02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

12 ARALIK 2012 ÇARŞAMBA SAYFA SAĞLIK 5 Ampute takımına kalp sağlığı eğitimi Ampute Futbol Takımı sporcularına ve yöneticilerine yönelik Medical Park Antalya Hastane Kompleksi'nde düzenlenen bilgilendirme toplantısı ile kalp ve damar hastalıkları anlatıldı Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölüm Başkanı Doç. Dr. M. Murat İNAL DOĞUMUN BAŞLADIĞINI HABER VEREN BELİRTİLER NELERDİR? 1. BEL VE SIRT AĞRILARI: Büyüyen uterusun ağırlığı nedeniyle vücudun ağırlık merkezi öne doğru kayar. Bu durumda bel kavsi artar ve fazla yük altında kalan bel ile sırtta künt ve devamlı ağrı hissedilir. Bunlar yalancı ağrılardır. Ayrıca genellikle 32. haftadan sonra ortaya çıkan yalancı doğum ağrılarında, ağrının şiddeti fazla olmayıp, düzensiz aralıklarla gelmesi tipiktir. Gerçek doğum ağrıları ise, düzenli ve gittikçe sıklaşan aralıklarla gelen (10 dakika içinde 23 kez gelen) belirli bir süre devam eden (4550 saniye) karında sertlik (kasılma) oluşturan şiddetli ağrılardır. Sadece bir noktada olmayıp, belde, kasıkta ve karında her noktada aynı şekilde hissedilir, şiddetleri ise giderek artan özellik gösterir. 2. KANLI AKINTI: Rahim girişini tıkayan salgı tıkacı, bu bölgenin çok az miktarda açılması ile, bölgedeki damarlardan bulaşan kanla birleşerek kanlı bir sümüksü sıvı (nişan) şeklinde vajenden dışarı akar. Nişan gelmesi denilen bu durumda her zaman ağrı olması şart değildir. Genellikle doğumun 2448 saat içinde başlayacağını gösterir. 3. SU KESESİNİN AÇILMASI (amnion kesesinin açılması): Başka herhangi bir belirti olmadan sadece su kesesinin açılması doğumun bir başka belirtisidir. Aniden bol miktarda sıvının vajenden dışarıya akması su kesesinin açıldığının bir göstergesidir. Bazen de doğum ağrıları ve rahim ağzı açıklığı belirli bir seviyeye ulaştıktan sonra da açılabilir. DOĞUM AĞRILARI BAŞLAYAN BİR GEBEYE HASTANEYE İLK BAŞVURUSUNDA NELER YAPILIR? 1. Gebelik haftası belirlenir. 2. Ağrıların başlangıç zamanı, sıklığı ve sularının gelip gelmediği sorulur. 3. Doğum eyleminin başlayıp başlamadığını anlamak için vajinal muayene ile rahimağzının açılıp açılmadığına bakılır. Rahimağzı 3 cm veya daha fazla açılmış ise aktif doğum eylemi başlamış demektir. Ayrıca NST denilen testle bebeğin sağlığı ve doğum ağrılarının şiddeti ve düzeni tespit edilebilir. 4. Anne adayına geceliği veye hastanenin özel önlüğü giydirilir. 5. Bağırsakları boşaltıcı lavman yapılır. Böylece bebeğin doğum kanalında kolayca ilerlemesi ve doğum sırasında kaka ile bulaşmaması sağlanır. 6. Anne adayı doğum eyleminin takip edileceği odaya alınır (travay odası), gereğinde ilaç yapılabilmesi ve anne adayının beslenmesi için kolundan serum takılır. 7. Doğum eylemi boyunca anne adayına ağızdan katı gıda verilmez. 8. Bebeğin kalp sesleri düzenli aralıklarla dinlenir. Rahim kasılmalarının kaç dakikada bir geldiği, ne kadar sürdüğü ve şiddetinin ne olduğu saptanıp, hekim tarafından kayıt altına alınarak değerlendirilir. 9. Ortalama 3060 dakika aralıklarla vajinal muayene yapılarak rahim ağzı açıklığına, bebeğin başının doğum kanalındaki durumuna (iniş seviyesi) bakılır. 10. Rahimağzı açıklığı 10 cmye ulaşmış ve bebeğin başı doğum kanalının son kısmına gelmişse, anne adayı doğum masasına alınır. 11. Doğum masasına alınan anne adayının bacaklar ve üzeri steril örtülerle örtülür. Genital bölgenin tamamı antiseptik solüsyonla silinir. 12. Rahimağzı açıklığı ve bebek başının seviyesi belirli bir düzeye ulaştığında, rahim kasılmalarıyla birlikte anne adayına ıkınması söylenir. 13. Gerek görüldüğü durumda anne adayına epizyotomi açılır (İlk doğumlarda genelikle rutin uygulanır). 14. Doktor tarafından uygun şekilde doğum gerçekleştirilir. M edical Park Antalya Kalp Hastanesi Direktörü, Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Okutan, Ampute Futbol 1. liginde oynayan Öz Antalya Engelliler Spor Kulübü sporcularına ve kulüp yöneticilerine yönelik, kalp ve damar hastalıkları ile ilgili bilgi verdi. larının mevcut şeklini alması, beklenen yaşam süresinin uzaması, koroner kalp hastalığı sıklığını artırmıştır” diye konuştu. Okutan, kalp damar hastalıkları ile ilgili risk faktörleri ve bunlardan korunma yöntemlerini anlatarak, ayrıca tıbbi ve cerrahi müdahale konusunda da bilgi verdi. Teşekkür etti Seminerin sonunda, Medical Park Antalya Hastane Kompleksi