02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 23 AĞUSTOS 2011 SALI GÜNCEL G NİHAT TOKLU G GÜRSU KUNT G PELİN GEL AĞAN Ulaşım düzenlemesi altyapısız olunca ntalya Büyükşehir Belediyesi, kent içi toplu ulaşımda köklü bir düzenlemeye gidiyor. Belediyenin uzun süredir duyurusunu yaptığı, yönetime yakın çevrelerce “devrim!” diye nitelendirilen düzenlemenin başlangıcında bazı sıkıntıların olabileceği tahmin ediliyordu. Fakat sistem sıkıntının ötesinde büyük sorunlarla başladı. Yurttaşın sistem hakkında yeterince bilgilendirilmediği anlaşıldı. Oysa, yetkililer etkili bir tanıtım yaptıkları inancıydaydı. Açık hava reklamları asıldı. Broşürler, haritalar dağıtıldı. Gazetelere ilanlar verildi. Ama ilk günlerde görüldü ki yeni getirilen sistemi fazla çözebilen yoktu. Yurttaş, özellikle dağıtılan haritaları çözemedi. Haritalardaki krokilerin içinden çıkamadı. Ana hat, gövde hat, besleme hat gibi konuları yeterince anlayamadı. Kısacası yapılan tanıtım çalışmasının amacına ulaştığını söylemek güç. Acaba kentin her yerine genel haritaların A ir süredir “Ağa Takılanlar”da CHP Antalya İl Başkanı ile ilgili tartışmalara yer vermedik. Kabak tadı veren sürecin sonuçlanmasını bekledik. Süreç uzadıkça uzadı. Kulislerde değişik isimler il başkanı adayı olarak konuşuldu. Bunlardan birinin atama yazısının hazırlandığı duyuldu. Sonra sessizlik oldu. Bu atama gerçekleşmedi. Konuyu biraz araştırınca kulağımıza ilginç duyumlar geldi. CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın, bu atamaya karşı çıktığı söyleniB yor. Baykal’ın, “Bu isim iyi ama Antalyalı değil” dediği, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da eski liderinin ısrarı karşısında atamadan vazgeçtiği ileri sürülüyor. A Deniz Baykal’ın “Antalyalı değil” dediği isim A yanında, bölge bölge, belki de mahalle mahalle özel ulaşım haritaları üretilse daha verimli olmaz mıydı? Örneğin Kepezaltı bölgesi için, orada yaşayanların kent merkezine nasıl ulaşacakları, Lara ve Konyaaltı’na gitmek için hangi noktalardan aktarma yapacakları gösterilse hedefe daha kolay ulaşılabilirdi. Başka semt ve mahalleler için o bölgede yaşayanlara özgü, kolay anlaşılır haritaların üretilmesi düşünülebilirdi. Bilgilendirmede önemli bir eksiklik daha var. Otobüs ve minibüs sürücülerinin, sistem hakkında yeterince bilgilendirilmedikleri ortaya çıktı. 20 Ağustos’ta yeni sistemin başlamasına saatler kala, sürücülere çalışacakları hatlar bildiriliyor. Otobüs ve minibüs sürücülerinin çoğu yeni hatlarını tanımıyor. Özellikle minibüscüler çalışacakları güzergahlardaki cadde ve sokaklar hakkında bilgi sahibi değiller. Yeterince bilgi sahibi olmayan sürücüler iyi niyetli olsalar bile yurttaşa yardımcı ola mıyorlar. Elbette iyi niyetli olmayanlara da gün doğuyor. Yeni kurulan sistemin getirdiği en önemli yenilik bir bilet ücreti ile belli süre içinde iki toplu taşım aracını kullanım olanağı getirmesi. Yani aktarma sistemi... Ama sistemin gerçekleşeceği bölgelerde gerekli altyapı düzenlemesine rastlanmıyor. Bunun için yeni duraklar yapılmamış. Amaca uygun yeni durak sistemi gerçekleştirilmemiş. Yurttaşı bekleme ve aktarma esnasında güneşten,yağmurdan koruyacak herhangi bir sistem yok. Ayrıca aktarma yapılacak yerler hakkında bilgilendirme ya yok ya da eksik. Hal böyle olunca karmaşa yaşanıyor. İyi niyetli yurttaş bile tepki veriyor. Ulaşım düzenlemesi kapsamında otobüs ve minibüslerin yeni bekleme/kalkış yerleri belirlendi. Fakat oralarda da sürücülerin ve yolcuların yararlanacakları hiçbir düzenleme gözlenmiyor. i Birde zamanlama sorunu var. Sistem, yaz mevsiminin en sıcak günlerinde, üstüne üst lük Ramazan ayında uygulamaya sokuldu. Yani yurttaşın sıcak ve oruç nedeni ile oldukça hassas olduğu döneme denk getirilildi. Yurttaşın yeni bir sıkıntıyı taşımaya tahammülü olmadığı günlerde ulaşımda