14 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

A USTOS CUMA EGE kabilir. İlçedeki tarihi mirası ortaya çıkarıp bir değer olarak turizme kazandırmalıyız. Bunları yaparken halkın yönetime katılımını sağlamak gerekiyor. Ben bilirimci anlayışı kesinlikle reddediyoruz. Kent yaşamına dair hayali olan toplumun her kesimiyle düşünceleri paylaşacağız. Partimiz politikaları doğrultusunda, yönetimde ortak aklı egemen kılacağız” dedi. Konak'ta bir yandan tarihi değerleri korumak için uğraş vereceklerini, öte yandan kentin yenilenmesi gereken bölgelerinde yerinde dönüşümü gerçekleştirmek için çalışacaklarını belirten Akpınar, “İzmir'in önemli bölümü gün içinde Konak'a akıyor. Kentin iş merkezi Konak. Bu yüzden belediyecilik anlamında yaşamı kolaylaştıracak ve insanları mutlu kılacak önlemlerin alınması gerekiyor. Bu hizmeti sunacağız” diye konuştu. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)CHP'den Çeşme belediye başkanlığına aday adayı olan Prof. Dr. Erkan Sevinç, Gezi olaylarının Türkiye'de yeni bir siyaset dili yarattığını belirterek “Halkımız insanı ve doğasıyla barışık, yaşam kalitesi yüksek kentlerde yaşamak istiyor. O halde parkımız, çevremiz, komşumuz ile barışık, mutlu yaşayabileceğimiz şehirler planlamak gerek. Çeşme’nin böyle bir kent olması arzusuyla yol arkadaşlarımla göreve talip oluyoruz” dedi. Çeşme Sissus Hastanesi Başhekimliği'ni yürüten Sevinç, “hem hizmet, hem demokrasi” söylemiyle yola çıktıklarını söyledi. Şimdiye dek aktif politikada yer almadığını, ancak kendisinden bir görev istendiğinde “hayır” demediğini belirtti. CHP'nin Bilim Yönetim ve Kültür Platformu'nda yer aldığı dönemde, partinin sağlık politikalarının şekillenmesinde rol aldığını aktardı. Sağlık ve yönetim alanındaki deneyimlerini yerel yönetime de taşımak istediğini dile getiren Sevinç, şunları söyledi: “Türkiye, Gezi olayları ile yepyeni bir siyaset anlayışıyla tanıştı. Gezi adeta ezberi bozdu. Gezi direnişçileri siyasi aktörlere değişin, gençleşin, yenilenin mesajı veriyor. Yeni bir siyaset dili, ben yerine biz, hatta hepimiz diyen bir dil geliştireceğiz mesajı var. Artık 'ben bilirim' ya da 'ben yaparım' yok. Yerel yönetim uygulamalarında siyasi görüşü ne olursa olsun, etnik kökeni ne olursa olsun, cinsel tercihi ya da inancı ne olursa olsun herkesi kucaklayacağız.” Genç ve kadın ağırlıklı bir kadro kurduklarını belirten Sevinç, Çeşme’de turizmin yıl geneline yayılması için mücadele edeceğini kaydetti. Sevinç, “İlçemizin yıllardır üstesinden gelemediği 'burada sezon 2 ay' söylemini makus talih olmaktan çıkaracağız ve yeneceğiz. Çeşme için özel projelerimiz var. Bu arada ÇEŞTOB'un projelerini de hayata geçireceğiz. İlçemizde çok sayıda aday adayının olması, üstelik mevcut iki başkanın da yeniden göreve talip olması beni korkutmuyor. Hatta demokratik yarış adına mutlu ediyor” diye konuştu. c ‘Belediye STK olacak’ Mutlu bir kent için... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)CHP Konak'ta belediye başkan aday adaylarından Hüseyin Mutlu Akpınar, “Belediyeciliği devlet dairesi statüsünden çıkarıp, kentin en büyük sivil toplum örgütü haline dönüştüreceğiz” dedi. Akpınar, “Partimiz içinde gençlik kollarından başlayarak pek çok kademesinde siyaset yapmanın onurunu yaşamış, örgütten aldığı sorumluluğu yerine getirmiş biri olarak yine örgütümüzün desteğiyle İzmir halkına hizmet vermek için yeni bir yola çıktım. İki dönemden bu yana İzmir halkının tercih ettiği CHP'de, partimin görev vermesi durumunda kentlilerin istediği yerel yönetim anlayışını yaşama geçireceğiz” diye konuştu. Konak'ın İzmir'in merkezi konumunda olduğunu kaydeden Akpınar, “Ancak burada sanayi yatırımı yapılamaz. Konak; turizm, kültür ve ticaretle öne çı İNSANA ASUMAN DAİR ABACIOĞLU [email protected] Gezi Bitmedi! Gezi olayları henüz bitmedi; ana akım medya kanallarını izliyorsanız öyle bir kanıya kapılabilirsiniz. Oysa gencecik çocuklar hala evlerinden toplanıyorlar; gözaltına alınıyorlar; gazeteciler işlerinden atılmaya devam ediyor. Şimdi sıra öğretim üyelerine geldi. Bir telefonla sözleşmelerinin feshedildiği bildiriliyor kendilerine; gerekçe bile gösterilmeden. Biz nedenini biliyoruz; gezi parkı eylemlerinde sosyal medya paylaşımları ile görüş bildirdikleri için. Üstelik İzmir gibi bir kentin çağdaş eğitim vermekle övünen üniversitesinde. Gerekçe göstermeseler de herkes biliyor. Öğrencileri sosyal medyada ortalığı ayağa kaldırdılar. Ortalık durulmuş gibi görünüyor ancak bu yanıltıcı. Gezi Parkı eylemlerine destek verdiği için hedef gösterilen bir sanatçı ölüm tehditleri