Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 TEMMUZ 2012 SALI SAYFA HABER 3 Kemer'e HES yargıya taşındı Kemer’deki Ağva Deresi’nde GATAB tarafından yapılması planlanan Mikro HES’e karşı CHP Kemer İlçe Başkanı Avukat Umut Güneş dava açtı. Güneş, “GATAB'ın asıl işi altyapı hizmeti” diye konuştu YUSUF YAVUZ üney Antalya Turizm Geliştirme ve Altyapı İşletme Birliği (GATAB) 18 Mayıs tarihinde gerçekleştirdiği olağan meclis toplantısında, Ağva Deresi Kesme Boğazı’ndaki Güverte kaynağında bir Mikro HES kurulması yönünde karar aldı. CHP İlçe Başkanı Umut Güneş ise projenin iptali için Antalya Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açtıklarını açıkladı. Güneş, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, dünyanın çevreye ve insanlığa zarar veren HES projelerinden vazgeçerken, ihtiyaç olmadığı halde AKP zihniyetinin Kemer ilçesinde yaptığı böylesi bir projedeki amacın kamuoyuna açıklanması gerektiğini belirtti. Dünden bugüne EROL KARABULUT erolkarabulut20@gmail.com B Kanyon ölecek anavgat ilçesine bağlı Ahmet Köyü'ndeki Ahmetler Kanyonu'nda yapılması planlanan HES köylülerce protesto edildi. Köylüler yapılacak HES'in kanyondaki doğal hayatı bitireceğine dikkat çekti. Manavgat'ın Ahmet Köyü'nde yurttaşlar Ahmetler Kanyonu'na yapılması planlanan Hidroelektrik Santralini (HES) istemediklerini belirttiler. Kanyonlarına HES yapılmasını istemediklerini belirtten köylüler, "Derenin akışına bakarız, dokunanı yakarız. Su hayattır satılamaz. Doğayı hor gören kanyonu zor görür. Ahmetler Kanyonu'na HES, vallahi PES. Dereler özgürdür, özgür akacak. Bu vadide satılık su yoktur" yazılı pankartlar taşıdı. TURİZMİN “KUTSALLIĞI” VE “PEŞMERGE” SİYASETİ G M Dünyanın sayılı kanyonu Asli görevini yapmıyor GATAB’ın, içme ve kullanma suyu ile sulama suyu, kanalizasyon, arıtma ve çöp toplama gibi altyapı çalışmaları yapan bir birlik olduğunun altını çizen Güneş, “Bu birliğin elektrik üretimi yapması gibi bir görevi yoktur. Yusuf Uras, GATAB’ın başına geldikten bu yana birlik, görevinin dışında her işi yapar, asli görevlerini de yapmaz hale gelmiştir” iddiasında bulundu. HES’lerin Karadeniz’ bölgesinde yarattığı tahribatın ortada olduğunu kaydeden Güneş, “Kemer’de bu tahribatın yapılmasına asla izin vermeyeceğiz” açıklamasında bulundu. Yaşam zarar görecek K esme Boğazındaki Güverte kaynağında HES yapılması durumunda bölgedeki doğal yaşamın sürdürülebilmesinde zararların söz konusu olabileceğini savunan Güneş, “Sulama amacıyla kullanılan dere sularından bu amaçla faydalanma imkânının sınırlandırılmasının veya tamamen ortadan kalkmasının, yöredeki tarımsal üretime olumsuz etkileri olacaktır. İçme suyunun kalitesi azalacağından hastalıklarda ar tışlar yaşanabilme olasılığı yüksek olacaktır” ifadelerini kullandı. HES kurulması planlanan Ağva Deresi’nin geçmişte sel felaketleriyle de gündeme geldiğini kaydeden Güneş, açıklamasında “kamu yararı bulunmayan, yandaş yararı olan projelere halk için karşıyız. Kemer halkını ve tüm yaşam savunucularını Kesme Boğazı’na sahip çıkmaya çağırıyoruz” görüşüne yer verdi. Köylüler adına konuşan emekli öğretmen Mustafa Koç, Ahmetler Kanyonu'nun dünyanın sayılı kanyonları arasında gösterildiğini belirtti. HES projesinin kanyondaki doğal hayata zarar vereceğini belirten Koç, ''Bu vadideki bütün geyiklerin, dağ keçilerinin, böceklerin yurdunu ellerinden alıyorlar. Eğer bu proje uygulanırsa Ahmetler Kanyonu özelliğini kaybedecek, çevreciler, doğa sporu yapanlar, dağcılar, gezginler, turistler bu turizm kaynağından mahrum kalacak'' diye konuştu. Kemer esnafına kart emer Belediyesi ve DenizBank işbirliği ile yürütülen proje bu gün Liman Caddesinde ilk üye işyerlerine kavuştu.Kemer Liman Caddesi’nde esnafla buluşan Kemer Kart dağıtımında, Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül, Deniz Bank Kemer Şubesi Müdürü Osman Ellialtı ve Kemer Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Çulfa birlikte esnafları ziyaret ederek Kemer Kart hakkında bilgilendirildiler. Kemer Belediyesi ve Denizbank işbirliği ile yürütülen projeye Kemer esnafının ilgisi büyük. Kemer esnafı ve halkı, Belediye ve banka görevlileri tarafından, Kemer Kart ile ilgili olarak bilgilendirilmeye başlandı ve isteğe göre dağıtılmaya başlandı. Kemer Kart, Kemer’de bulunan