02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

3 MART 2012 CUMARTESİ SAYFA HABER 3 Doğal alan talan edildikten sonra Taş ocaklarının durumu Yaşadıkça Karacaören suyu ÖZLEM ÇETİNKAYA [email protected] T aş ocakları konusuna değinen Eroğlu, ''Madenciliğe karşı değiliz, vahşi madenciliğe karşıyız. Tabii ki de taş ocakları olacak, onlar da önemli ama uygun yer ve koşullarda yapılmalı. Çevreye zarar verilmemeli. Firma madeni aldıktan sonra harap bir şekilde bırakıp gitmemeli, ıslahını yapmalı'' dedi. rman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu DSİ semineri için geldiği Antalya'da sorulara yanıt verdi. Eroğlu, Çıralı’da Ormanspor’un, alanı başka bir işletmeye vermesini eleştirdi; taş ocaklarının doğayı harap şekilde bırakıp gitmemesi gerektiğini anlattı ve Karacaören’den Antalya için olumlu sonuç çıkacağını söyledi. Antalya’da çevrenin talan edilmesi konusunda, çevrecilerden tepki alan Ba O Maden ocakları ve HES’lerle doğa adeta talan edildi. Çevrecilerin bu talanda ilk suçlu gördüğü Orman ve Su İşleri Bakanlığı, şimdi ‘doğal turizm’ adıyla taslak proje hazırlıyor kan Eroğlu’nun açıklamaları şaşırtıcı bulundu. Ancak tahrip edilmiş doğada, doğa turizminin yapılmak istenmesi de tepkiyle karşılandı. Antalya'yı doğa turizmine açarak daha fazla zengin turist gelmesini istediklerini anlatan Eroğlu, ''Her şey dahil turizm gelirini düşürüyor. Doğa turizmine her şeye dahil etmeyeceğiz, biraz da para toplayalım. Bununla ilgili taslak proje hazırlanacak'' dedi. B yapılacak'' dedi. Çıralı'daki alanın daha önce de bazı kişiler tarafından bedelsiz kullanıldığını belirten Eroğlu, bundan sonra buna asla izin vermeyeceklerini vurguladı. Eroğlu, ''Yanlış olan şu, Ormanspor'un kalkıp başka bir işletmeye vermesi. Bunu tasvip etmiyoruz” dedi. Ormanspor’u eleştirdi Çıralı konusuna da değinen Bakan Eroğlu, ''Konu yargıya intikal etti; yürütme durduruldu. Müfettiş raporuna göre gereği urdur Gölü'ndeki su seviyesiyle ilgili soru üzerine, orada periyodik bir çekilmenin söz konusu olduğunu dile getiren Eroğlu, yağışların sevindirici olduğunu bildirdi. Karacaören Barajı'ndan Antalya'nın içme suyunun karşılanması konusunda yürütülen çalışmaya Burdurluların tepki gösterdiği yönündeki soru üzerine de Bakan Eroğlu, ''Antalya'yı susuz bırakmayacağız; Burdurluları da mağdur etmeyeceğiz. Çalışma sürüyor” diye konuştu. SAVAŞ ÇIĞLIKLARI... ürültü rahatsız eder insanı. Özellikle de belli bir yaştan sonra elden geldiğince uzak durulur gürültülü ortamlardan. Kulak duymadığı için televizyon sesinin sonuna kadar açık olması durumundan bahsetmiyorum ama; o ayrı bir devre… Bangır bangır çalan müzik kulağınızı tırmaladığında, etraftaki insanlar kendilerini birbirlerine duyurma savaşına girdiğinde kaçıp gidiverirsin, uzaklaşırsın. Sessizlikle buluştuğun ilk saniye bir iç çeker, “Ohhhh!!! Dünya varmış” dersin, gülümsersin, iç mekanda veya dış mekanda olman fark etmeden derin bir nefes alırsın… Tazelersin yani bedeni, ruhu… Bütün bu süreçlerin kontrolü sende olabildiği sürece sorun yok… At kendini dışarı, al eline kumandayı, bul ses ayar düğmesini, al derin nefesini yeter… Bir süre ses gölgesi şeklinde bir şeyler kafanın içinde dolaşır, sonra bütün beynin senindir. Artık istediğin gibi sakinliğin tadını çıkarabilirsin. Amaaa!!! Bir de kumandası bir yerlerde kaybolmuş, iç içe geçtiğin için uzaklaşamadığın gürültüler var ki, işte onlara dikkat… Kafanızın içinde oluşan gürültüler, bir köşeden bir köşeye bağıran sesler, biri birini bastırmaya çalışan düşüncelerin çığlıkları, tiz sesleri… Kontrol edilmesi en güç gürültüdür onlar. Bir kere harekete geçtiler mi, sizi yorgunluktan bitap düşürene kadar savaşırlar hem kendileri ile hem birbirleriyle… Alakalı alakasız bir yığın düşünceler geçiverir aklınızdan. Tam birine “haklısın” derken siz, bir başkası atlar onun önüne ve başlar başka bir şeyler anlatmaya… Bu önüne geçmelerden yorulup da, ellerinizi havaya kaldırıp, “Tamam, teslim oldum. Ben hastalıklı bir düşünce yapısına sahibim, kabul ediyorum. Artık beni rahat bırakın” diye bağırarak onlardan kurtulmak isteseniz de susmaz onlar. Belki bir ara susarlar ama sessizliği bulduğunuza kanamayacağınız kadar kısa bir süre içinde tekrar fısıldanmaya, sonra bağrışmaya başlayıverirler. Bu gibi durumlarda açık havaya çıkmak iyi geliyor insana. Hava ister sıcak, ister soğuk olsun ama yeter ki oksijen alabilelim. Tüm o gürültüler sizin nefesinizi de tüketerek içinizdeki tüm oksijeni emdiğinden olsa gerek, dışarı çıkıp taze hava almak iyi geliyor insana bence… Taze hava, biraz yürüyüş ve hareket, vücuttaki tazelenme, düşüncelere de iyi geliyor. Bir sonuç çıkmasa bile, en azından bir hizaya girebiliyorlar. Taşınma esnasında sandığın içinde toz topak olmuş eşyalar misali, arapsaçı olma halinden biraz kurtuluyorlar. Sonra siz de kendinizi daha iyi hissettiğiniz için gürültüler içinde kaybolan bir zavallıdan çok, bir moderatör olma haline geçebiliyorsunuz. Naçizane bir tavsiyem de siz bunları yaşarken sizin yakınlarınızdaki sevdiklerinizle ilgili… Kendinizi bu şekilde dışarı atma ihtiyacı halindeyseniz bunu yakınınızdakiler ile paylaşın… Asıl kurtulmak istediğiniz gürültüleri kendisine söyleyin ki, sevdikleriniz de sizin uzaklaşmak istediklerinizin ne olduğunu bilsin, üzerine alınmasın. Sonra sizin gürültülerin içine bir de “İşte, sevdiğini de üzdün şimdi hain insan” çığlıkları eklenmesin. Bu çığlıkları atanların çoğunun eli maşalıdır, dikkat ediniz. Hiç acımadan hızlı bir tokat indiriverirler. Dikkat! Sevdiklerinizle birlikte gürültülerden uzak, çığlık savaşlarının değil; iletişim nağmelerinin olduğu günler diliyorum. G Yerleşik yabancılar halk oyunu öğreniyor ntalya Emniyet Müdürlüğü’nün yerleşik yabancılar için başlattığı “Onlar Bizim Hemşehrilerimiz” projesi kapsamında, farklı etkinlikler düzenleniyor. Proje kapsamında, yabancı ülke konsoloslukları, fahri konsolosluklar, yabancılarla ilgili kurulan sivil toplum kuruluşları ve turizm şirketleriyle ortak çalışmalar yürütülüyor. Azize Kahraman Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nün desteğiyle de kentte yaşayan yerleşik yabancılara ‘halk oyunları’ eğitimi veriliyor. Ayrıca yabancıların günlük yaşamlarını kolaylaştırmak için ücretsiz Türkçe dil kursu düzenleniyor. A Piyaz yaptılar K umluca Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi tarafından ortaklaşa yürütülen ''Haydi Buzları Kıralım'' projesi kapsamında, ilçede yaşayan yerleşik yabancılara Türk kültürü ve yemekleri tanıtıldı. Sunumun ardından okulun yemekhanesine geçen yerleşik yabancılar, burada okul aşçısı ve öğrenciler eşliğinde karnıyarık ve piyaz yaptı. Hırsını lambalardan çıkardı urdur'un Bucak ilçesinde alkollü araç kullanırken trafik lambası direğine çarpan M.A.K., kendisine ceza kesen polislere kızdı; pompalı tüfekle trafik lambalarına ateş açtı. Alkol aldıktan sonra kullandığı kamyonetin kontrolünü B kaybederek sinyalizasyon direğine çarpan sürücüye polis, para cezası kesti; aracını da otoparka çekti. Ardından serbest bırakılan M.A.K., duruma kızarak evinden aldığı pompalı av tüfeğiyle etraftaki trafik lambalarına ateş etti. Sürücü 9 trafik lambasına zarar verdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle