Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 KASIM 2012 CUMARTESİ SAYFA HABER Bir dava da ESM’den AKEDAŞ’ın satışına tepkiler sürüyor. EMO, ESM ve KESK’in katılımıyla düzenlenen eylemde AKP’nin özelleştirme politikası protesto edildi. ESM Şube Başkanı İşeri, yargıya gideceklerini söyledi FARUK KESKİN 3 Yaşadıkça ÖZLEM ÇETİNKAYA info@gelidonya.com E lektrik Mühendisleri Odası (EMO) ile Enerji, Sanayi ve Maden Emekçileri Sendikası (ESM), AKEDAŞ önünde gerçekleştirdikleri eylemle, kurumun satışını protesto etti. KESK Antalya Şubeler Platformu’nun da destek verdiği eylemde basın bildirisini okuyan ESM Şube Başkanı Tanju İşeri, AKP Hükümeti’nin, emek örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen AKEDAŞ’ı yeniden satışa çıkardığını söyledi. CengizKolinLimak Ortak Girişim Grubu’nun kazandığı ihalede en yüksek teklif olarak verilen 546 milyon doların, bir önceki ihalede verilen rakamın yüzde 40’ına karşılık gelmesinin düşündürücü olduğunu ifade eden İşeri, “Bu ihale için sözde en yüksek rakamı veren şirketlerin, elektrik dağıtım ihalelerinin gediklisi konumuna getirilmeleri dikkat çekici. Aynı grup daha önceki ihalelerde Uludağ ve Çamlıbel bölgelerini devraldı. İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım Bölgesi’nin devri için yükümlülüklerini de yerine getirmediler” diye konuştu. İmzanıza sahip çıkın FARUK KESKİN PEMBE, BEYAZ YA DA SİYAH… HEPSİ AYNI ani kimi zaman yalana meşruluk kazandırmak adına ona renkler veriyoruz; beyaz yalan, pembe yalan vs. gibi ya acaba insanın kendisine söylediği yalanların rengi var mı ? Pembe, psikolojide en romantik ve narin renk olarak geçiyor. Söylenene göre sakinleştirici bir etkisi varmış. Araştırmalar pembenin insanın yatıştırdığını ve kalplerini yumuşattığını gösteriyormuş. Hatta hapishane demirlerinin pembeye boyandığında mahkumların arasında agresif tavırların azaldığı ifade edilmiş. Bir grup deneğe “Hangi renk kutudaki çikolataların daha iyi olduğunu düşünüyorsunuz?” diye sorduklarında çoğunluğun pembe kutudaki çikolataların daha lezzetli olduğunu düşündükleri gözlemlenmiş. Pek tabii ki kişiden kişiye değişiklik gösterse de pembe genelde naif bir renk olarak algılanıyor. Pembe yumuşaktır, pembeden zarar gelmez, pembe ılımandır. Sanırım bu yüzden “yalan”a da renk verilmek istenildiğinde pembe yakıştırılmış. Oysa ki, yalanın rengi olabilir mi? Yalan yalan değil midir? Çocuklarımıza yalanın “cıs” olduğunu aktarmaya çalışan biz büyükler pembe yalanların arkasına saklanırken çelişkiye düşmüyor muyuz? Kendimizce karşımızdakini incitmemek adına söylediğimiz pembe yalanlar en başta bize zarar vermiyor mu? Eğer zarar veriyorsa o zaman nerede kaldı o yalanın masumiyeti? Bazı yalanlar da var ki, onların nedense hiç rengi yok. Kendimize söylediğimiz yalanlar var. Kimi zaman bazı olayları bir üçüncü şahısa aktarırken bazı şeyleri olduğundan farklı anlatışımız da bir yalan. Neden? Belki kendini daha önemli gösterme çabası, belki bir başkasını diğerine sevdirme çabası , belki de olmak istediğimiz karaktere bürünüp aslında biz olmayan hayalimizdeki bizin ağzından konuşma hali… Bunların rengi yok… Belki de renklendirmek istemeyecek kadar görmezden geldiğimizden. Herhangi bir renk ile dikkat çekmelerini istemediğimizden üzeri örtülü, kapalı yalanlar onlar. Rengi her ne olursa olsun insanın içine akan zehir gibidir yalan. Rahatsız eder, bilinçaltındaki sesler yükselir, dinginlik kaybolur. Hani dedik ya, pembe insanı sakinleştiriyormuş diye; yine araştırmalar göstermiş ki bu sakinlik geçici bir süre için geçerli. Vücut normal seyrine girdiğinde bu sefer insanlar daha agresif bir ruh haline girebiliyorlar. O an için zararsız görünen, durum kurtarmak için söylenen yalanlarda da durum aynı bence. Bir süre sonra renk değişiyor. Samimiyeti yok eden her türlü yalanı rengi ne olursa olsun hayatlarımızdan çıkarabilmek dileğiyle.. Hatırlayalım ki hayatımıza renk vermek istiyorsak bunun bir çok yolu var yalandan geçmeyen… Renginiz bol olsun… Sevgiyle kalın H A Aynı grubun Toroslar EDAŞ için verdikleri teklife ilişkin ödemelerini zamanın da yapamadıklarını ve teminatlarının yakıldığını da belirten İşeri, “Yeterli finansman bulamadığı için yükümlülüklerini yerine getirmeyen gruba yeni bir dağıtım bölgesinin verilmesi manidar. ÖİB, bu gruba yeni ihale için yeterlilik vermeden önce, belirsiz bırakılan ihale sürecini tamamlanmasını beklenmeliydi” dedi. AKEDAŞ bünyesinde iş kanunlarına aykırı olarak, kurumun asli görevlerini yerine getiren yaklaşık bin 500 taşeron firma personelinin, belirsizliğe terkedildiğini anlatan İşeri, “AKEDAŞ’ın özelleştirilmesine ilişkin sürecin durdurulması için fiili, meşru mücadelemizi diğer emek örgütleri ile bütünleştirerek sürdüreceğimizi ve söz konusu ihaleleri de yargıya taşıyacağımızı kamuoyuna duyururuz” dedi. ntalya Kent Konseyi Kadın Meclisi; ‘25 Kasım Kadına yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Meclis Koordinatörü Fatma İyibilgin, Türkiye’de hükümetlerin, kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik uluslararası sözleşmelere attıkları imzaların sadece kağıt üzerinde kaldığını belirtti. Adalet Bakanlığı verilerine göre 2002’de 66 olan kadın cinayetinin, 2007’de bin 77’ye ulaştığını belirten İyibilgin, “İnsan Hakları Derneği’nin raporuna göre ise 20052011 yılları arasında meydana gelen kadın cinayeti sayısı 4 bin 190, tecavüze uğrayan kadın sayısı ise 3 bin 74’tür” dedi. Rakamlar korkunç 42 il ve 126 ilçede, 3 bin 252 kadınla yüz yüze görüşülerek yapılan bir araştırmanın ürkütücü sonuçlar içerdiğini anlatan İyibilgin, “Türkiye’de her 100 kadından 47’si şiddete uğramıştır. Evli her iki kadından biri, çalışan kadınların yüzde 40,7’si, çalışmayanların 46,9’u eşinden fiziksel şiddet görmüş, yüzde 67,4’ü eşi tarafından sözlü şiddete maruz kalmıştır” diye konuştu. İyibilgin, her geçen gün daha fazla kadının şiddete maruz kaldığını ve şiddetin daha çok eğitimsiz erkeklerden geldiğini de vurguladı. Akkaya beraat etti M uratpaşa Belediyespor Kulübü sporcularına verilen para ödüllerini dolandırıcılık yaparak aldıkları ididasıyla, hakkında 161 yıla kadar hapis cezası istenen dönemin kulüp Başkanı İbrahim Akkaya, 28 yıl hapsi istenen Mehmet Tosun ve 105 yıla kadar hapis cezası istenen Hasan Yumak beraat etti. Akkaya, “Mahkemenin suçsuz olduğumuzu ortaya çıkardı. Hiç hak etmediğim bir şekilde suçlandım. Bugüne kadar boğazından haram lokma geçmedi” dedi. Ç CHP’li Oran, çiftçilerin sorunlarını dinleyecek partisinin il binasında basın toplantısı düzenledi. Oran, iki gün Akdeniz bölgesinde olacaklarını, burada partililerle, yerel yönetimlerle ve sivil toplum örgütleriyle bir araya geleceklerini söyledi. Oran, Antalya ziyaretinde özellikle üreticilerle bir araya geleceklerini söyledi. Oran, ''Antalya geçmişi, tarihi, kültürü çok önemli olan, tarım üretimi yapan, kumu, güneşi ile bir turizm şehridir. Antalya'nın birçok da sorunu bulunuyor” dedi. eşitli ziyaretler için Antalya'ya gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Umut Oran, Kadınlar yarın alanlarda A ntalya Kadın Platformu 25 Kasım Uluslararası Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü kapsamında yapacakları eylem ve etkinliklerle ilgili EğitimSen Antalya Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Antalya Kadın Platformu adına konuşan Dilek Eldeniz, kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için yarın saat 14.00’te Aydın Kanza Parkı’ndan başlayıp, Yavuz Özcan Parkı’nda son bulacak yürüyüş düzenleyeceklerini, ardından da basın açıklaması yapacaklarını söyledi. Cinsiyet eşitsizliği Eldeniz, “Kadına yönelik şiddet, kontrol edilemeyen öfke sonucu ortaya çıkan bir şiddet türü olmadığı gibi kişisel bir mesele olmanın da çok ötesinde olup, cinsiyet eşitsizliğinin yol açtığı, eşitsiz güç ilişkisinden doğan toplumsal bir sorundur. Bu durum sadece aile içindeki şiddetle sınırlı değildir. Kamusal alanda da söz konusudur. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de baskılar, kadınların eşitlik,özgürlük ve adalet arayışına engel olamayacak” diye konuştu. ethiye’de 3 gün önce motosiklet kazasında ağır yaralanarak Kasım Açıkgözlü'nün (25) beyin ölümü gerçekleşti. Yapılan görüşmeler sonucu ailesi Açıkgözlü'nün organlarını bağışlamaya karar verdi. Açıkgözlü'nün karaciğer, kalp ve böbreklerinin nakli için harekete geçildi. Kasım Açıkgözlü'den alınan kalp, karaciğer ve bir böbreğin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne, diğer böbreğin ise Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanelerine götürüldüğü bildirildi. F 4 kişiye hayat verecek C MY B