Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 SAYFA 17 EKİM 2012 ÇARŞAMBA HABER GÖRECE GİRAY ERCENK gercenk@yahoo.com.tr Antalya kirleniyor Kalitesiz kömür, güneş enerjisinin kullanılmaması, ısı yalıtımının olmaması, seralarda filtrasyon sisteminin olmaması gibi pek çok neden Antalya’nın havasını kirletmeye devam ediyor KİRAMEN KÂTİBİN...” /Ekim tarihli Cumhuriyet’te “din dersinin uygulamalı okutulacağını; çocukların iyi davranışlarının sağ, kötü yazıldığı kâğıtçıkların davranışlarının sol omuzlarına iliştirileceğini” ilişkin bir haber yer aldı... Bilirsiniz, İslam inancında her insanın iki omzunda, yaşamı boyunca iyi ve kötü işlerini deftere geçiren melekler vardır; cennet/cehennem hükmü, onların tuttuğu deftere göre kesilir... Yaşlı imam, köyün akil adamlarını toplamış “görüyorsunuz” demiş, “yaşlandım; kenara çekilmemin zamanı geldi, imamlık edecek birini bulun; namazı niyazı öğreteyim, gözüm arkada kalmasın...” Köylük yer, herkes işinde gücünde, kimse imam olmak istemiyor... İş, sonunda köyün işsiz/güçsüz, üstelik dinden/diyanetten de bihaber adamına yalvar/yakar olmaya kadar varmış... Adamcağız, “yahu etmeyin eylemeyin, ben namaz/niyaz bilmem” dese de ayağına kadar gelen onca akil adamın yalvarmasına dayanamamış, çaresiz “peki” demiş... Adam, “ben yapamam” dese de, nasıl abdest alınır, rükuda, secdede hangi dualar okunur bir güzel öğrenmiş; sıra, namazı usulünce selam verip bitirmeye gelmiş... Eski bak” demiş, “her insanın iki omzunda imam “b Kiramen Kâtibin denen melekler vardır, sağ omuzdakiler sevaplarını, soldakiler günahlarını yazarlar... Yevmül Kıyam’da hüküm, onların yazdıklarına göre kesilir... Namazı bitirmek için, önce sağ, sonra sol omuzdaki melekleri, ‘es selamünaleyküm ve rahmetullah’ diyerek selamlamak şarttır...” Adamcağız, “sevap yazanlara selam vermek iyi de, günah yazıp, düşmanlık edenlere selam vermek neyin nesi” düşüne dursun, iş deneme namazı kıldırmaya gelmiş... Köylü “acaba ne olacak” diye merak içinde, cami tıka basa dolu; beklenen olmamış, bizimki namazı hiç hatasız kıldırmış... Sıra selama gelince önce sağa dönüp huşu dolu bir sesle “es selamünaleyküm ve rahmetullah” diyerek selamladıktan sonra sola dönmüş, öfkeyle “defolun ulan” diye haykırmış… Dinde, iman esastır; “neden, niçin” diye sorgulamak günahtır; esas olan “itaattir”... İtaat eden cennete gider; etmeyenin imanında zafiyet var demektir ki, cezası cehennemdir... 16.yüzyıl ozanı Azmi, cehennem cezası yüzünden Tanrı’ya sitemi eder; “Yüz bin tamun(cehennemin) olsa korkmam birinden/Rahman adı nazil değil mi senden/ ‘Bağışlayanım’ demedin mi sen/ Af et günahımı yalancı mısın...” İnsanoğlu, var olduğu günden bugüne süregelen üretim ve yaşam sürecinin her evresinin, kendine özgü bir ruh hali vardır; Zamanın ruhu... Zamanın ruhu, doğası gereği kendini tekrarlamaz; demem o ki, geriye dönüş yoktur... Çocukları, omuzlarına iliştirilmiş sevap/günah listeleriyle dolaştırırsanız, ödül/ceza; cennet/cehennem arasına sıkıştırır, dünyayı “Biri Bizi Gözetliyor” türünden “korku evine” dönüştürürsünüz... A Rehberler Odası çalışmalarını anlattı A ntalya Rehberler Odası Başkanı Hasan Uysal ve yönetim kurulu üyeleri, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen'i ziyaret etti. Rehberler Odası olarak üyeleri için kültürel, sosyal ve eğitim çalışmaları düzenlediklerini belirten Uysal, ''Kentimize gelen yerli ve yabancı turistlere doğru bilgileri aktarabilmek için rehberlerimize büyük görevler düşüyor. Rehberlerimizi ve üyelerimizi çeşitli konularda eğiterek, farklı eğitim seminerleri düzenleyerek kent turizmine katkı sağlamaya çalışıyoruz'' dedi. Evcilmen, ''Turizm ve yan dallarından büyük pay alan ve önemli bir turist yoğunluğunu elinde bulunduran Antalya'da nitelikli ve konuya hakim rehberlerin görev alması son derece önemli” diye konuştu. ntalya Kent Konseyi Çevre Grubu Başkanı Murat Yıldırım, çarpık imar yapısının devam ediyor olması, ısı yalıtım mevzuatına uyulmaması, güneş enerjisinden yararlanılmaması gibi çok yönlü sebeplerden dolayı bu kış Antalya’nın havasının daha çok kirleneceğini söyledi. Antalya'ya hala açıkta döküm kömür ve kalitesiz kaçak kömürlerin girdiğini, gerekli denetim mekanizmasının bir türlü oluşturulamadığını ifade eden Yıldırım, piyasayı denetleyen ve belgeleyen kuruluşların farklı olmasının, TOKİ binaları, apartmanlar, iki ton yakıtı aşan seralarda filtrasyon sisteminin olmayışının önemli bir sorun teşkil ettiğini belirtti. 08 Kömür duyarsızlığı Gemilerle kente gelen kömürlerle ilgili gerekli duyarlılığın gösterilmediğini, takibinin yapılmadığını ileri süren Yıldırım, kalorifer sistemlerinin belediye tarafından kontrol yetkisinin olduğunu, ancak aynı ekibin fueloil gibi yakıtı kontrol etme yetkisinin elinden alındığını ve EPDK'ya verildiğini, bunun da az sayıdaki denetim görevlisi olması nedeniyle aksaklıklara neden olduğunu anlattı. Özellikle gecekondu bölgelerinde ve üç ayrı sa nayi bölgesinde ele geçen her türlü katı, sıvı ve likit maddenin yakıldığını, buna sessiz kalındığını savunan Yıldırım, trafik kökenli hava kirliliği üzerinde bilimsel çalışmalar yapıl madığını kendilerinin yaptığı çalışmalara itibar edilmediğini ve trafik alt yapısındaki bozukluğun hava kirliliğini arttıran sebepler arasında olduğunu söyledi. 1 ton ağırlığında, 2 kilometre uzunluğunda sucukla rekor kırmaya hazırlanıyorlar A fyon Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Mühsürler, ''Afyon Sucuğu''nu dünyaya tanıtmak amacıyla Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek için ''en ağır'' ve ''en uzun'' sucuk denemesinde bulunacaklarını söyledi. Mühsürler, Afyonkarahisar'ın yöresel lezzeti ''Afyon Sucuğu'' ve ''Afyon Pastırması'' konusunda iddialı olduklarını, bu markayı tüm dünyaya tanıtmak istediklerini bildirdi. Sucuk rekoru ağırlık denemesiyle ''en ağır'', 2 kilometre uzunluk denemesiyle ise ''en uzun'' kangal sucukla Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek için aday olacaklarını belirtti. Afyonkarahisar'ın coğrafi işaretlerini taşıyan ürünlerin Guinness'e girmesini önemsediklerini dile getiren Mühsürler, Afyon Sucuğu'nun rekora imza atıp kitapta yer almasının tüm dünyada tanınmasının yanında, lezzeti ve kalitesiyle de bilinmesini sağlayacağını vurguladı. Mühsürler, proje kapsamında hazırlıklara başladıklarını, Mayıs ya da Haziran ayında bu rekorları denemeyi hedeflediklerini kaydetti. Denetlenmeli Y Önümüzdeki baharda Bu amaçla proje geliştirdiklerini ifade eden Mühsürler, 1 ton fyon sucuğu ve Afyon pastırmasının, Türk Patent Enstitüsü'ne 2003'teki başvurularıyla Türkiye'de koruma altına alındığını anımsatan Mühsürler, ''ATB olarak, Afyon Sucuğu ve Afyon Pastırması markalarının yurt dışına taşınması A Patent aldı için, coğrafi işaretlerimiz konusunda çalışıp Avrupa Komisyonu'na müracaatta bulunduk. Marka olmada önemli bir adım olan bu girişim, iç ve dış tüketimle 'Afyon' markasının aranmasını sağlayacaktır. 