22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C 4 EGE 28 UBAT 2015 CUMARTES Çeşme’de Özel mülkiyetlerinin RES için işgal edilmesine direnen yurttaşlara ‘çalışma hürriyetini ihlal’ davaları açılıyor iyi niyetin sonu! İZMİR (Cumhuriyet Egeg Bürosu) Çeşme’de rüzgâr enerji santralı (RES) sancısı sürüyor. Ekosistemiyle öne çıkan, turizmle tanınan Çeşme’de RES’lerle getirilen aşırı yoğunluk tepkilere yol açıyor. Plansız enerji yatırımları, hem doğal yaşamı hem insanları olumsuz yönde etkiliyor. Sakız ağacı, zeytini, kuşlarla öne çıkan doğal yaşamı ve endemik bitki türlerini tehdit ediyor. Yerleşim bölgelerinin yakınlarına ve kuşların göç yollarına kurulan RES’ler sorunlara yol açıyor. Gürültüleriyle insan sağlığını tehtit eden santraller, aynı zamanda görüntü kirliliğiyle de bögedeki turizim işletmeleri için bir dizi sakınca oluşturuyor. Bu arada çeşitli konularda açılan davlar söz konusu. ALIŞMA HÜRRİYETİ RES’ler için Bakanlar Kurulu kararıyla yapılan zorunlu kamulaştırmaların yanı sıra, özel mülkiyetlerinde şirketlerin işgaline direnenlere, “çalışma hürriyetini ihlal” gerekçesiyle davalar açılıyor. Dedesinin tarlasından istemi dışında RES yolu geçirilen Çeşme Belediyesi Meclis Üyesi Esen Fatma Kabadayı, çevre değerleri ve turizmle öne çıkan ilçenin RES işgali altında olduğunu söylerken şunları anlattı: “Birçok dava var. Örneğin acele kamulaştırma kararı hakkında yürütmeyi durdurma kararı verileli 2 ay geçmişti. Burası 1. derece doğal SİT. ‘Davalar bitene kadar Ç l Dedesinin tarlasından kovulmak istenen Kabadayı, ‘Kendi tapulu topraklarımızda, özel mülkiyet ve çevre hakkını korumaya çalıştığımız için yargılanıyoruz. İyi niyetli olduğu söylenen bu yatırımcılar, icra takibi başlatacaklardı’ diye konuştu. bekleyin, tarlalar hala üstümüzde, telafisi mümkün olmayan zararlar açmayın’ demiştik, dinlemediler. Tarlalar, bahçeler işgal edildi. Karşı çıktık. Buna karşın şirket, işlerinin engellendiği gerekçesiyle ailemize dava açtı. Kendi tapulu topraklarımızda, özel mülkiyet ve çevre hakkını korumaya çalıştığımız için yargılanıyoruz... 50 bin liralık icra takibi başlatmışlar. Duymasak, 7 gün içinde itiraz etmesek, tarlanın bütününe el koyacaklardı herhalde bu iyi niyetli yatırımcılar!” Karaburun’da Yurttaş Davası İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)Karaburun Yarımadası’nda gelişigüzel, yerleşim yerlerinin yanı başına dikilen rüzgâr enerji santrallarına (RES) karşı ilk “yurttaş davası” açıldı. Karaburun Kent Meclisi’nin, 28 Ocak’taki toplantısında, RES’lerle ilgili hukuksal mücadelenin “Yurttaş Davası” adı altında, genişletilerek sürdürülmesi görüşü benimsenmişti. Bu kapsamda ilk yurttaş davası, HassekiSarpıncıkKızılcadağ bölgesinde Çalık Enerji tarafından yapılmak istenen projeye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “ÇED olumlu belgesinin” yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açıldı. Bölgede yaşayan 60 yurttaşın savunmanlığını da 34 avukat üstlendi. Nükleer santrali olmayan Türkiye, nükleer atıklarla boğuşuyor Çevreciler mesaj bekliyor! HAKAN DİRİK Türkiye, henüz nükleer santral kurulmadan nükleer atıklarla boğuşuyor. Çevreciler, Gaziemir’de eski kurşun fabrikasında bulunan nükleer atıklarla ilgili davada verilecek kararın, çevreyi umursamayam devlet yöneticilerine “mesaj verir” nitelikte olmasını istiyor. Çevreciler ayrıca, idarecilerin gerçekleri kamuoyuna açıklamayarak sorumluluklarını örtbas etmeye çalıştığını ileri sürüyor. Gaziemir’deki nükleer atıklara ilişkin duruşma, İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilirken, davaya müdahil olarak katılan çevreci avukatlar, nükleer atıklara ilişkin idarenin kusurunun belirlenmesi için çaba harcıyor. Türkiye’de herhangi bir nükleer santral olmadığından hareketle bölgede bulunan nükleer atıkların hangi l Gaziemir’deki nükleer atıklarla ilgili davanın müdahil avukatlarından Cangı, ‘Türkiye’ye nükleer atıkların kimler ve hangi yolla sokulduğunu tespit edemesek de en azından bu dava aracılığıyla ipucu yakalayabiliriz’ diye konuştu. açıklamıyor, bu şekilde kendi sorumluluklarını örtbas ettiklerini sanıyorlar” dedi. Cangı, “Gaziemir’deki nükleer atıkların kaynağı belli olmadan, geliş yolları kapatılmadan, sorumlular cezalandırılmadan, benzer nükleer ve tehlikeli atıkların ülkemize gelmesine engel olamayacağız. En son KUITO örneğinde olduğu gibi, gerekli ve yeterli denetim olmadan, atıklar gelmeye devam ediyor. Bu dava o açıdan da önemli” diye konuştu. Dava, 27 Nisan’a ertelendi. yolla ve kimler tarafından ülkeye sokulduğunun tespit edilmesi gerektiğini vurgulayan çevreci avukatlardan Arif Ali Cangı, “Türkiye’ye nükleer atıkların kimler ve hangi yolla sokulduğunu tespit edemesek de en azından bu dava aracılığıyla ipucu yakalayabiliriz. Ayrıca bölgedeki atıklar bir an önce temizlenmeli. Bu konuda bilirkişi incelemesi talebimiz mahkemece hep reddedildi. Görevli olan idare İzmir Valiliği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, her şeyi tüm açıklığı ile kamuoyuna KUITO ÖRNEĞİ C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle