Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÜNYANIN MEDİKAL ÇÖPLÜĞÜ OLDUK Dünyada ilaç dışı medikal ürün pazarı 200 milyar dolar. Bunun 1.7 milyar doları ülkemizde kullanılıyor. Kullandığımızın ancak 150 milyon dolarlık kısımını üretebiliyoruz. Türkiye'nin dünyadaki en kalitesiz ve ucuz medikal ürünleri ithal ederek medikal çöplüğüne döndüğünü dile getiren Pharmamed sahibi Mehmet Ali Selek, "Çinliler bile biz Türkiye'ye mal satmayız. Çok kalitesiz ürün kullanıyorsunuz diyor" dedi 6 "Antalya'da iŞ'te HAYAT" SAYFA 10 ŞUBAT 2013 PAZAR Hazırlayan PELİN GEL AĞAN KALİTESİZ ÜRÜN ÜLKESİYİZ Dünyada medikal sektörünün pazar payı nedir. Türkiye bunun neresinde? Dünyada ilaç dışı medikal ürün pazarı 2011 yılı verileriyle 200 milyar dolar civarında. Ciddi bir rakam. Bunun 1.7 milyar doları ülkemizde kullanılıyor. 150 milyon dolarını biz kendi işletmelerimizde üretiyoruz. 1,5 milyar dolarını ithal ediyoruz. Dünyada üretim alanında en ileride olan ülke Amerika. Amerika’yı Avrupa Birliği takip ediyor. Türkiye'de ilaç dışı medikal malzeme üretim hacmi 174 milyon dolar. Tüketimimiz ise 1.7 milyar dolar. Ülkemizde sağlıkta dönüşüm projesi uygulanıyor. Neredeyse 11 yıl oldu. Aslında devrim niteliğinde değişiklikler yapılıyor. Birçok taşlar yerinden oynuyor. Ancak bunların ne kadarı olumlu ne kadarı olumsuz bunun iyi değerlendirilmesi lazım. Her yıl 35 kez değişen mevzuatlar hem hizmet üreticileri hem mal sağlayanları ciddi sıkıntıya soktu. Türkiye bu son uygulamalardan, son fiyat politikalarından sonra medikal çöplüğüne dönmek üzere. Dünyanın en kalitesiz ürünlerinin satılabildiği bir ülke pozisyonuna geldik. Çin ürünlerini hep ucuz ve kalitesiz ürünler olarak düşünürüz. Çinlilerle görüştüğümüzde "biz Türkiye'ye mal satmıyoruz, çok kalitesiz ve ucuz ürünler kulanıyorsunuz" ifadelerini duymaya başladık. Bu durumda tabi yabancı yatırımcı Türkiye'ye gelmez ya da Türk yatırımcı yatırım yapmak istemez. Çünkü yarınının ne olacağı belli değil. Üreteceğiniz malı yüksek fiyatla satma imkanınız yok. Yabancı firma üst düzey yöneticileri biz Türkiye'de harcadığımız enerjiyi başka bir ülkeye harcarsak çok daha karlı işler yaparız diyor. Sağlık bu kadar ucuz mu? dedirtiyor insana dedikleriniz. Bu ürün vücudunuza yerleştiriliyor, onunla yaşıyoruz. Nasıl böyle birşey yapılır? Evet bu ürünler vücudunuza implante edilen ürünler. Onunla hayat boyu yaşıyorsunuz. 35 sene sonra implantın sizi düşüreceği durumu bilmiyorsunuz. Çok büyük sıkıntı. Yarın hangi yönetmeliğin çıkacağını bilemediğimiz için nereye gideceğimizi biz de bilmiyoruz. Sizin hedef pazarınız nereler peki? Orta Doğu ülkeleri çok aç ama siyasi belirsizlikten dolayı oralarda da sıkıntı var. Savaşta bazı ülkelere mal gönderiyorsunuz, bazılarına gönderemiyorsunuz. Gönderdiğiniz mala el konuluyor, gümrükte takılıyor. Ya da o ülkede parayı bulup ödeme yapamıyorlar ya da paraları