Katalog

Müzeyyen Senar’ı SENFONİDE çok seviyorlar! OĞUZ YILDIZ Atatürk’e şarkı söyleme şansını yakalayan, seslendirdiği parçalarla hayranlarının gönlünde taht kuran ve “Cumhuriyet’in Divası” olarak adlandırılan Müzeyyen Senar’ın yaşamı “onu çok sevdiklerini söyleyenler” tarafından sahneye taşındı. Amatör dansçıların bir araya gelerek İzmir’de kurdukları “Modern Dance Lab” adlı topluluk, Senar’ın yaşamından kesitler sunan gösteriyi sanatseverlerin beğenisine sundu. Sanatçının kızı Feraye Işıl’ın da izniyle hazırlanan “Müzeyyen” adlı dans gösterisi, Senar’ın aşk ve sanat dolu yaşamından izler sunuyor. Librettosu Arzu Söğüt’e, koreografisi Başak Güneş ve Fırat Neziroğlu’na, kostümdekor tasarımı Ayten Huzur Öğütçü'ye ve müzik tasarımı Fırat Tosun'a ait gösterinin yönetmenliğini Fırat Neziroğlu yapıyor. Gösteride Müzeyyen karakterini Başak Güneş, Ayça Erdem ve Seher Kasik üstleniyor. Anlatıcı eşliğinde sahneye konulan 90 dakikalık gösteride üç dansçı Senar’ın farklı dönemlerini canlandırıyor. Gösterinin yönetmeni Neziroğlu, “Bir sanatçıya yaşarken kıymet verdiğimizi göstermek ve onun biricikliğini, büyüklüğünü genç nesle tanıtmak ve gelecek nesillere aktarmak RUS ESİNTİSİ zmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın mart ayı konserleri, Rus sanatçılar Vladimir Altschuller ve Fedor Rudin ile başlayacak. Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki konser, bu akşam saat 20.30’da gerçekleştirilecek. EGE’den SERDAR KIZIK [email protected] ¦ Baştarafı 1. Sayfada İ PİNOKYO enar'a saygı niteliği S taşıyan gösteri, Karşıyaka'da izleyicisiyle buluşacak. 23 kişinin oluşturduğu topluluk, geçirdiği rahatsızlıktan dolayı sahnelerden ayrı düşen Senar’a “teşekkür”lerini, dansın videosunu göndererek sunacak. İZMİR SANAT’TA arlo Collodi’nin eserinden sahneye uyarlanan “Pinokyo” adlı tiyatro gösterisi İzmir Sanat’ta perde diyecek. 4 Mart’taki gösterimin başlama saati 14.00. C yıllardır kullandıkları, ama tapuda köy tüzel kişiliğine ait arazilere el konuyor. Toprakların belediyelere devri öngörülüyor. CHP Manisa Millletvekili Özgür Özel, sorunu meclis gündemine taşıdı. Yurttaşlara ait arazi ve mülklerin bedelsiz kamulaştırılmasının doğru olmadığını, vicdanlara da sığmadığını belirtti. Türkiye’nin başka yerleşimlerinde de söz konusu olan sorunun çözümüne ilişkin şu ana kadar iktidar tarafından atılmış bir adım yok. Öte yandan uygulamanın getirdiği farklı sorunlar da var. Örneğin ilgili yasa nedeniyle Kozak Yaylası’nda, düne kadar köy tüzel kişiliğine ait arazilerin belediyelere geçmesi nedeniyle orman kıyımı yaşanıyor. Binlerce dönüm arazideki fıstık çamları kesiliyor. Bugüne kadar yaylanın 16 köyünden 4’ünde fıstık çamlarından kesilen odunlar istifleniyor. Aşağıcuma, Yukarıbey, Aşağıbey, Kaplan’da köy tüzel kişiliklerine ait geniş arazilerdeki kesimler için alınan herhangi bir önlem yok. Köy tüzel kişilikleri ihaleye çıkarak asırlık ağaçları kesti. Oysa bir yılda çam fıstığından sağlanan gelir, kesimlerin üç katı. Olan, ülkenin varlıklarına oluyor. On beş yurttaşla birlikte kesimlerin durdurulması için Başbakanlık İletişim Merkezi, İçişleri Bakanlığı ve İzmir Valiliği’ne başvuran Erdin Kayalı, kendilerini çağıran orman müdürlüğünden, “Muhtarın yasal prosedürü yerine getirdiği” yanıtını aldığını vurguluyor, iyi mi! “Benim olmayanı kimseye yar etmem” anlayışıyla sürdürülen katliam ve yağma ne yazık ki bugün de sürüyor. Bu nasıl bir iştir, nasıl bir çevre katliamıdır? Çok yazık! için bu projeyi gerçekleştirdik. Sevdiğimiz ve saygı duyduğumuz bir büyük sanatçının yaşamını sahneye taşımak inanılmaz bir mutluluk” dedi. Sizler de aralarında su ürünleri mezunundan felsefeciye, mühendisten hemşireye farklı meslek gruplarından kişileri barındıran topluluğun hazırladığı gösteriyi izlemek istiyorsanız bilginize. Gösteri, 6 Mart’ta Karşıyaka Ege Sanat Merkezi’nde. C MY B