağaçlarının, bahçelerin yok edildiğini ileri süren Antalya Kent Konseyi Tüketici Hakları Grubu Başkanı Ali Ulvi Büyüknohutçu, ''Hayatımız ve geleceğimiz yok ediliyor” dedi. Mermer ocaklarından çıkan tozun por e bir eksik ne bir fazla... işiniz neyi gerektiriyor ise onu yapmak, hakkını vermek. Arkanızdan kötü söze, yoruma yer bırakmamak... Her işverenin, birincil isteği bu olmuştur. Sadakat, bağlılık gelmiştir arkasından. Çok uzun süreler çalışmak değil matah olan; arkanda, kubbede bıraktığın sestir, önemli olan. Ben, ne gümbür gümbür gelen, arkasında ise cılız sesler bırakanlar gördüm. Tam aksine, sönük bir şekilde gelen ama arkasında coşkulu sesler bırakanlar gördüm. Anladım ki; nasıl geldiğin değil, seni anlatan... nasıl gittiğindir! Yaşamın her alanında böyle değil mi? Akılda kalanlar hep ‘son’lar değil midir? Kimi zaman filmin konusunu sormadan, ‘son’unu sormamız da bundan değil midir? ‘Son’unu bildiğimiz şeylerin bizi şaşırtmayışı hatta kimi zaman mutlu etmemesi nedendir hiç düşündünüz mü? Yıllarca, sonu belli Türk filmlerinden hayıflanıp durmadık mı? Yabancı filmlerde ‘son’ların illaki mutlu olmaması, tahmin edilen olmaması değil miydi, bizi, bir sonrakini izlemeye teşvik eden. ‘Son’ lardır, başlangıçların önünü açan... ‘Son’lardır; devamının nasıl olacağını şekillendiren. Kötüden sonra, iyi yapma hevesini, motivasyonunu veren veya da iyiden sonra daha iyisini yapma, iyi olanı sürdürebilme çabasını sağlayan; hep bir sonraki adımın oluşmasında yapı taşıdır, ‘son’. Kilit taşı ise; ‘son’ dan sonraki “siz”sinizdir! Nasıl ki; ’son’ sizinse, sonra da sizindir! Sizin varlığınız ya da yokluğunuz önemli değildir. ‘Son’u, sizin hazırlamış olmanız yeterlidir; bundan sonra konuşulacak olan da budur! Çünkü, yeni başlangıçlar hep bu sondan etkilenecek veya da devamı niteliğinde olacaktır. Mukayeselerin doğuşudur ‘son’lar! Öyle değil midir? Önceki, sonraki kavramlarının doğuşudur. Sadakatın, bağlılığın veya da başkaldırının, değişimin sebebi hep bir öncesi yaşananlardır. Sebebsiz hiçbir şey yoktur. Gözümüzü açtığımız an ve öncesi; hep bir sebep vardı ve olacak. Ne için mi? Yaşamların oluşması ve sürmesi için. Yeni ‘son’lar ve yeni başlangıçlar için. Her insanın yaşadığı dönem içersinde, birçok ‘son’ları olmuştur. Sözkonusu olan, özel hayat veya iş hayatı da olsa, insanlar ‘son’ larıyla akılda kalmışlardır ve kalacaklardır da. Sizin için, başladığını bitirmek, yarım bırakmamak; yaptığını iyi yapan olmak, yapmış olmak veya da her ikisi de; iyi bir sonsa, o zaman, onu yapın! Kendi yaşamlarımız içindeki kilit taşı, yine ‘biz’leriz! Sağlıkla Kalın. N YAŞAMININ KİLİT TAŞI, SENSİN! Kaynak hazır proje bekleniyor ntalya Valisi Dr. Ahmet Altıparmak, İbradı'nın doğal, tarihi ve kültürel zenginliklerinin sayfiye yeri, doğa sporları ve yürüyüş yolları gibi projelerle değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, "Kaynak hazır, proje bekliyoruz" dedi. İbradı Kaymakamı Bülent Ay, İbradı Belediye Başkanı Muharrem Kaya, sivil toplum kuruluş temsilcileriyle Vali Ahmet Altı A parmak'ı makamında ziyaret etti. İbradı’daki tarihi konakların restorasyonuna her zaman destekte bulunacaklarını ifade eden Altıparmak, kaynağın hazır olduğunu proje beklediklerini söyledi. Heyet de İbradılı, Kuyucaklı, Gümüş Damlalı, vatandaşların yoğun olarak kullandıkları karayolundaki eksiklik ve bozukluklar için Vali Altıparmak’tan destek talebinde bulundu. 2B bataklığı derinleşiyor YUSUF YAVUZ Çıralı’da rayiç bedel şoku ünyaca ünlü turizm cenneti Çıralı’da ise 2B şoku yaşanıyor. Büyük bölümü 2B statüsünde olan Çıralı’daki hak sahibi kullanıcıların önemli bölümü başvurularını yapmışlar ancak rayiç bedellerin yüksek olmasından dolayı bu arazileri almalarının mümkün olmadığını belirtiyor. Çıralı’nın bağlı olduğu Ulupınar Köyü Muhtarı Sami Ilgaz, Yanartaş mevkii yakınlarında bulunan kimi arazilerin rayiç bedellerinin 250 bin TL olarak belirlendiğinin altını çizerek, “Bu fiyatlarla köylülerin arazileri almaları mümkün değil” diye konuştu. Ilgaz, büyük bölümü 2B olan Ulupınar Köyü'nde rayiç bedellerin 80 bin ila 250 bin TL arasında değiştiğini anlattı. Atık yağ dökene ceza ethiye Belediyesi doğaya büyük zararı olan bitkisel atık yağların toplamaya devam ediyor. 2012 yılında çalışmalara başlayan belediye bugüne kadar 71 ton bitkisel atık yağ topladı. Çevre Denetim Birimi'ni de kuran Fethiye Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü, konut, lokanta, sanayi mutfakları, otel, yemekhane gibi yerlerden atıkları toplamasının yanında bu işyerlerinde de atık yağ denetimi yapıyor. Fethiye Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Selver Hatice Kabak, "6 yıldır bilgilendirme yapıyoruz. Hala atık yağını biriktirmeyen, lavaboya döken ve yeniden kullananlar varsa 100 bin TL'ye kadar ceza yazılacak" dedi. Köyler çöp kokuyor sparta merkezinde bulunan ve İl Özel İdaresi tarafından alınması gereken köylerdeki çöplerin, yaklaşık 15 gündür toplanmadığı öne sürüldü. Isparta'da merkeze bağlı Yakaören Köyü'nde yaşayan Veli Yay, çöplerin toplanmama gerekçesini bilmediklerini belirterek ''Bu pisliği istemiyoruz'' dedi. Yakaören Köyü Muhtarı Mehmet Pediz ise çöplerin toplanmasındaki aksaklığın, çöp I toplamayı gerçekleştirecek firma ihalesinin gecikmesinden kaynaklandığını kaydetti. Köydeki çöpleri kendi imkanları ile topladıklarını ifade eden Pediz, çöpleri boşaltmak için bir alan bulamadıklarını da söyledi. B arazilerine ilişkin yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl bile geçmeden yapılan yeni düzenlemeleri değerlendiren Doç. Yücel Çağlar, gelinen noktayı siyasal iktidarın 2B’cilerin yükselen tansiyonunu düşürme çabası olarak değerlendirerek 2B bataklığının derinleştiğini öne sürdü. Satışların başlamasının ardından Antalya’nın dünyaca ünlü turizm cenneti Çıralı’da ise rayiç bedel şoku yaşanıyor. Köylüler, kimi yerde 250 bin lirayı bulduğu belirtilen rayiç bedellere itiraz etmeye hazırlanıyor. Doç. Dr. Yücel Çağlar, değişikle ne yoksul yurttaşların mağduriyetlerinin, ne 2B’lerin rast gele satışının yol açabileceği toplumsal, ekonomik ve ekolojik olumsuzlukların önlendiğini ne de 6292 sayılı yasanın Anayasaya aykırılığının giderildiğini ileri sürdü. Hak sa 2 hiplerinin çoğunluğunun uygulamadan hoşnut olduğu ve konuyla ilgili yapılan değerlendirmelerin kimilerince ‘Hariçten gazel okumak’ olarak yorumlanabileceğine değinen Çağlar, “Satılan, Anayasanın 169. maddesine göre hepimizin kamusal varlığıdır. Bu ülkenin bir yurttaşı olarak hiçbir kamusal varlığın, sözgelimi ‘cari açığı kapatmak’, sermaye birikimine kaynak aktarmak, siyasal ve ekonomik rant sağlamak vb gerekçelerle haraç mezat satılmasını istemiyorum. Konunun gündeme getirildiği 2003 yılından bu yana çeşitli düzlemlerde sürdürülen bu aymazlık, ne yazık ki gerektiğince bilgi sahibi olması beklenen ilgili demokratik kitle örgütlerinin, araştırmacı ve ‘bilimcilerin’ vurdumduymazlığıyla beslenmiştir” yorumunu yaptı. D F Alanya'da kaçak tesis lanya'nın Konaklı Beldesi'nde Club Dem Otel tarafından yapılan ek tesislerin bazı bölümlerinin kaçak olduğu ve bu kaçak kısımların ise sahile ulaşımı sağlayan yol üzerine yapıldığı iddia edildi. Yurttaşların şikayeti üzerine harekete geçen Alanya Kaymakamlığı incelemede bulundu. Yolun 1193 metrekarelik kısmının Club Dem Otel tarafından işgal edildiği belirlendi. İşgal edilen yolun Konaklı Belediyesi'ne teslim edilmesine karar verildi. A C MY B