Katalog

6 SAYFA 6 KASIM 2012 SALI Üzümsü meyvelerin önemi arttı Patlıcana can dayanmıyor Türkiye'nin örtüaltı üretim merkezi Antalya'da domates ve salatalığın ardından patlıcan üreticileri de isyanda. Düşük fiyatlar nedeniyle ürünü satamayan çiftçi, böyle giderse üretimin de giderek azalacağına dikkat çekiyor ntalya'da nüfusunun yüzde 90'ı ihracata uygun patlıcan üreticiliği yapan Doyran'daki üreticiler, isyan noktasına geldi. Uzun raf ömrüyle öne çıkan Doyran patlıcanı, başta Rusya ve Almaya olmak üzere dış ülkelere ihraç edilirken şimdi hayvanlara yem oluyor. Halde patlıcanın fiyatı 2030 kuruşa kadar düşünce üreticiler, patlıcanı hale bile götürmeye gerek görmüyor. A T arıma dayalı endüstride kullanım imkanı ve insan sağlığı açısından pek çok olumlu etkiye sahip olmaları nedeniyle fonksiyonel gıdalar arasında yer alan üzümsü meyvelerin, iç ve dış ticaretteki önemi artıyor. Üzümsü meyvelerin öneminin artmasıyla, Antalya'da da başta çilek olmak üzere üzümsü meyvelerin yetiştiriciliği arttı. Antalya Kurşunlu'da çilek ve çilek fide si yetiştiren Hacı Berk, çileğin garantili getirisi olduğunu ifade ederek, "Bir üretici olarak sezon sonunda çilekten ne kadar kazanç elde edeceğimi artısıyla eksisiyle tahmin edebiliyorum" dedi. Antalya'da 10 yıldır Jumbo çeşidi böğürtlen üreten Ziraat Yüksek Mühendisi Ayhan Doğrular, böğürtlenin çok seçici bir meyve olmaması nedeniyle bir çok bölgede yetiştirciliğinin yapılabilceğini dekardan 1 ila 2,5 ton arasında ürün alınabildiğini kaydetti. Doğrular, böğürtlende en büyük girdinin işçilik olduğunu belirtti. nesi zaten 1 lira 30 kuruş " dedi. 15 dönüm seranın yıllık maliyetinin ortalama 4 bin lira olduğunu kaydeden Yıldırım, ihracat olmadığı takdirde sadece iç piyasada tüketilecek olursa kış sezonunda da olsa patlıcanın fiyatının 50 kuruşu geçmeyeceğini ifade etti. büyük sıkıntı içinde olduğunu söyledi. Çiftçinin gün geçtikçe çıkmaza sürüklendiğini belirten İşçi, fiyatların maliyetleri karşılamadığından yakındı. 20 yıldır böyle olmadı Üretici Hüsnü Uysal da 2 dönüm alanda patlıcan yetiştiriciliği yaptığını belirterek bu yıl 3 bin patlıcan fidesi diktiğini sadece fide maliyetinin bile 4 bin 500 lirayı bulduğunu kaydetti. Uysal, "Bu sadece fide maliyeti. İlacı, gübresi hariç" dedi. Patlıcanda fiyatların 70 kuruştan 30 kuruşa kadar düştüğünü belirten Uysal, "Böyle giderse patlıcanı sökeceğiz. Başka türlü geçim şansımız kalmadı. İhracat olmazsa üreticinin hayatı durmuş vaziyette. Başka kurtuluş yolumuz yok. 1520 yıldır patlıcan yetiştiriyorum. Şu düştüğüm durumu hiç görmedim. Böyle giderse gelecek sene ekme şansımız yok" dedi. Çıkmaza sürekleniyoruz Patlıcan üreticisi Şeref İşçi ise, patlıcanda alıcı olmaması dolayısıyla ürünün halde beklediğini belirterek "Geçtiğimiz yıllarda hale götürdüğümüz ürünü iyi kötü satıyorduk. Ama son 23 senedir piyasa çok durgun" diye konuştu. Bu durumu ihracatın olmamasına bağlayan İşçi, ihracata teşvik verilmesini istedi. İşçi, "İhracat yok, ihracata teşvik verilmiyor. İhracat teşvik edileceğine önüne taş atılıyor" dedi. İç piyasanın üretilen patlıcanı kaldıramayacağını vurgulayan İşçi, patlıcan üreticisinin Maliyetler yüksek Bölgelerinde ağırlıklı olarak patlıcan üreticiliği yapıldığını ancak özellikle bu yıl patlıcan üreticilerinin çok zor durumda olduğunu belirten Doyran Gökçam Mahalle Muhtarı Adem Yıldırım, düşük fiyatlara işaret ederek "Halde fiyatlar, 2030 kuruş. Bu fiyata üretici gübresini ilacını nasıl alır? Nasıl emeğinin karşılığını alır bilmiyorum. Aşılı bir patlıcan fidesinin bir ta Beslenmede roller değişiyor üresel iklim değişikliği insan beslenmesinin yönünü de değiştiriyor. Gelecekte, patatesin yerini muzun alacağı; börülcenin rolünün artabileceği; mısır, pirinç ve buğdayın rolünün ise azalacağı öngörülüyor. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Güvenliği Komitesi'nin isteği üzerine Uluslararası Tarımsal Araş K tırma İçin Danışma Grubunca (CGIAR) yürütülen araştırma, tarımsal ürünlerin küresel iklim değişikliğinden nasıl etkileneceğini ortaya koydu. CGIAR'dan yapılan açıklamalarda, muzun gelecekte insan beslenmesinde hayati önem taşıyabileceği ifade edilirken, gelişmekte olan bazı ülkelerde patatesin yerini muzun alabileceği belirtildi. Raporda ayrıca hava sıcaklıkları arttıkça hayvan ve insan beslenmesinde kullanılan ve kökünde bol miktarda nişasta bulunduran manyok bitkisinin özellikle Güney Asya'da öneminin artabileceği ve Afrika ülkelerinde “fakirin eti” olarak bilinen börülcenin tarımda giderek artan bir rol oynayabileceği belirtildi. Karanlık kapıda Yurttaş daha çok başarı bekliyor EMO Şube Başkanı İlhan Metin, enerji alanında gerekli alt yapı yatırımlarının yapılmadığı Antalya’yı, kış mevsiminin ortalarına doğru zor günlerin beklediğini söyledi FARUK KESKİN az mevsiminin geride kalmasıyla birlikte enerji nakil hatlarında voltaj düşüklükleri de meydana gelmeye başlandı. Enerjide yaşanan olumsuzlukları yatırımların zamanında yapılmamasına bağlayan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Şube Başkanı İlhan Metin, problemin kışın ortalarına doğru artacağını ve Antalya’yı daha zor günlerin beklediğini söyledi. Enerjideki düzensiz akımlar nedeniyle elektronik cihazları arızalanan yurttaşların durum tespiti yaptırarak Kaymakamlıklardaki Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurmaları gerektiğine işaret eden Metin, özellikle büyük çaplı olaylarda kendilerine başvuran yurttaşlara tespit raporunun hazırlanması konusunda gerekli yardımda bulunduklarını söyledi. Y Yatırım eksiklikleri Kötü başladığı sezonda üst üste aldığı galibiyetlerle bir anda zirveye ortak olan MP Antalyaspor’a, taraftarının güveni tam. Antalyalı yurttaş, Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda, Fenerbahçe’yi 47 maç sonra yenen ilk takım olan KırmızıBeyazlılardan daha büyük başarılar da bekliyor Selami Şeker : “Antalyaspor, bu sezon iyi bir takım kurdu. Geçen sezonun aksine genç bir kadrosu var. Antalyaspor’un gençleştirilmesi yerinde bir hamle oldu. Sezon sonu da iyi olsun.” Teyfik Büyük: “Antalyaspor maçlarına hep giderim. Başarılı günlerinde olduğu gibi kötü günlerinde de Antalyaspor’a destek oldum. Bundan sonra da desteğim devam edecek.” Şaban Yıldız : “Antalyaspor’un genç ve güçlü bir kadrosu var. Bu sezon üst üste güzel başarılar aldı. Bundan sonra da takıma olan desteğimiz devam edecektir.” Orhan Uğur : “Antalyaspor, özellikle Fenerbahçe maçında aldığı galibiyetle gücünü gösterdi. Bence bu başarı, 4 yıldır Mehmet Özdilek’le çalışmasının bir ürünüdür” Mehmet Banka : “Antalyaspor’u desteklemeye devam edeceğiz. Fenerbahçe’yi yenen Antalyaspor’un, bu sezonu rahat geçireceğini, rakiplerini yeneceğini düşünüyorum.” Hüseyin Ertem : “Antalyaspor formunu almış durumda. Zorlu maçlardan başarıyla çıkıyor. Biz de takıma destek vermeye devam ediyoruz ve daha büyük başarılar bekliyoruz.” P lanlı altyapı yatırımlarının hızlı şekilde gerekçeleştirilmesi gerektiğine de dikkat çeken Metin, “Özellikle Konyaaltı, Muratpaşa ve Kepez’in merkez kesimlerinde yatırımların eksiksiz tamamlanması gerekiyor. Son 1,52 yıldır çalışmalarına başlanılan yatırımların yeterli olduğunu söylemekte mümkün değil. Bu neden le bizi kışın tehlikeli günler bekliyor. Özelleştirme sürecine girdiğimiz bugünlerde personelin azalmış olması, işletme ve bakım hizmetlerinin taşeronlaştırılması, kış aylarında daha problemli günler yaşayacağımızı göstermekte. Antalya yaz puantlarında rekorları yaşadı ve o dönemde de enerji kesintileri meydana gelmişti. Sorunların köklü çözümü için kolektif bir çalışma şart” diye konuştu. Tüketici Hakem Heyeti’ne gidin ketici hakem heyetine müracaat etmeli. Bu tespit raporları, cüzi miktardaki bilirkişi ücreti marifetiyle Odamız tarafından hazırlanabilir. Ancak, olay olduktan sonra bir gün içinde odamıza müracaat edilmesi, yada ehil bir elektrik mühendisine tespit yaptırılması gerekiyor. Komplike olaylarda, yani bir apartmanda tüm dairlerde zarar söz konusu olduğunda bize müracaat etmeleri durumunda meslek odası olarak, mahkemelerde de geçerli olacak raporu hazırlıyoruz.” Kalitesiz hizmet Düzensiz voltaj akımının; Antalya’da yıllardır ciddi bir sorun olduğunu vurgulayan Metin, “Yazın sıcak dönemlerde ve kış mevsiminin ilk aylarında bu sıkıntıyla karşı karşıya kalıyoruz. Tüketici parasını ödediği hizmeti kalitesiz ve kötü bir şekilde alıyor. Elektrikte talep artışı meydana geldiğinde mevcut elektrik şebekeleri maalesef bunu karşılayamıyor ve enerji düşüklükleri meydana geliyor. Belli bir seviyenin sonunda da elektrik kesintileri kaçınılmaz oluyor” dedi. oltaj düşüklükleri nedeniyle evlerinde ve işyerlerindeki beyaz eşyaları ile elektronik cihazları zarar gören yurttaşlara Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurmaları çağrısında da bulunan Metin, şunları söyledi: “Mağdur olanlar, hazırlanacak bir tutanakla tü V C MY B