Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Dev kampuste modern Köy Enstitüleri eğitimi Ender Öden: EGEBİL Okulları, 32 yılını eğitime adamış bir marka. Çocukların, Atatürk ilke ve inkılapları ile büyümesi düşüncesiyle hareket ediyoruz. Hibrit eğitim modelinin Türkiye’de ilk adımını atan tek kurum. EGEBİL Okulları Modern Çağ Koleji Kurucusu Ender Öden, yaklaşan eğitim döneminde virüse karşı gerekli önlemleri alan okullardan daha korunaklı bir yer bulunamayacağını söyledi. EGEBİL Okulları Modern Çağ Koleji Kurucusu Ender Öden, yaklaşan eğitim dönemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Kurumda verdikleri eğitim modelini anlatan okul kurucusu Öden, “Geçen dönemde 32 yılını eğitime adamış, yurtiçi ve yurtdışında ciddi görevler alarak EGEBİL markası oluşturan Faruk Tatar ile yolumuza devam etme kararı aldık. EGEBİL Okulları Torbalı Kampusu Modern Çağ Koleji olduk. ‘Neden çocuklarımız Cumhuriyetin değerleriyle, Atatürk ilke ve inkılapları ile büyümesin’ düşüncesiyle hareket ediyoruz. Ülkemize olan borcumuzu bir nebze olsa ödemek için eğitim alanında çaba sarf ediyoruz. Son aylarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın da dile getirmeye başladığı hibrit eğitim modelinin Türkiye’de ilk adımını atan, bu anlamda sağlam adımlarla ilerleyen tek kurumuz” dedi. Pratik düşünmeyi öğreniyorlar Uyguladıkları eğitim modelinin Köy Enstitüleri’nin modernize edilmiş hali olduğunu vurgulayan Öden, “Çocuklarımıza en iyi şekilde matematik, Türkçe, fen bilimleri gibi dersleri öğretmekle kalmıyoruz. Onlara hayatı idame ettirme, pratik düşünme ve el becerilerinin gelişmesi gibi tüm kişisel gelişimleri konusunda katkı sağlamaya çalışıyoruz. Bunun yanında bu yıl mutlaka uygulamak kaydıyla belli planlamalar yaptık. Bunlardan biri, unutulmaya yüz tutmuş izcilik kulübünün tadını çocuklarımıza yaşatmayı amaçlayan ‘Modern Çağ Kâşifleri’. Çocuklarımızın doğayla yerinde buluşmalarını sağlamayı istiyoruz. Öğrencilerimizi doğayla uyumlu, doğaya karşı bilgili olarak yetiştirmek istiyoruz. Bunun dışında Dokuz Eylül Üniversitesi’nden alanında çok sayıda ödül sahibi Kerem Hocamız ile çocuklarımıza seramik ve çinicilik eğitimi veriyoruz. Yine Atlı Spor Kulübü ile bir protokol imzaladık, binicilik bilgisi ve hayvan sevgisini onlara aşılamak üzere derslerimiz var. Çocuklarımıza Uzakdoğuluların nezaketi, saygısını, beden disiplinini sağlamak için Ender Öden tekvando ve kick boks eğitimi veriyoruz. Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’ndan Bahadır Sevinç ile trafik bilincini aşılamak ve gerçek bir profesyonel araçla nasıl ilişki kuruyor, bunu göstermek amacıyla eğitimler koyduk. Yani ne eğitim verirsek verelim profesyoneller aracılığıyla bunu yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. Verdikleri eğitimde dil eğitiminin oldukça önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Ender Öden, çocukların gelecek iş hayatlarında kullanabileceği dilleri öncelediklerini belirtti. Modern Çağ Koleji Kurucusu şöyle konuştu: “Bir kere bizim kampus müdürümüz İngilizce öğretmeni. Bu bir tesadüf değil. Bu yıl İngilizce, Almanca ve Rusça derslerimiz var. Ülkemizin gerçekliği düzleminde, hangi ülkelerle iletişim kuracağını düşünerek çocuklarımızın yarın iş hayatında kullanabileceği dilleri öğretiyoruz. Rusya ile ticaret ve turizm ilişkimiz çok güçlü, o bölgedeki Türk Cumhuriyetleriyle de öyle. Bu nedenle Rusça öğretiyoruz. Almanya da ticaretimizin çok yoğun olduğu bir ülke, bu nedenle bu dili öğretiyoruz. Yine dünya dili olduğu için, her yerde anlaşılan, çok daha kibar olan ve kişiyi bir tık daha öne çıkaracak İngiltere İngilizcesi öğretiyoruz.” Tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını nedeniyle uygulanacak eğitim düzenine, kampuslarının çok uygun olduğunu aktaran Öden, “Öğrencilerimize doğru eğitimi verebilmenin, rahat edebilmelerini sağlamanın mutluluğu tarif edilemez. Okulumuz laboratuarlarıyla, derslikleriyle teknik anlamda ciddi bir alt yapıya sahip. Geniş bir kampus fırsatı sunuyoruz, okulumuz yaklaşık 10 bin metrekarelik bir alana yayılıyor. Geniş sınıflarımız var, tavan yüksekliklerimiz çok fazla. Özellikle bu korona virüs sürecinde bunun faydasını çok görüyoruz. Çok uğraştık ancak verdiğimiz emekle de gurur duyuyoruz. Çünkü fiziki şartlar anlamında İzmir’de bir benzeri yok. ABD menşeili uluslararası bir kuruluştan ‘Güvenli ve sağlıklı iş merkezi’ sertifikası almaya hak kazandık. Kurumsal okullar tercih edilmeli Bu, Türkiye’de eğitim kurumları açısından bir ilk. Çocuklarımızın okulda virüse karşı dışarıda, parkta, tatil beldelerinde, AVM’lerde olduğundan çok daha fazla korunaklı olduğunu söyleyebiliriz. Tabii ki ilgili şartlar sağlandığı, eğitimcilerimiz doğru önlemleri aldığı takdirde bu geçerli” dedi. Velilere okul seçimi konusunda da tavsiyelerde bulunan Öden, “En yakın okulun en iyi okul olduğunu velilerimiz unutmasınlar. Çünkü çocukların belli bir yol gitmesi yorgunluğun yanı sıra bulaş riskini de artırıyor. Bunun dışında biliyorsunuz, baş olmadan ayak yürümez. Okulun kurucusundan hizmetlisine kadar her kademeye erişebildikleri okulları tercih etmeliler. Ortak aklın peşinden giden, velilerin önerilerini dikkate alan okullar seçilmeli. Biz yapılabilirliği mümkün olan tüm önerileri dikkate alıyoruz. Bir okulun ayakta kalabilmesi için evet öğrenciye ihtiyacı var. Ancak çocuklar bizim geleceğimiz, müşteri asla değil. Veliler de bizim ailemiz. Veliler de hangi okula güveniyor, çocuğunun geleceğini doğru inşa edeceğini düşünüyorsa onu seçmeli. Kurumsal okulların tercih edilmesi de burada önemli. Bu süreçten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Tek tek olan okullar bile bir çatı altında toplanıyor. EGEBİL bu anlamda bize çok yararlı oldu, çünkü düşünün bir tane rehberlik öğretmenimiz 25 tane oldu. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için mantığıyla hareket ediyoruz” dedi. ‘Kendi maskemizi üreteceğiz’ Bizim okulumuzda çocuğun dışarıyla muhatap olması gibi bir durum söz konusu değil diyen Ender Öden, “Çünkü içeride gerekli her türlü alan ve materyal var. Dolayısıyla dışarıdan gelebilecek birtakım virüs riskleriyle de muhatap olmuyor çocuklarımız. Bakanlığımızın belirlediği 14 maddeye koşulsuz uyuyoruz. Okulumuzda sağlık bölümü, yetkin bir uzman var. Bulunduğumuz konuma maksimum bir dakika mesafede olan bir özel hastanemiz var. Burayla protokollerimizi yaptık. Hatta 14 olmazsa olmaz kuralımızın yanında hijyen konusunda neler yapabileceğimizle alakalı hastanemizdeki yetkililerimizden destek alıyoruz. Buradan kıymetli hocalarımızın katılımıyla toplantılar da düzenleyeceğiz. Biz Modern Çağ Koleji olarak, okul bünyemizde maskelerimizi üretmeyi de planlıyoruz. Tamamen gönüllülük esasıyla diğer devlet okullarında okuyan çocuklarımızda dahil olmak üzere, evlatlarımıza maske üretmeyi amaçlıyoruz. Dolayısıyla velilerimiz okulda bulaş riski oluşacağı konusunda endişe etmeyecekler. Gerek fiziki şartlardan gerek öğrenci sayılarından gerekse erişebilirliklerinin zor olmasından dolayı bunu her okulda sağlamak oldukça zor” şeklinde konuştu. bu bir ilandir