var dövize çevirip gönderemiyorlar. Çok ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Ama Orta Doğu ülkeleri ilaç ve medikal konusunda aç ve sınırsız bir pazar. Türkiye'de işçilik çok ucuz. Medikal malzemelerin yüzde 99'u el işçiliği ile yapılıyor. Anjiyoda kalbinize takılan stend de el işçiliğiyle yapılıyor. Avrupa'da işçiler yüksek ücretle çalıştırıldığı için maliyetleri yüksek, o nedenle bizim için Avrupa'da güzel bir pazar. Ama marka olmanız gerekiyor. T Türkiye'de son 11 yılda sağlıkta dönüşüm adı altında çeşitli uygulamalar gerçekleştiriliyor. Programlar ve mevzuatlar sürekli değişiyor. Türk yatırımcı yarınını bilmiyor, yabancı yatırımcı da bu kadar değişen mevzuat karşısında yatırım yapmayı bile düşünmüyor. Türkiye'nin sağlıktaki son uygulamalar ve son fiyat politikalarından sonra medikal çöplüğüne dönmek üzere olduğunu dile getiren Antalya Serbest Bölgesi'nin medikal ürün üretimi yapan tek Türk firması Pharmamed şirketinin sahibi Mehmet Ali Selek, "Çin ürünlerini hep ucuz ve kalitesiz düşünürüz. Çinliler şu anda 'biz Türkiye'ye mal satmıyoruz, çok kalitesiz ve ucuz ürünler kulanıyorsunuz' diyor. Dünyanın en kalitesiz ürünHükümetin son dönemde sağlık serbest bölgelerinin satılaleri kurma düşüncesi var. Ne diyeceksiniz? bildiği bir Serbest bölgelerde son zamanlarda bir kümelenme düülke pozisşünülüyor. Bu ciddi anlamda tehlike. Kümelenme birçok faydayı yanında getirir ancak iki gün sonra o kümelenmiş sekyonuna geldik. Bu durumda yatörde hangi problemi yaşayacağınızı bilemezsiniz. Medikal anbancı yatırımcı Türkiye'ye gelskerden döndükten lamında İtalya'da çok ciddi birşey yaşandı. Tüm medikal ham mez, Türk yatırımcı da yatırım sonra üç eczacı armadde üreticilerinin olduğu bölgede geçtiğimiz bahar yapmak istemez. Çünkü yarınının kadaş bitkisel drog deprem meydana geldi. Deprem tüm fabrikaları yıktı. Dünne olacağı belli değil" diyor. işine girdik. Türkiya medikal sektörü krize girdi. Avrupa'da ameliyatlar Antalya'da İŞ'te HAYAT sayye'de ilk defa dağdan yapılamaz hale geldi. Yakın döneme kadar kendifamızda bu hafta sizleri Antalya topladığımız bazı lerini toparlayıp sektöre giremediler. Sağlık Serbest Bölgesi'nde medikal üretim bitkileri tarlada ekserbest bölgeleri olabilir ama bir iki bölge yapan 3 firmadan tek Türk firması meye başladık. Türkiile değil birden fazla alanda yayılPharmamed Medikal Ürünleri San. Tic. ye'de bunların tomalıdır. Ltd. Şti. sahibi Mehmet Ali Selek ile tahumları yoktu. Köylülere ürünleri toplattık, tonıştıracağız. Antalya'da doğan Selek ile humlarını ayırttık. Eskihayatını, sektörünü ve hedeflerini koşehir Anadolu Üninuştuk. tirdiğim zaman versitesi Eczacılık FaMehmet Ali Bey sizi kısaca tanıYÖK kurulmuştu. kültesi'nde bunların tahyabilir miyiz? İlk sene haylazlık lillerini yaptırdık. Tarlaya ektik, 1964 yılında Antalya'nın sokaklayapalım demiştik. çoğalttık. Ticaretini yapmaya