Katalog

4 Depolar elma doldu SAYFA YUNUS ÖZLER/ISPARTA 28 KASIM 2011 PAZARTESİ EKONOMİ Meyve olarak satışı düşen narın, konsantre yapılarak satılması gerektiği belirtildi Sabırla koruk Nar üreticisini plansızlık vurdu Aşırı yağışlar narı çatlattı.Kalite düşüşü ve rekolte fazlası fiyatları düşürdü. Planlı üretim yapılmadığı için sıkıntının süreceğini belirten uzmanlar, narı konsantre hale getirecek tesisler kurulması gerektiğini belirtiyor PELİN GEL AĞAN olur helva YELİZ GÜL EGE [email protected] sparta’daki elma hasat dönemi sona erdi. 610 bin ton ile bu yıl rekor düzeyde gerçekleşen elmalar gerçek değerinde satılmadığı için soğuk hava depolarına kaldırıldı. Elmalar pazarlama ve kara leke sorunu ile başbaşa. Özellikle Eğirdir, Gelendost ve Yalvaç yöresinde binlerce üretici elma hasadı için canla başla çalışırken, elmaların gerçek değerinde satılmaması nedeniyle üreticilerin büyük bölümü topladıkları elmaları soğuk hava depolarına koymayı tercih ediyor. I FARK YARATANLAR İ Fiyatları düşürdü Elma üreticileri bu yıl rekoltenin geçen yıllara göre yüksek oluşunun sevindirici olduğunu belirtirken, kara leke hastalığının ise elmada kaliteyi azalttığını belirtiyorlar. Kara lekenin fiyatlarda da düşüşe yol açtığını belirten üreticiler, bundan dolayı ekonomik kayıpların da çok büyük olduğunu bildirdiler. Üreticiler, önlem amacıyla gerekli ilaçlamaları yaptıklarını söylerken, Tarım İl Müdürü Sıddık İpek ise hastalığın mevsimsel faktörlerden dolayı oluştuğunu ifade etti. İpek, yağmur ve rutubetli havanın sürmesinden dolayı mantari bir hastalık olan kara lekenin baskı altına alınmasının da zorlaştığını dile getirdi. Yüksek fiyata satabilmek için Öte yandan elmada hasat döneminin sona ermesinin ardından bölgedeki depoların büyük bölümü elmalarla doldu. Üreticiler, elmayı en iyi ve yüksek fiyatla satabilmek için şimdilik soğuk hava depolarına koymayı tercih ediyor. Üreticiler hasat döneminde 80 ila 90 kuruşa sattıkları elmayı kış mevsiminde 1,20 ila 1,50 TL dolayında satmayı planlıyor. Fiyatların önümüzdeki aylarda daha artabileceği ihtimalini göz önünde bulunduran üreticiler, bu nedenle şimdilik elmalarını depoda bekletmenin daha yararlı olduğu görüşünü savunuyor. N Na ar rb biir rç ço ok k d de er rd de ed de ev va a A kdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbı Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Coşkun Usta, narın, kanser, kalp damar hastalıkları ve şeker hastalığı gibi birçok hastalığın tedavisinde kullanılma olasılığına sahip olduğunu bildirdi. eçtiğimiz bir kaç yıldır tarımda gözde ürün haline gelen ve bu nedenle üretici tarafından dikimine ağırlık verilen nar kötü bir dönemden geçiyor. Plansız üretim nedeniyle çok sayıda kişinin nar üretimine yönelmesi nardaki rekoltenin artmasına neden oldu. Havaların aşırı yağışlı geçmesi nedeniyle çatlakların oluştuğu narda verim kaybı yaşandı. Verim kaybı ve rekoltenin artışı fiyatların düşmesine neden oldu. G Plansız üretim Nardaki sıkıntının gelecekte daha da büyüyeceğini dile getiren Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Şube Başkanı Vahap Tuncer, "Bizde bir adet vardır 'herkesin yaptığını yap, herkesin aldığını al.' Bundan 78 yıl önce dış pazardan nar talebi gelince hızlı bir şekilde herkes nar üretti. Biz o zaman bunun belli bir plan dahilinde yapılmasını önermiştik. Üretim fazlası yaşanacak ve fiyatlar dibe vuracak demiştik. Narda yavaş yavaş yaşanmaya başlanan budur" dedi. Dünyada tek nar üreticisinin Türkiye olmadığını, Türkiye'nin ürünlerini gönderdiği Rusya pazarına daha yakın nar üreticisi ülkeler bulunduğunu belirten Tuncer, "İhracatımızı her yıl katlanarak artırmamız mümkün değil. Sonuçta rekabet var. Nar fiyatları gelecekte daha da düşecek. Antalya'daki nar bahçeleri 8 yaşına geldi. Bu da verimin artmasını sağladı. Ama yeterince talep olmadığından fiyatlar düştü. Fiyatların