Katalog

2 SAYFA 2 NİSAN 2011 CUMARTESİ HABER Gençler CHP'ye CHP geleceğe EÇiME S DOĞ R U CHP'den milletvekili aday adayı olan sanatçı İlke Türkdoğan, partide daha fazla gencin örgütlenmesi için çalışacağını belirterek, "Gençler dinamik yapısına rağmen partiyi durağan görüyor" dedi olanlardan. 1991'den beri CHP'de olan Türkdoğan’ın ailesi de yıllardır aynı saflarda. "Gençlerin örgütlenmesiyle ilgili bence yapılacak çok şey var" diyen Türkdoğan, şunları söyledi: "Gençler CHP'yi, dinamik ve devrimci yapısına rağmen, durağan ve merkezde görüyor. Bunun değiştirilebileceğine inanıyorum. Milletvekili seçilmem halinde gençlerin partiyi bir umut olarak görmelerini sağlamak için projeler geliştirip, çaba sarf edeceğim. Şu anda adeta babadan oğula geçen bir sistem var. Aslında bütün partiler bu şekilde işliyor. İnsanlar takım tutar gibi parti tutuyorlar. Ama gençler ciddi bir aydınlanma içerisinde. İnternet gibi bir sistem, interaktif bir iletişim var. Çok hızlı bir şekilde gençlere ulaşılabiliyor. Gürsel Tekin İstanbul'da bunu çok ciddi bir şekilde başardı. Bugün baktığınızda dünyadaki bütün ciddi değişimlerde, interaktif sistemin etkili olduğunu görürsünüz" değerlendirmesinde bulunuyor. "Gençler CHP'ye, CHP geleceğe" sloganıyla yola çıkan Türkdoğan, halk müziği sanatçısı olarak defalarca Avrupa'ya gittiğini de belirterek, "Gençlerin nasıl bir yol izlemeleriyle ilgili konferanslar da verdim. Avrupa'daki gençler tarafından da aktif siyaset yapmam yönünde talepler geldi. Uluslararası politikayla yakından ilgiliyim. Yakın çevremdeki dostlarım, ailem destek verdiler. Şu ana kadar da kimse 'Ya yapamacağın bu iş senin, neden böyle bir şey düşünüyorsun' demedi. Beni tanımayanlar, 'O gitsin bağlamasını çalsın' diyenler ise bir araya gelip konuştuğumuzda, projelerimi anlattığımda tam destek vereceklerini söylüyorlar. Bunlar beni umutlandırdı tabii ki. Yapmak istediğim şey şu anda iyi bir sıralamayla meclise gitmek değil. Eksiklerimi görmek istiyorum. Bir alanda kendinizi çok iyi geliştirebilirsiniz ama bunları meclise taşıyabilmek, ya da kitlelere doğru bir şekilde anlatabilmek başka bir tecrübe gerektiriyor. Ben bu formasyonu almak için yola çıktım" şekline konuşuyor. FARUK KESKİN CHP’nin geleceğini belirleyecek kadro A HP'den Antalya Milletvekili aday adayı olan Türk Halk Müziği'nin güçlü sesi İlke Türkdoğan aynı zamanda Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü mezunu. Ancak bu mesleği yapma olanağı bulamayınca, hayatını müzikle kazanmaya başlamış. Türkdoğan, "Ben mesleğimi yapamadığım için müzisyen oldum. Akademik kariyer yapmak gerçekten çok zor. Sizin fikirleriniz, başınızda bulunan insanlarla ters ise bu daha da zor. Bir şekilde engel oluyorlar" dedi. Uluslarası politikayla da yakından ilgili olan Türkdoğan, sazın, sözün diyarı Sivas doğumlu. 1994 yılından beri de Antalya'da müzikle uğraşıyor. Milletvekili aday adayı olmasında ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İstanbul'da yaptığı bir konuşma etkili olmuş. Kılıçdaroğlu'nun, "Gençlerden siyasete hevesli olanların artık elini taşın altına koyup, mecliste yer almalarını bekliyoruz. Onlara destek olacağız" şeklindeki sözlerini hatırlatan Türkdoğan, "Onun için referandumda aktif olarak çalışmaya başladım. İki hafta Sivas'ta ciddi bir çalışma yaptım" diyor. 1975 doğumlu Türkdoğan, CHP'ye aday adaylığı başvurusunda bulunanlar içinde en genç C ntalya'dan aday adayı olmasını ise "Karmaşanın, devinimin olmadığı yerde devrim olmaz" sözleriyle açıklayan Türkdoğan'ın, bu konudaki görüşleri ise şöyle: "Antalya'da devrim çıkacak bence. CHP'nin geleceğini belirleyecek olan kadro Antalya'dan belli olacak. Bu seçimler CHP'nin ve Türkiye'nin gelecekteki yapısını belirleyecek. Buna inandığım için Antalya'dan aday adayı oldum . Bir de MYK üyelerinin aday adaylarıyla mülakat yapacaklarını söylediler. Bu çok güzel bir şey. En azından kendimi anlatabilmem, ifade edebilmem için güzel bir fırsat olacak." Antalya'nın öncelikli so HES’lere tepki Ç evre ve enerji konularında da araştırmalar yaptığını belirten Türkdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Örneğin HES'ler ilk gündeme geldiğinde bu konuyu araştırdım. Rüzgar paneli için burası Çanakkale Boğazı'nda sonra Türkiye'deki en verimli bölgelerden biri. Yani sıra HES'lere gelene kadar değerlendirmemiz gereken çok daha ciddi kaynaklarımız var. Güneş enerjsi de buna dahil. HES'ler sadece bir enerji projesi değil. Sularımızın ele geçirilmesi projesidir. Şu anda hükümetin yürüttüğü projelerin amacı da budur. Biz bugün Keban gibi bir barajı bile rantabıl kullanamıyoruz. Diğer bir konu ise Antalya için çok önemli gördüğüm 2B alanları. Bu konuda Antalya için ileride çok ciddi problemler çıkabilir. stanbul’dan çok daha fazla oranda bir rant beklentisi var. CHP'nin özellikle 2B alanları gibi nüfusun artması muhtemel yerlerde çalışma yapması, örgütlenmesi lazım. Genel başkanımızın söylediği gibi ekonomik özgürlüğü olmayan insanın siyasi özgürlüğü de yoktur." runlarını çarpık yapılaşma, ulaşım, doğal ve tarihi yapının kirletilmesi şeklinde sıralayan Türkdoğan'ın, dikkat çektiği bir diğer önemli konu ise Akdeniz Üniversitesi. Üniversitenin sosyal olarak şehirden uzak kalmasını eleştiren Türkdoğan, "Sivas’ta üniversite öğrencileri tarafından eğitildim. Öğrencilerin kurduğu Anadolu Sanat Ortamı'nda ben istediğim kitaplara ulaşabildim ve onun ne demek olduğunu biliyorum. Antalya'da ise üniversite ne yazık ki sosyal olarak şehrin çok uzağında" dedi. Türkdoğan, turizme ilişkin görüşlerini de şöyle sıraladı: "Daha önce Antalya’ya yaşlı turistler getiren Norveç şirketinde çalıştım. O dönemde kentin kaynaklarını araştırma şansı buldum. Antalya'da, dünyanın hiçbir yerinde rastlanılmayacak bir kaynak var. Mesela Korkuteli dünyada astım hastalarına iyi gelen çok az yerden biri ve havası çok kaliteli. Tarihi doku zaten çok ilginç. Farklı tarih katmanlarına sahip bir zenginlik var. İklim anlamında da çok avantajlı bir bölgede bulunuyoruz. Kentte spor ve sinema konularında da çok önemli çalışmalar yapılabilir. Örneğin tarihi Kaleiçi büyük bir film platosu haline getirilebilir. İnsanlar trilyonlar harcayararak böyle bir kent kurmaya çalışıyorlar. Burası ise üstü açık, doğal bir stüdyo konumunda." Bu ilçede, ‘okuma yazma’ bilmeyen yok K aş’ta, yürütülen ''Antalya Okuyor'', ''AnaKız Okuldayız'' uygulamaları kapsamında, Kaymakamlık tarafından ilçenin girişine ''Bu İlçede Okuma Yazma Bilmeyen Yoktur'' ibareli levha asıldı. Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü, önce tüm köylerde beldelerde ve ilçe merkezinde okuma yazma bilmeyenlerle ilgili alan taraması yaparak, istatistikleri güncelleştirdi. Ardından, toplumun her kesimine okuma alışkanlığı kazandırılması ve bu alışkanlığın geliştirilmesi, okuma yazma bilmeyen yetişkinlere eğitim verilmesi gibi amaçları içeren uygulamalar yürürlüğe konuldu. Bu çerçevede Halk Eğitim Merkezi’nin 8 Eylül 2008’den itibaren yürüttüğü çalışmalar sonucu iki bin 50 kişiye okuma yazma öğretildi. İlçede 2011 Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre okuma yazma oranı yüzde 100'lere ulaştı ve Antalya'da en başarılı ilçe oldu. Buna göre, Kaş'ta açılan okuma yazma kursları ve yapılan çalışmalar sonucunda okuma yazma bilmeyen kalmadı. Sertifika alanlar için bir de geniş katılımlı tören düzenlendi. Onur sanatçılarından imza 1 . Akdeniz Sanat Günleri kapsamında Antalya'ya gelen ''Onur sanatçıları'', Cumhuriyet Meydanı'nda imza seremonisi gerçekleştirdi. Etkinliğe, Dinçer Erimez, Sabit Kalfagil, Süleyman Saim Tekcan, Meriç Hızal, Sadık Altınok, Ekrem Kahraman, Gülsün Erbil'in yanı sıra yabancı davetlilerden Abaz Dizdareviç ve Svetlana Drgoyeviç de katıldı. Etkinliğe katılan sanatçılar, hazırlanan paletlere imzalarını atarak, 1. Akdeniz Sanat Günleri'ne ilişkin birer serbest eser yaptılar. Sıra dışı heykel Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Handan Dayı'nın yaptığı çim heykel de 1. Akdeniz Sanat Günleri kapsamında Dedeman Oteli bahçesinde sergilendi. Sanatçı Handan Dayı'nın tamamen buğday kullanarak yaptığı çim heykel törenle açıldı. C M Y B C M Y B