22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

21 OCAK 2011 CUMA HABER SAYFA 3 Afyon’u taş geriyor A Hrant Dink için yürüyüş SÜLEYMAN YAPICI ntalya Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından Hrant Dink için düzenlenen 'Katili Tanıyoruz, Adalet İstiyoruz' yürüyüşü yoğun bir katılımla gerçekleşti. ÖDP İl binası önünde başlayan ve yüzlerce yurttaşın katıldığı yürüyüş, Kışlahan Meydanı’ndaki basın açıklaması ile devam etti. Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını okuyan ÖDP İl Başkanı Zeynel Ergen, Hrant Dink'i tehdit eden ve öldürenlerin adalet önünde yargılanması gerektiğini söyledi. Yakın Bakış ŞAHİN FiLİZ safiliz@hotmail.com Geçtiğimiz hafta taş ocaklarını taşlayan Afyonkarahisar’ın Beyyazı beldesinde yaşayanlar dün de tepki olarak çocuklarını okula göndermedi FYONKARAHİSAR (Cumhuriyet)Taş ve maden ocaklarına yurdun her köşesinden tepkiler giderek artıyor. Antalya’da orman alanlarının taş ocaklarına tahsis edilmesine karşı çıkan çevreciler ve bölge sakinleri, zaman zaman ellerinde pankartlarla eylem yaparken, Afyonkarahisar taş ocakları nedeniyle ilginç eylemlere ev sahipliği yapıyor. Afyonkarahisar'da taş ocaklarındaki çalışmalar nedeniyle zarar gördüklerini ileri süren Beyyazı beldesi sakinleri, ilköğretim okulundaki yaklaşık 700 öğrenciyi okula göndermeyerek tepkilerini dile getirdiler. Beyyazı sakinleri, beldeye 2 kilometre uzaklıkta bulunan 3 firmaya ait taş ocaklarındaki patlatmalar ve çalışmalardan dolayı zarar gördüklerini öne sürerek eylem yaptı. Daha önce yüzlerce kişi, taş ocaklarının bulunduğu alana giderek buralardaki barakaları ve iş makinelerini taşlamışlardı. Belde sakinleri dün de Beyyazı İlköğretim Okulu’nda öğrenim gören yaklaşık 700 öğrenciyi okula göndermeyerek eyleme devam ettiler. Aileler, taş ocaklarındaki patlamalardan korktukları için çocuklarının okullarına kendilerinin gidip gelemediklerini iddia ettiler. A Sevigen ve Onur'dan ilk ziyaret FARUK KESKİN Aradan 4 yıl geçti Ergen, “İnsanlık düşmanı, eli kanlı canilerin, dostumuz, canımız, kardeşimiz, hakikat anlatıcımız Hrant Dink'i katletmelerinin üzerinden tam 4 yıl geçti. İnsanlık, 4 yıl önce ömrünü, ezilenlerin ve emekçilerin onurlu bir hayat sürmeleri hedefine adamış yiğit bir evladını kaybetti. Cinayetin asıl aktörlerinin dışarıda elini kolunu sallayarak geziyor” dedi. FARUK KESKİN İSK'in düzenlediği eyleme meslek odalarının yanı sıra Antalya Kent Konseyi, CHP ve Çevre Gönüllüleri de destek verdi. DİSK Bölge Temsilcisi Matoş Konca, “AKP Hükümeti ne zaman istihdam yaratmaktan, işsizlikle mücadeleden bahsetse altından sermayedarlara teşvik çıkıyor” diye konuştu. D Torba Yasa tepkisi Trafiğe kapalı Şarampol Caddesi'nde gerçekleştirilen eylemde konuşan Konca, emeğin haklarına yönelik yeni bir saldırı dalgası ile karşı karşıya kalındığını belirtti. AKP'nin işsizlikle mücadele etmek gibi bir derdinin bulunmadığını ifade eden Konca, “SGK sistemini de ayakta tutmak HP Genel Merkezi'nce Antalya sorumlusu olarak görevlendirilen Parti Meclisi (PM) Üyesi Melda Onur ve İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen dün ilk ziyaretlerini gerçekleştirdi. CHP İl Başkanlığı'nda belediye başkanları, kurultay delegeleri, il genel meclisi üyeleri ve il yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen Sevigen ve Onur, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni de (AESOB) ziyaret etti. İl Başkanlığı'nda düzenlenen toplantı öncesi programla ilgili basına açıklamalarda bulunan Sevigen ve Onur, Antalya'nın önemli bir kent olMehmet Sevigen ve Melda Onur, ATSO duğuna işaret ederek, Başkanı Çetin Osman Budak’la görüştü C “Antalya seçimlere 10 puan önde başlıyor. Antalya aldığı sonuçlarla Türkiye’ye örnek olacak. Eski Genel Başkanımızın da Antalyalı olması sorumluluğunuzu daha da artırıyor. Başarılı olacağımıza inanıyoruz” dedi. Sevigen'in konuyla ilgili değerlendirmesi ise şöyle oldu: “Antalya'daki işlerin hem zor, hem kolay olduğunu bilen insanlardan bir ta Simitte tehlike sinyali imit fiyatına zam yapmayan ve 50 kuruştan satmaya devam eden Halk Ekmek, maliyeti düşürmek için pekmez yerine yanmış şeker kullanan fırıncıların, kanserojen etki yarattığını savundu. Halk Ekmeği işletmeci firması Aktif A.Ş'nin Müdürü Ertuğrul Atasoy, bazı fırınların simit üretiminde pekmez yerine yanmış şeker kullandıklarını belirterek yurttaşlarının sağlığının tehlike altında olduğunu dile getirdi. Fırınların simit'e koyu bir renk aldırabilmek için yanmış şeker kullandığını belirten Atasoy, göz göre göre yurttaşlara kanserojen madde verildiğini iddia etti. Ucuz olduğu için Çin susamının da kullanılmaya başlandığını belirten Atasoy, Halk Ekmek Fabrikası’nın kaliteden taviz vermeyeceğini söyledi. nesiyim. Deniz Baykal'a bugüne kadar yaptıklarından dolayı vefa borcumuz var. Yeni Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu da iktidara taşıma sorumluluğumuz var. Yani iki türlü ağırlık var omuzlarımızda.” Sevigen, seçim sürecince Antalya'ya çok daha sık gidip geleceklerini belirterek, “İnanıyorum ki Antalya Türkiye'ye örnek olacaktır” dedi. S gibi bir derdi yok. Hükümetin amacı sermayeye yeni kar alanları açmak, onları daha besili hale getirmektir. AKP Hükümeti, işçilerin, emekçilerin haklarını budamanın yolunu, toplumun geniş kesimlerinin beklentileri ile işçi gasplarını aynı yasanın içine koyarak arıyor. Torba Yasası'nda emekliye zam, öğrenciye af gibi ölümcül tuzak maddeler bulunmaktadır” diye konuştu. elevizyonlardaki dizi furyasına son günlerde “Muhteşem Yüzyıl” da hızlı bir şekilde katılmış oldu. Belki de diğer dizileri bile gölgede bırakacak yaygınlıkta hem izlenir, hem de üzerinde en çok konuşulur mesele haline geldi. Neredeyse tüm televizyonlar, muhteşem denilen o dönemdeki siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik olgu ve sorunlar üzerinde durmak yerine, dizideki sahnelere; bu sahnelerin genel ahlaka, dine ve en önemlisi de “her biri birer veli olan Osmanlı” padişahlarına kilitlenen tartışma programlarına yer verdi ve hala da veriyorlar. Konuşmacılardan epey bir kısmı da “mal bulmuş mağribi” gibi, İkinci Cumhuriyeti kurmak ve ilkini tasfiye etmek için ellerinde dizi ile mağdur edilmiş bir Osmanlı fenomeni yakalamış oldular. Özellikle Kanuni Sultan Süleyman ve onun muhteşem yüzyılı nasıl olur da “cıvık”, “işretçi” ve “ kadın düşkünü” dizi kahramanına dönüştürülebilir ve “evliya kimliği taşıyan bir sultan” figürüne ihanet edilebilir? gibi eleştiriler dizinin yayından kaldırılmasına ilişkin siyasi baskıları bile meşrulaştıracak düzeye tırmandırılmış durumdadır. Muhteşem Yüzyıl’a Nasıl Bakmalıyız? Bir kere bu bir filmdir; bir sanattır. Sanat kavramı, “iyikötü”, “doğruyanlış” ve hatta “ yararlıyararsız” gibi, zıddıyla eşleşen kavram çiftleriyle değerlendirilemez.. Sonuçta sanat, özneldir ve herhangi bir olgu, olay ya da şey ile ilgili sanatsal etkinlik olarak, öznel bir yorumdan öteye geçmez; zaten böyle bir savı da yoktur. Başını protestocuların çektiği bir kısım insanlar, Osmanlının bir “İslam devleti” olduğunu; halife unvanı taşıyan hiçbir padişahın böyle bir dizinin “hafif meşrep” bir figürü olamayacağını; Osmanlı Tarihinde “İslam şeraitine aykırı” bu ya da benzeri “ahlak dışı”, “İslam dışı” bir olay vukua gelmediğini öne sürmekte ve bunu da “tarihsel gerçekmiş” gibi savunmaktadırlar. Oysa böyle yaparak Ahlak kavramlarını kullanıp tarih bilimini karşıt bir dizi filme dönüştürdüklerinin farkında bile değildirler. “Muhteşem Yüzyıl”dan Muhteşem Faşizme Faşizm için bilginin kutsallığı yoktur. O, bildiğini değil, bilgi temeli olmasa da inandığının değerli olduğuna odaklanmıştır. Din ve ahlakı, kadınla şarap arasına sıkıştırıp ahkam kesenler, iktidarın gittikçe şiddetlenen baskıcı politikalarına, yığınları diziye karşı kışkırtarak destek vermektedirler. “ Dizide Allah’ın velisine nasıl içki içirtilebilir? Allah’ın halifesi nasıl olur da cariye ya da eşiyle sarmaş dolaş olabilir? Onlar gökteki yıldızlar gibidir. Tiz, bu dizi yayından kaldırıla!” naraları iktidarda içki yasağını tetikledi. Şamar oğlanı dizi, peşinden İslami olduğu öne sürülen zincirleme kısıtlamaların da zembereğini boşaltacağa benziyor. “Ya da, hayalimde yarattığım din, bana yaşama hakkı bile tanımazken, nasıl olur da padişahlar uçan evliyalar gibi değil de “yeryüzünde yaşayan insanlar gibi” olabilirler? Şeklinde sosyalpsikolojik çıkmazın kurbanlarını, birer dinci militana dönüştürmektedir. Anıtlar “ucube”, sanatlar haram, özel yaşam yağma Hasan’ın böreğine dönüştü. Yoksullaşma, gittikçe büyüyen işsizlik, Tunuslu Bin Ali gibi zenginlik, Afrika halkına parmak ısırtacak denli perişanlık, hücrelerimize kadar sinen yolsuzluk ve hırsızlık, devlet kesesinden Allah’a efelenip, “Allah’ın bir kuruşu yok” çıkışları genel ahlaka ve İslamiyet’e aykırı değil, bir kadeh şarap ve bir kadında kopartılan fırtına tüm sorunumuz haline geldi. Muhteşem Yüzyıl bahane, muhteşem siyasal faşizm şahanedir. T “MUHTEŞEM FAŞİZM” Vinç kiralayıp trafo çaldılar ntalya'da, kiralanan vinçle çalınan 2,5 tonluk hurda trafo bir arazide bulundu. Güneş Mahallesi'nde Mehmet Kahraman'a ait 2,5 ton ağırlığındaki trafo önceki gün gündüz saatlerinde vinç yardımı yardımı ile çalındı. Görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda vince ulaşan polis ekipleri sürücü M.A'nın trafoyu Habipler Mahallesi'ndeki boş araziye bıraktığını belirledi. Dekan yardımcısı kalbine yenik düştü SERGÜL CANIGÜR /BURDUR A M ehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Galip Kaya (49), Burdur Devlet Hastanesi’nin yaklaşık 500 metre yakınında geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Dün sabah yolun sağ şeridinde çalışır halde duran otomobildeki sürücünün baygın olduğunu fark eden yurttaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kapıları kilitli olan, vitesi boşta ve çalışır haldeki otomobilin arka camı polis tarafından kırılarak, kapı içeriden açıldı. İlk belirlemelere göre kalp krizi geçirdiği tahmin edilen Kaya'nın, 2 ay önce eşinden ayrıldığı, bir hafta önce sigarayı bırakıp spora başladığı öğrenildi. Yurttaşlar ihbar etti Zanlılar kayıplara karıştı Vinç sahibinin gösterdiği arazide bulunan trafo üzerinde polis ekipleri parmak izi incelemesinde bulundu. Bu sırada trafonun bulunduğu araziye gelen kimliği belirlenemeyen 3 kişi, polis ekiplerini görünce kaçmaya başladı. Kısa süren kovalamacanın ardından zanlılar, kayıplara karıştı. Otel odasında esrar lanya'da ihbar üzerine bir otel odasına baskın düzenleyen polis, 20 gram esrar maddesi ele geçirdi. İhbar üzerine harekete geçen polis, Güllerpınarı Mahallesi'nde bulunan bir otele baskın düzenledi. Otelde müşteri olarak kalan A.K'nin (24) odasında yapılan aramada içime hazır 20 gram esrar maddesi ele geçirildi. Gözaltına alınan A.K. Alanya Devlet Hastanesi'nde yapılan sağlık kontrolünün ardından Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. A entsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde, Büyükşehir Belediyesi Kazım Özalp Caddesi'nde 24 Ocak Pazartesi günü çalışmalara başlıyor. Çalışma Mayıs ayına kadar tamamlanacak. Belediye İş Hanı'nda düzenlenen toplantı ile bölge esnafına proje hakkında bilgiler veren Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mehmet Aktekin, toplam 15 bin metrekarelik alanda çalışma yapılacağını söyledi. K Sıra 'Kapalı Yol'da.. İlk olarak ASAT’ın bölgeye gireceğini ve çalışmaların esnafı rahatsız etmeyecek şekilde etaplar halinde gerçekleştirileceğini belirten Aktekin, “Türkiye’ye örnek bir projeyi hayata geçiriyoruz ” dedi. Proje ile mevcut büyük havuz yenilenecek. Ayrıca cadde boyunca 4 küçük havuz yapılacak. Yaya aksını bozmayacak şekilde seyir ve dinlenme alanları oluşturularak caddenin hareketliliğine uygun şekilde kent mobilyaları konulacak. Ayrıca caddede sergi alanları da oluşturulacak. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle