Katalog

4 SAYFA 24 ARALIK 2011 CUMARTESİ GÜNCEL NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN Belediyeler yağmur suyu Taraftarın sınavını geçemedi haklı isyanı por Toto Süper Lig’in ilk yarısının son maçında sahasında Fenerbahçe ile karşılaşan Antalyaspor’da stad sorunu yeniden gündeme geldi. Kırmızı beyazlı taraftarlar, Mardan Stadı önünde, “Hükümet bize stad” şeklinde sloganlar atarak soruna dikkat çekmeye çalıştılar. Taraftarların sloganlarını hükümet henüz duymadı. Duysa, yeni stadın yeri konusunda çoktan açıklama yapılırdı. AKP milletvekilleri müjde vermek için birbirleri ile yarışırlardı. Henüz böyle bir gelişme yok. Çünkü iktidar partisi milletvekilleri sessizlik içindeler. Antalyaspor taraftarlarının çağrısını duymak yerine başka konularda tartışma yaratarak gündemi değiştirmeye çalışıyorlar. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, bakanlığının bütçesi görüşülürken, 2012’de stad yapılacak yerler arasında Antalya’nın adını net şekilde ortaya koymadı. Düşündükleri yerler arasında Antalya’nın olduğunu söylemekle yetindi. Bunun böyle olduğunu bütçeden Antalya’nın stad projesi için herhangi bir kaynak ayrılmamasından anlıyoruz. 2012 yılında Antalya’da yeni stadın temelinin atılması mümkün görünmüyor. Taraftarın ve kamuoyunun tepkisini azaltmak için sıkıntı yaratan Mardan yerine üniversite yerleşkesi içindeki Akdeniz Üniversitesi Stadı’nı adres gösteriyorlar. Yeni sezonda maçların orada oynanacağını müjdeliyorlar. Anlaşılan Antalyaspor, yeni sezonda Mardan yerine üniversitenin misafiri olacak. Menderes Türel’in gündemleri KP Antalya Milletvekili Menderes Türel, yaptığı açıklamalarla bugünlerde kent gündemini hayli meşgul ediyor. Geçtiğimiz hafta, “Tüm belediye başkanlarının emrindeyim. Onların Ankara’daki işlerini takip etmeye, yardımcı olmaya hazırım” şeklindeki açıklaması ile hayli olgun bir siyasetçi portresi çizmişti. Bir hafta bile geçmeden yeni bir açıklamada daha bulundu. Bu kez önceki tavrı ile çelişen, tartışma yaratan, hayli sivri bir açıklamaydı. Kırcamii konusunu yeniden gündeme getirdi. İsim vererek yada vermeyerek bazı belediye başkanlarını hedef aldı. Onları Kırcamii’nin planlanmasını engellemekle, bunun içinde bazı meslek odalarına dava açtırtmakla, onları maşa gibi kullanmakla suçladı. Türel’in suçladığı meslek odalarından biri olan Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Vahap Tuncer, yazılı açıklama ile yanıt verdi. Kırcamii ile ilgili süreci anlatarak Türel’in konuyu seçim malzemesi olarak kullandığını söyledi. Yaptığı planın iptal edileceğini bile bile, oy almak uğruna hatada ısrar edildiğinin altını çizdi. Bir hafta içinde karşımızda iki farklı Menderes Türel portresi var. İlkinde AKP dışındaki partilerin belediye başkan A S ntalya’da Aralık ayı uzun süre yağışsız geçti. Ayın son haftasına girilirken başlayan yağışlar yaşamı alt üst etti. Bulvar ve caddelerden mahalle aralarına kadar her yerde yağmur suyu sorunu yaşandı. Manzara Muratpaşa’nın Lara bölgesinde de, Kepez’in gecekondu semtlerinde de aynıydı. Bu durum Antalya’nın ciddi ölçüde yağmur suyu sorunu olduğunu ortaya koydu. Yakın geçmişte, hatta geçtiğimiz yıllarda bundan daha yoğun yağışlar yaşandı. O dönemde de benzer manzaralar vardı. Yapılan bu kadar yatırırıma rağmen soruna çözüm bulunamıyor. Bu konuda verilen sözler, yapılan iddialı açıklamalar hep havada kalıyor. Tıpkı Antalya’nın önceki valisi Alaaddin Yüksel’in, Menderes Türel’in Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemindeki yatırımlarına bakıp, “Sarı çizmelerimi rafa kaldırdım” açıklamasının havada kaldığı gibi. Eminiz son yağışlardan sonra plastik çizme satıcılarının satışlarında patlama A olmuştur. Yanlış kentleşme, derelerin daraltılması