düşmesinde ikinci neden de aşırı yağışların meyve kalitesini düşürmesi" diye konuştu. Yağ yakıcı etkisi Narın eski dönemlerde ishal, ağız yaraları, ülser tedavisinde kullanıldığına ait kanıtlar bulunduğunu, bugün ise nar üzerine çok sayıda bilimsel çalışma yapıldığını anlatan Usta, “Narın prostat, kolon ve meme kanseri üzerinde de olumlu etkiler oluşturduğuna dair kanıtlar bulunuyor. Damar sertliği, şeker hastalığı, kalp üzerine koruyucu etkilerinin yanı sıra yağ yakıcı etkisi nedeniyle kilo verdirici özelliğe de sahip. Ayrıca erkeklerde sperm sayısını ve kalitesini artırdığını gösterilen kanıtlar da var” dedi. Usta, mevsiminde günde bir bardak nar suyu tüketilmesini de önerdi. Fabrikalar açılmalı Narı konsantre hale getirecek tesislerin kurulması gerektiğini belirten Tuncer sözlerini şöyle sürdürdü: "Son yıllarda böyle tesisler kurulsa da bu yetersiz. Narenciyede olduğu gibi nar suyu tüketiminin artırılması gerekmekte. Türkiye'de genelde bizim tükettiğimiz narenciyelerin çoğu ham meyve olarak gelişmiş ülkelerde ise meyve suyu olarak tüketilmekte. Onlardaki meyve suyu tüketim oranı kişi başına Türkiye'nin 5,10 katı. Türk toplumunda meyve suyu tüketim alışkanlığının artırılması gerekiyor onun içinde modern tesisler kurulmalı. Bu yapılabildiği taktirde narın gelecekte hak ettiği değeri bulabileceğine inanıyorum." şini severek yapmak; işini iyi yapmak; işinin iyisi olmak... Bu duygular, cuma akşamı, 12. Piyano Festivali açılışı sonrası beynimde netleşti. Fazıl Say’ın muhteşem eseri olan İstanbul Senfonisi’ni, Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’ndan Gürer Aykal yönetiminde dinledim. Ve tabi ki, Fazıl Say’ı dinledim, izledim. Dünyaya ismini duyurmuş ve yaptığı işi farklı yapan ve fark yaratanlara baktım imrene imrene. Yaptığınız iş ne olursa olsun, bu; kapıdan çöp almak, otel odasında çarşaf sermek, bağda bahçede ekin biçmek, çocuk yetiştirmek olabilir. Önemli olan, yaptığınız şeye kendi imzanızı atmanız; farkınızı ortaya koymanız. Fazıl Say konserinin sabahında, uzun zamandır gidemediğim, Antalya’nın meşhur börekçi Tevfik Amcası’na serpme börek yemeğe gittim. Alın size, işini iyi yapan, fark yaratan biri daha ... Dünya kadar serpme börekçi var, hiçbiri O’nun gibi geleneksel değil; hamuru incecik tülbent gibi açamıyor. İçine az malzeme koyayım deyip millete hamur yedirmiyor. Ve bu işi kırk yıldır yapıyor; farkı, lezzeti ve bu lezzetin yıllardır hiç bozulmamış oluşu. Börekçiden çıkıp A.Şerif İzgören’in “Yöneticiler İçin İletişim” eğitimine katılıyorum.Karşımda duran; kendine ve konusuna hakim, insandan iyi anlayan bir insan. En önemlisi de işinde fark yaratmış bir insan. Bir neşe, bir kahkaha tam on dakika içinde birbirini hiç tanımayan onlarca insanı “canciğer” yapıveriyor. Şaşırıyorum, nasıl? Hiç tanışmadan bu kadar güvenerek büyük bir içtenlikle kendizi eleştirebildiğiniz konuşmalar yapmaya başlamak ve gittikçe bundan zevk almak ve aynı zamanda da öğrenmek... İşte Şerif Hoca’nın farkı da bu. Size, yüzlerce örnek verebilirim; bir defa kahve servisinizi yapıp sonra “nasıl içersiniz?” diye sormadan size kahvenizi ezberden getiren bir garson da olabilir; gittiğiniz bir otelin müthiş mimarisi değil de aklınıza kazınan, valizinizi taşıyan güleryüzlü görevli de olabilir bu. Yaptığınız işe saygı duymak, değer vermek, onu severek yapmak, hakkını vermek ve adınızdan söz ettirmek aslında hepsi birbirini ateşleyen ve inanın bana hayatı o kadar kolaylaştıran, yaşanır kılan özellikler ki... Mesele ünlü olmak, zengin olmak ya da herkes tarafından özenilen bir işi yapıyor olmak değil; mesele farkı ortaya koymak. Sağlıkla Kalın. MOBİLYA / DEKORASYON / EV TEKSTİLİ (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ ALTAR BÜRO MOBİLYALARI Perge Bulvarı Perge Palas İş Merkezi No:85/56 TEL: 0.242 322 51 90 – 91 FAX: 0.242 322 51 92 www.altarmobilya.com C MY B C MY B