Katalog

26 MART 2012 PAZARTESİ SAYFA HABER 3 4+4+4’e A Antalya’da karşı oturma eylemi Eğitim İş eyleme hazır Hafta sonunu bildiri dağıtarak geçiren eğitim emekçileri, bir yandan da Ankara'da gerçekleştirilecek eyleme hazırlanıyor FARUK KESKİN Hafta Başı AHMET ORUÇOĞLU [email protected] T DEVE BİR GİRERSE ürkiye’nin bugüne kadar geçirdiği süreci ve içinde bulunduğu durumu anlatan güzel bir hikaye okudum geçtiğimiz günlerde. Bir arkadaşım göndermişti elektronik posta yoluyla… Ben de sizlerle paylaşmak istedim. Durumu güzel özetleyen, kısa bir öykü… ntalya Halkevi üyeleri 4+4+4 eğitim sistemine karşı oturma eylemi gerçekleştirdi. Halkevi üyeleri oturma eyleminde 4+4+4 eğitim sisteminin çocuk işçiliğini yaygınlaştıracağına dikkat çekti. Bu sistemle birlikte kadınların eve kapatılmalarının çocuk yaşlara indirileceğini, çocuk gelinlerin sayısının artacağını belirten eylemciler, gericiliğin ilköğretimin başından itibaren çocuklara empoze edileceğini iddia etti. Oturma eylemi devam ederken Halkevi üyeleri bildiri dağıtımı da yaptı. Akşam saatlerinde eyleme son verilirken halkevi üyeleri 4+4+4 yasa taslağı meclise geldiğinde Ankara’da olacaklarını söylediler. E ğitim İş Antalya Şube Başkanı Mehmet Balık ve Yönetim Kurulu Üyeleri, hafta sonunu Şarampol Caddesi'nde bildiri dağıtarak geçirdi. AKP Hükümeti'nin '4+4+4 Eğitim Reformu'na karşı olmalarının nedenlerini dağıttıkları bildirilerle yurttaşa anlatan Eğitim İş üyeleri, bir yandan da salı günü Ankara'da gerçekleştirilecek eyleme hazırlanıyor. Sendika üyesi öğretmenler, bugün de görev yaptıkları okullarda öğrencilere, salı günü eyleme katılacaklarını duyuracak. Öğrencilerin eylemlerden kaynaklanan ders eksiklikleri ise daha sonra ha A İzinsiz göstericilere tutuklama kararı çıktı undan böyle 78 ya ke mizde liseyi bitirenler ünişındaki çocukların da ver siteye girmek için nasıl paEğitim İş Şube Başdershaneye gidece ra ve riyorlarsa, artık ilk dörkanı ve Birleşik Kamu ğini, velilerin eğitime harca dü bitiren çocuklar da dersİş Konfederasyonu yacakları paranın artacağıAntalya Temsilcisi nı, bunun da çocuk işçilerin hanelere avuç dolusu paralar Mehmet Balık, yasa ve çocuk gelinlerin sayısı ar verecekler. Sistem cemaatlenın muhtemelen salı tıracağını anlatan Balık, “Ül rin ve yandaşın işine yaracak” diye konuştu. günü TBMM'ye geleceğine işaret ederek, “Biz, yasa meclise yageldiği gün eylemde olacağımızı belirt saya karşı olduğumuzu anlatacağız. Çomiştik. TBMM kapısında bu yasaya kar cuklarımızın geleceğini karartacak bu şı tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Çar yasa, ilköğretimde birinci kademeyi 4 yışamba günü de diğer illerde iş bırakarak la indirecek, dolayısıyla bu yıldan sonra yönlendirme yapılacağı için dershane sayısı arttırılarak velilerin sırtına önemli bir yük daha yüklenecek” dedi. zırlanacak 'telafi programı'yla kapatılacak. Mücadele sürüyor B Dershanelere harcanan para Gerekçelere tepki Yasa tasarısının bir takım gerekçelerle savunulması ile, AKP'nin bu konudaki asıl niyetinin ortaya konulduğuna da dikkat çeken Balık, şunları söyledi: “7 yaşındaki çocukla, 15 yaşındaki çocuğun aynı tuvalete gitmesini istemiyorlarmış. Buradaki amaç ne dindar ve ne de kindar gençlik yetiştirmek. Asıl amaç ülkemizin hızla bölünmesine katkı sağlamaktır. Yeni çıkacak anayasanın da bir bakıma altyapısını hazırlayıp, ülkemizi federasyon yönetimine ve benzeri ABD emperyalizme hizmet edecek şekilde dizayn etme çalışmasıdır.” İngiliz gazeteci, Sina Dağı'nda karşılaştığı bir Bedevi'ye sorar: "Sence lider kimdir?" Bedevi soruya bir öyküyle yanıt verir ve şöyle anlatır: "Benim gibi bir Bedevi, devesinin üstünde, Sina Çölü'nde yol almaktadır. Birden ufuk çizgisi kararır. Deneyimli Bedevi, bunun kum fırtınası olduğunu anlar. Hemen bir çadır kurar, içeri girer. Bu arada kum fırtınasından canı yanan deve, dile gelir: 'Efendi, canım çok acıyor. Hiç olmazsa başımı çadıra sokmama izin verir misin?' der. Bedevi, kabul eder. Fırtına giderek artar. Deve, sahibine tekrar yalvarır; 'Efendi, derimin en ince olduğu yer boynumdur. İzin ver, boynumu da çadıra sokayım.' Biraz ikirciklenmeyle, bu isteğe de 'Peki' der Bedevi. Bir süre sonra deve, “Efendi, ne olur, hörgücümü de çadıra sokmama izin ver” der. Bedevi, kerhen kabul eder. Ancak, hörgücün de içeri girmesiyle, küçücük çadırda, kımıldayacak yer kalmamıştır. Bu duruma, Bedevi'den önce, deve tepki gösterir; ‘Efendi, bu çadır ikimize dar geliyor. Sen dışarı çıkıp, başının çaresine baksan’ der. ntalya'da izinsiz Nevruz gösterilerinin ardından çıkan olaylara karıştıkları iddiasıyla gözaltına alınan 24 kişiden 14'ü tutuklandı. 1920 Mart tarihlerinde Şafak ve Güneş mahallelerindeki izinsiz Nevruz gösterilerinin ardından çıkan olaylarda gözaltına alınan 24 kişi adliyeye sevk edildi. Cumhuriyet savcılığındaki sorgulamalarının ardından 24 zanlı, ''Terör örgütü üyesi olmak, terör örgütü PKK'nin propagandasını yapmak, görevli polis memuruna mukavemet, devlet malına zarar vermek ve ızrar'' suçlamalarıyla tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. 'Lider kimdir?' demiştiniz. Lider; devenin başını dahi, çadıra sokmasına izin vermeyen insandır." Atatürk'ten sonraki lider İsmet İnönü; Köy Enstitüleri'ni kapatarak, Cumhuriyet Devrimleri'nin kırsala uzanan kollarını kopardı. Menderes, dini politik bir enstrüman olarak kullanma geleneğini başlattı. Demirel; Menderes'ten de baskın çıktı. Tarikatlar üzerinden siyasi ikbal aramaktan çekinmedi. Çoğumuz tarafından, Cumhuriyet devrimlerinin, laisizmin ve demokrasinin seçkin temsilcisi olarak görülen bir başka lider, Fethullah Gülen ile muhabbetli olmaktan sonuç bekledi. Özal; zaten muhibbanı tarikat olduğunu, gizlemeye gerek bile duymadı. Erbakan döneminde, tarikat şeyhleri, başbakanlık protokülünün liste başındaydılar. Modern Türk Kadını imajını güçlü bir rüzgar gibi arkasına alıp, Başbakan olan Çiller, nabzını tarikatlara tutturdu. Ecevit, Bahçeli, Yılmaz'lı hükümet, tarikatların ve dipten gelen dalganın sırtını sıvazlamaya devam etti. Özetle; Atatürk'ten sonra gelen bütün liderler; devenin çadıra girmesine izin verdiler. İzin vermenin ötesinde teşvik ettiler. Biz de Bedevi'nin öyküsünü mesnet alırsak; ortaya şu sonuçlar çıkıyor: 1) Türkiye; '10 Kasım 1938'den beri, varlık nedeni olan Cumhuriyeti, gerçek anlamda savunan bir liderden yoksun olarak, 70 yıl geçirmiştir. 2) Bu dönemde gelen istisnasız tüm liderler, kendi siyasi pazarlamalarını, Cumhuriyete ve Cumhuriyet Devrimlerine 'vurmak' üstüne kurulmuş stratejilerle yapmışlardır. 3) Yaklaşık üç kuşağa tekabül eden bu zaman zarfında, Türkiye'nin milli eğitim politikası 'teokratikleştirilmiştir' ve 'teokratikleştirilmekte'dir. 4) 29 Ekim 1923'te gerçekleştirilen 'devrim', bila fasıla tam 84 yıl süren bir 'Karşı devrim' ile tasfiyenin son aşamasına gelmiştir. Son söz: "Başını rica ile çadıra sokan deve, artık sahibini dışarı davet etmektedir." A Alanya bilinçlen dir meye küçüklerden başla dı lanya Belediyesi ''Herkes İçin Alanya'' projesini okullarda tanıtıyor. Bu kapsamda Alanya Belediyesi Engelsiz Park ve Yaşam Merkezi tarafından ilçedeki okullarda ''Engelliğe Dair Toplumsal Farkındalık Semineri'' veriliyor. Amaç engelsiz Alanya Seminerlerin ilk gününde çocuk gelişim uzmanı ve fizyoterapistler tarafından engellilik ve engel grupları hakkında bilgi verildi. Yaklaşık 400 öğrencinin katıldığı seminerde, işaret dili tercümanı tarafından işaret dili de anlatıldı. üleyman Demirel Üniversitesi Bilgisayar Destekli Tasarım ve İmalat Uygulamaları Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Oğuz Çolak, Türkiye'de süper alaşımların üzerine çalışan iddialı birkaç araştırma merkezinden biri olduklarını belirterek, ''Araştırma merkezimiz, TÜBİTAK'ın yeni oluşturduğu Türkiye Uçak Motorları Komitesi'nde yer alan bir merkez konumuna dönüştü. Türkiye eğer gelecek 15 yıl içinde bir jet motoru yapacaksa bunun içinde biz de varız'' dedi. S SDÜ jet motoru yapmaya aday 'Deve' deyip geçmeyin; kini çok derindir. Sizi çadırın dışına atacak kadar. C MY B C MY B