rında karabiber, portakal ağaçlarının olAma o günkü yöbaşladık. Baktık dünyada çok büduğu Memur Evleri semtinde doğdum. netmeliğe göre bir yük bir pazar var. Ciddi talepler geÜç kardeşin en küçüğüyüm. Annem ev dersten kalırsanız liyor. Hatta hiç unutmam bir İtalyan firhanımı. Babam Antalya Lisesi'nde uzun ması papatya istedi bizden. Tohumu veokuldan atılıyoryıllar öğretmenlik yaptı. reyim siz üretin ama organik isterim demuşsunuz. Okuldan di. Bunun için 400 dönüm arazi gerekiBabanız Antalyalıların yakından atıldık. Bir tek biz yordu. Ama Türkiye'de organik tarım yatanıdığı bir isim... değil okuyanların Evet Mustafa Selek. İsminden çok yüzde 90'ı atıldı. Birkaç hafta sonra sıAntalyalılar babamı lakabı olan porta nav hakkı verdiler. O sınavda birici sı lundurulması gerekiyordu. Ben ecza dekal ile tanırlar. Çok sert ve despot bir ho nıfın tüm derslerinden geçtim. Üni poculuğu yaparken bir eczacı abim de yabancı bir yatırımcının Türkiye'de tesis açca olduğunu söylerler. Benim dönemi versiteyi bitirdikten sonrada hemen as mak istediğini nereden eczacı bulabileme yetişmedi. İlkokulu Namık Ke kerliğe gidip ticaret hayatına atılmak is ceğimizi sordu. Ben de "benim diplomam mal'de, ortaokulu Merkez Ortaoku tedim. Karadeniz Ereğli'de denizci ola boşta ben vereyim" dedim. İşin bu kadar lu'nda, liseyi ise Antalya Lisesi'nde rak askerlik yaptım. Askerden gelir büyük boyutlara gideceğini bilmiyordum okudum. Lisede 12 Eyama bir taraftan üretim işi beni çekiyorgelmezde ticaret hayatına atıldım. lül dönemini yaşadık. Ticaret hayatı derken eczane mi du. 4 sene o fabrikanın kuruluşunda görev aldım. Orada üretimin en ince detayBiz saatlerce Türkiaçıyorsunuz? ye'nin geleceğini tartıHiç eczane eczacılığı yapmadım. larını ve dünya ile ticareti öğrendim. Sonrasında kendi firmanızı mı kurşırdık, şu anki gençlik 1987'de ecza depoculuğu işine başdunuz? ise sorgulamıyor, güladık ailemle. O dönemde medikal Kurulmuş bir firmamız vardı. Tekrar nünü yaşıyor. ürünler Türkiye'de bu kadar yoğun aktif hale getirdim onu. Bir arkadaşımla Eczacılık okuyorkullanılmıyordu. Medikal işi yaptık. birlikte. Birkaç tane firmanın distrübüsunuz. Mesleğinizi saİşin içine ıtriyat ve kozmetik girdi. 15 törlüğünü aldım. Ancak bu firmalardan genırım ilkokul yıllayıl boyunca üç farklı ürün grubunu bir tirip sattığımız sarf malzemeleri bu firrında seçtiniz. Ablaarada götürmeye çalıştık. malar kendileri üretmiyordu. Bir şekilde nızın eczanesinde çaDepoculuk 15 yıl sürdü dediniz. bunların üretilmesi lazımdı. Dedik buraSonrasında ne yaptınız? dan başlayalım. Böyle bir imkan doğdu. lıştıktan sonra... O dönemlerde bir medikal firmanın Antalya Serbest Bölgesi'nde 2008 yılınEvet. Kaderimiz orada yazılmış. İlkokul 4'ten itibaren ablamın eczane açılabilmesi için bakanlıktan ruhsat alın da Pharması ve mesul müdür olarak eczacı bu masinde çalışmaya başladım. TatilÖzel yaşamınızla ilgilerim orada geçerdi. Severek çali neler paylaşırsınız bizimle? lıştım. Eskiden ilaçlar kutular haEşim Diş Hekimi Rukselan Selek. linde satılmazdı. Eczanelerin arEşimle eczacı arkadaşımızın eczaneka dolaplarında yapılırdı. İlaç sinde tanıştık. 