Katalog

4 SAYFA 16 HAZİRAN 2012 CUMARTESİ GÜNCEL NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN Bölge futbolundaki çöküş O Hayvan barınakları ve ilçeler Korunacak orman mı kaldı? S okak hayvanları; özellikle de köpekler, sorun olmayı sürdürüyor. Özellikle Antalya’nın turistik merkezlerinde sahipsiz köpeklerin sayısı giderek artıyor. Bunlardan bir çoğu Kalekapısı, Cumhuriyet Meydanı gibi kentlilerle birlikte turistlerin de yoğun olarak bulunduğu yerlerde cirit atıyor. Bazıları saldırgan yapıları ile herkesi korkutuyor. Varsak, Masadağı gibi bölgelerde gece yarıları birileri tarafından araçlarla bırakılan köpek sürülerini görmeye alışmıştık. Benzeri manzara artık kent merkezinde de görülebiliyor. Sokak köpeklerinin bu olumsuz görüntüsünün altında birçok ilçe belediyesinin barınak yapmaması yatıyor. Görevleri olmasına, bu yönde verilmiş sözleri bulunmasına rağmen çok sayıda ilçe belediye başkanı barınak yaptırmadı. Vaatlerini yerine getirmedi. Ama bu konuda olumlu örnekler de var. Konyaaltı İlçe Belediye Başkanı Muhittin Böcek, bu dönem içinde köpek barınağı kurdu. Onu Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen izledi. Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, ilçede yıllardır eksikliği hissedilen hayvan barınağını inşa etmeye karar verdi. Barınak alanı olarak, Kum mevkiinde DSİ’nin kullanılmayan atıl depoları seçildi. Terk edilmiş depolar elden geçirildi. Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde, çocuk oyun alanları, otopark ve yürüyüş yolları bulunuyor. 3 bin 543 metrekarelik alanda yapılan çalışmada merkezin çevresi ise park olarak değerlendirildi. Belediyenin veterinerlik hizmetleri de aynı yerde verilecek. Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, Sokak Hayvanları Bakım ve Rehabilitasyon merkezinin hizmete girmesiyle kentte başıboş gezen sokak hayvanlarının sayısının azalacağını, ilçe sokaklarının daha çağdaş hale geleceğini söyledi. Manavgat’ı barınağı olmayan diğer ilçe belediyelerinin izlemesini bekliyoruz. üper Amatör Küme’de mücadele eden Ispartaspor’un olağan kongresi yapıldı. Başkanlığa getirilen Şevket Savlu, takımın eski günlere dönebilmesi için el ele verilmesini istedi. Nereden nereye? Bir dönemler Türkiye 2. Futbol Ligi’nde yıllarca mücadele eden Isparta’nın pembe yeşilli temsilcisinin bugün amatör kümeye düşmesi hem üzücü hem de düşündürücü. Ispartalıların tek tesellisi, bu yıl 3. lige yükselen Em S respor’un kenti profesyonel futbolda temsil edecek olması. Emrespor’un bu başarısı olmasaydı Isparta’nın profesyonel ligde hiçbir ekibi olmayacaktı. Güller diyarı kentin takımı Ispartaspor’un tekrar eski günlere dönmesi zor görünüyor. Ispartaspor’un amatör kümede olması, en çok bugün belirli yaş grubundaki taraftarlarını hayli üzüyor olmalı. Yıllar önce Burdur’un profesyonel futbolda temsilcisi kalmamıştı. Burdur, neredeyse 20 yıldır profesyonel liglerde mücadele edemiyor. Burdur’a, bu yıl Isparta ve Afyon da katıldı. Türkiye 3. Futbol Ligi’nde Burdur ve Afyon’un isimlerini taşıyan futbol takımı yok. Afyon, Burdur ve Isparta, futbolda bırakın 3. ligi, bir üst klasman olan 2. ligi kaldıracak kapasiteye sahip kentler. Amatör kümede olmak Batı Akdeniz’in bu üç iline hiç yakışmıyor. 2B fırsatçılarına dikkat ükümetin 2B alanlarının satışına yönelik düzenlemesinin ardından rayiç bedel tartışması başladı. Özellikle Antalya’nın Aksu ilçesi civarındaki bölgelerden, “2B bedelleri çok yüksek” itirazları yükseldi. Aksulu yurttaşlar, kulaklarına gelen rayiç bedelleri ödemelerinin mümkün olmadığından yakındılar. Bu ortamda devreye arsa simsarları girdi. Köylülerin kapısını çalan simsarlar, “Bu parayı siz ödeyemezsiniz. Devlet bunları sizin elinizden alacak. En iyisi bize satın size de biraz para kalsın” dediler. H Telaşa kapılan bazı yurttaşların atalarından kalan 2B arazilerinin bir kısmını simsarlara sattıkları duyuldu. Bu arada Maliye Bakanlığı’nın