Katalog

4 SAYFA 11 ARALIK 2012 SALI GÜNCEL NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN Y Gülden sonra lavanta ye’de tarımsal üretimi yaygın değil. Sadece Keçiborlu’nun Kuyucak Köyü ile çevresinde yapılıyor. Isparta’da toplam lavanta üretim alanı 3000 dekar civarında, lavanta yağı üretimi ise 5 ton kadar. Lavanta bitkisi, 9001200 metre arası rakımda sulanmayan, kıraç, verimsiz arazilerde rahatça yetiştirilebiliyor ve dekardan yaklaşık 750 kg saplı çiçek elde ediliyor. Eğer sulanma imkânı olursa verim daha da artıyor. Lavanta tarımı için çok uygun şartlara sahip olan Isparta’da üretimi kat kat artırmak mümkün. Eğer destek sürerse Isparta, gülden sonra lavantası ile sadece Türkiye’de değil, dünya çapında tanınacak. Isparta, sadece gül değil lavanta kokacak. usuf Yavuz arkadaşımız bir süre önce ,Isparta'nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak Köyü’nde ürettiği lavantalarla örnek bir kırsal kalkınma modeli ortaya koyan Ziya Doğan’ın öyküsünü haberleştirdi. Emekli öğretmen Ziya Doğan'ın, 1999 yılında ön ayak olduğu lavanta üretiminin köye nasıl örnek olduğunu yazdı. Kısa adı TKDK olan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, Isparta’da başta lavanta olmak üzere tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi ve işlenmesini destekleme kararı aldı. TKDK, traktör dahil pek çok makine ve ekipmanla destek sağlayacağını açıkladı. Parfümeriden gıdaya pek çok alanda kullanılmasına rağmen lavanta bitkisinin Türki Antalya’nın yağmur B suyu ve başkanlar etonlaşma ve yoğun yapılaşma Antalya’yı her geçen yıl sıkıntılı bir kent haline getiriyor. Ulaşım ve trafik sıkıntısı derken yağışlar da yaşamı olumsuz etkilemeye başladı. Olumsuz hava koşulları nedeni ile dün Antalya’da yaşam adeta durdu. Bulvar, cadde ve sokaklarla işyerlerini, konutları su bastı. Kentin ana ulaşım arterlerinde trafik zaman zaman durdu. Antalya, iklimi ve coğrafi durumu gereği yoğun yağış alan bir kent. Ama geçmişteki yağışlar daha çok tarım alanlarına zarar veriyordu. Kent merkezinde fazla olumsuzluk yaşanmıyordu. 1980’lerden sonraki hızlı yapılaşma bugünkü olumsuz görüntülerin yaşanma “Bozkırın Tezenesi” Burdur’da anılacak B Vekiller, bir dokundu bin ah işitti sına yol açtı. Artık dün olduğu gibi yoğun yağışlarda okulların tatil edilmesine, yaşamın durma noktasına gelmesine alıştık. Peki bunun sorumlusu kim? İlk akla gelen belediyelerle, onların geçmişte ve bugün görev yapan başkanları. Belediye başkanlarına, hükümetleri de eklemek gerekiyor. Acaba yakın geçmişte görev yapan belediye başkanları ile halen görevde olanlar bugünkü görüntüye bakıp özeleştiri yapıyorlar mı? “Bu kenti yanlış planlamışız, yazık etmişiz” diyorlar mı? Bu soruyu onlara sormak için önümüzde bir fırsat var. İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, son 40 yıl da görev yapan seçilmiş başkanları bir araya getiriyor. İnşaat Mühendisliği Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen, “Belediye Başkanları Gözüyle Antalya’nın Son 40 Yılı ve Geleceğe Bakış” adlı panelde, 1973 – 2013 arasındaki Antalya konuşulacak. Bu etkinliğe, 