Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 SAYFA 26 MAYIS 2011 PERŞEMBE GÜNCEL AKLIMA GELDİKÇE G NİHAT TOKLU G GÜRSU KUNT G PELİN GEL AĞAN VAHAP TUNCER Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Özel dare şhanı’na ilginç ilgi nımsanacağı üzere yaklaşık 8 ay önce, Antalya İl Özel İdaresi’nin talebi üzerine Yıldız Teknik Üniversitesi (YDÜ) uzmanı kolonları patlayan kuruma ait işhanında araştırma yaptı. Bu amaçla Kadınyarı’ndaki Özel İdare İşhanı’nın zeminine sondaj yapıldı. YDÜ’nün yaptığı araştırmanın sonucunu gösteren bir raporun hazırlanıp Antalya’ya gönderilmesi gerekiyor. Ama rapordan ses çıkmadı. Geçtiğimiz nisan ayında yapılan İl Genel Meclisi toplantısında konu gündeme geldi. Meclis üyeleri raporun hazırlanıp hazırlanmadığını sorguladı. Özel İdare’ye böyle bir raporun gelmediği anlaşılınca, raporu elden teslim alması için bir görevlinin İstanbul’a gönderilmesi kararlaştırıldı. Bir süre sonra İl Özel İdaresi Genel A Sekreteri Faruk Karaçay, “Araştırma ile ilgili ön rapor geldi. İçeriğini açıklamamız Türkiye’de Tarımcı Olmak! T A doğru olmaz. YDÜ’den konunun uzmanları gelip sunum yapacak” diye açıklama yaptı. Durum böyle olunca bu kez raporun içeriği neden açıklanmıyor tartışması başladı. Raporun içeriği üzerinde şehir esfaneleri oluşmaya başladı. Fakat kulislere sızan bilgilere göre böyle bir ön rapor yokmuş. YDÜ uzmanları, Antalya’dan gelen görevliye sadece kısa bir sözlü bilgilendirme yapmış. YDÜ uzmanları Özel İdare İşhanı ile ilgili henüz bir rapor hazırlamamış. İlginç olaylar bundan sonra başlıyor. Zihni Kilit adlı bir inşaat mühendisi, geçtiğimiz günlerde YDÜ Rektörlüğü’nü araT yarak raporu soruyor. “Tamamlanmışsa bizden biri gelip alacak” diyor. Rektör, YDÜ adına raporu hazırlayacak uzman olan Ali Koçak’ı arayarak duB rumu aktarıyor. Koçak, “Bizim muhata bımız İl Özel İdaresi’dir. Zihni Kilit adlı şahıs niye arıyor” diye soruyor. n Konu bizim de dikkatimizi çekti. İnşaat Mühendisi Zihni Kilit, neden ve hangi yetki ile Özel İdare İşhanı raporunun peşine düşüyor? Durumdan vazife mi çıkarıyor? Çünkü kendisi konu ile ilgili bir yetkili değil. İl genel Meclisi üyesi hiç değil. Bu kişinin 7 yıldır kolonları patlak halde duran işhanına yönelik ilgisinin nedenini çok merak ettik. Öte yandan Zihni Kilit’in Menderes Türel’in yakın çevresinde dolaştığını, seçim kampanyasında yanından ayrılmadığı da söyleniyor. Bu yönü ile iş biraz daha ilginç hale geliyor. İl Özel İdaresi yetkililerinin artık kabak tadı veren raporu bir an önce elde edip açıklasın. Konu ile ilgili araştırma bedava yapılmadığa göre YDÜ yetkililerine gecikmenin hesabı sorulmalı. Seçim çalışmasında çevreye saygı gösterilmeli epez Fabrikalar Mahallesi’nde bulunan Antalya Es naf ve San atkarlar Odaları Birliği (AESOB) önündeki yoldan aracı ile geçmekte hayli zorlanan yaşlı bir Antalyalı bu duruma tepki gösterdi. A “Arabamda acil hasta olsa ne olacaktı. Zaten dar olan yolun iki tarafına park etmişler. Karşıdan bir araç gelince kim geri geri gidip yol verecek tartışması başlıyor. Olur mu böyle şey?” dedi. Yaşlı sürücünün şikayet ettiği saatlerde AESOB’un toplantı salonunda AKP’nin seçimle ilgili bir toplantısı var. Toplantıya Antalya 1. Sıra Adayı Vecdi Gönül de katılıyor. Çok sayıda polis aracı ile onlarca emniyet görevlisi de orada. Bunlara bir de parti araçları eklenince yaşlı sürücünün tepkisine neden olan manzara ortaya çıkıyor. Vecdi Gönül ve AKP yöneticilerinin, seçim çalışması yaparken çevreye bu tür rahatsızlık vermemeleri gerekiyor. Rahatsızlığı en aza indermenin yolları bulunmalı. Diğer partiler de çevreye rahatsızlık vermemeye özen göstermeli. K Büyükşehir’den Kaleiçi yanıtı aleçi’nde 25 yıldır yaşadığını, 15 yıldır da otel işletmeciliği yaptığını söyleyen Hikmet Gökkoca adlı okurumuz bize , Büyükşehir Belediyesi’nin bölge ile ilgili yaptığı düzenlemeleri eleştiren bir yazı göndermişti, Gökkoca, yapılan düzenlemelerle ilgili esnafın yeterince bilgiM lendirilmediği iddia ederek, “Malesef herkes Kaleiçi’ni Hesapçı Sokak’tan ibret sanıyor. Kandiller Sokak’ta hiçbir yönetici görmedik...”demişti. Büyükşehir’den Hikmet Gökkoca’ya itiraz geldi. Bizi arayan bir yetkili, “Hazırlanan Kaleiçi Yönetmeliği hakkında esnafın bilgilendirilmediği, katkısının alınmadığı K doğru değil. İlk yönetmelik çalışması Menderes Türel döneminde başladı. O zamanda konu esnafla paylaşıldı. Mustafa Akaydın döneminde gerek esnafla, gerekse temsilicileri ile görüşüldü. Toplantılar yapıldı. Konu, Kent Konseyine taşındı. Bütün bu süreçlerden sonra yönetmelik yürürlüğü girdi. Kandiller Sokağı’na girilmediği iddiası da gerçeği yansıtmıyor. O sokak esnafı ile toplantılar yapıldı. Kandiller Sokağı’nda sorun yok” dedi. Aynı yetkili, işyerlerindeki fazlalıklar konusunda Büyükşehir’in sorumlu tutulmasının eksik bilgiye dayandığını, bölgede imar ve zabıta denetimi sorumluluğunun Muratpaşa Belediyesi’nde olduğunun da altını çizdi. Konu Kaleiçi’nden açılmışken bir başka Antalyalı’nın Yat Limanı konusunda eleştirisi oldu. Yat Limanı’nda özellikle kadınların yürümekte zorluk çektiğini belirten kent sakini yurttaş, B “Böyle bir zemin Yat Limanı gibi Antalya’nın cazibe merkezine yakışmıyor. Kaleiçi’nde yapılan zemin çalışması Yat Limanı’nda da yapılmalı” dedi. Bir dönemlerin Altın Elma ödüllü Kaleici Yat Limanı’na ilişkin bu eleştiriye yetkililere iletiyoruz. ürkiye’nin tarım ülkesi olduğu hemen hemen herkesim tarafından kabul edilen bir gerçektir. Sahip olduğu coğrafik ve iklim özellikleri ile her çeşit ürünün yetiştiği bu ülkede tarıma yeteri kadar destek veriliyor mu? Ve hak ettiği şekilde önemseniyor mu? Sorunun cevabı ise “HAYIR”dır. Nüfusunun %30’u tarımla uğraşan bu kesim eğitim açısından ülke ortalamasının altında yer alan insanlardan oluşmakta, milli gelirden en az payı alırken, buna paralel olarakta sosyal yaşam düzeyi toplum diğer kesimlerine göre daha alt seviyede bulunmaktadır. Devlete ve millete karşı sorumluluklarını eksiksiz yerine getiren kırsalın insanları iktidarların ve siyasi partilerin oylarını en kolay alabildikleri kesimlerin başında gelmektedir. Seçim dönemlerinde verilen üç kuruş destek veya vaatler bu insanların oylarını almak için yeterli olmaktadır. Yaşamımızı sürdürmek için beslenmek zorunda olduğumuzu hepimiz biliyoruz. Buna karşın mutfağımızdaki aş eksilmeden neyi nasıl elde ettiğimizi ve bunların soframıza nasıl geldiğini de maalesef düşünmüyoruz. “Aç açın halinden anlar” atasözünde ifade edildiği gibi tok insanlar ve hali vakti yerinde olanlar yaşamın vazgeçilmezi, ekmeğin, meyvenin, sebzenin, etin, sütün nasıl üretildiğini pek de düşünmüyorlar. TV programlarına bir göz atacak olursak bu besinlerin nasıl üretildiğinden, üretenlerin hangi sıkıntıları çektiklerinden çok; fazla tüketilmesine bağlı olarak ortaya çıkan aşırı kilolardan nasıl kurtulacağımıza yönelik programların yapıldığını görüyoruz. TV’lerin izlenme oranlarının en yüksek olduğu saatlerde ünlü diyetisyenler ve tanınmış simalar hangi sebze ve meyvelerin cildi güzelleştirdiğini, hangilerinin kansere iyi geldiğini, hangilerinin ömrü uzattığını anlatıyorlar. Üreticinin sorunları ise sabahın çok erken saatlerinde ve kısaca aktarılarak geçiştiriliyor. Siyasette de benzer tabloyu görmek mümkün. Parti programlarında ve seçim bildirgelerinde tarımla ilgili pek çok vaade yer verilse de sıra tarım sektörünün temsilcilerinin kendilerini ifade etme ve ülke yönetiminde söz sahibi olmalarını istemelerine geldiğinde siz biraz bekleyin, bu sorunları nasıl olsa çözeceğiz denilmektedir. Bu ülkede ayağı toprağa değen ve bahçesinde iki domates bir sardunya yetiştiren herkes kendini tarımcı saymaktadır. Nasıl olsa soframıza şu veya bu şekilde bu ürünler gelmektedir. Nasıl yetiştirildiği, ne zahmetler çekildiği kimin umurunda? Yeter ki bulunsun ve ucuz olsun. Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü bugün dünyada 925 milyon insanın kronik açlık sıkıntısı çektiğini, 1.250 milyon kişinin ise yetersiz beslendiğini açıklamıştır. 1990 yılında 100 olan dünya gıda fiyatları endeksi gıda yetersizliğinin isyanlara ve iç karışıklıklara neden olduğu 2008 yılından bu yana 214 puan olarak gerçekleşmiştir. Bunun anlamı insanların gıdaya gelecekte daha zor ve pahalı ulaşacağıdır. Bu gerçekten hareketle Türkiye tarımdaki avantajını akıl, bilim ve teknoloji ile destekleyerek bu alanda dünyada söz sahibi olmak istiyorsa bu günden harekete geçmelidir. Bunun yolu da tarım sektörünü biraz daha ciddiye almak, kırsaldan yükselen feryada biraz daha kulak vermekten geçmektedir. Bunlar yapılmazsa rengi ne olursa olsun bütün TV’ler obezite ile mücadeleyi ve cilt güzelliğini konu alan programlar yapmaktan mahrum kalacaklardır. Benden söylemesi… MOBİLYA / DEKORASYON / EV TEKSTİLİ (0 242) 248 00 57 LAN SERV S ALTAR BÜRO MOB LYALARI Perge Bulvarı Perge Palas İş Merkezi No:85/56 TEL: 0.242 322 51 90 – 91 FAX: 0.242 322 51 92 www.altarmobilya.com C MY B C MY B