yada kapatılması, yollar yapılırken yağmur suyunun dikkate alınmaması gibi nedenlerle Antalya’nın bitmeyecek bir yağmur sorunu var. Yağan her güçlü yağmurda kent yaşanmaz hale geliyor. Yoldan geçemeyen, en az dizlerine kadar su içinde kalan yurttaşlar, bugünlerde yatırımlarını tanıtma derdindeki belediye başkanlarına demediklerini bırakmıyorlar. Islanan yurttaşın tepkisinden önce Büyükşehir Belediyesi payını alıyor. Ardından da bulunduğu bölgedeki ilçe belediyesine de benzer göndermeler yapıyor. Yani ilçe belediyeleri, “Yağmur suyundan Büyükşehir sorumlu” diyerek işin içinden sıyrılamazlar. Bu saptama doğru olabilir ama mahalle aralarındaki yolların çağdaş standartlara uygun yapılması, böylece buradaki yağmur suyunun sorunsuz şekilde drenaj hatlarına ulaşması da ilçe belediyelerinin sorumluluğunda. Hangi ilçe belediyesi, yağmur suyunun sıkıntıya neden olmadan akıp gitmesini sağlayacak yol yapıyor? Şu andaki görüntü ile hiçbirisi. Antalya’daki yağmur suyu sorununda belediyelerin dışında bir diğer sorumlu da Karayolları’dır. Karayolları, Antalya kamuoyunun Çevre Yolu olarak bildiği Gazi Bulvarı üzerindeki çalışmalarını tamamlamadı. Bulvarın, Düden ve Çallı Kavşağı arasındaki bölümdeki yenileme projesi gerçekleştirilmedi. Bulvarın diğer bölümlerinde yolun seviyesi yükseltildi. Bununla birlikte yağmur suyu drenajı da yapıldı. Ama kent merkezinde kalan kısım ihmal edildi. İhmal edilen hat boyunca her yağmurda ciddi sorun yaşanıyor. Bu bölgede biriken yağmur suyu trafiği alt üst ettiği gibi, trafik kazalarına, tıkanmalara yol açıyor. Özetlemek gerekirse Antalya kent merkezinin yağmur suyu sorunu bulunuyor. Bu sorunu çözemeyen belediyeler ile Karayolları sınıfta kalmış durumda. Şükrü Sözen arayı kapatıyor M anavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, deyim yerindeyse geceli gündüzlü çalışıyor. Sözen, tutukluluk nedeni ile görevinden uzak kaldığı 1.5 yıllık arada yapamadıklarını yapmaya çalışıyor. Şükrü Sözen, tutuklu olduğu dönemde yapılan Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde, Küçük Orta Büyük Boy’da birinci olan Manavgatlı pehlivan İsmail Koç’a altın takması bunlardan biri. Koç, yaklaşık 6 ay gecikme ile ödülünü başkanın elinden aldı. Anlaşıldığı kadarı ile başkanlık koltuğuna veka let edenler, bu ödülü vermemişler. Başkanın koltuğuna oturmasını beklemişler. Diğer faaliyetleri de göz önüne alındığında Şükrü Sözen’in, 1.5 yıllık ayrılığın yarattığı boşluğu kısa sürede gidereceği, Manavgat’ta yeniden duruma hakim olacağı görülüyor. larına dostluk eli uzatıyordu. Bir hafta sonra onları sert şekilde suçluyor. Hangi açıklamasında samimi olduğuna karar vermek kamuoyuna kalıyor. Ama Ziraat Mühendisleri Odası başta olmak üzere meslek odalarına yönelik suçlamaları hayli ağır ve haklı gerekçeleri bulunmuyor. Türel, Kırcamii ile ilgili imar planı hazırlarken, bu bölgenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın üst planlarında, “Tarım Alanı” olduğunu bilmemesi olanaksız. Bakanlığın buna ses çıkarmayacağını düşünerek plan yapması doğru bir tavır değil. Dava açılması halinde planın yargıdan döneceğini bilmemesinin olanaksız olduğu gibi. İl Toprak Koruma Kurulu’nun, Türel’in hazırladığı Kırcamii planına altlık oluşturmak için karar alırken, bölge için inşaat emsali olmasının hukuk dışı olduğunu bilmiyor muydu? Yargının kurulun inşaat emsali vermek gibi bir görevi olmadığına karar vermesinde olağan dışılık yok. Menderes Türel’in Kırcamii’yi gündeme getirmesindeki zamanlamada ilginç. Bildiğimiz kadarı ile ortada herhangi bir seçim yok. Durum böyleyken Kırcamii’nin neden gündeme getirilmesini merak ettik. Yiyelim İçelim Eğlenelim (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ C MY B C MY B