1973’ten bu yana kenti yönetmiş başkanlar; Av. Selahattin Tonguç (1973 – 1980), Av. Hasan Subaşı (1989 – 1999), Dr. Bekir Kumbul (1999 – 2004), Menderes Türel (2004 – 2009) ve halen görevde olan Prof. Dr. Mustafa Akaydın katılıyor. Başkanların panelde son yağmurlar sonucu geçilemeyen yolları nasıl anlatacaklarını şimdiden merakla bekliyoruz. urdur Mehmet Akif Üniversitesi (MAKÜ), geçtiğimiz ay kaybettiğimiz Türk Halk Müziğinin büyük ozanı Neşet Ertaş’ı anmak için etkinlik düzenledi. Abdallık geleneğinin son temsilcisi olan Ertaş, Burdur’da konserle anılacak. Burdur Eğitim Fakültesi tarafından organize edilen, “Neşet Ertaş’ı Anma Konseri”, 14 Aralık Cuma günü saat 20.00’de, MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda yapılacak. ,Doç. Dr. Zeki Nacakcı’nın yöneteceği konserde, Bozkırın Tezenesi, onun türküleri ile anılacak. Neşet Ertaş’ın türkülerini, Erzurum Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cengiz Şengül ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alaattin Canbay seslendirecek. Kabus geri döndü M G eçtiğimiz hafta sonu Antalya Toptancı Hali’ni ziyaret eden CHP Antalya Milletvekilleri Yıldıray Sapan ile Dr. Arif Bulut, izlenimlerini kamuoyuna aktardılar. Sapan ve Bulut, sebze ve meyvelerini satmaya gelen üreticilerin, komisyoncuları çok sıkıntılı olduklarını, tarımda ciddi bir çöküşün yaşandığını ifade ettiler. Ziyaret ile ilgili izlenimlerini almak için konuştuğumuz Yıldıray Sapan, “Toptancı Hal’de gezerken her yerde çaresizlikle karşılaştık. Üretici ve esnaf söz birliği etmişcesine, ‘Biz bittik’ diye yakınıyorlardı. Her girdiğimiz işyerinde, elini sıktığımız her üreticiden benzeri yakınmalar gördük. ‘Bizim sesimizi Ankara’ya duyurun’ dediler. Üreticinin, komisyoncunun haline üzülmemek elde değil. Bizler ana muhalefet partisi milletvekilleri olarak sorunların yetkililere iletip takipçisi olacağız. TBMM’de üreticinin, komisyoncunun, tarım emekçisinin sesini duyuracağız” dedi. Muhalefet partisi milletvekillerinden sonra iktidar partisi AKP’nin milletvekilleri de Antalya Toptancı Hali’ne uğramaları gerekiyor. İlk ağızdan bilgi alıp Ankara’ya taşımalılar. Tarımdaki sıkıntı görmezden gelinemeyecek kadar önemli. Durum bir o kadar da vahim. tiyopya’dan Antalya’ya kardeş şehir teklifi gelmiş. Teklifi getirende, Etiyopya’nın Ankara Büyükelçisi Mulatu Teshome Wirtu. Büyükelçi Wirtu, Antalya ziyareti sırasında uğradığı Büyükşehir Belediyesi’nde Başkan Mustafa Akaydın’a, “Etiyopya’nın Hawassa kenti ile Antalya’nın kardeş şehir olmasını isteriz” demiş. Etiyopya Büyükelçisi kardeşliğin gerekçesini, “Antalya dünyaca tanınan bir şehir. Etiyopya Türkiye’den turistik ziyaret almıyor. Kültürler arası paylaşım ve turizm açısından birikimlerinizden faydalanmak istiyoruz” diye açıklamış. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da, Etiyopya’dan gelen E Faydasız kardeşin anlamı yok kardeşlik talebinden memnun kaldığını, işbirliğini geliştirmeye hazır olduklarını söylemiş. Büyükelçinin sözlerinden asıl isteğinin ülkesine Türk turist gelmesi olduğu anlaşılıyor. Bunun için Türk turizminin amiral gemisi Antalya ile ülkesinin bir kentinin kardeş olmasını istiyor. Antalya’ya kardeş olması istenen Hawassa şehri çok bilinen bir kent değil. Meclis üyelerinin de bildiğini sanmıyoruz. Eğer konu Büyükşehir Meclisi’ne gelirse, bazı meclis üyelerinin, “Önce kardeş olmak isteyen şehri tanıyalım” diyerek belediyenin bütçesinden gezi isteyeceklerini tahmin ediyoruz. Geçmişte bunun örnekleri çok yaşandı. Kardeş kenti tanımak için meclis üyelerinin belediye bütçesinden gezisinin gerekliliği tartışılır. Günümüzdeki iletişim olanakları ile ziyaret etmeden de ülkeleri, kentleri tanımak mümkün. Ama tartışılmayacak konu ise Antalya’nın bundan sonra kardeşlik ilişkileri konusunda ince eleyip sık dokuması gerektiğidir. Antalya, en az kendi eş değerinde olan dünya kentleri ile kardeşlik ilişkisi kurmalıdır. Kardeşlik iki yönlü olmalı. Her iki taraf yarar sağlamalı. Antalya’nın on civarında kardeşi var ama bunlar arasında destek alıp verdiği kent sayısı ikiyi bile bulmuyor. Bu anlamda aklımıza Nürnberg’ten başkası gelmiyor. Faydasız kardeşliğin anlamı ve önemi yok. evsim normallerinin üzerinde geçen kasım ile aralık ayının ilk haftasının ardından kış birden kendisini gösterdi. Hava aniden soğudu. Dağlara kar yağdı. Bu değişime ayak uyduramayan yediden yetmişe çok sayıda yurttaş üşütüp hasta oldu. Kışın gelişi ile birlikte sobalar yakıldı. Buna paralel olarak Antalya’da hava kirliliği yeniden hortladı. Artık rüzgarın zayıf olduğu günlerde, özellikle de sabah ve akşam saatlerinde kentin üzerinde duman örtüsü var. Bu örtü, kentin çukur semtleri ile gecekondu bölgelerinde çok daha kalın şekilde görülüyor. Sabah ve akşam saatlerinde yüksek bir yerden kenti seyredenler, özellikle gecekondu semtlerinden çıkan yoğun dumanın nasıl kentin üstünü örttüğünü görebiliyor. Evet, hava kirliliği kabusu geri döndü. İklim şartlarından dolayı biraz gecikmeli gelse de o genzimizi yakan, gözümüzü yaşartan hava kirliliği ile yeniden karşılaştık. Görünen o ki, bundan sonraki aylarda benzer sıkıntıları yaşamaya devam edeceğiz. Çünkü bu yılda Antalya’da ucuz ama kalitesiz ve bol duman çıkaran kömür dağıtılıp satıldı. Bu konudaki uyarılara kulak asan olmayınca kentliye hava kirliliğini solumak kaldı. Sağlıklı bir yaşam dileriz... Prof. Dr. Duran Canatan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Kan Hastalıkları Uzmanı Genetik Hastalıkları Uzmanı Hastalarını kabule başlamıştır. Adres: Arapsuyu Mh. 600 Sk. Ayşe Yeşil Apt 39/12 (Arapsuyu Postanesi Minicity arası) Konyaaltı Antalya Tel:0242. 2488840 Cep: 0532.3641373 Mail: dcanatan@superonline.com İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 Prof. Dr. Levent Ündar İç Hastalıkları ve Hematoloji Uzmanı Muayenehane : Arapsuyu Mahallesi Atatürk Bulvarı Tasarım Plaza 71/15 K: 4 ANTALYA Tel&Faks GSM eposta : 0 242 248 87 22 248 87 32 : 0 505 923 07 04 : levent.undar@hotmail.com Prof. Dr. A.Merter ÖZENCİ Ortopedi ve Travmatoloji Ortopedi ve Travmatoloji El Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Haluk ÖZCANLI Arapsuyu Mah. Atatürk Cad. M.Gökay Plaza No:69/16 Antalya Tel: 0 242 290 11 00 C MY B