23 yıldır evliyiz. 22 yaşında yapma merakım çoktu. Üniversibir oğlum var. O da Yeditepe Üniversitede iki tercihimden birisi eczatesi'nde psikoloji bölümü okuyor. cılıktı. Ege Üniversitesi Eczacılık İş dışında neler yaparsınız? Hayatımın büyük kısmı ailemle geçer. Fakültesi'ni kazandım. Antalya'da olup denize meraklı olunÜniversite yılları nasıl geçti? madan olmaz. Rüzgar sörfüne merak Çok sakin biriyim diye düşüsalmıştım. Geçmiş yıllarda çok yanüyordum ama nedense bütün pıyordum. Yaş ilerleyince sörften problemler beni bulurdu. 4 defa diyelkene döndüm. sipline verdiler. Birinci sınıfı bi SONUMUZ İTALYA GİBİ OLMASIN AROMATİK BİTKİ ÜRETTİK A pacak 400 dönüm arazi olmadığını gördük. Her yerde ilaç kalıntısı çıktı. Ciddi bir fırsatı kaçırdık. Dünyada tıbbi bitki yapımında kullanılan 13 bine yakın kayıtlı bitkinin 8 bini Türkiye'de yetişiyor. Bunun 2 bin 500'ü ise Türkiye'de endemik olarak yetişen bitkiler. Doğal zenginliğimiz büyük ama değerlendiremiyoruz. Ürünleri toplamada sıkıntı çekiyoruz. Köylüleri bilinçlendirmek lazım. Kökünden koparmak yerine kesmek lazım. Ürün kesilirse budanmış oluyor. Ama kökünden çekerseniz bitkiyi kaybediyorsunuz. Noldu peki bu üretim işi? Hobi olarak başlamıştık. Tarım kolay bir iş değil. Bütün işi bırakıp buna konsantre olmamız gerekiyor. Kendi işlerimizi bırakamayınca, bu işi bırakmak durumunda kaldık. med isimli şirketimizi kurduk. Önce küçük miktarlarda damar için kullanılan cerrahi kateterleri üretmeye başladık. Kendi ihtiyacımızı karşılamak için üretime başlamıştık. Anjiyografide kullanılan sarf malzemelerin üretimine başladık. Daha sonra by pass ameliyatlarında kullanılan setlerin üretimine başladık ve kısa sürede ihracatımız başladı. Ş DÜNYAYA TEKNOLOJİ SATMALIYIZ u anda ürettiğimiz mallarda çok büyük kar marjları yok. Asıl kar dünyaya satılabilecek teknolojik ürünlerde. Teknoloji üsleri İsveç, İrlanda gibi ülkeler. Ama bunların üretimleri yok. Medikal anlamda dünyaya sattıkları bilgi birikimi satışın yüzlerce katı bü yüklüğünde. Bir şekilde ArGe'ye bulaşmak lazım. Bununla ilgili hocalarımdan bir politikacıyla görüştüğümde, "bana niye sen yapmıyorsun, zor birşey değil" dedi. "Hocam bunu yapmak için ciddi kaynağa ihtiyaç var" dedim. "Sen bunu hazırla kaynağı ben yaratırım" dedi. Bir kitapçık çıkardı devlet teşvikleriyle ilgili. Ciddi bir projeniz varsa ciddi anlamda destek alabiliyorsunuz. Kitapçığı alıp Akdeniz Üniversitesi'ne geldim. Orada bir kaç hoca ile görüştük. Hazırladığımız dosyayı Sanayi Bakanlığı'na verdik. Bakanlık onayladı. Bu gerçekleşirse Akdeniz Üniversitesi'nde arge laboratuvarı kurmayı planlıyoruz. C MY B