1 ton ağırlığında ve 2 kilometre uzunluğunda kangal sucuk demesi yaparak, dünyanın 'en ağır ve 'en uzun sucuğu' unvanlarını almak istiyoruz. Bu ilk adım, diğer tüm illerimize örnek olmalıdır” diye konuştu. ıldırım, ''Çarpık imar yapısının halen devam ettiği, kuzeygüney esişli rüzgar koridorlarının kapatılıyor olması, ısı yalıtım mevzuatına uyulmaması, güneş enerjisinden bir türlü istifade edilmiyor olması gibi çok yönlü sebeplerden dolayı bu kış Antalya'nın havası daha çok kirlenecektir'' dedi. Yıldırım, ''10 numara'' adı verilen ve kaçak olarak kullanılan motor yağı karışımıyla ilgili gerekli önlemlerin alınamadığını ifade ederek, birçok araçta hala kullanılıyor olmasının insan sağlığı açısından da oldukça riskli olduğunun altını çizdi. Yıldırım, İl Hıfzıssıhha Kurulu, Mahalli Çevre Kurulu ve İl Trafik Komisyonu'nun devreye girerek bu durumun engellenmesi gerektiğini, aksi halde sorumlu kurum ve kuruluşların suç işlemiş olacaklarını belirtti. Emniyetin kurban uyarısı A Ispartalılarla buluştu öşemealtı Sanayici ve İşadamları Derneği (DÖSİAD), Isparta Girişimci ve İşadamları Derneği (IGSİAD) üyeleriyle bir araya geldi. DÖSİAD Başkanı Gültekin Gencer, aynı zamanda DÖSİAD üyesi olan IGSİAD üyesi Tahsin Gürsu'nun davetiyle bir araya geldiklerini belirtti. DÖSİAD Başkanı Gencer, bu tür toplantıların üyeler arası kaynaşma açısından önemli olduğunu söyledi. İlişkilerin gelişmesi için bu toplantıların sürekli olması gerektiğini vurgulayan Gencer, Antalya ve Isparta ekonomisinin kalkınması için her konuda iş birliği yapmaya hazır olduklarını kaydetti. IGSİAD Başkanı Oğuzhan Tortop da alanında marka olmuş isimlerle bir araya gelmekten mutlu olduklarını söyledi. Tortop, tanışmanın ticari boyuta aktarılması gerektiğini de vurguladı. Yurttaş ne yediğini bilmiyor Beslenme düzeyleri ve yaşam standartlarını yükseltmek, tarımsal üretimi arttırmak ve kırsal nüfusun koşullarını iyileştirmek amacıyla her yıl 16 Ekim, Dünya Gıda Günü kutlanıyor. Ancak artık yurttaşlar, tükettikleri gıdaların güvenilir olduğuna inanmıyor İSMET AKKAYA Dışarıda yemek yiyeceğim zaman mekanın temiz ve yapılan ürünlerin temiz olmasına dikkat ediyoruz. Ama tükettiğim gıdalar konusunda kafamda soru işaretleri var. Güvenmiyorum. ORHAN SAVA Yeme içme kültürü daha yerleşmedi. Son kullanma tarihine bakmıyoruz. Bakanlıkların yeterince denetimi de yok. Tükettiğimiz gıda maddeleri konusunda şüphelerimiz var. Bu konuda tüketici ısrarcı olmalı, yetkililer de sıkı denetim yapmalı. MUSTAFA ÇITAK Karnımız doyuncaya kadar yiyoruz. Elimizden gelinceye kadar temiz ve dengeli beslenmeye çalışıyorum. Onun dışında, güvenilir gıda konusunu çok fazlaca sorgulamıyorum. DÖSİAD üyeleri D ntalya İl Emniyet Müdürlüğü, kurbanlık satışlarında dikkat edilmesi gereken konularda uyarılarda bulundu. Kurban alım satımında döviz ile yapılan alışverişlerde sahteciliğe ve döviz kurlarına dikkat edilmesi gerektiğini belirten emniyet yetkilileri, Türk lirası ile yapılacak olan alışverişlerde de banknotun güneş ışığına tutulduğunda ortaya çıkması gereken özellikleri anlatılarak sahte paraya karşı uyarıda bulunuldu. Yetkililer, “Kurban satışı yapanlar, pazar yerinde parasını almadan kurbanlıkları teslim etmemeli. Paralarını da güvenli bir yere koymalı” diye konuştu. B Katı atıkları ayrıştırın önem taşıdığını belirterek, bu konuda gerekli düzenlemelerin belediye tarafından yapıldığını bildirdi. Katı atık ayrıştırma tesislerinde atıkların ekonomiye kazandırıldığını söyledi. Akkaya, yurttaşların kendi evlerindeki katı atıkları ayrıştırması gerektiğini de dile getirdi. Belediye olarak evlere katı atık ayrıştırma çöp poşetleri dağıttıklarını vurgulayan Akkaya, ''Halkın bu konuya özen göstermelerini istiyoruz” dedi. urdur Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya, kentte özel bir firmaya ait katı atık ayrıştırma tesisinde incelemelerde bulundu. Akkaya, çevre konusunun SADIK KARS Ben yememe içmeme dikkat ediyorum. Fastfood işletmecisiyim. Halkın mayonez ve ketçabı fazlaca tükettiğini görüyorum. Bence bu tür gıda maddelerin daha az tüketilmesi gerek. HATİCE GÜL ÇITAK: Mümkün olduğu kadar pazardan organik gıdalar almaya özen gösteriyorum. Fast food tüketmemeye çalışıyorum. Son kullanma tarihlerine dikkat ediyorum. C MY B