almaya devam ediyor. Tek cümlelik bir paylaşımı nedeniyle hakkında açılan davada 20 yıl hapsi isteniyor. Kazara eylemlerde görünüp de sonra Başbakanın önünde diz çöküp özür dilemeyenlerin hayatını zindan ediyorlar. İş başvurusunda bulunanların facebookta neler paylaştığına, neleri beğendiğine bakıyorlar; eğer gezi eylemlerini desteklediyse, başka kapıya. Gezi eylemleri sırasında neler yaptığınız ve neler söylediğiniz hayatınızın akışını belirleyecek. Elindeki palayı savurup göstericilere saldıranlar serbest kalıyor. Sopalarla çocukları bir köşede kıstırıp öldüresiye dövenler bulunamıyor. Eylemler sırasında hayatını kaybedenlerin, sakat bırakılanların, kör olanların hesabı sorulmuyor. Ama kazara bir tweet atanlar işlerini kaybediyor. Gezi eylemleri bir turnusol kağıdı; buna yönelik tavrınız sizin kim olduğunuzu ortaya koyacak. Oysa başınızı çevirmeliydiniz; bunu istiyorlar sizden. Sokaklarda çocuklar biber gazıyla boğulurken, gaz bombalarıyla kafaları, gözleri patlatılırken başka tarafa bakmalıydınız. Sosyal paylaşım sitelerinde tek bir söz etmemeli, hiçbir paylaşımda bulunmamalı sadece bakmakla yetinmeliydiniz. Bırakın sokağa çıkmayı, bırakın polis şiddetine karşı imza vermeyi; şiddete karşı tek bir kınama lafı etmemeliydiniz. Evlerinizde oturmalı ya da eylemleri gördüğünüzde yolunuzu değiştirmeliydiniz. Hatta göstericilere hakaret etseniz, tencere tava gürültüsü nedeniyle komşunuzu ihbar etseniz daha hora geçerdi. Sakın, arkadaşlar arasında konuşurken gezi eylemcilerini desteklediğinizi yüksek sesle söylemeyin; bir duyan olur. Ortalık kan gölüne dönmüşken siz evinizin terasında gün batımını izleyin; hiçbir şey olmuyormuş gibi günlük işlerinize devam edin. Televizyon bile açmayın; hele facebooka gireyim demeyin. Risk almaya gerek yok; küçük güvenli dünyanızda hayatınızı yaşayıp gidin. Gezi Parkı eylemleri artık bir felsefe; geziyi desteklemek, artık bir dünya görüşü. Gezi, doğanın talan edilmesine karşı çıkmak demek; dünyayı yok olmaya götüren çılgın tüketim kültürüne hayır demek. Gezi, özgürce konuşabilmek, yazabilmek, kendini ifade edebilmek demek. Kadınların ikinci sınıf vatandaş sayılmasına, şiddete uğramasına, eve kapatılmasına hayır demek. Gezi nasıl giyineceğimize, neyi içip içemeyeceğimize, nasıl yaşayacağımıza, kaç çocuk doğuracağımıza, sokakta nasıl yürüyeceğimize başkasının karar vermesine kocaman bir hayır demek. Gezi insan onuruna sahip çıkmak demek. Geziye destek verdiği için bir öğretim üyesini işten çıkaranların durduğu yer, işte burasıdır. İZTB İlk ürün borsada İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Çekirdeksiz kuru üzüm ve kuru incirde geleneksel ilk ürün töreni, İzmir Ticaret Borsası’nda (İZTB) gerçekleştirildi. İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli’nin evsahipliği yaptığı törene, İzmir Vali Yardımcısı Mustafa Harputlu, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Gıda Tarım İl Müdürü Ahmet Güldal, borsa yöneticileri ve çok sayıda konuk katıldı. Törende Manisa’nın Alaşehir ilçesi üreticilerinden Özcan Tuna tarafından getirilen kuru üzüm ile Aydın’ın Nazilli ilçesi Samailli Köyü üreticilerinden Özcan Karagözoğu’nun ürettiği kuru incir, sembolik olarak açık artırmayla satıldı. Kuru üzümü, kilogramı 100 liradan Ege İhracatçılar Birliği, kuru inciri de kilogramı 100 liradan İzmir Ticaret Borsası satın alındı. İlk ürünleri getiren üreticilere plaketlerini Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu verdi. ‘Cinayetler önlenebilirdi’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro İşyeri güvenliği ve işçi sağlığı su) İzmir Tabip Odası, geçen konusunda ülkemizin sicilinin ay sadece İzmir’de kayıtlara ge bozuk olduğuna dikkat çekilen çebilen iş kazası görüaçıklamada, “Geçnümlü 4 “cinayet” işmişte filmlere set İzmir Tabip olmuş bir geminin lendiğini bildirerek, “İşçi istihdamında taülkemize sökülmek Odası, iş şeronlaşma temel çaiçin getirilmesi lışma sistemi olarak medyaya adeta kutkazası adı benimsenmiştir. İş lama yaparcasına altında yerlerinde denetimsizkonu olmuştur. Aylik had safhadadır” nı gemi, Türkiye’ye yaşanan açıklaması yaptı. Aliagelir gelmez iki işğa Gemi Söküm Tesis denetimsizliğe çiye mezar olmuşleri’nde geçen günlertur” denildi. İstatisde meydana gelen ve 2 dikkat çekti. tiklere göre tüm işişçinin yaşamını yitirkollarında kaza adı diği kazanın ardından, İzmir altında yaşanan cinayetlerin Tabip Odası’ndan iş kazalarına yüzde 97’sinin önlenebilir nitedikkat çeken açıklama yapıldı. likte olduğuna dikkat çekildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle