02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 4 NİSAN 2012 ÇARŞAMBA EKONOMİ GÖRECE GİRAY ERCENK [email protected] 12 YILLIK KESİNTİSİZ EĞİTİM 12 Yıllık Temel Eğitim” olarak anılan öneri, AKP’nin oylarıyla yasalaştı... Ne parlamento içi, ne de dışında oluşan alışılmadık engelleme girişimleri fayda etmedi... Milletvekilleri yedikleri yumruklarla; halk polisin, gözüne, gözünü sıktığı biber gazını; Allah ne verdiyse indirdiği copun ve “kış/kıyamet günüdür” demeden sıktığı yüksek basınca ayarlı suyun acısıyla kaldı... Yumruktur, gazdır, coptur, sudur neyse de; ayak oyunlarının acısı başkadır... Serik taraflarında kışlayan Hayta Yörüğü Boz Ahmad(Ahmet), elindekini avucundakini kendilerini “Hükümet adamı” diye tanıtan iki kişiye kaptırmıştı... Aylar sonra, gittiği köy düğününde; o iki kişiden birini ibrikçi, ötekini peşkirci el yıkayıcılar olarak görünce “hileye geldiğini” anlamış... Düğün yerinin ortasındaki taşın başına çıkıp kalabalığı “ey cemaat” de; “Yörük, Yörük olalı, şu peşkirci ile aha bu ibmiş; rikçinin bana ettiği hileye denk gelmemiştir...” AKP iktidarının “Zorunlu Eğitim Projesinden” murat ettiği; İmam Hatip Okulları’nın orta kısımlarını yeniden açmak; “Kur’an ve Peygamber’in hayatı” derslerini burada okutmaktan ibaretti... O kadar ki, yandaş köşe yazarlarının bu yöndeki telkinlerine; hatta kışkırtmalarına “zamanı değil” diyerek “Fransız kalmıştı...” MHP’nin son dakikada “Yörük hilesi” niyetine yaptığı “Seçmeli Ders” önerisi AKP’yi yüreklendirdi ve MHP’nin “fikr ettiği(!)” öneriyi “kendi malı” haline getirerek, Meclis’ten kendi anladığı şekilde geçirdi ve de böylece, bu iki ders, adları seçmeli olsa da “mahalle baskısı” faktörü dikkate alınırsa, bir anlamda “zorunlu ders” haline geldi... MHP sözcüleri şu sıralar, “AKP’nin aklına gelmedi, bizim sayemizde geçti” deyip dolansa da, başta Genel Başkan Erdoğan olmak üzere AKP sözcüleri “MHP’nin bu işlere ne aklı erer, ne de boyu yeter” diyerek; külahı ters giydirmenin keyfini çıkarıyor... Zorunlu Eğitim Yasası’nın Üniversitelerin, uzman eğitimcilerin görüşü alınmadan; hiçbir ciddi ortamda tartışılmadan; TBMM’de doğru dürüst görüşülmeden; ortaya atıldıktan sonraki bir ay içinde yasalaşması, akılla bağdaşmasa da hayatımızın içinde artık... Tarih, Batı eğitim sisteminin bin yıllık gelişme sürecinin din esaslılıktan laikliğe doğru seyir izlediğini söylüyor; bizimki, yüz yıl önce başladığımız laik eğitimden, dine doğru... Goya’nın ünlü sözünü hatırlamanın yeridir, “Akıl uykuya yatarsa, ortalığı cinler basar...” “ Ticaretin kalbi 130 yıldır atıyor A Türkiye’nin en eski ticaret ve sanayi odalarından ATSO 130. yılını kutluyor. Geçmiş dönemde odada görev yapanlara dün plaket verildi PELİN GEL AĞAN Budak’tan üç mesaj A ntalya ticaretinin kalbinin attığı kurum olan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 130. yılını kutluyor. Önceki kayıtlara göre 23 Nisan 1886 yılında kurulduğu bilinen ATSO'nun yapılan çalışmalarla 3 Nisan 1882'de kurulduğu ortaya çıktı. ATSO'da düzenlenen törende geçmiş dönemlerde 14 yılı aşkın süre görev yapmış meclis üyelerine, odaya en eski tüzel kişilik olarak kayıtlı faal 5 üyeye, odaya en eski gerçek kişi olarak kayıtlı 5 faal üye ile odaya en eski yabancı sermayeli tüzel kişilik olarak kayıtlı faal üyeye plaket verildi. Odanın kuruluş tarihinin son araştırmalarda 3 Nisan 1882 olarak belirlendiğini kaydeden ATSO Başkanı Çetin Osman Budak, odaya 130 yılda çok kişinin emek verdiğine dikkat çekerek, "Beş çeyrek asırdır tarımdan enerjiye, spordan, kültüre odanın destek vermediği alan yok gibidir" dedi. İşadamlarının isteği Antalya özel sektörü adına TBMM ve hükümetten gerçek bir demokrasi ve güçlü bir ekonomi için gerekli reformların hızlandırılmasını ve 2023 viz yonunun gerçekçi bir temele oturtulmasını isteyen Budak, siyasi partiler yasasının değişmesini, siyasi etik yasasının çıkmasını, kuvvetler ayrılığı ilkesinin güçlendirilmesini, eğitim, hukuk, vergi alanlarında gerçek reform istediklerini dile getirdi. Budak, Antalya’nın 2023 Türkiye vizyonundaki yerini bilmesi gerektiğine de vurgu yaptı. ntalyalılara üç mesajı olduğunu kaydeden Budak sözlerini şöyle sürdürdü: "Birbirimize köstek değil, destek olmalıyız. Küçük olsun benim olsun hastalığını yenmeli, kazan kazan oyunu oynamalıyız. Antalyalı Antalyalı'nın değerini bilmelidir. Buradan üyelerimize sesleniyorum. Artık tek tek devam edemezsiniz. Böyle giderse işlerimizi bir sonraki kuşağa devredemeyiz. Sermayelerinizi, emeğimizi, aklınızı birleştirin. Ortak olun, işinizi büyütün. İkinci mesajm; herkes buradan kazandığını buraya vermelidir. Zorunlu nedenler olmadıkça Antalya'nın firmaları vergisini bu şehirde vermelidir. Son mesajım ise siyaset Antalya'nın böleni değil, birleştireni olmalıdır. Antalya siyasi çekişme malzemesi olmamalıdır." Eski başkanlar anılarını anlattı Eski başkan ve meclis başkanları Osman Berberoğlu, Feyyaz Dolunay Tanır, Cengiz Dağyar, Tunay Altınpınar ve Orhan Tolunay da anılarını anlattı. Yiyelim İçelim Eğlenelim İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle