02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 30 NİSAN 2012 PAZARTESİ TURİZM K Kemer Kazak turist için uğraşıyor emer, Orta Asya’nın en büyük turizm fuarı Almatı Turizm ve Seyahat Fuarında stant açtı. Bu yıl 12.'si düzenlenen 38 ülkeden 204 turizm firması ve seyahat acentesinin katıldığı fuarda Kemer standı da ilgi gördü. Kahkaha yok tebessüm var Turizmci bu yıl çift hane yerine tek haneli artış bekliyor. 2012’ye kayıpla giren sektörde sezonun çok fazla güldürmese de fena geçmemesi bekleniyor.Turizmciler acentelere de “panik yok, fiyat kırmayın”uyarısında bulunuyor Sabırla koruk olur helva YELİZ GÜL EGE [email protected] D ÖĞRENMENİN YAŞI YOK Uçak ücretleri yüksek Antalya başta olmak üzere Kemer’e daha fazla Kazak turist gelmesi için girişimlerde bulunulduğunu belirten yetkililer, iki ülke arasındaki yüksek olan uçak ücretlerinin düşürülmesi talebini ise Almatı Kültür ve Tanıtma Müşaviri Nilgün Kılıçarslan’a iletti. Kılıçarslan da konuyla yakından ilgileneceğini ifade etti. A lanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD), sezona her yıl geleneksel olarak düzenlediği Turizm Sezonu açılış kokteyli ile 'merhaba' dedi. Q Premium Hotel’de gerçekleştirilen kokteyle Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, belde belediye başkanları, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Sururi Çorabatır, Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) Başkanı Kerim Aydoğan ile çok sayıda davetli katıldı. Mavi Bayrak için eğitim aldılar Kayıplar var 2011 yılının Türk turizmi açısında çok iyi bir sezon olduğuna dikkat çeken TÜROFED Başkanı Osman Ayık, 2012 yılının kayıplar ile başladığını, ancak bu sürecin ileriki günlerde düzeleceğini söyledi. B elek, Kundu, Aksu, Kadriye, Lara, Muratpaşa, Konyaaltı, Beldibi kıyı bandında bulunan yaklaşık 60 turistik tesis yetkilisi Mavi Bayrak Temsilcileri eğitim programına katıldı. Antalya IC Airport Hotel’de gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Vali Yardımcısı Recep Yüksel, “Mavi Bayrak”ın önemine dikkat çekerek, "Ülkemize gelen misafirlerimiz, mavi bayraklı tesislerimizin güvencesi ile rahat etmektedir” diye konuştu. 2011'in bugüne kadar yaşanan belki de en iyi yıl olduğuna vurgu yapan Ayık, "2011 yılında yaşanan olaylar bize olumlu yansıdı. “Arap Baharı’nın” tüm etkisini ülkemizin tümünde gördük. Ama 2012 biraz olumsuz başlamış gibi gözüküyor. Özellikle kıyı bölgelerimizde kayıplarımız söz konusu. Antalya’da da birtakım kayıplar var" dedi. Antalya ve çevresinin yazlık destinasyon olduğunu ve çoğunlukla mayıs ile ekim arasında turist ağırladığını kaydeden Ayık, "Şu andaki verilere bakıldığında bölgesel işletmeler farklılığı olmasına rağmen genel anlamda 2012 yazını da pek kötü geçirmeyeceğimizi düşünüyorum. Çok gülmeyeceğiz ama fena olmayan bir sezon geçireceğiz.Tek haneli de olsa sezon sonunda bizi sevindirecek rakamlara ulaşacağımızı düşünüyorum” diye konuştu. ya Türk turizminin başladığı noktalardan bir tanesidir. Alanya’nın son geliştirdiği projelerle 6 tane golf projesi Alanya için önemli bir zenginlik haline gelir. Bir diğer önemli gelişme de Antalya’nın ikinci havalanını Alanya’ya çok yakın olan Gazipaşa’da olması ve uçuşların başlaması. Projenin TÜROFED olarak arkasındayız.” Panik yok, fiyat düşürmeyelim Sözlerine acentelere seslenerek başlayan ALTİD Başkanı Gülçin Güner de, "Panik yok, fiyatları düşürm e y e lim”dedi. Nisan ayının beklenildiği gibi düşük seviyede geçtiğini belirten Güner, mayısın ikinci yarısından sonra artışların başlayacağını söyledi. Başlangıç noktası Konuşmasında Alanya'nın Türk turizmindeki önemine de vurgu yapan Ayık şunları söyledi: "Alan eğişmez sandığım neler değişti... Çocukken, büyüklerim ne derse doğru kabul edilir ve haşa karşı gelinemezdi. Hava soğuk, üşürsün derlerdi, üşürdüm; tırnaklarını gece kesme günah derlerdi, inanırdım; ölü evinde televizyon izlenmez derlerdi, kırk gün otururduk sessiz sakin. Bütün çocukluğum boyunca eve gelen misafirlerin ayakkabılarının düzeninden sorumlu idim, yönleri mutlaka dışarıya bakacak şekilde dizmem gerekirdi aksi halde babam çok kızardı. Misafire saygı, hat safhadaydı. Öyle misafire “Hoşgeldiniz” deyip çekilmek yoktu; ikramlarda, anneye yardım etmek ve mutlaka kolonyayı dökmek vardı; uykun gelirse de dayanmalısın öyle kolay yatmak yoktu. Türk kahvesi içemezdik, yüzümüz kararırmış çünkü; ikramlardan geriye ne kalırsa onu yerdik, öncelik hep misafirindi. En iyi tabaklar, en iyi bardaklar, anlayacağınız herşeyin en iyisi misafire idi. Düşünürdüm, bu misafir insan da biz neyiz diye; ama “ses” edemezdim. Bir gün bana birisi, yıllar sonra sen bunları özgürce herkesin okuyabileceği gazetede yazacaksın dese; heralde kasılır kalırdım, yapamam derdim hatta hayal bile edemezdim. İşte böyle değişiyor her şey; öyle hızlı, öyle çaktırmadan... Üşünür denilen havalardan daha soğuğunu gördüm ama kimi zaman üşümedim bile; elektirik geldiği için sanırım, artık geceleri tırnak kesebiliyorum, ölümler bile huzurlu sessizlikler ardında yaşanır oldu; acaba benim çocukluğumda mı kaldı tüm bunlar yoksa hala bir bölüm çocuk benim yaşadıklarımı yaşıyor mu hala? Sanırım yaşayanlar vardır. Arabamız yokken yoldan geçen tek tük her arabaya bakılırdı; Murat 131 iyiydi, Şahin ise on numaraydı; çünkü daha iyisini bilmiyordum. Yokluk ve olan ile idare etme fikri çok gelişmişti. Bir çift ayakkabı çok mutlu ederdi. Şimdi? Etrafımdaki çocuklarda bu saydıklarımı görmüyorum. Bu onların sorunu da değil ha keza. Onlar, karar veriyor evde pişecek yemeğe, onlar karar veriyor gidilecek tatile, her şeyi önce onlara yediriyor, içiriyoruz. Ve en önemlisi artık “sus”muyorlar! İstediklerini, her zaman ve her yerde dile getirebiliyorlar. Değişime direnmenin, eskilerde yaşamanın çok da anlamı yok gördüğüm ve tecrübe ettiğim kadarıyla. Soğuk, sıcak, iyi, kötü...hepsi göreceli artık; mutlak iyi, mutlak kötü yok benim için. Mevcut durum ve şartlar bakış açınızı, düşüncelerinizi hatta yaşamınızı değiştirebiliyor; değiştirsin de. Gördüm ki, doğru da yanlış da “ben”mişim, benim beynimde imiş! Ben mi bilmiyordum yoksa yeşilin, mavinin bu kadar alt renkleri varmıydı eskiden de? Bizim çocukluğumuzda mavi, yeşil, kırmızı tekdi. Meğer ne çok şey var, keşfedilecek? İşte, hayat bu kadar yaşınalası, bu kadar değerli; öğrenmeyi bilene, keşfi sevene ve dahası her yaşta öğrenebilene. Sağlıkla Kalın. MOBİLYA / DEKORASYON / EV TEKSTİLİ (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ ALTAR BÜRO MOBİLYALARI Perge Bulvarı Perge Palas İş Merkezi No:85/56 TEL: 0.242 322 51 90 – 91 FAX: 0.242 322 51 92 www.altarmobilya.com C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle