Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 NİSAN 2011 SALI SAYFA HABER 3 Bu kadar sertifika işe yaramadı Burdur’un Gölhisar ilçesinde yaşayan 38 yaşındaki Haydar Peker, çeşitli kurslardan aldığı, 15 kadar sertifikaya rağmen hala iş bulamamaktan dertli URDUR (AA)Halk Eğitim Merkezi ve benzeri kurumların düzenlediği kurslara katılan Haydar Peker, ''Seracılık'', ''Tohum Pazarlama ve Selektörleme'', ''Mantarcılık'', ''Fırıncılık'', ''Bahçecilik şleri'', ''Küçükbaş Hayvan Yetiştirme'', ''Büyükbaş, Küçükbaş Hayvan Kesim Elemanı'', ''Süt ve Ya! İşte Böyle! CELAL HAFİFBİLEK chb@ttmail.com B Besi Hayvancılık Yetiştirme'', ''Yetkili Kalorifer ve Ateşçi''ve ''Silahsız Güvenlik Görevlisi'' gibi sertifikalar aldı. Buna rağmen iş bulamadığı için evinin bahçesinde derme çatma bir sera yaparak Halk Eğitim Merkezinden aldığı seracılık belgesi sayesinde öğrendikleriyle üretim yapmaya çalıştığını anlatan Peker, “Elimde bu kadar sertifika var. Her yere iş başvurusu yaptım. şKur'a kaydım var. Devletin açtığı tüm kurslara katıldım. Sosyal Yardımlaşma Fonu, Tarım Bakanlığı ve şKur'un yapmış olduğu kurslarla T GEM'e bağlı Dalaman işletmelerinde kurs gördüm. Ama hala iş bulamadım' diye konuştu. ÇÜRÜMÜŞ SAĞLIK Başa gelmedikçe insan anlamıyor. Başa gelince de her şey bitmiş oluyor. Morgdakilerden başka kimse gizli cinayetlerin ayırtına varmıyor. Hükümet kendi vahşi kapitalist anlayışına göre sağlığı düzenliyor: Yasalar çıkarıyor, yönetmelikler yapıyor. Dediğim dediktir, “çaldığım” sağlıktır, diyor. Hükümetin derdi sağlığı özelleştirmek. Eşlere dostlara, yeni kazanç olanakları sağlamak. Vatandaşın sağlığı hava cıva. Olsa da olur olmasa da. Doktorlar sokaklara düşüyor, öldük, bittik, diye bayrak açıyor. İşin özüne inen yok. Para! Bizi yönetenlerin küçük Amerika hayalleri bitmiyor, ama düzensizlikten mezarlıklarda yer bulunmuyor. Bu mudur sosyal devlet anlayışı? Sağlık kazanç kapısı olur mu? Söylemeyin böyle, ağaçlarda kargalar uzun ömürlerinin keyfiyle bizlere bakıp kahkahalar atıyor. Ey benim halkım, sen hâlâ sahtekâr dilleriyle iki Kulhuvallah, bir Elham okuyanların, yalancı dindarlıkla seni kandıranların peşinden git. Aç mısın, susuz musun, hasta mısın, 7 yaşındaki çocuğunu bir ekmek parası getirsin, diye oto tamircisine çırak mı verdin, diye sormayanları avuçların patlayıncaya kadar alkışla. Yakışır mı sana? Alın taze bir hikâye size Antalya’dan. Doktor diyor ki, “aman devlet, ya da üniversite hastanesine gitme, senden istediğim testleri, tetkikleri altı ayda alamazsın, bir özel hastaneye git, sadece katkı payı ödersin.” Bilir mi ki bilmem, o özel hastanelerin sınıfları var, A sınıfı ise yandın. Zordur senin için ama, yaşamak istiyorsun, pankreas kanserinden şüpheleniyorlar, kanserin en sinsi, en hızlı ilerleyeni. Zaman çok önemli, “vakit geçirmeye gelmez,” diyor seni muayene eden doktor. Yaşamak bu kadar güzelken, insan niye ölmeli, dersin. Kırarsın, sararsın, sancılardan belin bükülmüş özel hastaneye gidersin. Özel hastane tetkikleri hızla yapar, sonuç kansersin. Onkolojiye gitmen gerekir. Gidersin, sekreter hanımı aşamazsın, doktorla görüşemezsin. Sekreter hanım öyle emir almıştır. Raporlarını verirsin, sana 36 gün sonrasına randevu verirler. Sancıdan iki büklüm “aman dersin, bu hastalık beklemez…” “Doluyuz,” yanıtını alırsın. Tıp fakültesi hastanesine gidersin çaresiz. Bir doktorla konuşmak istersin. Hiç olmazsa sancılarını giderici bir ilaç yazsınlar beklersin. Sekreter çıkar karşına. 20 gün sonrasına randevu verir. “Aman,” demeye fırsat kalmaz. “Doluyuz”u yapıştırır. Öğrenirsin ki onkoloji tedavisinde para ödemiyorsun. Yani hastane senden para almıyor. İşi öğrenir, boynunu kırar, evine ölümü beklemeye dönersin. Aksu’ya yardım A ntalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın Aksu’nun Yurtpınar Köyü ve çevresinde meydana gelen dolu felaketinden zarar gören yurttaşlara nakli yardım yapılması konusunda çalışma yaptıklarını söyledi. ması yaptı. Olayda bir vatandaşımızın yaşamını yitirmesi üzüntümüzü katladı” dedi. Gıda yardımı Büyükşehir Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’nın afet bölgesinde, yaklaşık bin 500 yurttaşa çorba dağıttığını kaydeden Akaydın, battaniye ve gıda paketi yardımında bulunulduğunu anlattı. Akaydın, sosyal hizmet uzmanlarının bölgede tespitlerini sürdürdüğünü, evleri zarar görenlere ev eşyası yardımında da bulunacaklarını kaydetti. İtfaiye 7 kişiyi kurtardı Büyükşehir Belediyesi’nin afetin ilk dakikalarından itibaren bölgede olduğunu belirten Akaydın, “İtfaiyemiz hemen 6 ekiple afet bölgesine intikal etti. 7 kişiyi su baskınından kurtardı, arama kurtarma çalış 166. yıl kutlaması A ntalya Valisi Ahmet Altıparmak, polis teşkilatının 166. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Antalya Emniyet Müdürü Ali Yılmaz ile beraberindeki polis heyetini kabul etti. İnsan odaklı çalışan polis teşkilatının toplumun da desteğini kazanarak yoluna devam ettiğini kaydeden Yılmaz, ''Antalya polisi, vatandaşın huzuru noktasında canla başla hizmet veriyor''' dedi. Antalya Valisi Ahmet Ahmet Altıparmak da Türk polisinin, Türk milletinin kalbinde özel bir yere sahip olduğunu söyledi. Polis teşkilatının çağdaş, insan haklarına saygılı, insan onur ve haysiyetini gözeten, haksızlıkla yılmadan gece gündüz mücadele eden, insanların canına malına en ufak zarar gelmemesi için ciddi ve bilinçli şekilde hizmet ettiğini ifade eden Altıparmak, ''Polis teşkilatımız haklı olarak Türk milletinin gönlünde, kalbinde özel yere sahip olmuştur” diye konuştu. Kaza yapınca yakalandı F Afet bölgesi ilan edilsin SÜLEYMAN YAPICI HP Antalya İl Başkanı Adnan Kaya, Aksu’da meydana gelen sel ve dolu felaketi nedeniyle, bölgenin ‘afet bölgesi’ ilan edilmesi gerektiğini söyledi Bölgedeki tüm seraların ve tarım alanlarının zarar gördüğünü dile getiren Kaya, iktidar partisinin yurttaşa sahip çıkması gerektiğini söyledi. Kaya, daha önce Kumluca ve Beykonak bölgelerindeki gibi yurttaşların zor durumda bırakılmaması için MHP olarak çalışmalara başladıklarını dile getirdi. Kaya, “Yurttaşlar zor durumdadır. İktidar partisinin acilen yardım etmesi gerekmektedir. Yurttaşlar kaderi ile başbaşa bırakılmamalıdır” diye konuştu. M Bölgede önceliklerinin yurttaşların mağduriyetinin giderilmesi olduğunu belirten Kaya, kendilerinin oy avcılığı yapmadığını sadece yurttaşın yalnız bırakılması konusunda destek olduklarını dile getirdi. Kaya, “Bizler için öncelikli olan yurttaşların mağduriyetinin biran önce giderilmesidir. AKP bölge için gerekli çalışmaları yapsın” diye konuştu. Bölgenin, afet bölgesi ilan edilmesi halinde önemli bir adımın atılacağını belirten Kaya, Aksu bölgesinde neler yapılabileceği konusunda MHP'nin tespitleri olduğunu ve iktidarın buna destek vermesi gerektiğini sözlerine ekledi. Kaya, “Bizler sorunun çözümünü sunuyoruz. İktidar partisine sadece önerilenleri uygulaması kalıyor” dedi. ETHİYE (Cumhuriyet)Fethiye ilçesinde 15 yaşındaki kız çocuğunu kaçırdığı iddia edilen bir kişi, trafik kazası yapınca yakalandı. H.İ.'nin (29) kullandığı 38 UR 306 plakalı otomobil, Üzümlü Kavşağı'ndaki tarlaya devrildi. Kazada, H.İ. ve otomobilde bulunan 15 yaşındaki ilköğretim okulu öğrencisi H.Ö. hafif yaralandı. Ambulansla Fethiye Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralılar dan H.Ö, polis ekiplerine H.İ. tarafından kaçırıldığını söyledi. Olayla ilgili çalışma başlatan polis ekipleri, kız çocuğunun Antalya'daki ailesine ulaşarak olayı doğrulattı. H.İ, hastanedeki tedavisinin ardından jandarma ekiplerince gözaltına alındı. Bu arada kızın annesi A.Ö. ve yakınları da hastaneye gelerek H.İ.'ye tepki gösterdi. Anne A.Ö., zanlı ile bir husumetlerinin bulunmadığını belirtti. Yaralılara yardım etmek isterken yaralandılar emer'in Tekirova beldesine yolcu taşıyan Sedat Batu'nun (35) kullandığı 07 T 4485 plakalı taksi, Çamyuva beldesi yakınlarında şarampole yuvarlandı. Sedat Batu ile müşterisi olan Almanya vatandaşı R.B. (50) yaralandı. Bu sırada, Ahmet Eke yönetimindeki 48 HS 476 plakalı otomo A Hadi Gel Köyümüze Geri Dönelim C MY B C MY B K bil, kaza geçirenlere yardım etmek için yolun karşısına geçmeye çalışan Çağdaş Kesen (22), Adnan Demir (34) ve Mustafa Karakoyunlu'ya (28) çarptı. Yaralılardan Çağdaş Kesen ve Sedat Batu'nun durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazadan yara almadan kurturulan Özcan Kesen, hastanede sinir krizi geçirdi. NTALYA (Cumhuriyet)Avrupa Birliği Gençlik Programı Eylem Projesi kapsamında , “ Hadi Gel Köyümüzü Geri Dönelim” proje ekibi köy hayatını incelemek üzere Kemer’e geldi. İtalya, Polonya, Yunanistan ve Türkiye’den 20 kişilik genç grup Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ü ziyaret etti. Grup üyeleri Amaçlarının Türkiye’deki köy yaşantısını incelemek ve kendi ülkelerindeki köy yaşantılarıyla karşılaştırmak olduğunu söyledi. 9 Nisan’a dek Kemer’de kalacak ekip, Kuzdere Semtevi’nde kursiyerlerle birlikte olacak ve oradaki kursiyerlere kendi projelerini anlatacak. Kemer’in yaylalarına çıkıp köy yaşamını görecek olan ekip, köy halkı ile birlikte inek sağıp, koyun güdecek ve gözleme yapacak.