yöneticilerine ve Prof. Dr. Hüseyin Okutan'a teşekkür eden Öz Antalya Engelliler Risk faktörlerini anlattı Kalp ve damar hastalıklarını anlatan Prof. Dr. Hüseyin Okutan, “Modern dönemde günlük yaşam koşul Spor Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı H. Hüsnü Özkaptan, “Değerli hocamız tarafından verilen kalp sağlığı ve korunması ile ilgili bilgilendirme toplantısına katılmaktan ve diğer sosyal projelerde de yer almaktan son derece mutluyuz” diye konuştu. Özkaptan, tüm engelli yurttaşların spor ve diğer sosyal faaliyetler içerisinde yer almalarının önemine işadet ederek, “Engellilerin, evlerine kapanmak yerine sosyal hayatın içinde olması, ailelere ve toplumumuza yarar sağlayacaktır” dedi. M Genital siğillere dikkat edical Park Antalya Hastane Kompleksi Üroloji Bölümü’nden Op. Dr Mehmet Sarıer, cinsel yolla bulaşan siğiller kapsamında olan genital siğillerin, HPV virüsü enfeksiyon sonucu oluştuğunu belirterek, “Hem kadında hem de erkekte genital bölgede, karnabahar görünümünde, bazen tek bir bölgede, bezen bir kaç bölgede bazen topluiğne başı kadar ufak 12 tane, bazen çok sayıda, bazen de daha büyük, ağrısız, kısmen sert kitlelerdir. HPV enfeksiyonu, ülkemizdede giderek artan sıklıkla görünmekte. Hem erkekte hem de kadında ciddi ciddi sağlık problemleri yaratmaktadır” dedi. Tedavisi yapılmalı HPV vücuda girdiğinde, hücreler içine yerleştiğini ve dönemsel olarak tekrarladığını anlatan Sarıer, “HPV virüsü ve buna bağlı genital siğil enfeksiyonu cinsel yolla bulaşan hastalıklar gurubuna yer almasına rağmen nadiren de olsa cinsel ilişki dışında da bulaşabilir. Rahim ağzı kanserine yol açan HPV virüsü, erkeklerde de penis kanserine neden olur. Genital siğil, erkek hastalar için de önemli riskler oluşturmakta olup tespit edildiğinde, zaman kaybetmeden tedavi edilmelidir” diye konuştu. Hastane kadrosuna yeni bir isim daha O Prezarvatif tam koruyucu değil Kuluçka süresi HPV tipi ne göre değişken olup bulaştıktan sonra 2 ay ile 6 yıl arasında bir kuluçka devresini takiben kadında veya erkekte genital bölgede, anüsde, ağızda sayıları ve büyüklükleri değişen siğiller oluştuğunu anlatan Sarıer, “Prezarvatif HPV'de tam koruma sağlamamaktadır. Bu nedenle sadece peniste değil tüm genital bölgede siğil görülebilir. Hatta siğiller karına, kasıklara ve makat kısmına doğru yayılabilmektedir. Kısacası cinsel yolla bulaşan hastalıklardan koruyan prezarvatif, HPV'de tam koruyucu değildir. HPV'nin bulaşmasını kolaylaştıran sebeplerin başında çok eşlilik gelir. Erken yaşta cinselliğe başlama, güvenli olmayan cinsel ilişki bu tür HPV virüsüne bağlı kanserlerin hazırlayıcı nedenlerindendir” dedi. rtopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ürgüden, Medical Park Antalya Hastane Kompleksi'nde hasta kabulüne başladı. Hekim kadrosuna akademik unvanlı başarılı bir isim daha ekleyen Medical Park Antalya Hastane Kompleksi, Prof. Dr. Mustafa Ürgüden'i kadrosuna kattı. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ürgüden, en yaygın olarak, Replasman (eklem protezleri), artroskopik girişimler, ayak, ayakbilek hastalıkları, omuz hastalıkları, sinir sıkışmaları, kırık ve çıkıklarda dahil olmak üzere pek çok problemin tedavisini yaptıklarını söyledi. Medical Park ailesine katılmaktan mutlu olduğunu belirten Prof. Dr. Ürgüden, kendileri için en önemli şeyin hasta memnuniyeti olduğunuda sözlerine ekledi. Babadan oğula ikinci hayat edical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Alper Demirbaş ve Opr. Dr. Sabri Tekin’in gerçekleştirdiği operasyonla 74 yaşındaki M. Nezir Palut'un böbreği, 44 yaşındaki oğlu Ergin Palut'a nakledildi. Bitlis'de yaşayan, evli 3 çocuk babası 44 yaşındaki Ergin Palut, 3 yıldır böbrek hastası olduğunu, son gittiği kontrollerde de değerlerinin yüksek çıktığını ve doktorların ‘diyaliz yada nakil’ de M diğini belirterek, 5 kez diyalize girdiğini söyledi. Palut, “Bu sırada nakil olmaya karar verdik. Babam, kardeşim ve ağabeyim verici olmak istedi. Antalya'ya geldik. Tetkikler yapıldı ve babamdan böbrek nakli yapıldı” dedi. 74 yaşındaki baba M. Nezir Palut ise her babanın yapacağı gibi oğluna seve seve böbreğini bağışladığını söyledi. Nakli gerçekleştiren Prof. Dr. Alper Demirbaş ise ameliyatların başarılı geçtiğini belirterek, her iki hastanında durumlarının iyi olduğunu söyledi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle