Katalog

HABERLER 3 20 Kasım 2020 Cuma İnsan bilmediğinden korkar... Dünyanın kâbusu Covid19 salgını ile ilgili Türkiye’deki gerçek tablo nedir? bilmiyoruz... H Toplum sağlığı konusunda rakamlarla oynamak enflasyon oranları ile oynamaya benzemez... Başından bu yana yaratılan bilgi kirliliği, Bilim Kurulu’ndan bile gizlenen rakamlar salgınla mücadelede hatalar zincirine neden oldu. Çünkü yanlış verilerle doğru yolu bulmak mümkün değildi... Hükümetin pandemi önlemleri iflas etti... H Şimdi yine sorunu çözecek değil, hafifletecek, zaman kazandıracak bir yasak süreci başlatılıyor... Yapılan açıklamalar hükümetin kafa karışıklığının da göstergesi. Tam olarak neyi nasıl yapacaklarına karar vermiş değiller... Örneğin saat 10.00 ile 20.00 arasında her yer açık ama okullar kapalı... Oysa Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk okulları açarken “En güvenli yerlerimiz okullarımızdır” demişti... H Benim bu satırları yazdığım sırada iki kahraman sağlık emekçisi daha koronadan yaşamını kaybetti... Ön cephede yer alan sağlık ordusunu da koruyacak, çalışma koşullarını iyileştirecek tedbirlere ihtiyaç var. TUNCAY MOLLAVEİSOĞLU Türkiye yoğun bakımda... Türkiye, kaybettiği her bir sağlık emekçisinin ailesine sahip çıkmalı... Onları hayatları boyunca rahat ettirecek tedbirleri almalı... Kahraman sağlık personeli içinde en riskli alanlarda görev yapanlar “devlet ailemi yüzüstü bırakmayacak” duygusu ile çalışmalı... Milletin parası ile saraylar yaptırmak, uçak filosu kurmak, yoksul halka petrol krallarının lüksü içinde yöneticilik yapmak... “İtibardan tasarruf olmaz” zihniyeti... Halka yabancılaşmış yoz yönetimler... Covid19 neden meslek hastalığı sayılmıyor mesela? Koronadan yaşamını kaybeden sağlık emekçileri neden şehit statüsünde değil?! Büyüklük devletin, her bir yurttaşına verdiği değer ile ölçülür... H Dün Cumhuriyet’te Olcay Büyüktaş’ın haberiydi... İşyerleri kontrolden çıktı diyordu... Eylül’ün son haftasına göre hasta sayısı yüzde 400 artmış! Kronik hastalara, engelli işçilere, gebe ve emziren kadın işçilere ücret kesintisi yapılmadan izin verilmeli, diyordu haberde... Okuduğunuz zaman; nasıl yani, bu şartlarda, (hamile, kronik hasta vb.) fabrikalarda, kalabalık işyerlerinde hâlâ insanlar çalıştırılıyor mu? diye soruyorsunuz... H İzmir’de depremin acısı hala yürek yakıyor... Üzerine bir de koronadan ölüm artışları eklendi... İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, deprem sonrasında kentteki koronavirüs vakası ile ölüm sayısının 3 kat arttığını söyledi... İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Ailelere rica ediyorum zorunlu olmadıkça evden çıkmayın, çocuklarınızı çıkarmayın. Önümüzdeki günlerde altından kalkamayacağımız çok ağır tablolarla karşılaşabiliriz...” diyor. Soyer, gönüllü karantina çağrısı yapıyor... Türkiye, büyük şehirler başta olmak üzere yoğun bakımda... Bu kâbustan kurtulmak ve taburcu olmak için hükümetin, ayrım yapmadan bilim insanlarına kulak vermesi gerekiyor... ‘Öncelikle bilimsel veri toplayacağız’ Faylarının incelenmesi için bilimsel çalışma yapılacak. Binaların envanteri çıkarılacak. Yapı kontrol laboratuvarı kurulacak. Bilimsel veri hızlı şekilde değerlendirilecek İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir'i sarsan depremin ardından alınacak önlemleri belirlemek ve yol haritası oluşturmak için Türkiye'de deprem ve afet konusunda uzman bilim insanlarının içinde yer aldığı Afet Bilim Kurulu oluşturdu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, öncelikle bilimsel bir çalışma yaparak İzmir’deki fayların incelenmesi, analizlerin güncellenmesi ve kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğini söyledi. Yasal düzenleme şart Soyer, şöyle konuştu: “Envanter çıkarmak, tüm binaların bu anlamda tespitini yapmak istiyoruz. Yapı kontrol laboratuvarı kurmak da bu çalışmalar arasında yer alıyor. Bilimsel veriyi en hızlı bir şekilde toparlamak, mevcut durumun tespitini de hızlı ve doğru biçimde yapmak istiyoruz.” İmar mevzuatı ve afet yasasının bugünün ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak olduğuna dikkat çeken Soyer, “Mevcut yasal düzenlemeleri daha etkili hale getirebilmek için gerekli yeni düzenleme ve güçlendirmelerin yapılması gerekiyor. Toplayacağımız veriler ışığında yeni bir yasal düzenleme taslağı Tunç Soyer oluşturup bunun kamuoyundaki farkındalığını büyüterek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşımak istiyoruz. Ayrıca tüm bu çalışmaları sağlıklı bir şekilde yürütebilmek için yaratıcı finansman modelleri bulmak zorundayız. Bunun dört başlığı var. Birincisi merkezi yönetim bu işin içinde mutlaka olmak zorunda. İkincisi Büyükşehir ve ilçe belediyesi. Üçüncüsü vatandaşlar ve son olarak da uluslararası finans kuruluşlarının katılımını sağlamak mecburiyetindeyiz. Bu modeli yasal mevzuatlara uyumlu hale getirip, yaratıcı yöntemlerle besleyerek İzmir’in ihtiyaçlarına cevap verebiliriz. Görev süremiz içerisinde yapabildiğimizi yapacağız” diye konuştu. Örnek olacak Tüm ülkenin deprem kuşağında olduğunun altını çizen Soyer, konuşmasını şöyle tamamladı: “Diliyoruz ki burada yapacaklarımız sadece İzmir’in değil Türkiye'nin ihtiyacı olan bir çözümü ortaya çıkartır. Ben İzmir'in meslek odaları, sivil toplum örgütlerinin de işbirliği ile ortaya koyacağı bu modelin Türkiye'ye örnek olacağını düşünüyorum.” Osman Gürün ‘Klipli’ ikamet çağrısı Nüfusu 2 milyona yaklaşan Muğla’da belediye başkanları hazırladıkları video klip ile geri dönmeyen vatandaşları nüfuslarını Muğla’ya aldırmaları çağrısı yaptı. Bodrum, Marmaris, Fethiye, Datça gibi önemli turizm ilçelerine sahip Muğla’da pandemi sonrası Muğla’nın yerleşik nüfusuna 1 milyon nüfus daha eklenince turizmci belediye başkanları çareyi video klip ile nüfusu diğer illerde olan, fakat kış aylarını Muğla’da geçiren vatandaşlara ikametlerini Muğla’ya aldırmaları çağrısında bulundu. Fethiye, Marmaris, Datça, Milas, Menteşe belediye başkanlarının yanı sıra Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, yerleşik nüfusun dışında kış aylarını Muğla’da geçiren vatandaşlara nüfus kayıtlarını Muğla’ya aldırmaları çağrısı yaptı. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, “Muğla halkı olarak sizlerle birlikte aileyiz, birlikte Muğla’yız. Ailemize eklenen her bir vatandaşımızla sadece sayımız değil, fikirlerimiz, bakış açılarımız ve farklılıklarımız da zenginleşiyor. Eskiden yaz dönemlerinde artan geçici nüfusun yerini yerleşik nüfus alıyor. Yaşayan nüfusumuzun eğitimi, kültür, sağlık, altyapı gibi, merkezi ve yerel hizmetlerden daha üst seviyede yararlanabilmesi için lütfen nüfus kayıtlarınızı Muğla’ya aldırarak Muğla’da kalalım, Muğlalı olalım” dedi. cEGE Başkan Mehmet Eriş koronavirüsü yendi Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, koronavirüsü yenerek görevine başladı. 10 gün boyunca evde eşi Selma ve oğlu Eren ile karantinada kalan Başkan Eriş, herkesin dikkatli olmasını istedi. Eşi ve oğlu ile birlikte koronavirüse yakalanan CHP’li belediye başkanı Mehmet Eriş, 10 günlük karantina süresini tamamladığını, yapılan son testin ise negatif çıkması ile sağlığına kavuştuğunu açıkladı. Virisü yendiğini sosyal medya hesabından paylaşan Eriş, “Covid19 ile ilgili tedavimin bir parçası olan zorunlu izolasyon bugün itibariyle tamamlandı. Aynı heyecan ve enerjiyle görevimin başında olmak mutluluk verici. Yeniden bir arada Mehmet Eriş olmanın sevincini yaşadığım çalışma arkadaşlarımla birlikte,gerek pandemi önlemleri gerekse de kentimizin dört bir yanındaki çalışmalarla hemşerilerimizin sağlıklı,huzurlu,rahat ve daha yeşil bir kentte yaşaması için var gücümüzle sahada olmaya devam edeceğiz. Yeter ki siz hepimizin sağlığı için maske, mesafe ve temizlik önlemlerine dikkat edin. Biz sizin için buradayız” paylaşımında bulundu. Başkan Atay: Birlikte acil tedbir alalım Efeler Belediye Başkanı M. Fatih Atay, ilçede meydana gelebilecek olası bir depreme hazırlık ve depremin en az hasarla atlatılabilmesi için toplantı yaptı. Başkan Mehmet Fatih Atay, çalışmalar sonucu elde ettikleri verilere göre, Efeler’deki binaların 4’te 3’ünün dayanıksız olduğunu açıkladı. Başkan Atay, “Tüm kurumlar olarak birlikte çalışıp acil tedbirler almalıyız” dedi. Toplantıda, Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, telekonferans üzerinden konuşma yaptı ve Aydın ve Efeler bölgesinde beklenen deprem hakkında bilgi verdi. Kurumsal işbirliği Belediye Başkanı Atay, “Belediyemizin ilgili müdürlüğü 1 buçuk yıl içinde Efeler’deki binaların raporunu çıkardı. İlçemizdeki 43 bin 638 binadan yalnızca 4’te 1’i Mehmet Fatih Atay depreme dayanıklı 4’te 3 maalesef yorgun ve dayanıksız binalar. Bu durum bizi acil tedbirler almaya zorluyor. Bu toplantı sonunda alacağımız kararlara tüm kurum ve kuruluşlar olarak hepimiz uymalıyız. Bu kararlar belki birilerinin daha çok para kazanmasına engel olacak ama küçücük bir çocuğun hayatını kurtaracak” dedi. Tüm kurumların bir araya gelerek yol haritası çizmesi gerektiğini vurgulayan Atay, “Bizim hiçbir siyasal korkumuz yok. Seçilip seçilememe kaygımız yok. İnsanlarımızın yaşamını kötü etkileyecek hiçbir karar almayacağız. Makamların gelip geçici olduğunu çok iyi biliyoruz. Birlikte karar alalım ve uygulayalım” ifadelerinde bulundu. Ahmet Aras Bodrum bizim evimiz, temiz tutalım Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Yahşi sahilinde yürüyüş yaparken karşılaştığı çöp yığınları karşısında tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından ‘Bodrum çöplük değildir’ ifadelerini kullanarak açıklama yapan Başkan Aras, “Burası Yahşi sahili ile Karkı Koyu arasındaki Taşlıkburun mevkisi. Biz sabah yürüyüşe geldiğimiz zaman bu bölge tamamen çöp içinde. Bizim burada bir çöp kovamız ve çöp konteynırımız var. Bu güzelliği kirletmesinler diye koyduk. Bütün çöpler yerlerde, temizlik işlerinden arkadaşlar temizlemeye, süpürmeye gelmişlerdi ben de izin vermedim. ‘Süpürmeyin’ bırakın aynı kişiler tekrar gelecektir, buraya onlar da kendi yaptıkları bu pisliği görsünler” dedi. Aras, “Bodrum bizim evimiz, temiz bir çevre bulmak istiyorsak, evimizde nasıl davranıyorsak sokaklarına, caddelerine ve sahillerine de öyle davranmamız gerekiyor. Sokak çöplük değil, insanların bunu anlaması lazım. Buraya çöp atan, çevreyi kirleten insanlardan bahsediyorum. İnsanlar sokağı da evi gibi görürse eğer bu kenti temiz tutabiliriz” diye konuştu.