Katalog

HABERLER 3 30 Nisan 2021 Cuma Virüsün merkezi İstanbul... Ne yapmak gerekir? Ortalama zekâda herkes, İstanbul’u kapatarak yani virüsü hapsederek mücadele edilmesi gerektiğini söyleyecektir... Peki, AKP aklı ne yaptı? İstanbul’u, Ege başta olmak üzere Türkiye’ye doğru açtı! Akın akın insanlar geliyor İzmir, Aydın, Muğla’nın tatil ilçelerine... Akın akın virüs taşınıyor... H Sözde kapanmış gibi yaparak, “Türkiye’yi kapatıyoruz” diyerek İstanbul’u boşalttınız! Virüs insanla dolaşıyor... Kapatmanız gereken kentin insanlarını yani virüsü Ege sahillerine doğru göçe teşvik ettiniz... H Türkiye’nin yüzde 10’u, İstanbul’un ise sadece yüzde 9'u aşılandı... Yani virüs taşıma riski olan yüzbinleri, sağlık sistemi kasaba ölçeğinde hizmet veren Ege’nin ilçelerine taşıdınız! Peki şimdi ne olacak?! İzmir’de sınırın üzerinde alarm veren yoğun bakımlar Korona Göçü sonrası yeni vakalarla nasıl mücadele edecek? H Başkanlar endişeli... Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, “Kuşadası ve Didim’de ikinci konutlarımızın yüzde 90’ına yakını doldu. Türkiye’nin dört TUNCAY MOLLAVEİSOĞLU Virüsün merkezini boşalttınız! ÖÖÖÖÖzzzzzllllleeeeemmmmm ÇÇÇÇÇeeeeerrrrrçççççiiiiioooooğğğğğllllluuuuu Tunç Soyer OOOOssssmmmmaaaannnnGGGGüüüürrrrüüüünnnn bir köşesinden gelen vatandaşlarımızla birlikte il nüfusumuz yüzde 50’ye yakın arttı” diyor... Özellikle Bodrum’da afet zamanlarını andıran bir trafik... İstanbul, tüm sorunları ile Bodrum’a taşınmış gibi... Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, “Misafirlerimiz lütfen kurallara uysun, temastan kaçınsın” diyor... Deneyimli Başkan ekliyor: “Test yapılmadan vatandaşların şehirler arası seyahati doğru olmadı. Türkiye bu mücadeleyi iyi yönetemiyor. Gelenlerin başımızın üzerinde yeri var; maske, mesafe, hijyene çok dikkat edilmeli... Yoğunlaşmanın sağlık sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını tahmin etmek zor değil...” H Neredeyse tamamı CHP yönetiminde olan Egeli belediyeler, valilikler ve kaymakamlıkların organizasyonu ile pandemide çok iyi bir mücadele verdi... Özellike hasta takip sistemi iyi çalıştı... Yurttaşlar korunma önlemlerini en üst seviyede ve çoğunlukla yerine getirdi. Belediyeler, Muğla’dan İzmir ve Aydın’a, halka tüm olanaklarını zorlayarak yardımda bulundu. Ancak para yetmiyor... Marmaris, Fethiye, Datça, Çeşme, Didim, Kuşadası, Bodrum... Her biri cennet bu ilçelere devletten ayrılan para, kayıtlı nüfusları oranında! Yani yerleşik görünen yüz bin nüfusa göre devletten vergi payı alan belediyeler, 300, 400 bin nüfusa hizmet vermek gibi baş edilmesi imkânsız bir süreci yaşıyorlar... AKP iktidarına defalarca yapılan başvurular sonuçsuz kaldı... CHP’de olmanın bir nevi “bedelini” ödüyor belediyeler... Bunca güçlüğe rağmen hizmette yarışıyorlar... Şimdi soru şu: İstanbul’u boşaltıp Ege’ye yığdınız... Salgının Ege’de patlaması ile ilgili bir eylem planınız var mı? Kılıçdaroğlu: İzmir’de çok ciddi çalışmalar var cEGE CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Ticaret Odası (İZTO) nisan ayı olağan toplantısına katıldı. Kentsel dönüşümle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Kentsel dönüşümde sosyal donatı, yeşil alanlar olabilmesi gerekiyor. Bu konuda belediye başkanı arkadaşlarımızın çok güzel çalışmaları var. Bir kısmı Avrupa’dan da destek alıyor. Bütün sosyal ihtiyaçların karşılanması bizim temel hedeflerimizden biridir. İzmir’de de çok ciddi çalışmalar var” dedi. İzmir’de trafik sorunu ile ilgili görüşlerini bildiren Kılıçdaroğlu, “Kent trafiği çok yoğun, acaba alternatif çevre yolları açılabilir mi bunu bilmiyorum. İzmir trafiği özellikle merkez Kemeraltı civarı çok Kemal Kılıçdaroğlu yoğun. Oralarda çözüm üretmek gerekiyor. Belki yeraltına inip otoparklar yapmak gerekiyor. Yerüstünde alan çok kısıtlı. Belki bu caddelerin altı otoparka dönüştürülebilir. Bu sadece tabii ki İzmir’in sorunu değil, Türkiye’de çarpık kentleşme sonucu çıkan temel sorunlardan biri” diyerek Tunç Soyer’in ekibiyle beraber çözüm için çalıştığını ifade etti. Kentin kimliğini koruruz Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Çeşme ilçesinde hayata geçireceği turizm projeleriyle ilgili ise “Yapılan her yatırım değerlidir ama çevreye ve kente zarar vermemek kaydıyla. Kentin kimliğini korumak kaydıyla. Çeşme Turizm projesine destek vereceğiz. Bu proje İzmir halkı tarafından benimsenir ve beğenilirse, bir beton ormanına dönüşmezse, büyük ölçekte yeşil korunursa elbette destek veririz. Özellikle ülkeye döviz getirecek bir projeye negatif bakmayı asla düşünmüyoruz. İstihdam yaratacak ve turizmi 12 aya çıkaracak projeye olumlu bakıyoruz. Burayı betonlaştırmayacaksa herhangi bir tereddütümüz yok” diye konuştu. İzmir'in tarihini keşfetti Buca ilçesinde yaşayan emekli resim öğretmeni Alibeke Özkan, doğal taş ve mineral incelemeleri sırasında tarihi değiştirecek bir gerçeğin ortaya çıkmasına neden oldu. 2003 yılında parkta yürüyüşe çıkan Özkan, yerde parıldayan yeşil bir taş fark etti. Yaptığı incelemede bulduğu taşın balta olarak kullanılmak amacıyla yontulduğunu ve arkeolojik bir kalıntı bulduğunu tahmin ederek İzmir Arkeoloji Müzesi’ne başvurdu. Müze görevlileri, bölgede balta ve kemiklerden oluşan pek çok arkeolojik kalıntı daha buldu. Parkta bulunan toprağın Yeşilova’dan alındığı anlaşılınca bölgede 2005 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü ortak girişimiyle Prof. Dr. Zafer Derin başkanlığında kazı çalışmaları başladı. Kazı çalışmalarının ardından İzmir’in bilinen en eski Alibeke Özkan yerleşim yeri Yeşilova Höyüğü keşfedilmiş oldu ve İzmir’in 5 bin değil aslında 8 bin 500 yıllık bir tarihi olduğu ortaya çıktı. İzmir’in tarihini değiştiren Özkan, “Böylelikle İzmir yaşlanmış oldu. Tarihe yeni bir pencere açıldı” dedi. İlginç bir tesadüf yaşadığını anlatan Özkan, “İzmir’in tarihinin değişmesine vesile olduğum için kendimle gurur duyuyorum. Bu bir tesadüftü ve dikkatli olmama, sanattan anlamama bağlıydı. Böyle bir şey olduğunu hayal edemezdim ama buna katkı sağladığım için çok mutluyum. Yeşilova Höyüğü sadece İzmir değil tüm Ege’nin tarihi hakkında bilgi veriyor. Benim dikkatim sayesinde İzmir tarihinin yaşının 8 bin 500 olduğu tescillendi. Eğer ben o taşı görmeseydim oralara çim ekilecekti, apartmanlar dikilecekti. Böyle bilgilere de ulaşmamız mümkün olmayacaktı” diye konuştu. 400 yeni S plaka İzmir Büyükşehir Belediyesi, 400 adet yeni servis plakası (S plaka) vermek üzere ihale açtı. Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin aldığı karar uyarınca muhammen bedel KDV hariç 400 bin TL olarak belirlendi. İhaleye katılan gerçek ve tüzel kişiler, şartnamede istenen belgeleri teslim etti. Yapılan incelemeler sonucunda ikisi geçersiz olmak üzere toplam 289 başvuru geldi. İhale, Kültürpark Celal Atik Spor Salonu’nda İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe başkanlığında açık teklif usulüyle yapıldı. En yüksek tekliften en düşük teklife olacak şekilde yapılacak sıralama sonucu “S” plaka alma hakkı elde edenler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin resmi internet sitesinde ve ilan panolarında duyurulacak. İhaleyi kazanamayanların teminatları iade edilecek. Spekülatif kazanca neden olmamak açısından, satın alınan S plakalar iki yıl süreyle satılamayacak ve devredilemeyecek. Torbalı’da Mithat Tekin dönemi Torbalı Belediyesi'nde, Başkan İsmail Uygur'un vefatından sonra yapılan başkanlık seçiminde 31 oyun 17'sini alarak Torbalı Belediye Başkanı seçilen Mithat Tekin, göreve başladı. Eski başkan İsmail Uygur’un bıraktığı yerden devam edeceklerini ifade eden başkan Mithat Tekin, “Meclis üyelerimiz ile birlikte merhum başkanımızın bıraktığı yerden hizmete devam edeceğiz. Hem başkanımızın projelerini hem de bu süreçte geliştireceğimiz projeleri bir bir hayata sokacağız. Almış olduğumuz bu bayrağı daha da yükseğe çıkarma hedefindeyiz. Bunu da hep birlikte başaracağız” ifadelerini kullandı. Neptün Soyer Tunç Soyer Sepetler, Başkan Tunç Soyer’den Son iki yılda bin 500 kedi ve köpeğe yeni yuva bulan İzmir Büyükşehir Belediyesi, sahiplendirmeyi teşvik etmek amacıyla sokak hayvanı sahiplenen yurttaşlara kedi ve yavru köpeklerin kullanabileceği hasır sepet hediye etmeye başladı. Sepet dağıtımı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer tarafından yapıldı. Sokak hayvanlarının yuva sıcaklığında hayatlarına devam etmelerini sağladıklarını belirten Başkan Tunç Soyer, “Hem sıcak yuva sağlıyoruz, hem de yok olmaya yüz tutmuş bir el sanatı olan sepetçiliği destekliyoruz. Özetle ‘satın alma sahiplen, sepetler bizden’ diyoruz. Arkadaşlarımız büyük bir ustalıkla ve hızla üretim yapıyorlar” dedi. Sokak hayvanı sahiplenen yurttaş sayısını artırmak ve süreci kolaylaştırmak için pandemi döneminde yeni bir uygulamayı daha hayata geçireceklerini söyleyen Soyer, “Işıkkent’teki barınağımızda bulunan sokak hayvanlarının resimlerini ve kimliklerini pazartesi gününden itibaren yayımlayacağız. Yurttaşlarımızın internet sitemiz üzerinden beğenip sahiplenmek istediği sokak hayvanını tam kapanma süreci nedeniyle evlerine kadar teslim edeceğiz ve üreticilerimizin ürettiği sepetlerden armağan edeceğiz” diye konuştu. Atay: Efeler’i hep birlikte yönetelim Efeler Belediye Başkanı M. Fatih Atay, vatandaşın kentte söz sahibi olması ve hayal ettiği projeleri uygulamak için muhtarlıklara, belediye binasına ve Milli Aydın Bankası Kültür Merkezi’ne sandıklar yerleştirdi. Vatandaş kent için istediği projeyi M. Fatih Atay yazacak. Mektuplardaki proje, belediye meclisine götürülecek. Meclis üyeleri onaylarsa projeler hayata geçirilecek. Kurulan sandıklarla Efeler halkının yaşadıkları kentte söz sahibi olmalarını sağlayacaklarını anlatan Başkan Atay, “Efeler hepimizin, gelin birlikte yönetelim. Kentimize, mahallemize dair kurduğumuz hayallerden, ortak geleceğimize yönelik yol haritalarını birlikte hazırlamak için sizlerden hayallerinizi paylaşmanızı istiyoruz. Hayallerinizi, projelerinizi bizimle paylaşarak, Efeler’i marka kent yapma yolundaki çabalarımıza katkı sunabilirsiniz” diyerek herkesi mektup yazmaya davet etti.