restoranlar, kafeler, ulaşım,hastaneler,eczaneler, marketler, eğlence mekanları, butikler gibi anlaşmalı iş yerlerinde indirimli alışveriş yapma imkanı sağlayacak. K u başlık da ne demeyin, ben de bilmiyorum. Bakalım yazının sonunda iyi kıvırtabilecek miyiz? İster bu dünya ister öte dünya olsun, hepimiz için KUTSAL pek çok değer vardır: Devleti ayakta tutmak, dinimizi gereğince yaşamak, aile hayatını temiz tutmak, yardımcı olmak, ezilenlerin safında olmak, iş ve aş yaratmak. Yani siyasetçinin deyişiyle: Halka hizmet Hakka hizmettir. İşte turizm, bu yüzden kutsal bir meslek ve sektördür. İş ve aş sağlar, bu olanaklara kavuşan insanlar üzerinden, bu dünya ve ötesi için dualar kazanılır, iyi niyetler alınır vs. Turizmi; ister bir otel veya acentede, ister bir birlik veya derneğin yönetim kurullarında yaşıyor, yönetiyor olun, sonuç pek değişmez. İşimizin kutsallığı tartışılmaz. Turizm gibi bir diğer kutsal meslek de siyaset. Aslında bir hizmet aracı olan SİYASET, ARTIK MESLEKLEŞMİŞTİR. Bakın Meclisimize, ömürlerinin yarısını siyasette geçiren onlarca vekilimiz var. Allah için hepsi de kutsal bir meslek icra ediyorlar. Pek farkında olmasalar da, yaptıkları veya yapacakları öylesine önemli ki, iş ve aş bekleyen, bu dünyadaki görevlerini “ALLAH’IN EMRETTİĞİ GİBİ yapıp cenneti hayal eden insanların kaderlerini adeta ellerinde tutuyorlar. Gelelim siyaset ve turizm ilişkisine. Burada söylenecek çok süslü analizler yok. Çünkü turizmci ve dernekleri, istisnalar hariç, hep işine ve ekmeğine bakmıştır. Hele hele tesislerinde çalışan milyonlarca insanını bu eksende hiç ayırmadan sektör, tam anlamıyla bir toplumsal uzlaşma zeminidir. Aslında her sektör için bunlar söylenebilir. Ama turizmde bu yapı bir başka gösteriyor kendini. Memleketin dört bir yanından akın akın gelen gençlerimiz, bu tesislerde huzur içinde çalışabilmektedir. Yani aynı kaderi paylaşıp, ekmek davasında yan yana, omuz omuzadırlar. Ve daha önemlisi, bu KUTSAL İTTİFAK, DÜNYANIN EN İYİ HİZMET VEREN BİR DESTİNASYONUNU OLAN TÜKİYE’Yİ yaratmış ve ayakta tutmaktadır. Ülkemizde ve özellikle de bölgemizde yapılan siyasetin şekline bakalım bir de. Batı’nın himayesi altında çektirilen, sözde özgürlük ve aile fotoğrafları. Daha yüz yıl önce Batı’nın işgali, bölücü propagandaları altında kalan bu büyük alanda dünün işgalcileri, katliamcıları artık demokrasi timsalidirler. Bakın, Suriye’deki katliama “dehşete kapıldık” sözleriyle tepki veren Batı, ne kadar samimi. 2000’li yıllardan bu yana, bölgemizde ve dünyada, işgal ettikleri yerlerde öldürdükleri milyonlarca insan karşısında aynı tepkiyi vermişlerdi doğrusu!. Bir de bunların destekçileri olanların, (Yani aşiretlerin, cemiyetlerin, peşmegelerin vs) Batı ile çektirdikleri aile fotoğrafındaki “TEBESSÜMLERİNE” bakalım. Ne kadar kutsal bir iş yapıyorlar değil mi? Bölgemiz bir savaşa sürüklenmektedir. Bu tehlikeye turizmcilerden başka ses çıkaran bulunmamaktadır. Ses, yeterli değildir de denebilir, ancak, “savaş istemiyoruz” dahi diyebilmek cesaret ister. Varsın turizm örgütlerinde ayrışma ve bölünmenin önüne hala geçilememiş olsun. Varsın, birileri hala aile fotoğraflarında, sektörü adına değil de kendi adına tebessüm ede dursun. Varsın, 40 yıldır oturdukları koltuklar yerinde, ellerinde dursun. Sonuç değişmez: Turizm kutsal bir meslektir ve Batı’nın peşmerge siyasetinde olduğunun aksine güç kaybetmez, kaybettirmez. İş ve aş yaratır, dualar alır. Alara bebek acele edince Antalya’da doğdu A Otelde kaçak içki bulundu A ntalya'nın Alanya ilçesinde bir otelde yapılan aramalarda, çeşitli markalarda 84 şişe gümrük kaçağı içki ele geçirildi. Olayla ilgili otel işletmecisi Hasan A'nın ifadesine başvurulurken, içkiler Gümrük Muhafaza’ya götürüldü. zerbaycan'dan tatil için Antalya'ya gelen hamile Nigar Hasanova (35), tatil bitişi ülkesine döneceği gün havalimanında sancılandı. Uçağa kabul edilmeyen Hasanova, Memorial Antalya Hastanesi'ne kaldırıldı. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeki Salar tarafından muayene edilen 38 haftalık hamile kadın hemen doğuma alındı. Tüm testleri normal olan Hasanova, bebeğini dünyaya getirdi. Bebeğe Alara adı verildi. Doğumu gerçekleştiren Dr. Salar, annenin ve bebeğin sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi. C MY B C MY B