köklü değişikliğe gitmek doğru değildi. Sistemin benimsenmesi için birkaç gün taşımayı ücretsiz yapıp halka öğrenme ve alışma süresi tanınması düşünülebilirdi. Ama bunlar yapılmadı. Yeni kurulan sistemin altyapısı eksik, bilgilendirmesi yetersiz olunca, aslında yaşanmaması mümkün olan birçok olumsuzluk yaG şandı. Yurttaş sıkıntı çekti. “Göç yolda düzelir” anlayışı ile kurulmuş gibi duran sisteme yoğun tepki geldi. Bu da doğaldı... Ulaşımdaki bu tür düzenlemenin, çağdaş bir kent için gerekliliği tartışılmaz. Ama önce altyapısı hazırlanmalıydı. Sistemin içindeki personelin eğitimine öncelik ve önem verilmeliydi. Sonra tanıtım ve uygulama gelmeliydi. Ne yazık ki bunlar olmadı. Olmayınca da kaos oluştu. talya’ya gelmiş birisinin il başkanı atanmasına ses çıkarmazsanız olur mu? Bunun adı çifte standart olmaz mı? CHP’de il başkanı koltuğunun bu kadar uzun süre boş tutulması hoş olmadı. Ama daha da önemlisi çok değerli isimlerin bu süreç içinde isimlerinin il başkanı odayı olarak dillendirilip yıpratılması oldu. Yeni MYK’da göreve başladığına göre Antalya’daki il başkanlığı atamasının yapılması gerekiyor. Bakalım yeni il başkanı kim olacak? Daha da önemlisi yeni il başkanı belirlenen standartlara uygun yani Öz Antalyalı birisi mi olacak. Öz Antalyalı! Başkanın kimliğini öğrenmemize az kaldığını tahmin ediyoruz. Burdur Valisi Burdur Valisi hakkında yeni hakkında yeni bir şikayet daha bir şikayet daha G B CHP’nin “Öz Antalyalı! Başkanı” kim olacak? bizim bildiğimiz kadarı ile 40 yıla yakındır bu kentte yaşıyor. Sadece Antalya’da doğmamış ama ömrünü bu kentte vermiş olması, uzun yıllardır CHP üyesi olması bile Baykal’dan geçer not almasını sağlayamamış. Baykal’ın nezdinde onu il başkanı olacak seviyeye getirememiş. Demek ki CHP’ye il başkanı olacak kişi Antalya’da doğmalı. En önemli kriter buymuş. Şimdi gözler kritere uygun il başkanı adayının kim olacağında. Deniz Baykal’ın belirlediği standartlara uygun, yani Antalya’da doğan, daha da önemlisi birkaç kuşaktan beri ailesi Antalyalı olan il başkan adayı bulunabilecek mi? Bulundu ise bu isim kim? Baykal’ın belediye başkanı adayı yaptığı Süleyman Evcilmen ve Mustafa Akaydın, bu standartlara ne kadar uyuyor? Evcilmen ve Akaydın, Öz Antalyalı mı? İ Siz bir yandan, “İl Başkanı Öz Antalyalı olmalı” derken, diğer taraftan örneğin Adana’da doğmuş, orada büyümüş, kısa bir süre önce An T ünalan Köyü sakinlerinin, “Tarihi saatimizi geri vermiyor” diye Ankara’ya mektupla şikayet ettiği Burdur Valisi Süleyman Tapsız hakkında yeni iddialar gündeme geliyor. Burdur Sivil Toplum Platformu adlı kuruluş, bu kez Vali Tapsız’ı yeni makam aracı alımı nedeni ile İçişleri Bakanlığına şikayet etti. Burdur Sivil Toplum Platformu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e gönderdiği şikayet mektubunda, Vali Süleyman Tapsız’ın İl Özel İdaresi’nin parasının bulunduğu kamu bankası kanalı ile 600 bin liralık lüks makam aracı aldırdığı iddiasının araştırılması istendi. Emrinde 5 binek aracı bulunan valiliğe. lüks araç alımı uğruna Özel İdare’nin parasının bir kamu bankasına piyasaya göre daha düşük faizle yatırıldığı savının incelenmesi talep edildi. Valiler hakkında yurttaşlardan bu tür şikayetler gelmesi alışılageldik bir durum değil. Burdur’daki görüntü bu açıdan da ilginç. Bir başka ilginçlikte, ardı ardına suçlamalarla karşı karşıya kalan Burdur Valisi Süleyman Tapsız’ın sessizliği. Vali, şikayetler konusunda suskunluğu terhi ediyor. Onun yerine başkaları konuşuyor. Belediye ve BUTSO Başkanı valiyi savunmaya çalışıyor. Bakalım başta İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin olmak üzere şikayet mektubu gönderilen yetkililer ne yapacak? HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK (0 242) 248 00 57 LAN SERV S C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle