02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 11 EKİM 2012 PERŞEMBE GÜNCEL GÖRECE GİRAY ERCENK [email protected] NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN Kılıçdaroğlu'nun gezisi yorucu olacak T BMM yerel seçimlerin erkene alınması ile ilgili Anayasa değişikliğini kabul etti. Buna göre yerel seçimler, 27 Ekim 2013'te yapılacak. Bu değişikliğin olacağı aylar öncesinden belliydi. Yerel seçimlerin öne alınması ile ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamaları vardı. 27 Ekim tarihini de çoktan açıklamıştı. Meclisin kararı bir anlamda malumun ilanı oldu. Erken seçim kararının alındığı günlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Antalya'ya gelecek. Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde de Antalya'ya geldi. Manavgat Belediyesi'nin düzenlediği yağlı güreş organizasyonuna katıldı. Havaalanından Manavgat'a geçti. Konaklama yapmadan güreşlerin sonunda uçakla Ankara'ya döndü. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun ekim ayı içindeki ikinci Antalya gezisi, ilki gibi yarım günlük olmayacak. 12 Ekim'de öğle saatlerinde Antalya'ya gelecek olan Kılıçdaroğlu, bu kez iki gün kalacak. Antalya Akvaryumu'nun açılışının ardından Altın Portakal Film Festivali'nin ödül törenine katılacak. Aynı gün Muratpaşa Belediyesi'nin kapalı pazar yerini de hizmete açacak. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için il örgütünün de organizasyonu var. Kılıçdaroğlu, 12 Ekim'de il başkanlığındaki üye kayıt törenine katılacak. Çok sayıda yeni parti üyesine CHP rozeti takacak. Kılıçdaroğlu'nun 13 Ekim Cumartesi günkü Antalya programı da hayli yüklü. Cumartesi günü karayolu ile Antalya merkezden Gazipaşa’ya gidecek. Gazipaşa Belediyesi’nin atık su arıtma tesislerinin açılışını gerçekleştirecek. CHP'li Gazipaşa Belediye Başkanı Cemburak Özgenç, yerel seçimlere bir yıl kala turistik ilçeye böylesine bir önemli tesisi kazandırmanın mutluluğunu ve gururunu yaşayacak. Arıtma tesisi, önümüzdeki yerel seçimlerde Cemburak Özgenç'in kozlarından biri olacak. Gazipaşa'daki açılıştan sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun programında tüm doğu ilçelerini ziyaret görünüyor. İl örgütü, CHP liderine; 12.30'da Alanya, 16.00'da Akseki, 17.15'te Manavgat, 18.30'da Serik'te halkla buluşma programı hazırlamış. 20.45'te uçakla ankara'ya dönecek. Gazipaşa'daki etkinlikten sonra Kılıçdaroğlu'nun bu programı gerçekleştirmesi hiç kolay görünmüyor. Çünkü dolaşacağı coğrafya oldukça zorlu. Yolları da dolambaçlı. Programa uymaya kalkışırsa uçağına nasıl yetişecek bilemiyoruz. En az bir ilçenin programdan çıkarılması gündeme gelecektir. Böyle bile olsa Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'ya oldukça yorgun dönecektir. Antalya coğrafyasında siyaset yapmanın hiçte kolay olmadığını fark edecektir. Bu gezide sadece Kemal Kılıçdaroğlu ile parti örgütü değil, gönlünden CHP'den Antalya ve civarında belediye başkan adaylığı geçen çok sayıda kişi de yorulacaktır. Kılıçdaroğlu'nun gezisine kalabalık bir aday adayı kitlesinin eşlik etmesi bekleniyor. Bu nedenle yorucu olduğu kadar renkli bir gezi olacağı ortada. Bakalım Kemal Kılıçdaroğlu'nun iki günlük Antalya gezisinde kimler fotoğraf karelerinde yer alacak. SONBAHAR... air Baki ’nin sözün gücüyle resmettiği sonbahardayız; “Namu nişane kalmadı faslı bahardan/ Düştü çemende berki dıraht itibardan...” Yahya Kemal, “Kopar sonbahar tellerinden/ Derinden, derinden, derinden/ Biten yazla başlar keder musikisi ” der... Yerkürenin güneşin çevresindeki bir yıllık dönüşünün, ölümü imgeleyen kış’tan önceki bu evresi, doğanın ölüme yatması gibi algılanmış ve de hüzne ilham olmuş... Bakiden, Yahya Kemal’e değişen bir şey yok; aradan dörtyüz yıl geçse de sonbaharın imgelemi değişmemiş... Yine Yahya Kemal, “Fani ömür biter, bir uzun sonbahar olur/ Yaprak, çiçek, kuş dağılır, tarumar olur” derken, “doğanın ölüme hazırlığını” tarif eder... Cahit Sıtkı Tarancı yedi kıta’dan oluşan ‘Otuz Beş Yaş’ın, ölümü andığı son kıtasından önce “Ayva sarı, nar kırmızı sonbahar” dizesiyle, ürünün olgulaşmasına; yani hasada gönderme yapar... Ancak iki mısra sonra “Nerden çıktı bu cenaze? Ölen kim?/ Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar” dizeleriyle sözü ölüme getirir... Demem o ki, ölüm öncesini ve ölümü anlatan ciltler dolusu şiir, roman, şarkı/türkü; ilhamını sonbahardan alan hüzün imgeleriyle kaleme alınmış ya da dile gelmiştir... Sonbahar ölümün habercisi, kış ölüm... Oysa ta ilk tarım (Neolitik Çağ) topluluklarından; de ki onbin yıldan buyana, sonbahar hasat zamanıdır... Hasadın ardından, elde edilen üründen tanrının payının ayrıldığı şükran bayramları(festival) gelir... Ölüm ile bayramın yan yanalığı belki garip ama yaşamın gerçeği... Antalya’da sonbaharın tadını çıkarmak istiyorsanız, dağlara çıkmanız; akarsu boylarında dolaşmanız gerek... Ekim’den yüksekler; Kasım, Aralık’ta alçak yerler güzel olur; şimdilerde İbradı, Akseki, Gündoğmuş zamanıdır; illa ki akarsu boyları; hele de Alara... Sonbaharın tadına varmak için gidilecek yerlerden biri de, AntalyaIsparta yolundan, Eğirdir’i gösteren yönlendirme tabelasından doğuya(sağa) ayrılan yolun ulaştığı Yazılı Kanyon’dur... Ancak gitmişken Yazılı Kanyon’la yetinmeyin; ya Kovada Gölü ya da Isparta’nın dağ, meşe, ardıç kokan ilçesi Sütçüler üzerinden, Eğirdir’e gidin; oradan dönün Antalya’ya... Eğirdir dağları, Serik düzlüklerindeki Yörük asıllı yerleşmelerin yaylak alanıdır... Eğridir’in üretici köyleri ile yaylacılar, gölün doğu kıyısındaki Pınarpazarı Panayırı’nda son kez buluşurlar; sonra köylü köyüne, evli evine... Sonbaharda Eğirdir Kovada Gölü Gölü’nün çevresinin; illa ki Eğirdir K arasında uzanan bağ bahçe esaslı tarım alanı, tadına doyum olmaz... Demem o ki, sonbaharın tadı, su boylarında, göl kıyılarında ve de dağlarda çıkar... Not: Teknik bir sorun nedeniyle, yazarımızın 10 Ekim tarihli yazısını bugün verebiliyoruz. Ş Milletvekilleri bu çağrıya kulak vermeli oğa Derneği, TBMM'de görüşülmeyi bekleyen, kamuoyunda "Tabiat Kanunu" diye tanımlanan gündem ile ilgili milletvekillerine yönelik çağrıda bulundu. "Tabiat kanunu için son dönemeç" başlıklı çağrı şöyle: "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı'nın ilk 14 maddesi TBMM Çevre Komisyonu'nun 31 Mayıs 2012 tarihli toplantısında şeffaflıktan uzak bir süreçle hızlıca üzerinden geçilerek, 5 Haziran 2012 tarihinde onaylanmış ve jet hızıyla TBMM Genel Kurulu'na gönderilmişti. Ancak bu süreçte Meclis'in tatile girmesi ile tasarının yasalaşması yeni yasama yılına kaldı. Tasarı, bu haliyle doğayı korumak bir yana onun yok olmasının önündeki son yasal engelleri de kaldırıyor. Yasa Tasarısı'nın 6. Maddesi tüm korunan alanların sınırlarının değiştirilebilmesine, daha kötüsü tümüyle kaldırılmasına olanak veriyor. Ayrıca sivil Haksız bir eleştiri üyükşehir Belediyesi