yakınmaların geldiği Aksu gibi bölgelere ekip gönderip inceleme yaptırdığı öğrenildi. Son durumu Antalya Defterdarı Hidayet Mat’a sorduk. Defterdar Mat, 2B maliklerinin telaşa kapılmamasını, işlemlerini yaptırıp arazi bedellerinin açıklanmasını beklemesini istedi. Mat, “17 – 18 kişilik uzmanlardan oluşan bir heyet, 2B arazilerinin bedellerini yeniden inceleyip ra por hazırladı. Rapor doğrultusunda yeniden değerlendirmeler yapıldı. Revizyona tabi tutulacak yerler var. Rayiç bedellerin söylenildiği gibi çok yüksek olduğu doğru değil. Vatandaşlarımız söylentilere inanmasın, bizlerle temas kursun. Onlara bir telefon kadar yakınız” dedi. Defterdar Mat, bu arada ödemelerde hak sahiplerine tanınan kolaylıklara da dikkat çekti. 2B arazisi olan hak sahiplerinin fırsatçıların, arazi simsarlarına kanmaması, bunların yarattığı bilgi kirliliğine prim vermemesi gerekiyor. Sivrisinek uykusuz bırakıyor Y az sıcakları ile birlikte sivrisinek sorunu yeniden başladı. Muratpaşa ilçesi Yenigün ve Kızıltoprak mahalleleri sakinlerinden bu konuda yakınmalar geliyor. Şehit Ercan Caddesi üzerinde oturan yurttaşlar, “Artık geceleri uyku haram oldu. Ortalık sivrisinekten geçilmiyor. Şikayetimizi defalarca belediyelere ilettik. Birkaç kez gelip ilaçlama yaptılar. Fakat etkisi olmadı” diyorlar. Anlaşıldığı kadarı ile sivrisinekle yapılacak mücadelede bu yıl da geç kalınmış. Sinekler bir şekilde uçmuş. Uçan sinekle mücadele etmek çok zor. Önemli olan onları uçurmadan, larva döneminde etkisiz hale getirmek. Bunun için de ilaçlamaya, mücadeleye kış aylarında başlamak gerekiyor. Sivrisinek mücadelesi ile ilgili ihalede geç kalındığına yönelik iddialar vardı. Demek ki doğruymuş. Bundan sonra yurttaşın işi hiç kolay değil. rman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Orman Genel Müdürlüğü Yangın Harekat Merkezi'nde düzenlenen toplantıda, 2012 yılı orman yangını mücadelesinin nasıl verileceğini açıkladı. Bakan Eroğlu, 11 bin işçiden oluşan 755 ilk müdahale ekibine işbaşı eğitimleri verildiğini, 20092012 yılları arasında 500 yangın uzmanı yetiştirildiğini anlattı. Bu amaçla, Antalya’da kurulan Uluslararası Yangın Eğitim Merkezi’nin öneminden söz etti. Antalya’daki merkezde artık yabancılara da eğitim vereceklerini ifade etti. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, ormanların 776 kuleden 24 saat gözetlendiğini, 66 kulede kamera sistemi kurulduğunu belirtti. Ayrıca, 970 arozöz, 467 ilk müdahale aracı, 282 su tankeri, 184 dozer ve diğer araçları olan yer ekipleri ile, 6 idare helikopteri, 23 su atar helikopter, 14 dromader uçak ve 6 amfibik uçak olmak üzere 49 hava aracının da yangınlarda görev alacağını açıkladı. Bu açıklamaya bakıldığında ormanlarımızın güvende olduğu sonucuna varıyoruz. Bundan sonra yangından fazla endişe etmemize gerek kalmıyor. Erken uyarı ile hava ve yer mücadele ekiplerimiz yaz boyunca nöbette olacak. Ama ormanlarımızın korunması ile ilgili gerçekler anlatıldığı gibi değil. Öncelikle Antalya’da yakıla yakıla doğru dürüst orman kalmadı. Sadece Antalya’nın değil, cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangını AKP hükümetleri döneminde yaşandı. Serik ile Manavgat ilçesi arasındaki Toroslar, günlerce yandı. Bugün yangına müdahalede ne kadar başarılı olduğunu açıklayan Orman Bakanlığı, o yangını başlangıçta söndüremediği gibi yangının büyümesini de engelleyemedi. Sonuçta günlerce Toroslar yandı. Ormanlarla birlikte köylerin mahalleleri de kül oldu. Yakılmayan ormanlar da on binlerce taş ocakları ve HES’ler yüzünden yavaş yavaş yok ediliyor. Bu şekilde yok oluşu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu izlemekle yetiniyor. Daha da kötüsü destekliyor. Bu gidişle yakında orman varlığı kalmadığı için yangın söndürme ekipleri kurmaya, uçak ve helikopter filoları bulundurmaya gerek kalmayacak. Yiyelim İçelim Eğlenelim İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 C M Y B C M Y B