yöneticileri, 7 Ekim pazar günü, 16.00’da başlayan Antalya Altın Portakal Film Festivali kortejinin, 8 Ekim tarihli gazetemizde yer almamasını eleştirmiş. Nedenini sorgulamış. Suçlamış. Gazetemiz, bize ait olmayan bir matbaada basılıyor ve baskı için belli saate kadar gazetenin bağlanıp, matbaaya teslim edilmesi gerekiyor. Biz de pek çok gazete gibi, geç saatte başlayan korteji, 8 Ekim tarihli gazetemize yetiştiremedik. Bir sonraki gün verebildik. Festivalin ilk gününe haber konusu olabilecek hiç bir etkinliğin konulmaması, geleneksel kortejin ikinci güne, hem de çok geç bir saate alınması nedeniyle, doğal olarak Altın Portakal Film Festivali’nin başlamasıyla ilgili haberler gazete sayfalarında gecikmeli olarak yer aldı. Galiba, festival komisyonunun, organizasyonun medya ayağıyla ilgili bu tür detayları daha dikkatli planlaması gerekiyor. D toplum kuruluşlarının ve koruma alanlarında ve çevresinde yaşayanların karar süreçlerine dahil olması için öngörülen ulusal ve yerel kurulların tümünü tasarıdan çıkarıyor ve katılımcılık yönünden ülkemizi 30 yıl önce hazırlanan yasaların daha da gerisine götürüyor. Tabiat Kanunu ile ilgili süreç TBMM'nin açılmasıyla yeniden hızlanacak. Büyük ihtimalle Tasarı; Genel Kurul görüşme sırasında öncelikli konulardan birisi olarak yerini alacak. 'Tabiat Kanunu İzleme Girişimi'nin bir üyesi olarak girişimle birlikte bu kapsamda 550 milletvekiline gönderilmek üzere olarak bir mektup hazırladık. Bu mektupları milletvekillerinin adreslerine eposta olarak göndermemizin seçmen kitlesi olarak Tabiat Kanunu konusundaki hassasiyetimizi milletvekillerine göstermenin çok önemli bir yolu olduğuna inanıyoruz." Doğa Derneği, Tabiat Kanunu'nun bu haliyle yasalaşmasını istemeyen herkesin bu mektubu yada benzerlerini milletvekillerinin eposta adreslerine postalamaya davet ediyor. Ayrıca konuyu, sosyal ağlarda paylaşmaya ve mümkün olduğunca çok insanın tepki göstermesini sağlamaya çağırıyor. Bizde, "Ağa Takılanlar"da siyasi parti ayrımı yapmadan Antalya, Burdur, Isparta ve Afyon milletvekillerine çağrı yapıyoruz. Doğa Derneği'nin gönderdiği mektubu dikkate almalarını diliyoruz. Şu andaki yasaların bile doğayı korumaktan uzak olduğu ortada. Milletvekilleri, seçim bölgelerini gezerken doğaya verilen onarılmaz zararları görmüş olmalılar. Özellikle Batı Akdeniz'de hapar edilmeyen tepe, orman ve dere kalmadı. TBMM genel kurulunda önlerine gelecek Tabiat Kanunu'na oy verirken hem gördüklerini hem de Doğa Derneği'nin uyarısını dikkate alsınlar. B Sağlıklı bir yaşam dileriz... Prof. Dr. Duran Canatan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Kan Hastalıkları Uzmanı Genetik Hastalıkları Uzmanı Hastalarını kabule başlamıştır. Adres: Arapsuyu Mh. 600 Sk. Ayşe Yeşil Apt 39/12 (Arapsuyu Postanesi Minicity arası) Konyaaltı Antalya Tel:0242. 2488840 Cep: 0532.3641373 Mail: [email protected] İLAN SERVİSİ (0 242) 248 00 57 Prof. Dr. Levent Ündar İç Hastalıkları ve Hematoloji Uzmanı Muayenehane : Arapsuyu Mahallesi Atatürk Bulvarı Tasarım Plaza 71/15 K: 4 ANTALYA Tel&Faks GSM eposta : 0 242 248 87 22 248 87 32 : 0 505 923 07 04 : [email protected] Prof. Dr. A.Merter ÖZENCİ Ortopedi ve Travmatoloji Ortopedi ve Travmatoloji El Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Haluk ÖZCANLI Arapsuyu Mah. Atatürk Cad. M.Gökay Plaza No:69/16 Antalya Tel: 0 242 290 11 00 C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle